Tari: llli Seyfa i Tefrikn. Ateşin Hâkimi Napolyon Boıınpnrl ın Maceraları — NAPOLEON ve KLEOPATRA İkinci Ksm Bonapart, bir müddet susto, bi yüzü yüzüne yaklaşarak; — Size çok mühim bir sual Boracağım, ve sizden mutad af- bk ve samimiyetinizle cevab le- yeceğim. Eakat soracağım enalin Ikimizin arasında kalacağını bana temin edecekelniz... — Slze yeminle temin ede rim ki, bu sözler aramızda ka Jacaktır. — No üzerine yemin ediyor: sanuz? — Askerlik şerefim üzerine! Aveşin bâkimi, gözlerini Her mana'ın gözlerine dikti; ağır, oğır: — Bana, Bayan Fuare'nin kocasile buluştuğunu ve ikisl birlikte aleyhime casuslak ettik. lerini bildiren vesikalar verdiler. Bua sözler üzerine, Hermans deli gibi bir çığlık kopardı, ve: — General... Dedi. Bu vesi. kalar muhakkak sahte ve uy- darmadır! — No diyorsanoaz?, — Vicdanım, bildiğim bana bunların sahteliğini söylüyor. Hermena daba birşeyler söy - Miyecekti; fakat bu aralık maka lelerin tercümelerini getirdiler. Napolyon: — Matmazel Foring! Dedi Bu cens bzerinde yarın görüşe Hm, Şa anda çok mühim bir İş Ççıktı Fakat genç ve güzel kadın, ge ezim ve ciddiyetle Napolyon'a karşı: — General, dedi. Yarın ben ve arkadaşlarım Bellilot'a bu- lacağız ve buraya huzurünaza getireceğiz. Bonapart, Bellilot'an arka daşile yaptığı münakaşanın tesiri altında olduğu bulde, mahud tercömeleri kötübinin elinden aldı. Yalaız kalınca, bemen masası başına oturda vo tetkike» baş ladı. *“Mısır'da Bonopart,, eserinin mübarriri: «Generalin ayakları altında yıldırımlar patlıyordu. Moazzam zaferlerinden artık biçbir şey kalmamıştı. Rusya ve Avustarya Fransa'ya harb İlân etmişlerdi. Ttalya'da bir Fransız ordusu mağlüb olmuş, Juber ölmüştü. Hertarafıa — Fransız'lar mağlâb idi. Direktuar, Napolyon tara: fiından — fovkalâde parlak - bir şekilde zaptedilen Ttelya'yı kay betmişti. Fronsız'lar — Hollanda da ve Ren özerinde tehdid al- tında — idiler; Masseno — vakıa ANADOLU Günlük Siyasal Gazete Sahip ve Başyazganı Haydar Rüşdü ÖKTEM Umumi neşriyat ve yazı İşleri müdürü: Hamdi Nüzhet İdarebanesi; T İzmir İkinci Beyler sokağı C. Halk Partisi binası içinde Telgraf: İzmir « ANADOLU Telefon: 2776 « Posta kotusu 405 ABONE ŞERAİTİ; Yıllığı 1200, Altı aylığı 700, Üç aylığı 500 kuruştur. Yabancı memleketler için senelik abone ücreti 27 liradır. Heryoerde 5. Kuruştar. çniş nüshalar 25 kuruştur. İsviçre'de tdi; fakat burasını, mahasara edilmiş bir yerde Imİş gibi pek büyük güçlüklerle mü- dafan edebiliyordu. Fransa'do — intizsınsızlık — ve karışıklık hüküm sürüyordu. Jakoben'lerin Iktidar mevklini elde etmeğe bazırlandıkları bak kındaki babere, Vandeli'ler l. lâhlanmak He mükuabelea edi yorlardı; kâğıd paranın kıymeti emsalsiz bir derecede düşmüştü; mskerler flirar ediyorlar, hay. dutlar hertarafta yolları " kesl- yorlardı. Fransa anarşiye düş- mekte idi. Kraliyet taraftarları 18 inel Lül'nin Rus ve Avus turya süngülerinin himayesl al- tında birkeç haftaya kadar kral hbik tacını giyeceğini kuvvetle umuyorlardı. Napolyon bu - vaziyeti, İngi- Nz komodorun — gönderdiği ec- nebi gazeteler tercümelerladen anlayınca, hiddetinden çıldıra cak dereceye geldi. Kendisini, Parls'te Lüksemburg - direktör lerinin karşısında sandı; ve: — Sefil ve kabiliyetsizler! Diye bağırdı. İşte Fransa'ya yaptığınız İşler, askerlerimin dökülen kanlarına, zaferlerlme karşı muvaf fakıyetleriniz bunlar, Fakat siz baydutlara, bu yap: tıklarınızı pahalıya — ödettirece- gim, İbulal meydanında yeniden darağaçları kurulacak, — savallı bir kral olan 16 incı Lüal'yi İdam ettiğiniz. gibi ben de e. zin bepinizi idam edeceğim ve İcap ederse, cellâdlık vazifesini ben göreceğim. Fakat Napolyon tercümele- rin bepsini okumuş değildi. Okudakça anladı ki, Fransada bütün fırkalar, bütün Fransız Tar, battâ mutlakıyet — taraftar: larının bir kısmı, Napolyonun Fransaya dönmesini İstemekte ve Napolyon'u Fransa - için el: zem bir şahsiyet addetmektedir. — Şonu Var — Iran-Ingiltere Arasında ihtilât mı var? Roma, 26 (Radyo) — İstan- bul ve Tabran'dan alınan ha berlere göre İngiltere ile İran hükümetleri arasında — petrol mes'eleleri etrafında bir ihtilâf çıkmıştır. Halya Veliahtının karısı: Napoli, 26 ( Radyo) — Bu gün sast 18 de Sezarea vapa: rana Veliahlin zevcesi prensea Mari Joze rükip olmuş ve do ga Afrika'ya haroket — etmiştir. Prensese, bir nedime ve bir de oda hizmetçisi refakat etmekte Adi. Ayni vapurda on hasta ba- kıcı kadın da vardır. Vellaht; — zevcesini — bizzat oğurlamıştır. Prenses; — cenup cephasinde hlzmet edecektir. Prensesl hâmil olan vapuru, İtalyan harp — tayyareleri - teşyi etmiştir. Bu vapüra Portsalt'e kadar İtalyan tatelbahirleri re fat edeceklerdir. Ispanya veliahdı; Havana 26 (Radyo) — Ia panya sabık vellahdı, artık iyi- leştiği için Parise bareket et- milştir. Ba seyahatin, karımı ile çı- kan bir ihtilâftan doğduğu söy- lenmektedir. Anna Karenin "IÜ;—#NU’ İhtiyar dostumy Elbamradan | içeriye sokyacaya kadar akla kar Tayı seçtim, — Girmem be yşku! Diyordu. Birak yakamı benim. İçerde sinir- den çıldırtacaksın beşiz Biletleri alırken bu beklenil- mez inadının sebebini sordum. Ce- binden kalın bir siğara çıkararak cevep verdi: — Sessiz ve sözsüz sinemalara bayılırdım. Hemen hbiçbir baftayı kaçırmazdım. Saat yedide, yaslan- din mı koltuklardan — birine; oh, gel keyfim gel! No Ragıp paşanın, ne Askerinin, ne otomobillerim, ne arabaların, we her günkü işinia gürültüsü ve dırıltısı! Bol bol ken: di başını dinlerdin 0 keltukta. Önünde bir orkestra bulunurda. Karanlıkta, ağır ağır, kesik kesik çalardı. Karanlık ve —musiki.. İşte bu iki umsur muhayyelemin — çeş- melerini açmakta en çok işe ya- rarlardı. — İsimlerini — bilmiyorum amma, bugünün birçok yıldızlarımı © zaman da perde de — görürdük. Fakat komuşmazlardı onlar. Süküt içinde ve tam bir tayf halinde önümüzden geçerlerdi. En ince jettlerinden, ea ince vücut kımıl- danışlarından ne manalar — çıkar- mazdık, ne izahlar yapmazdık biz obların! Tanrım! O zamanlarda, perdedeki serenad başkasının eseri değil, içimizin, kendimizin eseriydi. Şu konuşmıyan, lâkin hareketlerile sstirop çektiği anlaşılan gencin dili, bizim dilimiz, kalbi bizim kalbi- mizdi. Onu konuşturan bizdik. Bizim muBayyelemizdi. — Filmdeki dramlar ve romanlar kondi gençli- gimizin, kendi — ihtiyarlığımızın ro: manları ve dramlarıydı. Şimdi ise, öyle mi ya! Nedit 6 patavatsız ace- mice konuşmalar, bütün içimizi altdüst eden kaba ve çirkin telâf- fozlu kaba ve çirkin cümleler! Bay Allah icat edenin.. Biraz — sustu; bakındı: — Velhanl, diye devam etti; bu yeni icatla, en özlü zerklerim. den birisi Tücceten vefat etmiş oldu. sağına — soluna . .. " Heyecunla beklediğimiz (film, salona girdikten nihayet üç dakika sonra başladı. Bu film İtalyadaki müsabakalarda — birincilik almıştı. Kimbilir ne mükemmel — şeydi! Doğrusu ben böyle düşünüyordum. Fakat üstada düşüncemi açamıyor: düm, Birinci perdeler, bilhassa debdebeli yemek solruları — sür'atle gözümüzün önünden geçti. Tam bu sırada, kulağımın di- binde keekin bir bağırış koptu. Bu bağırış, aşağıdan yukarıya kadar bütün salonu turadı: — Tolstoyu öldürdüler. Tole. toy öldü! Kahrolsun oğu öldü. tenler! No yapacağımı, me - söyliyoce- gimi şapırmıştım. Ön ve arka mra- lardan bizim sıraya doğru nazikâne küfürlerle birlikte çu sözler — yağ: mur gibi yağıyorda: — Biraz nezaket! biraz adabı muaşeret! — Kendini nerede samıyor acoba? — Ulan bunak! Ölen kim? Daha ölen yok ki bel oyunun so- munda aftos ölecek be, aftos! İzaha hacet yok ki, bu kıyametin kopmasına üstad sebep olmuştu. Fetyadı basan oydu. Onun namına yerin dibine geçiyordum. — Çıkalım burdan, rezil ol: dük, diye söylendim; elektirikler açılmadan çıkalım. Kolandan sım-<sıikı tutarak onu zorla dışarıya sürükledim. — Elham- ranın yeni gelen idare müdürü dış salonda bize yetişti. İhtiyar dostumu — tepeden Urnağa kadar tüzdü; sonra: — Sizin yaşınısa hürmet edi. yorum, dedi; yoksa içerdeki yaptı. Çınız hareketi ancak polis temiz- liyebilirdi. Kol kola sevime doğru ilerle. dik, Üstat, hiç sesini çıkarmıyordu. Röşeyi kavrılırken birden durdu, Gözlerimiz içine dik dik baktı: — İyi küfür yedim amma, dedi; biraz da heyecan yarattım; heyecan — kazandım. Gördün — ya, kütle nasıl kıpırdadı, nasıl homur. i ı:ı.nrox N HABER TELGRAF TEI.Sı'Ll.E Dün, Avam Kamarasında Tekrar Şiddetli Münakaşalar Oldu. Lord Eden, Almanya Aleyhine Zecri Tedbirler Konma- sının, İngiltere Siyasetine Uygun Olmadığını Söyledi. Londra 26 (Radyo) — Avam Kamarasında yapılacak müna kaşalar hakkında İogiliz gaze- telerl mühtelif neşriyet yap maktadırlar. Bilhasın — Alman- yanın cevabı. üzerine leh ve aleyhte fikirler dermeyan edil mektedir, Taymlea; “M. Eden Kemarada beyaz kitabı. müdafan edecek ve Lo Karno davasını İzahi edecektir. Vaziyetim icabı, bütün devlet. lerin salh etrafında İttifaklarıdır. Londra, 20 (Radyo)— Avam kamarasında mebuslardan Ed var Don, zecri tedbirlerin if- Tâsından buhsetmiş ve artık kaldırılmasını Istiyon bir takrir vermiştir. Bu mebusa göre zecri ted- birler İngiltere'ye 10 milyon sterlin zararı mucip olmuştur. Bundan başka — Akdeniz'deki donanma bize yarım milyona malolmaktadır. Bo masraflara da lüzüum yoktuar, Deyli Meyl gazetesl: *“Bugün avam kumarasında zecri tedbirlere nihayet verile ceği kanaatladeyiz,, demektedir. M. Eden - Fransa ile askeri Attifak mes'eleei henüz tebellür linde beyanatta bulunmuştur. Demektedir. Londra 26 (Radyo) — Bu gün toplanan Avam kamarasın da şiddetli münakaşalar olmuş- tor. Diş İşleri bakanı Lord Eden, Ren mes'eletladen sonra tehaddüs eden vaziyet hakkın- da uzun — İzabatta — bulunmuş ve Lokarno mlisakını İmzalıyan devletler delegelerlain Alman. yaya — verdikleri — protokolun, salhperverane olduğuhnu söyle miştir. Eden, sözüne devamla Fransa ve Belçika tarafından ilerl sü rülen talepleri tahlil etmiş ve sözü, Rous - Fransız paktına getirerek demiştir ki: Fransa; Almanya'nın şüphe ettiği ve İstemediği bu paktın dandı, nasıl yumraklarını ve dişle- yinj bana sıktı! Ah! Canım heyecan! Cevap vermek için hazırlandı: ğumı görünce hemen yalvardı: — Gene münakaşaya başlamı: yalım rica ederim. Zaten bugün venin uğruna yandım ben. Neydi seyrettiğimiz o aptal Anaa Kare: nin! Söyle bana, Tolstoy'un - bildi. ğimiz Ânnâ Karenin'iyle bunun ne alâkası var? Nerede o güzel kitap taki beşeri derinlik! Nerede bu filimdeki basit Şarlok Holmeelik! Öldürmüşler Tolstoyu, vallâhi —öl. dürmüşler, Korktuğum nokta, yeni mesle şaheserlerden artık bahsede: memektir. Çünkü bu eserlerin hepsi de yavaş yavaş sesli ve sözlü filme alınacak, gençler hepsini de filmde görecekler ve öz kitaplara müracaat etmek Tüzumunu düymı yacaklardır. Bil ki sözlü sinema ile ulu eserler bıçaktan geçiriliyor. Çok acıyorum onlara çok... Döstümun — asabiyeti — gittikçe ziyadeleşiyordu. Zamacı olmaması- na rağmen, buzlu bir şaşal bulmak #htimalile Sevime girmemizi teklif ettim. Memnuniyetle elimi tuttu. Kapının ince perdesini kaldırırken söyleniyordu: — Bozlu şaşal, buzlü — şaşal, asabiyeti teskine birebirdir şaşal! — ——— — Lâhey'e — bavalesini — İstemek- tedir. Batbukt Lâhey — adalet divanı yerlöe, Fransa ile Al- manya — orasındakl — münazsulı işleri tetkike memur olan mulı telit komlsyona havale * oluna: bilirdi. Gerçi Almanya'da (Ren) böl: gesini İşgel etmmeden önce mü. zakere yollile bu İşi halledebi Hrdi. Meselâ; Belçike, Rua — Fransız paktile hiç alâkadar ol madığı halde son vaziyetten müteecesir olmaktadır. Lord Eden, sözüne ederek demiştir. ki: — Bilirsiniz. ki, — Lokarno misakını imzalamakla bir takım mecburiyetler altına girmiş bu lanayoruz. — Ben İngiliz mille Uoln şerefi demek - olan — bir imzayı ayaklar altına alarak Togiltere tarihinde — yakışıksız bir ed bırakmak İstemiyorum. Vaziyetin nezaketini takdir ederek elimizden geldiği kadar solhbü ihlâl etmemeğe çalışı yoruz. Almanya'cın yeniden müza- kerelere başlanması hakkındaki teklifini kabol ediyoruz. Yalnız, ceble. Tetimal edilmesine razı değiliz. Almanya ile temâsa geldiği mizde, Lokarno paktile özeri mize aldığımız taahbhütleri de göz önüne getirmek lâzımdır. Lord Eden, Togiltere — ile Fransa erkânı harbiyelerinin temaları bakkında da »öz söy lemiş bu temasların, siyasi ol madığını, tamamen tekoik ol duğunu ve Lokarno muahedesi mucibince bu temasların de dovum vamda bulonduğunu beyan ey- lemiştir. Lord Eden, bu hususta da şunları söylemiştir. — Bu/temaslar, bizim tash: hüdatımızı — fazlalaştıracak ma" hiyette değildir. Zira imzaladı" ğımız protokollar, 1914 — sene- sinden evvel İmzalananlardan çok başkadır. Tahaddüs eden vaziyeti mü: zakere yola İle balletmek üzere bir metot arayoruz. Fransa ve Belçika, Ren havzasının Alman ordulrrı tarafından 'derhal tah' Hiye edilmesinde |Harar ediyorlar ve Almanya buna riza göster" mezse, aleyhine ekonomik ve finansel — tedbirler —alınmasını isteyorlar ki, bu şekll, bizim siyaşamızs uygün - değildir. Almanya'ya verdiğlmiz note, oltanatom — şeklinde — değildir. Biz, vaziyetin şiddetlenmesini istemeyoraz. Çünkü o takdirde Ayi netlceler husale — gelmiye" cektir.., Eden, bundan sonra - İagil' tere'nin neşreylediği beyaz kl: tap bukkında söz söylemiş ve mütcakiben, avam kamarası kür- sösünden Fransa'nın — mutedil bareket etmesini ve Almanya- nn da, kendi reyi hadile Reni İşgal etmekle kendi aleyhine husüle gelen fena İatibar — sll* meğe çalışmanıı — tavsiye eyle' miştir. Lord Eden'ln sözleri, kısmen tasvib edilmiş ve kısmen de muvufık görülmemiştir. Bunun: la beraber, Eden, sözlerini bi- tirirken sürekli surette alkış: Tanmışyır. Italya Müşterek Harekâta âmade olduğunu bildirdi Eski Taahhütlerine Riayetkâr Kala- cak, Yeni Muahedelere Girmiyecek 0 ——— Roma 26 (Radyo) — Havna a(ansmın salâbiyetli kaynaklar, dan aldığı haberlere göre Italya hükümeti; Lokarno — muahede, #oi el'an mer'i saymakte, Al manya aleyhinde zecri tedbir: ler kararı tatbikinden kat'i su: rette İmtina etmekle beraber müşterek harekâta âmade — bu. Tunmaktadır. Ren meselesinden doğan arsıulasal siyasi harekâ, tın birinci plâna geçmesi yü, zündea Habeş Italyan meselesli: Din artık mevzuubaha - olmiya' cağını ve İtalya'nın, Huabeşle: tandaki harekâtında — tamamen serbest kalacağı bakkındaki llk tabminler boş çıkmıştır. Çânkü aluslar sosyetesi zecri tedbirler kararını geri almadığı gibi ha. fifletmemiştir de,.. Masmaflh zecri tedbirler ka rarının bafifletlleceği zannedi- diliyor. Siyasi — mahfeller, İtal yanın; Fransa ve İngiltere ile birlikte bureket edecegini ve Lokarno muahedesinin tatbikini fetiyeceğlnl bildiriyorlar, Zeeri todbirler kalkmadıkça İtalyanın .—— Lokarno muahedesine riayetkâr olmıyacağı hakkında yapılam tehditler; zecri tedbirlerin ar; tarılmanı İhlimalinden İleri gel miştir. Italya Lokarno Şartları: nu rlayetkârdır. M. Grandi'nin Londra'da görüşmelere İştirakl do bunu gösteriyor, İtalya cakl taahhütlerine rlayetkâr kalacak, fokat yeni muabhedelere gir #mekten mümkün mertebe çekl- necektir. Afyon Inhisarı müdürü Ankara, 26 (Özel) — Afyon fahlsarı müdürlüğüne İş ban: kası — müdürlerinden Hamı$ Ozman fayin edilmiştir. Bir Deli Karısını 27 yerinde? yaralıyarak öldürdü. Istanbul, 26 (Özel) — Zey" tin burnunda, Lüz Hafız adı0” da bir deli, karısını biçaklk 27 yerinden yacalamak sure” tile öldürmüştür. Dell — kaç" mıştır.