Sıyaset y Aşkı Edebi, Tarihi, macera romanı) düşünmeden söz söylemesi, Birden saatına bakarak: — Vay.. Dedi. Hemen git- mek mecburiyetindeyim. Bu akşam prens Meternih'in da- veti var, Gideceğime'de söz vermiş bulunuyorum.. Dük Lodovik genç kızın ve Hanri Dö Buagemon'in el- (lerini sıktı ve gitti, — sunuz?. — yiyeceğimizi siz söylemediniz. o mi?. — baliğını takınarak: ğ 4, | | Dük gidince Pibulet içinde garip bir sıkıntı hissetti. aai Dük Lodovik'in gittiğinden bir saat kadar sonra, Han- ri'nin emirberi Filiber geldi. Yüzbaşı Hanri emirberine: — Matmazel Pibulet'e evin icabeden yerlerini göster! Bun- ları yaptıktak sonra kışlaya dönersin. Kısrağımı iyi bak- mağı unutma ha... Dedi. Saat 8 buçuğu*doğru'idi ki emirber | yüzbaşının yerihegetirniiş bur | yaptıktan koltuğa de d tıraları | girdi ve ba içinde bunları bir sepet al ve mın yatak odasına gö- rdi. İ Drini ve Bu meç! son de- u recede soğuk ve fsevimsiz bu- lari genç kız Hayretle dürdü, Lüsi kontun odasına doğru giderek: — Ne o?. Hala durüyor- mu sun? Dedi. Ve Kontun yanına girince: — Ne?. Dedi. Yatmiyor- — Yatmıya lüzum yok, çünki hararetim tabii bir hal- dedir, Akşam yemeği beraber — Neler getirdim bilsen.. İyisinden şarap.. Güzel likör- ler ben de öğledenberi hiç bir şey yimediğim için çok acıktım! Bü sırada Pibulet geldi. Çok ağır olan sepeti güclükle gelirmiş ve bunları ne yapmak lâzım geldiğini soruyordu. Lüsi, Prusya'lılara hâs ka- — Büfeye alınız tabaklara köyunuz ve masayı hazırlayı- | lari | içeceğ | 10 da sizi karyolanıza yatırır | ları koyduktanı ı BN Genç giz sabir. ve taham. mül göstererek çekildi. Lüsi, Hanri'ye: — Doğru, Dedi. Harareti- | niz yok. Yüzünüz tabii - bir hale gelmiş. Ne kadar bahti- | yarım bilseniz... Lüsi, mantosunu çıkardı, karyola üzerine attı. Lüsi yarı çıplak bi tuvalet giymişti, en güzel ve bayıltıcı kokular sü- rünmüştü. Hanri; bu güzel kadını bu halde /görünce ade- ta başının döndüğünü hisse- der gibi oldu. Ve: — Lüsi.. Dedi. Sizi böyle yanımda ve bu kadar güzel görmek için her gün bir kur- şun yarası almağa hazırım! Dedi. Ve genç kadını öpmeğe teşebbüs etti. L san'atın bütün ustalık- — Ciddi olunuz rica ede- rim! Dedi. İşte baş-başa iki sevdalı gibi yiyeceğiz, birazda | Bundan sonra saat | ve ben de giderim! Pibulet kolunda solfra örtüsü ve saire olduğu' ; hâalde içeri hiç bir şey konuş- | madan Lüsi kendisine masa- nın tanziminde yardım etti. Pibulet, masa üzerine tabak- sonra kendisi- ne mahsus saflık ve samimi- yet ile: İştel.. Oldul. Dedi. Ve dışarı gıklı Yalınız kaldığı - vakit. Lusı. Hanri'ye: — Oh..Dedi, Kora Pearl'ın | her hizmetçisi böyle ise.. Mi- safirlerine bir de sopa atılsa yine kâfi gelmiyecek... Hanri, akibeti herhalde mühim olacak bir mesele çık- masından korkuyordu. Ve; — Pibulet Kora'nın hizmet- ADOLU l Çimdikler . İıtıkbale dair İnsanın kendini ; görmeden, bazen ne kadar feci ve hatalı oluyor? Bilmem hatayı hatırlar mı sınız: Genç ve güzel birkız. Yol- da gidiyor ve mağrur nazar- larla etrafı süzüyormuş. -Her- kes kendisine baktıkça, gu- ruru bir kat daha şahlanı- yormuş. Bir aralık ihtiyar, kanburlaş- mış, yüz yaşını mütecaviz bir kadınla karşılaşmış. Oncağız da bu genç kızı tetkik etmiş. Kız, bir kahkaha atmış; — Pinpon ihtiyar -Demiş- zavallının kanburuna bakın! İhtiyar kadın bunu duymuş ve kızın yanına yaklaşarak: - Kızım -Demiş- gülme! Çunku ben senin istikbalinim. Sen de birgün benim gibi olacaksın. Çünkü vaktile ben de tıpkı senin gibi, senden daha genç, daha güzel bir | kızdım. Yüzüme iyi bak, ben sana aynalık - vazilesi bilirim. Geçenlerde göre- bir dostumla Araba içinden geçen ihtiyar bir. kadını gösterdi. mantolu, siyah şapkalı bir kadındı bu.. Dostum; — Bu -Dedi- benim ilk aş- kim, ilk sevdiğimdir. Tam kırkbeş yıl önce - sevişmiştik.. | Fakat zavallı şimdi - romatiz- malı, çürük, müstehase gibi birşey olmuş.. Âdeta iğrenç birşey olmuş.. Benim hiçbir sözüme, hiçbir hareketime — kızmıyan — dostuü- mun bu sözü üzerine cebim- deki küçük aynayı çıkardım ve eline verdim. Şaşırır gibi oldu: — Ne olacak? Dedi, — Aynaya faydalıdır. bak -Dedim- çisi değildir. Sadece refakat arkadaşıdır! Dedi. — Daha fena ya.. Fakat korkulan hadise çık- mak üzere idi. Çünki genç kız bu defa getirdiği tabağı elinden düşürdü; tabak — kırı- hnca: — He.. Züt! Dedi. Vilâyetlere mahsus bu hay- ref nedası üzerine Lüsi: Kendine gel kız.. Gümrük hamalları arasında bulunmi- yoruz! Dedi. — Sonu var — Üzüm satışları: nız!. Dedi. ANADOLU Günlük si :ıvuıl a| gazete Sahip ve başyazganı Haydar Rüşdü ÖKTEM | Umumt neşriyat ve yazı işleri müdürü: u. di Nüzhet İdarehanesi: — İzmir İkinci Beyler sokağı | €- Halk partisi binası içinde Telgraf: İzmir — ANADOLU | Telefon: 2726 -Posta kutusu 405 | Yılığı 1200, ABONE ŞERAİTİ altı aykı aylığı 500 Yıbıııu memlej #bone ücn Her yerde 5 kuruştur ya . - Günü geçmiş nüslalar 25 kuruştur| AMuuıı MATBAASINDA BASILMIŞTIR | Ç. Alıcı AA K 157 Bilyoti bira. 8 S0 9 44 H.z.Ahmet 725 9 25 5 B. Alazraki 9 9 206 520284 520490 Zahire satışları: Ç. Alıcı 1 Vagon buğday 130 Ton 473 Buğday 150 Arpa 33 Bakla 150 Ton Haşhaş 11 50 40 ,, kumdarı 4 50 'Nöbetçı eczaneler Iı Bu akşam Kemeraltında Hi- lâl, Karalaş'ta Santo, Keçeci- lerde Yeni İzmir ve İrgatpa- zarında Asri eczaneleri açıktır. K. - >Bİk 550 ” — 3730 5 50 3 50 4 1 6 ) 6 3 4 2 4 Maksadımı anladı, kırmızı- laştı ve hiç ses çıkarmadı. *#. Bizim Türk ailelerinde ga- rip bir âdet vardır: Yeni doğan çocuğun - bile istikbalini kendi elimizle, ken- di dilimizle hemen plâna ko- yarız: — Oğlum büyüsün de, sır- malı nişanlı zabit olsun inşallah.. — Oğlum büyüyünce polis olacak, düdük çalıp hırsızları kovalıyacak.. — Ah oğlum bir büyüse.. Mahkemede zabıtkâtibi yap- sam oğlumu.. Gıcır gıcir, ci- zır cızir ilâmlar doldursal — Benim yavrum sağ ka- lır da aslan gibi bir boy gös- terirse, alimallah, alacagı kızı, bostanda karpuz — seçer gıbı. tık tık, vdravura - seçeceğim.. Şöyle etine dolgun, boyu po- su yerinde, hanım hanım, otu- runca bir kibar, yürüyünce bir keklik.., Hemen- Allahım, oğ- lumu Bııyunurı de görürsünüz siz! — A, doğrusu ya, ben oğ- lumu doktor yapacağım kar- deşler.. Hastalara bakacak, temiz temiz gömlekleri giye- cek, tıkır tikir para kazanıp | apartman yaptıracak.. Ben de sefasını süreceğim. — Yocok, benim niyetim başkadır kardeşim!.. Ben avu- kat yapacağım, avukat.. Sen onları ne sanıyorsun.. Sırtına cübbeyi giyip koltuğunun al- bir kahvehanede oturuyorduk. | Siyah | 12 /7/ 936 (l ON HABER 'I'LLEI ON Habeş TELGRAF Habeşistan'da çetelerin faaliyeti Çeteleri Diredeva TELSİZLE Garnizonunda İtalyan- Roma, 11 (A.A) — Lekem- ti'de Habeş'ler tarafından öl- dürülmüş olan zabit ve asker- lerin miktarı 4 degıl 14 tü Nevyork, 11 (A.A) — De- recei hararet gittikçe yüksel- mektedir. Belediye reisi Agar- dia polislerle itfaiyeden gayri bütün şehir memurlarını evle- rine ğöndermiştir. Kadınlar- dan 75 kişinin bayılması üze- rine hükümet te kendi me- murlarına ayni müsaadeyi ver- miştir. Yalnız Nevyork'ta sı- caktan on kişi ölmüştür. Bir aydanberi sıcaktan ölen- lerin — sayısı bütün —Ame- rika'da 375 şi bulmuştur. Ku- raklığın ürüne — verdiği zarar mühimdir. Hayvanlara yem yetiştirilmemesi yüzünden bir kısmını boğazlamak - zaruüreti hasıl olmuştur. Nevyork, 11 (A.LA)— Ame- rika'da hüküm süren müthiş hararet şimdiye kadar 375 kişinin ölümüne snbebiyet ver- miştir. Yalnız Nevyork hükü- | metinde bügün 17 kişi ölmüş- tür. Bu mintakada susuzluğun başgöstermesinden korkulmak- Gön TÜRER AM FKT SAD CK tına çantayı alacak, mahke- meye çıkacak, bülbül gibi şa- kıyıp duracak. Ondan - sonra, davacıya, ver bakalım paraları, diyecek. Her ana, aşağı yukarı, hep bu ayarda şeyler söylemiş, hep bu dileklerde bulunmuştur. İstikbale aid bu uydurma tip- ler ve düşünceler, daha ilk mekteb bitirilmeden suya dü- şüp gidiyor. Doktorluktan dem vuranın oğlu şimdi sebze satı- yor, polislik isteyenin oğlu marangoz olmuş, zabit iste- yenin oğlu şekerci, zabıtkâtibi isteyenin oğlu kunduracı.. Şöy- le böyle ayarda kız isteyen kadının oğlunun hadım çıkıp çıkmadığını da - kendileri bi- lirler. Çimdik x Amerika'da sıcak- tan 375 ölü! Hayvanlar aç kaldı ve kesili- yor. Bayılan bayılaaa ! Nevyark'tan bir manzara.. Ditu' ekğüm Tnüşsedlnlş”olun resmi bir tebliğ içlerinde iki yüzbaşı, bir mülâzim, iki ça- Yüş, üç neler ve iki yerlı ter- tadır. Su sarfiyatını azaltmak için tedbirler alınmıştır. Sıca- ğın bayılma ve bitap düşme hadiselerini azaltmak için yüz binlerce memur terme metre maksimum dereceye varmadan evlerine gönderilmektedir. Ormanlarda yer-yer başlıyan yangınlar binlerce hektarlık araziyi kül etmiştir. Yüz bin- lerce hayvan susuzluktan - öl- müştür. M. Ruzvelt kuraklığın hü- küm sürdüğü — mıntakalarda yardım - tedbirleri — alındığını söylemiştir. 170 ten fazla çift- lik hasılatı sıcak dalgasından tamamiyle yanmıştır. Piyasada balmumu fiatleri sağlamdır Son haftalar içinde pamuk fiatleri stokların azalmış olma- sından 44 kuruşa kadar yük- selmiştir. Fiatleri — yükselen mahsuller arasında balmumu da vardır. Balmumu fiatleri 97-98 kuruştur. Bu madde üzerine Almanya'dan fevka- lâde fazla miktarda talep var- dır, Yapağı muameleleri bir durgunluk geçirmekte ise de çok yakında işlerin açılacağı ve fiatlerin yükseleceği umul- maktadır. Hububat - fiatleri, yağmurların devamı ve har- manların gecikmesi hasabile yüksekliğini muhafaza etmek- tedir. Zeytinyağı fiatlerinde bir tebeddül yoktur. Piyasa va- ziyeti geçen haftalara nisbetle sağlam görülmektedir. Yeni merkez memuru Bilecik birinci komiserliğin- den merkez memurluğuna terfi ettirilen ve şehrimiz merkez memurluğuna — tayin — edilen Sırrı gelerek — vazifeye başla- mıştir. ları Kılıçtan Geçirmişler.. Lekemti ölüleri 4 ten 14 e cıktı. Sefarethanelerin telsizlerine yasak kondu.. cüman bulunan on mıktıılün isimlerini saymaktadır. İstanbol, 11 (Hususi muhl' birimizden) — Habeşistan'dan gelen haberlere göre Dre- dua'daki İtalyan garnizonun- daki askerler, Habeş çeteleri tarafından tamamen kılıçtan geçirilmişlerdir. Adis-Ababa, 11 (Radyo) — İtalyan askerleri henüz işgal edilmemiş sahada ilerliyerek Koluli mevküni elde etmiştir. Bundan başka İtalyan askerleri Deobu mevküni de — işgal et- mişlerdir. B00 kişi teslim ol- | muştur. Ebu Selâsiye de iltica etmiştir. Londra, 10 (A.A)— Royter ajansının haber aldığına göre, Adis-Ababa'daki - İngiliz elçi- liğinin telsizi hâlâ işlemekte- dir. Bu vaziyet General Grazi- ! ani tarafından elçilik telsizinin — tatili hakkında verilen emrin Londr ile Roma arasında gö- rüşüldüğüne delil addelimek- tedir. Londra hükümeti bu mese- — le hakkında Paris, Berlin ve Vaşington'la temas etmekte- dir. Vaşington, 11 (AA) Amerika'nın Adis-Ababa elçisi M. Von Enügert general Gra- ziani'nin kendisine 15 gün için elçilik telsizinin tatil edilmesi hakkında emir vermiş - oldu- ğunu hariciye nezaretine bil- dirmiştir. Ayni emir Fransa, Almanya ve İngiltere elçiliklerine de verilmiştir. Bu yasak hakkında hiçbir resmi sebep gösteril- memiştir. Sofra tuzu fabrikası Açılma merasimi geri kaldı. Çamaltı tuzlasında inşa edi- len sofra tuzu fabrikasının açılma merasiminin — yarınki pazartesi günü yapılacağını ve merasime (riyaset etmek üzere gümrük ve inhisarlar vekili Ali Râna'nın, refaka- tinde inhisarlar dürü ve tuz müdürü bulundü- umum- mü- gu halde Ankara'dan şehri- - mize hareket edeceğini yaz- mıştık. Dün “haber ialdığımıza'göre Vekil, bu seyahatini bir müd- det- için tehir etmiştir. Bu yüzden sofra tuzu fabrikasının açılma merasimi de gecikti- Ürilmiştir. Bir balıkçı ansızın öldü Dün sabah Karşıyaka'da Bostanlı iskelesinde bir-ölüm vak'ası olmuştur. Balıkçı Hay- dar oğlu Yusuf, denizde tut- tuğu balıkları, Bostanlı iske- lesine çıkarmış ve e sırada iskele üzerine düşerek ölmüş- tür. Kalp sektesinden öldüğü anlaşılmıştır.