Ü Se hula gi Nüfus kayıdlarının düzel- G barç alinaıyor. B N 17 Mayıs (li Alıye, (ıumruk ve İnhisarlar Bakan. B larının Kurultaydakı Dıyevlerı. | lera Işlerini De Yoluna Koymak Için Tedbirler Alınacak. Gümrük ve Inhisarlar Bakanı Da Dilekler üzerindeki İşleri Izah Btti. [Bnyuı Parti Kurultayında Tü- (Adliye) Bakamı bir diyevda "'-ımu.ıu Bu diyevin bir kısmı Tünkü sayımızda çıktı. Bagün de Bti Lalamını yazıyoruz. Bakan dün bulan kısımda, yeni Türk Adliye- İdin bir enkaz üstünde kurulub ma, eski adliyenin Türk Asünun onörünü ve Türk baki ulüsal benliğini çok incitti. Ö aalıtarak - başanlan için - çok li olduğunu, çimdi prensib, ve ahenk gözeten bir adli- e Bakanı Dey Şikla Saracoğlu N% bulunduğumuzu — söyli- Bakanlıkla ilgili dilekler üze- hulâsatan demiştir ki: ? — Evlenme kiğıdı. kiymet. lliılı.nıyılıııı Yayyare cemi. doı..n.r "'—ıı Belediyelere kaza hakkı | öüçttti hasasunu tedkik ediyoruz. n da tecrübededir, neti- liyorus. — Boş bakimlikler için ça- buluyoruz. Onların normal S_::kııılınııı temin ettik. ; Dış ÜN ÇZ tekrar - bu memuriyetlere k istiyenler çoktur. Bakan Sonra icra ve ceza kanun- 4 %lııdın ve bunun pek iyi # Xe “erinden bahsetmiş, sicil, tem» l,_::k:-ui. barç tarifesi etra- at vermiştir. O Öman alı kısmı da aşağıdadır.) .' kısım hııçlııın peşin ola: b | k Ödenmesi mecburiyeti baklı |a . k._ h dayanmıyan davala Açılmasına engel teşkil et- ** ve bir takım finans ber- davaların lüzumsuz yere ha mahal vermemek- * Kanunların tatbik ve ve- ” q.::lnııyşu teşkilâtın İyiliği | k 'üde artan, kanun da tam M, ** küyvetini onu tetbik ._'llııa. bulur. hasus ki, İnkilâb devri- * kanunları hükimlere h _“ı takdir hakkı tamıtmış Sıhada fikirlere tam bir llcylumlılıı Bü yön- lık hâkim ve müd- "lllısıin seçil.me va yetiş lınıı önemli ve üs Yer ayırmıştır. Hâkim- ve ehliyet derece- hı 5.—“7 f !—":::ıa_ kaza vazifesinin D N üoygun bir kritor- "hıııuııe_ | —')l işlerin - çabük | esluc bütün adliye Plarının alâkalandırılması Ba bilhassa itina edilmiş Çü ökimlerin — terfilerinde Tahkemesine — İntikal :':"u nakil ve tasdik le her hâkimin bir se- iş Mmiktarı esaa |t bete erişmiyenler, terfi hık kından mahrum edilmek mu- ayyen devrelerde terfi edemi yenlerin alâkası kesilmek sure tile meslekte sürel bir selekel- yon temibi yoluna gidilmiştir. Yurddaşlara ileri bir sosyetenin faydalarını temin edecek kabl. liyette bir tüzel kurumu tanzi- mibi amaç edinen 2556 sayılı kanun bhüklmlik ve müddelumu- milik mesleklerini ayırmış ve her birinin ödevlerini gerekli kıldığı hükümlere tabi tutmuş tur, Yenl kanunun tesis eyle diği <taj devresl seçilme ve yük selmede kurdüğü elatem, ebli yet ve seciyeye verdiği yer ödev lerini ciddilik ve yüksek bir özgecenlikle yapmakta olan hâ kim ve müddeinmumilere İyi bir yetişme ve mesleklerine ümidle bağlanma İmkânlarımı vermiİştir. Tüzel kurumun işleyiş tarzı ana ve oşul kanunların verim ve tatbik şeklileri bir yandan teftiş — teşkilâtının, diğer taraf- tan merkezde ve temyiz mah- kemesinde — kurulan — iİstatlstik büroları yardımile sürel bir tetkike tabi tutulmaktadır. Bu tetkikler özerine asıl ihtiyaçla: ra göre İleride alınması gerekli olan tedbirler şimdiki ödev ve düşüncelerimizin esaşını teşkil eder, Adliye Bakanlığı bugün dört çeşit yeni mevza ÜÖzerinde ça- hışmaktadır. Yeni hukuk sistemi: A — Bakanlık idare mer. kezl teşkilâtı yep-yeni bir hu- kuk eistemi kuran devrim ka nunplarının İyi - tatbikini temin edecek tedbirlerin devamlı ola. rak tetkiki bakanlığın en bel'i başlı İşleri arasında yer alır. İdare — teşkilâtimna yeni baştan düzen verilirken bu defa eriş meyi mümkün kılacak esaslar İş ve ödev bölümü hususların: da takibedilecek eistem, teşki- lâtı İşletecek İşyarların seçim ve yötişme tarzları hakkında yapılan hazırlıklar tona varmış yüksek kurultaya arzedilecek kanun projesl bitmek üzere bulunmuştar, Avukatlar ve hak: B — Hakkın yerine getlril mesine avukatların da rolü bâ kimlerinkine — nisbetle — daha önemelz — sayılmamaktadır. Bu itibarla mesleğin bâkimler ka- nununda tüotulan esaslara göre tanzimi tüzel — teşkilâtı çok yakından — alâkalandıran — bir mes'ele halinde belirir. Hayat. larını bakkın müdafaasına has reden bu meslek mensaplarının seciye — ve ehliyet bakımından hâkimle.le bir aayılması elbet. te zartridir. İera işleri: C. — Mahkemeler teşkilâtı hakkındakl tetkikler de olduk. ça ilerlemiş bir safhaya gir- miş bulaumaktadır. Davaların görülmesinde çabukluk ve ga ,deliğe doğru yaklaşmak husu sunda düşünülen tedbirler mah- kemelerdeki dosye kayıt Tusul- k -'tıın”.. w.ı.. .ııı!ılıııııhı ı..buııııın mahkeme ıqkllllııı esas ola- bu mevzuun Bu cak — prensipler ana hatlarını toşkil eder. da icra İşlerine verdiğimiz önem de bu yoktur. Teşkila- tın diğer safbalarında bir sle- tem — dahilindeki — çalışmadan verimli meticeler aldığımız her yılki veziyetin bir önceki yıla nazaran daha iyi ve duha çok ümid verici olduğunu gördü gümüz halde Jera işlerinde eyal dilekleri tamamile ye: rine getirmekten uzak — bulun doğümüzü - bildiğimiz İçin iler deki çalışmalarımızda — bu işin de alâhına bütün gayretimizi sarfetmekten geri durmiyörüz. Bua alanda alınacak tedbirlerin olgun ve tetirli olmasına — bil hassa itina edilmektedir. Ceza evleri: D — Dördüncü mevzumuz ceza evleri mes'elesidir. Gerek bina vaziyeti ve gerek bu bi nalar içinde cezalarını çeken mahkümların kötü balleri esaslı bir. kıyginimizi teşkil eder, Bagün her türlü &ıhbi şarılar- dan uzak ve kötürum binalar içinde barınan mahkümların oradan uhlükları düzelmiş ola rak çıkmadıklarına hiç şüphe yoktar. Hayatında birkez suç İşlemiş — olanlarla — profesyonel mücrimlerin ağır bapis cezasına mahküm olanlarla bafif ceza lıların, mahkümlarla — mevkul- ların ve hattâ çocukların bir arada olduklarını ve bunların yekdiğerlerine çeşit çeşit telkin: lerde bulunduklarını gözönüne getirecek olursak bapishanele rimizin hem soayete ve hem de mahkümlar için birer ıztı- rab ve tehlike kaynağı - oldu gonu söylemeğe lüözüm kalır mı? Ceza evlerinin duramu, bakım- dan daha az Tena - değildir. Deylet büdeesi bu mücsşeşele- rio direktör, memur, gardiyan bina — vesair — masraflarından başka yalnız ekmek parası ola- rak 700,000 Ulralık bir yüke katlanmaktadır. Bandan başka suçlulara, alleleri — tarafından elbise, yemek ve yatak için yapılan yardımın suçla başına 20 kuürüş hesabile Ikibuçuk milyon liraya bağli olduğunu düşünecek olarsak ne — müthiş blr İstihlâk makinesile karşı karşıya bulunduğumuz tezahur eder. Bugüne kadar ceza evleri üzerinde çok az durulan bir mevzu olarak - kalmıştır. Şura- dan buradan yapılan san'atlaş tırma teşebbüsleri mahkâmların çoğunu çiftçi olmasından dolayı matlab — neticeyl vermemiştir. Bir yıldanberi bu alandaki tet: kiklerimiz bize öğretdi ki diğer devletlerde haplehaneye giren bir mahbküm oruda yuşamak hakkından başka bütün hakla- rından mahram olarak İişe baş hyor, heplshanenin verdiği ba- sit gıdadan başka gıda, çirkin elbiseden başka elbise yazaktır, okumak, yazmak, konuşmak, mektab almak, göndermek, hü- Jâsa hergey yasaktır. Ancak bu p e nl: zamlarına rlayet eylediği tak- dirde ve yavaş yavaş iade olu nur. Gene bu tedkiklerden öğ- rendik ki, ceza evleri mevztu herşeyden önce bir bina ve üs- tünde çalışılacak geniş bir saha mes'elesidir. ve bir. hamlede halli mümkün değildir. Onun için eekilerini olduğu gibi bı. rakmak, yebilerici yapmıya ve ber yeni biaa yapıldıkça eaki- Gümrük ve İnbisarlar Bakanı Bay Rana Tarhan lerinden birkaçını kapatmayı duha musafık gördük. Yeni ce za evlerinin yapılması için ge- çen yıl çıkarmış olduğumuz ka- manla tesis olunan yapı pulla: rının her yıl 150—200 bin Hrabk bir varidat — vereceğini umuyoruz, Bu para ile önümüz- deki yıldan itibaren — binaların Kaşasına başlanacaktır. Yeni ce- za evlerinin kurumundaki düs: torumuz mlah, terbiye ve Istih- sal olduğuna göre, her yeni ha- pisbanenin büdcedeki bogünkü tahsisatından bir tasarrof bıra- kacağını umuyoruz ve bu tasar rufa yapı varidatına ekliyerek her yıl bir evelki yıldan daha çok sayıda yeni ceza evleri ge- tirebileceğlmize kanliz. Bu ted. rici, fakat emin yürüyüşle cezu evlerimizi az zaman içinde Türk sösyetesi ye mehkümlar — için! faydalı birer 1slah ve istihsal mücasesesi baline getlreceğlmizi umuyoroz. Sayın arkadaşlarım Adliye — bakanlığının — dün Dasıl çalışmış olduğa, bügün nasıl çalışmakt olduğunu ve yarın nasıl çalışacağını partinin büyük kongresine — arzettim. Tasvibiniz bo yolda çalışanlara kuvvet, cesaret ve - emniyet verecektir. (Sürekli alkışlar) Gümrük ve Inhisarlar Bakanının Diyevi Gümrük ve lahisarlar hak: kındaki — dilekler okunduktan Bojra Böz alan Gümrük ve lahisarlar Bakanı Ali Ranâ Tarban, alımentım, kanunu hakkında İzahat vermiş, Eko- bakanlığının teşebbüsü e toplanan mütabassıslar, kon- gte tarafından bazırlanan ve gayetl İstandardizasyonu temin etmek olan bu kanunun netice Atibarile malın kıymetlal artır- ması dolayısile köylüye 2imet veren, onün — iyiliğini temin eden bir kanun olduğunu tasrih etmiş ve demiştir. ki: — Eskiden köylü iskonto ve ıskarta denilen güçlüklerle — Sonu 6 ımcı yüzdi nomi K yi TTT Sıını—B .M. Doğan Soyluyor ——— — Başı 1 inel yözde — saptık. Hemen ayaküstü bir hikâye ablattı.. Meşratiyetten evvel bir Şemel paşa varmış. Ba adam — anasıl boşaakmış.. Haydadluktan ye tşmiş ve yöze İndiği gün (Taurafı Şahaneden) derbal — yüzbaşılık rütbesi tevcih edilmiş. Abdül. hamid onü, Arnavutlara karşı kullanırmış. Kanlı, azılı, cahil, hoyrat bir herifmiş. Birgün dağa — tırmanırken — kaputunu boruzan neferine vermiş. Nefer cik yorulunca kaputu omuzuna Birara, Şomel paşa gör müş ve hiddetle bağırmış: — More eşşek, indir bire sirtiodan benum birinci feriki alışan kapotimi! Bo dam gene bir göün, as kere citaben bir söylev verl yor gi — Hab more çocuklar de- miş: göreyim sizil. Onlatı ge bertmeden doönersaniz ananızı bellerom hah! Egerçen (Şayed) ben donersam viz de bunln ana- sini belleyan! Ve bu son kelimelerle bera ber yüzbaşı mertebesindeki oğlunu göstermiş . Mostafa Doğan'ın bu iki kü çük hikâyesi, kordyel gibi sl nirlerimi düzeliri. Fırsat ba fir sattı. Hemen ankete geçtim ve ilk suali sordum : « Öcoool Dedi, bir kahkaha attı, aya ğa kalktı, belindeki kayışıdoğ: ralttu. ve anlatmağa — başladı. Ba uzanca bir vak'aydı. Ben şöyle toparladım : 319 yılında bay * Mustafa Doğan mektebten çıkalı iki sone olüyormuş. Rütbesi ikinei mülüzim, Müinsiz efraddan te- şekkül eden bir. taburun ku- mandan veklli ve iki bölüğün de fili kumandanı olarak Köp- rülü'den Koçana'ya bir Bulgar çetesi üzeripe yürüyormuş. Ara: daki mesafe 2 gönlüktür. Fa kat cebri yürüyüşle bu mesa feyl bir günde almaları ve yol. lardaki bazı kuyuların - soları çeteler tarafından — zehirlendiği için su İçmemeleri emri — alın- mış bulunuyormuş.. — Akşam ezanına — yukın İştip karşısında Tekerçeizir. kö yöüne yakın şose üzerine gelince birkaç hayvanın, akar bir sadan içmekte — olduklarını - gördüm. Susuzluktan — kıvranan — efrad, derhal suya eğildiler. Tam bu sırada köyden bize doğra şid detli bir. ateş ve bomba yağ- muruü başladı. O vakte kadar harb vermemiştle. Tecrübesiz. dim. Silâh sesleri duymamıştım. At üzerinden yere nasıl — indi- gimin Ffarkında değilim. Bir iki saniye şaşkınlıktan sonra, TANADOLU ——— Günlük Siyasal Gazete Sahip ve Başyazgam Haydar Rüşdü ÖKTEM Umumi neşriyat ve yazı işleri müdürü: Kemal Talât KARACA İdarehanesi: İzmir İkinci Beyler sokağı C. Halk Fırkası binası - içinde Telgraf: İzmir - ANADOLU Telefon: 2716 « Posta kutusu 405 ABONE ŞERAİTİ: Yıltığı 1200, Altı aylığı 700, Üç aylığı 500 kuraştur. Yabancı memleketler için senelik abone ücreti 27 liradır. Heryerde 5 Kuruştur. geçmiş nüshalar 25 kuruştur. almış.. duran kendi zabitler arasında ne bakayım; dudaklarım çatla- mış, İşte bu İlk ve son, fakat en büyük korkum oldu. Bal- kan barbine, umumi milli mücadeleye İştlcak oulıı.' Harb korküsuz geçmez, her geçen tehlikeden sonra can kıymeti daha fazla artar. Fafat bu ilk korku, bambaşka idi, — Eno büyük sevinci ne vaklt duydun? d — Yüzbaşı olunca.. Mabınud Şevket Paşa'nın — elini öpmeye — gitmiştim Paşça baba: — Mustafa - Dodi - ben de en büyük sevinci yüzbaşı ve paşa oldoğum zaman hissettim. — Hattâ bu seviaç, Abdülhamid'i tahttan İndirdiğimiz gün duy- duğum sevinçten daha büyüktür. Filbakika öyledir, askerde yüzbaşılık bir cüzütüm kuman- — danlığıdır. — Saadet hakkında ne dü- şünüyorsun ? — Bayat, malüm ya, viha- yet ölüme giden bir yoldur. Onun İnişi, yokuşu ve dözü vardır. Saadet, dözde - gidebil. mektir ve mes'ud, bu yolda rızkını kazenabilen İnsandır. — Sandet nihoyet hayatı kazan- makla mümkündür. — Yulun bukkındaki fikrin? Yalan hayatta İâzım midir ve — onu en fazla erkek mi söyler, kadın mı!.. M Ajansçı, koltağuna gömüldü: — harbe, — — Hahhsasayt - Dedi * bir. — kabkaba attı. — Ol, susl ya, ne sual yal, — Yaz öyley ise; bayat bir yoldur, demiştik. Bu yolda, her yolcu için bir malzeme çantası (âzım- dır. Yalan da, bu çantaya gi- j recek malzemeden biridir. Ka- — dınmı, erkekini — fezla söyler, bilemem. Fakat ba malzemeye — ihtiyacı olan hemen çantayı — açar ve ba nesneden İüzüumu kadar kollanır. Nasıl, oldumu, J becerd m mi marifeli? Ajaaaçının sözlerlal nat eder- ken Şemel poşanın bir.cel fes — rikl Alişan kaputonun bhikâ- yesini döşünüyorum, Hey gidi günler, hey; bu millet meler görmüş, geçirmiş? — Aydın'da 19 Mayıs Atatürk Günü için Hazırlıklar.. Aydın, (Hususi) — 19 Mayıs Ğ günü Aydın'da her yıl Ata- — törk günü olarak — kutlolanır. Aydın Halkevi bu yıl günün ve gecenin programını yaparak yaymıştır. ı'. Halkevimizin kurslar şubeel- nin açtığı nakış kursu ilk dev- resini bugün bitirmiştir. Talebe — yarın mümeyyizler tarafından — imtiban edilecek ve 19 Mayısta belgeleri dağıtılacaktır. Kursa devam eden beyanla- rın el işlerinden Helkevi temall salonunun balkovunda bir sergi — açılacaktır. Serginla açılma me- rastlmi de 19 Mayısta yapıla- caktır. , Bay Hitler Bir Söylev Verecek Berlin, 15 (AA; — Bütün Alman radyo merkezleri bay Hitler'in salı gönü Raylştegda söyliyecekleri nutku ıııqııdı- ceklerdir. Sar meb'utları ilk defa ola. orak mecllste hazır — buluna.