4M 11 /7/ 936 Cenevre kararı Kuvvetli bir devlet tarafın- dan küçük bir devletin top- rakları istilâya uğramak, hür- riyetler mahvolmak, taçlar düşmek tarihte misli görülmi- yen hâdiselerden değildir. lâkis biz tarihte misli göri miyen bir hâdise bekliyorduk: Kuvvetliye karşı" bütün millet- letler birleşerek, haklı ve maz- lüm olamı kurtaracaklardı. Mil- letler cemiyeti bu maksad için kurulmuştur. Fakat ne Man- çuride Japonyaya karşı, ne de Habeşistan'da İtalya'ya karşı muvaffak olmuştur. Arada bir fark varsa, Mançuri istilâsında zecri tedbirlerin dahi tatbik edilmemiş olmasındadır. Harbi kaybeden bir impa- rator, birkaçı müstesna, bü- tün dünya milletlerinin toplan- Tanmış olduğu bir salonda kürsüye çıkarak kendi halkı- nın hürriyet ve hak davasını müdalaa etti. Eşsiz olan bu hâdisedir. Keza, m n bir devletin menfeati h:ı.ıyğ:ıı ol- mıyarak, şimdiye kadar, Ha- beşistan kadar hiçbir mazlüm, hak namına bu kadar müda- faa olunmamıştır. Vak'anın mazidekilere ben- zer tarafı şudur: Bir devlet, zayıf bulduğu başka bir dev- letin topraklarını almak ister. Orada — menfâatleri olanlarla uyuşarak veya hepsine mey- dan okuyarak, kara ve deniz ordularını seferber eder ve fütuhatta bulunur, İtalya Ha- beşistan'a karşı 1913 te böyle hareket edecekti. Eğer onun Alrika'da yerleşmesinden İn- giltere memnun değilse, ya hazırlığı tamamdır, harba ka- rışacaktı veya, bugün olduğu gibi, tamam değildir, müsa- maha edecekti. Halbuki şim- di Habeşistan'ın şu veya bu bayrak altında bülunması ile hiç alâkası olmıyan devletler dahi “zecri - tedbirlere, sulhu bozana ceza vermek hareketine iştirak etmişlerdir. Denecek ki, eğer - Milletler cemiyeti olmasaydı Negüs İtal- yanlarla pazarlık ederek top- raklarının - veya ©hukukunun bir kısmını kurtarabilirdi. Adu- va zaferi ile biten mücade- lede böyle olmamıştır. Sonra İtalya'nın bütün Habeşistan'ı bu kadar çabuk istilâ etmek kudretini kendinde gördüğü zaman, işini yarım halletme- sine hiç sebep yoktu. Eğer kala kala Negüs'e Fas sultan- lığı gibi bir maaş ve makam kalacak idi ise, böyle bir va- ziyeti kabul etmenin gayesi olah geçim karşılığı — servet olarak Negüs'te vardır; niha- yet kartının altında da Ha- beşistan imparatoru sıfatı bu- Tunacaktır. Zamanımızın lehine olanları kaydedelim: Milletler cemiye- tinin muvaffak olmasına, eski tâbir ile, ramak kalmıştır. Eğer Habeşistan biraz daha medeni ve kuvvetli - olsaydı, €ğer zecri tedbirlere bir iki kalem daha ilâve olunsaydı, tarih hakkında bir emsalsizlik kaydedecekti.. Milletler cemiyeti fikri, mil- yonlarca insanın boğazlanması ile neticelenen büyük harb faciasının aksülâmeli olarak doğmuştur. Milletler cemiye- tinin eksiklerini tamamlıyarak, onu, gerçekten barışı müda- faa etmeğe kudretli bir mü- essese haline koymak için Habeşistan dersinden istifade olunursa, gene birşeydir. yani Üzüm Rekolte- si Ne Vaziyette. ÖS Son yağmur ve Dolunun zararı.. Son haftalar içinde üzüm mıntakalarında yağan yağmur- larla düşen dolu yüzünden bağlar bazı zararlara uğramış- tır. Onun için üzüm rekolte- | sinin ilk tahminlerden daha az olacağı, fakat bu neticenin zaten dünya üzüm istihsalâtı- nın lehimize olan vaziyeti kar- şısında üzümlerimizin fiatları nın çok iyi bir şekilde ve müs- tahsil lehine netice vereceği anlaşılmaktadır, Yapılan — tet- kiklere göre Kemalpaşa'nın Ahmedli köyündeki bağlarda yüsde 60, Kasaba ve Salih- li'de yüzde 20, Manisa'da yüzde 15 ve Akhisar'ın Yaya köyü havalisinde yüzde 80 nisbetinde zarar olduğu anla- şılmıştır. Bunlara dair hazır- lanan bir rapor, alâkadar da- ire tarafından İktisad Vekâle- tine gönderilmiştir. Hasta Dağlı Emin nasıl öldürüldü? Katil sivri bir taşla beynini parçalamı Cinayetin faili olmakla maznun Hüseyin Menemen'in Türkelli köyün- | de Dağlı oğlu Fmin'i pusu | | kurmak suretile, sopa ve taşla | MAHKEMELERDE: Karısını öldüren hafız Mehmet “Gazeteler beni canavar şeklinde gösteri- yorlar, muhakeme gizli olsun.,, dedi. Tepecikte karısı Hamide'yi kendisinden ayrılarak annesi- nin evine gittiği için bıçakla altı yerinden yaralayıp öldür- mekle maznun marangoz ha- fiz Mehmedin muhakemesine dün ağırcezada başlanmıştir. Cinayete ait bıçak, muhake- me sâlonunda maznunun gözü önünde bulunuyordu. Maznun Mehmed evvelâ okunan istin- tak kararnamesini dinlemiştir. Karârnamede maznun dinlen- miştir. Kararnamede maznu- nun Türk ceza kanununun 450 inci maddesi mucibince taam- müden cinayet işlemekten idam cezası verilmek üzere muha- kemesi isteniyordu. Maznun Mehmed'in hüviyeti tesbit edil- di ve ne diyöceği soruldu, Mehmed aynen şu - sözleri söyledi. Ben canayar değilim, gazeteler, beni canavar diye gösterdiler. -Rica ederim, bu muhakemeyi yazınasınlar, ben karımı vurdum, inkâr etmiyo- rüm. Fakat öldürmek için vur- madım. Gizli bazı şeyler var- di ki, onları burada - açıkça söyliyemem. Muhakeme gizli olursa — muhakeme - heyetine açıkça söyliyeceğim. Katil Mehmed'in bu ifadesi üzerine mahkeme heyeti mü- zakerede bulunmuş ve muha- kemenin bundan sonraki kıs- mının gizli devam etmesini kararlaştırmıştır. Maznun bu Şimdilik her devlet, milli müdafaasını — tamamlamalıdır. Çünkü henüz milletlerin hüri- yet ve hakkını koruyacak baş- ka müessir bir vasıta yoktur. Ondan sonra barışçı devletler birleşerek, taarruzu imkânsız ve silâhsızlanmayı mümkün kılmak için ellerinden geleni yapmağa teşebbüs etmelidir. Falih Rıfkı Atay gizli celsede izahat vermiştir. Bazı şahitler gelmemişti. Onun için muhakeme başka bir gü- ne talik edilmiştir. t Otomobil kazası davas: Menemen-Çiğli yolunda bir otobüsle kamyonun karşılaş- Ahmed'in ölümüne, iki yolcu- nun da yaralanmasına sebebi- Alman Mehmed'le İbrahim'in rine devam edilmiştir. Müddeiumumi muavini Şevki Şüder, iddiasını serdederek maznunların istemiyerek ölüme sebebiyet verdikleri - sabit ol- duğundan beraetlerini istemiş- tir. Şoför İbrahim, müdafaa için avukat tutacağını söylemiş ve mahkemece dileği kabul edilerek muhakeme, başka bir güne bırakılmıştır. Motör cinayeti davası Hüdaverdi motöründe rek öldürmekle maznun Os- man kaptanla, Çipinoz Ah- med'in muhakemelerine dün Ağırcezada devam edilmiştir. Dinlenen motörden yaralanmış bir halde dönmüş olan Yusuf'un anlattığı bunu Yusuf'un ifadesine atfen miş olan bazı şahitlerin celbi için muhakeme başka bir güne talik edilmiştir. İnebolu davası İnebolu faciasının mes'ulü sıfatile muhakeme altına alın- mış olan Mehmed Ali kap- tanla denizyolları işletme şefi Zekeriya, İnebolu üçüncü kap- tanı Rami, birinci ve ikinci çarkçıları Salim Halit'in mu- hakemelerine önümüzdeki pa- zar günü öğleden evel devam edilecektir. Re- | ceb kaptanla tüccar - Halil ve | Cemal'i paralarına tamah ede- | iki şahid, evvelce | şekilde cinayeti anlatmışlar ve | ş, kaçmış! | rimiz | dar hasta yatmış, | düşmüştür. masına ve neticede jandarma | MA | Emin'in yet vermekle maznun şoför | dün Ağirceza'da muhakemele- | beynini — parçalıyarak — öldür- mekle maznun Mehmed oğlu yanbastı Hüseyin - hakkında Menemen müstantikliği tara- fından yapılmakta olan tah- | kikat -sona lermiş ve İzmir Ağırceza mahkemesinde mu- hakeme edilmek üzere şeh- hapishanesine - getiril- miştir. Henüz 32 yaşında bu- lanan yanbastı Hüseyin, bu cinayeti. canavarca işlemiştir. Tahkikat evrakına göre Emin ile Hüseyin'in arası 930 sene- sindenberi açıktır, o vakit ara- larında bir ağız kavgası olmuş, Hüseyin bundan — fevkalâde muzber Olcrak ötede beride Emin'i öldüreceğini söylemiş, miştir. Fakat Emin, Hüseyin'e nazaran daha güçlü, kuvvetli olduğu için Hüseyin, düşün- | cesini tatbik edememiştir. Nihayet son zamanda Emin hastalanmış ve bir hafta ka- kuvvetten Vak'a günü Emin köyde dere kenarındaki yolda biraz temiz hava almak için gezi- nirken onun hastalıktan yeni | kalkmış olmasından ve vücu- dunun eskisine nisbetle zayif we kuvvetsiz - kalmasından is- tiladeye kalkışan Hüseyin'in tecavüzüne uğramıştır. Hüseyin zaten yolda pusu kurmuş ve bekleyormuş. Yoldan geçen üzerine — birdenbire atılarak elinde tuttuğu büyük sopayı birdenbire ve şiddetle başına vurmuştur. Bu şiddatli darbenin tesiri ile sersemleyen ve zaten hasta olan Emin de yere düşmüştür. Hüseyin, bukadarla - kal- mıyarak bulduğu büyük ve ucu sivri bir taşla Emin'in başına vura vura kafa tasını parçalıyarak beynini su halin: de akıtmıştır. Emin, derhal ölmüş ve bu hâdiseyi Emin'in akrabasından Abdullah adin- da küçük bir çocuk görmüş- tür. Bu çocuk ifadesinde va- kayı şöyle anlatmıştır: — Halamın evine un gö- türmüştüm. Kendi evimize dö- nerken dere kenarında tenha | bir yerde Hüseyin, amucam Emin'in başına sopa ile vu- ruyordu, Amucam yerde ya- tıyor ve kımıldamıyordu. Kork- tum, ağlıyarak köye koştum, gençler odası yanında baba- ma gördüklerimi anlattım. Çocuğun bu ifadesi üzerine söylemişlerdir. Henüz dinlen- | köylüler hep birlikte vak'a yerine koşmuşlar, fakat Emi- nin cesedi ile karşılaşmışlar- dır. Hüseyin kaçmıştı. Emin'i | ölmemiş zannederek başına su dökmek suretile ayıltmağa çalışmışlarsa da biraz sonra başının delik deşik ve ezik olduğunu görmüşlerdir. Kü- çük Abdullah'ın ifadesi, cina- yet failinin meydana çıkmasını temin etmiştir. Menemen ad- liyesi tahkikata girişmiş ve delilleri —birer — birer - topla: mıştır. j Avni Sakman Türkofı's. reisi mi oluyor Ankara Türkofis reisi dok- tor Mecdet'in, başka bir va- zifeye tayin edileceği ve' ye- rine Berlin ticaret konsiyesi Avni Sakman'ın - getirileceği hakkında dün bir şayia vardi. Piyasa'da deveran eden bu şayianın, ne dereceye — kadar doğru olduğunu tahkik, İz- | mir'de mümkün olamamıştır. Türk-Yugoslav Türk-Çekoslovak Ticaret itilâfları.. 20/7/936 Tarihinde Türkiye- Yugoslavya arasında mer'i ti- caret ve kliring anlaşmasının fesholunacağını yazmıştık, Hü- kümetimizle Yugoslavya — ara- | sında yeniden aktedilecek ti- caret ve kliring anlaşmaları, eski anlaşmalardan çok daha geniş olacaktir. Ticaret odası, | bu mes'ele hakkında alâkadar | tüccarlardan, mütalcalarını sor- hattâ birçok defalar takip et- | muştur. Tüccarların mütalea- ları toplandıktan sonra büyük bir rapor -balinde İktısad ve- | kâletine gönderilecektir. * “. Türkiye - Çekoslovakya kli- ring anlaşmasına aid talimat şehrimiz Ticaret odasına gel- miştir. Bu talimata göre kuru üzüm, fındık ve hersene Çe- koslovakya - rejisi tarafından mübaycası taahhüd edilmiş olan 1,250,000 kilo tütünden başka Türkiye menşeli mah- suller, takas mevzuunu teşkil etmektedir. 1,250,000 Kiladan fazla tü- tün satışı da takas mukavele- | sine gitecektir. Bar ve gazinolar ir ve civarındaki bar, kafeşantan, gazino ve kahve- hanelerin umumi - şartları - le ne gibi malzemeyi ihttva et- meleri lâzımgeleceği hakkında yeniden tetkikat yapılması vi- lâyetçe muvafık görülmüştür. Bunun için vilâyet daimi en- cümeninden bir aza ile hukuk işleri müdürü ve emniyet mü- dür muavininden mürekkep bir komisyön teşkil olun- müştur. Komisyon derhal , tetkikata başlıyacaktır. Tuzla'da Bir çocuk boğuldu. Çamaltı tuzlasında feci bir kaza olmuştur. Tuzla'da bu- lünan amele evlerinde oturan Ahmed kızı 7 yaşlarında Sa- bâhat, deniz kenarında oynar- ken müvazenesini kaybetmiş ve denize düşerek boğulmuş- tur. Müddeiumumilikçe hâdise hakkında yapılan tahkikatta ortadâ suç görülememiş ve Sabahat'in cesedinin defnine ruhsat verilmiştir. İzmir meb'usu İzmir meb'usu Kâmil Dur- sun, İstanbul'dan — şehrimize gelmiştir. DA YÖTEMRET ZMN LA BNO > Hüseyin'in, Türk ceza ka- nununun idam cezasını ihtiva eden 450 inci maddesinin 3 üncü ve 4 dördüncü fıkraları- na göre ağırcezada muhake- me edilmesi kararlaştırılmıştır. Bugünlerde muhademesine baş- lanacaktır. Trakya Panayırımıza iştirak ediyor... — Edirne, 10 (AA) — A ulusal İzmir panayırında Trak- | ya için yapmacak olan dai pavyonun plânı İzmir'e yollan mıştır. Bugünlerde inşaata baş- lanacaktır. Panayırda Tral nın dört vilâyetinin ortaya koyacağı her çeşit ürün örnek- leri dikkatle hazırlanıyor. ğ Umumi müfettişlik ekonom müşaviri Şükrü Kasapoğlu bil heyetle birlikte panayırdal Trakya pavyonu için vazif almış ve bu işler için Veki letten talimat almak üzere Ankara'ya gitmiştir. j Edirne'de Zayif köy çocuklar için kamp kuruldu. Edirne 10 (A.A) kadar zayif ve yorgun ill okul köy çocukları iki ay tirahat etmek üzere dört lâyetin seçtiği su ve ha en iyi köylerde kampa çıkarılı mışlardır. Edirne köylü ço cukları Karaagaçta toplanıyor Bunların yeme ve içme ma: rafları köylerden ve umum meclislerin bütçelerine koyd ğu yardım parasındandır. He obanın onursal bir doktoj iki öğretmeni ve bir iki ball kıcı ile bir gramafonu vardıı Çocuklar iyi yiyecekler top oynıyacaklardır. Önbe günde — bir tartılacaklard Kamplar sık-sık - teftiş göre ceklerdir. Herif azılı i Bir haydutmuş Konya, 10 (A.A) — Evel, yağma suçundan Konya cc: evinde mevkuf iken firar et miş olan Feyzullah adlı azılı dağlardan aşarak İspa ta'da köyüne ulaştığı gün jan darmalar - tarafından — tevki edilmiş ve Konya'ya getirili ken Eğirdir cezaevinden di camları kıratak kaçmışsa d bu azılı kaçak yaralı olaral tutulmuş Konya'ya getirilmişt Kadın yüzünden Birbirini yaralamı: Tepecik'te Zeytinlik sok ğında Feyzi oğlu Süleyma ile Raşit oğlu Sabit ar; kadın meselesinden bir çıkmıştır. Süleyman, karısını kandırmak - isteyordi Bunu “hisseden — Sabit, Süley man'laer kavga etmiş ve Sab taşla, Süleyman da demiri birbirini başlarından yarı mışlardır. Her ikisi de tutu muştur. Ji İnciraltında * Sarhoşluktan biri öld İnciraltı mevkiinde bir ölü; vak'ası olmuştur. Bakkal İ mail eğlu Süleyman adın 45 yaşlarında bir adam, ciraltı gazinolarından birin rakı içmiş ve sarhoş olm! t Fakat sarhoş olduktan son birdenbire ayağa kalkmış yere düşerek 'ölmüştür. Ya lan muayene neticesinde fai sarhoşluk yüzünden kalp d masından öldüğü anlaşılmış! Yeni tahsisat — kabul edildi — Paris. 10 (AA) — Frar parlamentosu, milli müdi için yeniden 500 milyon fra hk tahsisat kabul etmiş. Na K l ( ğ