Dü aa y (Birinci Fransova BÜYÜK TARİHİ TEFRİKA eee e Kral, kendisine hiyanet edenleri hiçbir. veçhile af fetmiyordu.. iş masası- | Bu asılzade Marinyan'da bü- jmy;:î:ıdıR?;foâüı:ü: evra- | yük kahmm.anîıklıî gö:tefmi:ş İkini tetkik ediyor, ber birine | ve. 100 “şövalyenin şefiydi. kırmızı kurşunkalemle işaretler, l Krılı_ hıyı!ıciı 'suçıle idama “derkenarlar yazıyordu. ; mahküm edilmişti. z — Haşmetmaab.. Ya karlar. | Bu uılud?nın tek kızı, Di- “fakat bu soğuk, bu karayel... | yan dö Puatiye buîü!'ı geceyi 09 ün oluyor ki buzlar çö- , kraliçenin ve validei kr?lıı.lc *Ülm';orl l:yerşey bana çirkin | kralın hemşiresi Margrit'in lîötüni)'; /or; parmaklarım dön- ayakları altında kralı affa razı odu, vüğu&.um dondu... Fran- | etmeğe çalışmıştı. İSEL | u"d Şubat ayında herşey Fakat kralın af etmesine im- .k u kân yoktu: çünkü hanedanı, İoî(u ı[ çocukları, memleketi hesabına ”. lim görünmeğe mec- eçi . Böyle soğuk se- sert ve zalim göl Belqdî';îri Fransa'da görül- | burdu. Kral, düşmanlara satıl: müş değildir. Mahsulât da | miş ve bu yüzden hudutları- ördü irler... | nın dört tarafından tecavüze !ıııı e deve AEER uğramış, müşkül bir vaziyette 'eviren: F. . Andrea del Sarto, 1579 Mayısında kralın kolları ara- sında ölen Leonar dö _Vırıçı— nin yerine -Yerini hiçbir ozar man doldurmuş olmamak üze- re tayın edilmişti. Kral ken_- disine bol maaş vermekteydi. Güzel bir ikametgâh da ve> rilmişti. Fakat bu ressam Fl_ııı- ranse'nin hayal ve hasrelile bir türlü Paris'e ve Fransa ya isınamıyordu. Kral, Milâno'ya gittiği vakit kendisini de bc raber götüreceğini vadetmişti; sabırsızlıkla bu vadın yerine getirilmesini - bekliyordu. V© hasretle içini çekerek: — Floransa.. Floransa.. İ?C' di. Haşmetmaabınız. İtalya'ya “ne zaman gideceklerdir? — Diye sordu. ; — Hemen.. Hemen gide- ceğiz. Birar daha sabırlı ol dostum.. Kcıııikleıi:ill_ T;' Mması için biraz şara' içelim. Müsyü Andrea, siz kadınların sadakatına inananlardan M" Sınız?. — Bizim sadakatımızdan fazla olduğunu sanmıyorum: — Fakat, biz, erkeğiz! — Onlar da kadındır! He- pimiz de et ve kemikten ya* pılmışız, birimiz elı:ug veya altıridan mamul değildir ya-. — Pekâlâ. Metreslerinden birisi sana biyanetlik etsc... et şebekesinin kimlerden mü- :ekk':b olduğunu, ne kadar genişlemiş bulunduğunu öğren- mek de memleketin âli men- faatleri namına elzemdi. Kral, Sen Valiye'ye gönder- diği iki Paris komiserine şu direktifi vermişti. *Burbon'un hiyaneti neticesi olarak düşmanlar Fransa'ya girmiş bulunmaktadırlar; mem- leket dahilinde kendilerine pek çok yardımcı bulacaklarımı san- maktadırlar. Bununçün sizin bu işe fevkalâde ehemmiyet vermeniz ve hakikatı elde et- meniz lâzımdır. Elinize teslim edilen adamdan bunları öğren- mek mümkündür, İcab ederse İşkence de yapabilirsiniz! Vak- tinde öğrenilen bir hakikat pek büyük felâketlerin önüne geçilmesine yardım eder. Düş- manlarımızın içeriden ve dışa- rıdan ne yapmak - isteklerini bilmek için ne icabederse yap- makta serbestsiniz!,, Bundan sonra kral, komi serlere iki defa daha ayni esas dahilinde direktif ve em'r ler vermiş ve: «İçerideki hainlerin miktar ve isimlerini işkenceye de mü- racaat ederek öğrenmek lâzım- dır. Ve Sen Valiye bunların hepsini de bilmektedir., De- mişti. Sen Valiye affedilmek ümi- ? y.g:;::îu aldatmış ol- dile bütün bildiklerini itiraf mak için onunla beraber yas | etmişti. vi LĞ tardım! y İei aZ NRĞ A SA ':î Burnava'da beklemez ve onu giri- nti EZ:L mısîn? Hılâlıa.'ımer — Allah beni hırsızlar, so> | — Pazar günü Burnava Kızıl- kak köpekleri ve bunlara ben- ziyenlerle kırşı!ışlınııınn! He- le muhabbet hırsızlarından çok Nefret ederim vt onlardan B m! 'k_l' ıl(:::irlıi Sana hainlik öldürmez misin? ve Enver Ataca Cemil, yanla- rında mütekait yarbaylardan doktor Galib Erdini -olduğu halde Burnava'nın Ova köy: lerinden Pınarbaşı, Doğanlar, Naldökeni dolaşarak köy hal- eden kadını , î.î Sir... İhanet eden ka- | kının hastalarını muayene &- dınlar çok güzel olurlar. Bun- | ,mişler, kinin, aspirin tevzi ve diğer ilâçlarını yaptırmak üzere reçetelerini almışhıdır._Önuî müzdeki haftada dağ köyleri dolaşılacak ve buradaki has- talar vaziyeti — telkik edile- cektir. z Kızılay Burnava heyetinin bu çalışmasını tadirle karşı- larız. lar kadar güzel cihanda bu- Tünmaz! Xa İuAh.. Haklısın! Fakat kalbim sızlıyor. — Sir, bunun da tek ça- Tesi vardır; o da hemen hal- Ya'ya gitmektir! - g Evel Gideceğiz dedim Ya. Fakat bir- takım ıstırab Verici hâdiselerini burada tu- 'or. Karantinada Eşref, Kemerde l(.ııneı'.ı Alsancakta — Ahmet Lütfi, Eşrefpaşada Eşrefpaşa eczaneleri açıktır. . .. Ertesi sabah, Paris'te, Bur- un en kiymetli arkadaş hiyanet şeriklerinden olan n Valliye idam edilecekti. kalmıştı, Ayni zamanda bu hiya- Bu akşam Kemeraltınd Şifa | mı: Temps gazetesinden: Roma hususi - muhabirimiz: den (Telefonla) — İtalya uzun senclerdenberi, müstakbel ih- tiyaçları da gözönünde tutula- rak, büyük bir havai irtibat- lar faaliyeti göstermektedir. Bu cihetten geçen 26 haziran- da, general Vallenin Berlin- deki ikameti - esnasında imza- lanmış olan İtalya - Almanya hava anlaşması çok büyük bir ehemmiyeti haiz bulunmak- ladır. İtalya'nın resmi havacılık gazetesi olan Vie - dell'Aria bugün bu anlaşmanın esaslı noktalarını neşretmektedir. Yeni hava mukavelesi 7 ma- yıs 1928 de — imzalanmış bu- lunan ve gayesi Milan - Trem te - Municharasında müteka- bil bir havai irtibat tesisi olan anlaşmanın kıymetidir. Yeni mukavele mucibince on sene için Venedik ve Mü- nih tariki ile Roma ve Berlin arasında ve Frankfurt - tariki ile de Roma ile şimal denizi aresında havai irtibat temin edilmiş oluyor. Bu sonuncu hat Skandinav memleketleri ve İngiltere için bir irtibat merkezi teşkil eden Amsterdamda nihayet bulmak- tadır. Anlaşmada İtalya'nın Frank- furt—Amsterdam hattı yerine Frankfut— Berlin veya Frank- furt — Hamburg hatlarından birini ikame edebileceği de kabul edilmektedir. Bu hatların en mühim ciheti Akdenizden Şimal denizine kadar (Amsteidam ve Ham- burg) merkezi Avrupa üzerin- den geçmeleri ve Fransa ile Rusya arasındaki büyük ha- vai irtibat yollarını yarmala- rıdır. İtalya nthayet bir istinad noktası bulmuş oluyor: Ham- İl;lyı ile Almanya arasın- -— | daki bu elbirliği yalnız Avru- paya inhisar etmiyor. Ham- burga mukabil İtalyanlar da Almanya Akdenizdeki on iki adalardan birinde bir iskele ay heyetinden Baha Sakatürk törkediyorlar. Halya ibü. süret> le Almanyanın önüne şarki Akdenize doğru bir hava yo- lu açmış oluyör. Bizce bu hâ- son derece büyük bir ehemmiyeti haizdir. Filhakika Almanya İtalya'nın kendisine bahşettiği bu Akdenizde ya- | yılma imkânından çok istifade | beklemektedir. | — Büyük harptan evel Alman- yanın en büyük bhulyası Bal: kanları; Akdeniz yakın şarkını, küçük Asyayı geniş bir ikter sadi malikâne haline koymak değil miydi? Bağdad demiryolu hikâye- sini biliyoruz. Şimdi, havac hk sayesinde daha kolaylaş- ş bir şekilde bu hikâye ta- zelenecek mi? Bununla bera- ber mes'elenin esasının orada olduğunu zannetmiyoruz. Esas | mes'ele bu hava anlaşmasını İtalya - anlaşması imza etmek - suretile Berlin'in İtalya'nın Akdeniz'deki siya- setini tasvip ettiği fikrini ha- sıl etmesidir. Halbuki bu siyaset ise çok bariz bir şekilde — İngiltere aleyhine bir neticeye ulaşmak temayülünü gösteriyor. Akdeniz'in en canlı nokta- sında bulunan İtalya bu de- nizde basıl olabilecek her tür- lü yeni vaziyet ile son derece alâkadar clnaktadır. İtalya'ya karşı ittihaz olun- muş bulunan sansiyonların il- gasına dair iradettiği bir nu- tukta Eden İngiltere impara- torluğunun: 1— Akdenizde paktlar po- litikasından vazgeçmiş olma- dığını, 2 -- Akdeniz'de İtalyan— Habeş - ihtilâfinın zuhurundan evvel mevcud bulunan deniz kuvvetlerinden daha fazla bir kuvvet bulundurmak niyetinde bulunduğunu söyledi. Demek oluyor ki İtalya sank- siyonların kaldırılmasının Ak- deniz — muvazenesi üzerinde hiçbir tesire malik bulunma- dığını — bilmektedir. Halbuki bu meselenin çok mühim ol- duğu - bedihidir, İtalya için yeni müstemlekesi ile irtibatı temin etmek büyük bir ih- tiyaçtır, halbuki İtalyanlar bu iş için yalnız bir tarika malik bulunuyorlar: Süveyş . tariki. Buna binaen İtalyan -efkâri umumiyesi — Cebelüttarık — ile Süveyş arasında İngilizlerin her türlü hareketini büyük bir dikkatla takibetmektedir. İtal- yan'lar haklı veya haksız ola- rak İngilterenin kendilerini bir çenber içine almak siyasetini güttüğünü zannediyorlar. Sanksiyonlar devresinde İn- giltere — tarafından kurulmuş olan Akdeniz ittifaklarının İtal- yayı çemberleyen iktısadi mu- hasaranın kaldırılmasından son- ra dahi devamlı “bir şekilde ve İtalya aleyhinde bir sistem halinde kristalize olmak teh- didinde bulunduğu söyleniliyor. Umumi kanaat İngilterede bu- nun böyle olmasını her ne bahasına olursa olsun temin etmek arzusunu besliyen bir idareci sınıfın mevcut bulun- duğu merkezindedir. Yeni İtalyan imparatorluğu Akdenizde ve şarki Afrikada- ki İngiliz menfeatleri için teh- likeli telâkki olunmaktadır. Montrö'den çıkan bir ha- berle İngiltere'nin Moskova ile Sovyet harb gemilerinin boğazlardan girip çıkmasında tam bir serbesti temini husu- sunda anlaşmış bulunduğunun bildirildiği 'son günlerde bu kanaat daha kuvvetlendi. İtab ya bu habere karşı derhal büyük bir alâka gösterdi; bu- nu - İngiltere'nin Akdeniz'de İtalya aleyhinde takibettiği si- yasetin bir inkişafı şeklinde gördü; diğer bir ifade ile, Ro- ma'da İngiltere'nin son kânun , Akdeniz'de ve oniki adada ne gibi makşadlar taşıyor ve tesirler yapabilir? Italya, Çanakkale boğazına Şeı;ındn Bîı'îğluî yakın bir adayi Almanya'ya hava üssü olarak verdi. İngiltere; Sonbaharda bir taarruz bekli iyerek Boğazlar konfe- ransında Türkiye ve Rusya lehine fedakârlık yapmış, diğer taraftan Almanya - İtalya askeri birliği de kuruluyormuş. evvelde Akdeniz'de vukua ge- lecek her hangi bir İtalyan ta- arruzuna karşı koyabilmek için yapmış clduğu anlışmalara bir yeni aza daha ilâve etmek istediği, Sovyet Rusya'yı bu anlaşmalar çerçivesine - dahil ederek İtalya'ya karşı olan bu cepheyi knvvetlendirmek ar- zusunda bulunduğu kanaatı vardır. La Tribuna diyor ki: “Ye- ni bir boğazlar rejimine mü- teallik bir muahedenin hatları çizilmiş bulunuyor. *İngiltere'nin Sovyet Rus- ya'ya ve Türkiyeye karşı ina- nılmaz bir tehalük ile bahşet- miş olduğu müsaadeler bütün bu işin “yani Lozan muahe- desinin tadili hakkındaki Türk talebinin - İngiltere bahriye nezaretinin yardımı ile İngil- tere hariciye nezareti elinden çıkmış olduğunu meydana ko- yuyor.. Bu vaziyet karşısında İtalya- Almanya hava anlaşması çok hususi bir şekilde tenevvür ediyor. Eden 19 haziranda İnglltere'nin Akdeniz paktla- rından vazgeçmiş — olduğunu söyledi. 22 Huirındı'Munlrö kon- feransı di. İtalya 26 Ha- ziranda ı::=ıııyı'yıyAkırlıııiz- deki Oniki Adalarda bir ha- va iskelesi tesis etti. Bu iske- lenin mevkii boğazların cenup ucundan pek uzağa düşme- mektedir. Demek oluyor ki İtalya'nın bu hareketi Montröde müna- | k edilen İngiliz Akdeniz paktına karşı peşin bir cevap telekki edilebilir. Roma'nın — teklifini — kabul eden Berlin ise Akdenizde İtalyan seyasetini - tasvip et- mekte ve kendisinin Rusya aleyhindeki siyasetini de inki- şaf ettirmektedir. Avrupa şansölyelerinin İtal- ya-Almanya münasebetlerinin derecesini birbirlerine sormak- ta oldukları bir anda bu hava anlaşması güzel bir cevap teşkil etmektedir. Avrupa'da Fransa - Rusya anlaşmasına karşı değilse bile hiç olmazsa Akdeniz'de İngi- liz siyasetine karşı, Almanya ile İu.lyı arasında ticari, si- yasi ve asketi elbirliğini tesis ve tesbit etmektedir. 26 Haziran tarihli İtalya, Almanya hava anlaşmasının imza edilmesi Avrupa siyase- tinin kat'i bir dönüm nokta- sında olduğu manasını ifade edebilir. Feci Kaza Neticede 20 Milis öldü... Berlin, 27 (Radyo)— Nofs- tad'dan gelen bir habere göre Kara ormana giden milisleri hâmil bulunan kamyon yüksek bir yerden dereye düşmüş ve 20 milis ölmüş ve pek çokla- rı da yaralanmıştır. | gerekse üzüm kurumu ile de Kredi-kolar hak.- 4 kında halkın dileği Kemalpnşa'dan bağcı Halil oğlu imzası ile tarım kredi kooperatiflerini — mevzuubahs eden bir mektub aldık. Muh- teviyatını dikkata şayan bul- duk, Hulâsatan neşrediyoruz: Kooperatif, iktisadi müey- yidelerimizden biri idi. Bir senede sayısı altıyüze çıktı. Bu suretle çiftçi faizci ve mu- rabahacıdan kurtulacaktı. Ne çareki, bazı — kooperatiflerin başına geçenler, nakıs malü- mat sahibi idiler. Ayni za- manda yanlış hareket ettiler. Kooperatiflerin vaziyetini sars- tılar. Ayni zamanda koope- ratif nizamnamesinde de — or- takların — vaziyetine uymıyan maddeler vardı. Bunlar, top yekün, kooperatif ve ortaklar aleyhine netice verdiler. Yeni nizamname ise bütün eski hataları ortadan kaldır- mıştır. Ortakçı tam istiklâline kavuşmuştur. Fakat yeni hü- kümlerin, eskidenberi koope- ratif üzerinde biraz mütered- dit davranan orlakçıların an- laşılması ve inhilâl etmiş mü- esseselerin canlandırılması lâ- zimgelirken bu yapılmadı. Ke- malpaşanın bazı kooperatif- leri bu yüzden sarsıldı. Şüb- hesiz, bunların ortakçıları za- rar görecek ve arkada duran murabahacılar, gene rol oyna: mağa başlıyacaktır. Ortakların kooperatiflerden diğ”r şikâyetleri de; ikraz et- tikleri parayı 3 temmuzda öde mek mecburiyeti. Bağlarına bekçiler dikilmesi ve manasız keşifçiler günderilmesi idi. Bağ- cı, üÜzümünü ancak (feylüle ka- dar satabilir. 3 Temmuzda tediyat imkânı var mıdır ki... Bağlara bekçiler ikamesinin bir izzetinefis ve şeref işi ol- duğu da düşünülmek gerektir. Bütün bunlardır ki, ortak- çıları çekmiştir. Beri taraftan — hükümet gerek ziraat bankası, müstahsili mütemadiyen tak- viye etmek istemektedir. Me> selâ üzüm kurumunun geçen sene üzüm piyasasında müs- — tahsil menfaatine oynadığı ro- — lü hepimiz takdir ediyoruz. Fikrimizce, üzüm — kurumu, üzümü doğrudan doğruyakoo- pmtiflerdî:ıuılnu. îuyhydı, her iki taraf için daha arta- cak ve daha iyi neticeler elde edilecektir, Netice: Vilâyetimizi idare edenler, vaziyetleri evelce — bozulmuş — olan veya hâlâ sarsılmış çehre gösteren kooperatillerin or- taklarını aydınlatmalı, onları tekrar canlandırmalı ve - ken- dilerine misal olarak bu koo- peratiflere Büyük Şef, Ata- türk'ün bir ortak — olarak gi — diğini, çünkü yeni kooperatif- — lerin mükemmel bir. mahiyet —— — aldığını bildirmelidir. Ç. Ahcı . S. N 18 Şınlak z. bira. 9 50 9 S0 16 Alyoti bira. 9 75 9 75 34 521264 521298 Zahire satışları: Ç. Alıcı H 5. KS 830 Buğday 235" <© di 1567 Bakla 425 31 25 30 Ton kumdarı 4 25 — 5 25 101 Kumdarı *ü5 525 26 Noht 4 6 25 333 B.pamuk 42 44 25