N Sahtte — 2 YNUN Mimar Sinan Gecesi Dün Akşam Dahi Türk San'atkârının Şerefile Eserleri Projeksiyonla Gösterildi. Dün akşam Halkevi salonun- da yapılan (Mimar Sinan ge- cesi) ba büyük Türk san'atkâ rının büyüklüğüle mütenasib bir şekilde olmuştur. Daha saat yirmide Halkevinin alt ve üst salonları (Mimar Sinan gecesi) için gelen Bayan ve Baylarla dolmuş, taşmıştı. Küme küme toplanan gencler bu lâyemut san'atkârın hayatı hakkında gö rüşüyorlardı. Salonun ön kıs- mini dahi mimarın şıheserleri- nin plân ve resimlerile büyük kıt'ada bir resmi süslüyordu. Halkevine toplananlar — ara- sında Cümhariyet Halk Partlsi vilâyet başkanı Yozgad saylavı bay Avni Doğanla birçok mü- hendie ve mimarlar, - vilâyot genel kurultayı üyeleri bulunu- yorlardı. Sant 20,30 da mimar bay Neemiddin Emre'nin (San.- at bakımından mimar Sinan) mevzalu konferansı ile — gece başladı. Bay Emre; — evvelâ Sinan'ın hayatını anlattı 1490 “da Kayseri'de doğmuş — olan Sinan'ın babasının Abdülmen. nan ve dedesinin Doğan Yusuf adında bir. dülger olduğunu, kendisinin yirmlüç yaşına ka- dar memleketinde dülgerlik ettiği, sonra Yenliçeri devşirmesi sure- tile İstanbul'a getirildiğini, kısa bir zamanda san'atında temayüz ederek vezie Lütfü Paşa delâ- letile Kanani Süleyman'a tanı tıldığını ve daha evel askerli- Kinde Yavaz'un ordularile 1514 de Çaldıran ve Mısır, Mehac, İran ve Bağdad seferlerine İşti. rak ettiğini, ordulara yaptığı köprüler, Van gölünde asker nakli için vesalitsizliğe rağmen yaptığı vapurlarla ordunun nak. Hnde gösterdiği muvaffokıyetini anlattı, Kanuni zamanında Bar baros Hayreddin'in seferlerinde Afrika ve Avrapa'daki Romen ve Yanan mimari eserlerini de tetkik eden Koca Sinan'ın bil. gisini arttırdığını mimar başı Acem Ali'nin ölümünde hassa mimarlığına yerine geçtiğini, fa kat çok sevdiği bir meslek olan aekerlik alâkseını kesmediğini vak'alhayriyede mezarlıklardaki taşlarda Yeniçeri kavuklarının bile kırıldığı mırada bir ferman. la Sinanın kavuğuna dokunul. madığını töyledi ve ezcümle dedi ki : — Sinan; dine mabeller, Ir: fana medresoler, ordulara köp rüler, şehirlere tular, şehzade- lere ve vezirlere saraylar, tür- beler, muhtaçlara imarethaneler, hastalara hamamlar ve şifaha: neler kurdu. Eserlerinin, SI man'ın tezkeretülbün yanında 824 olarak sayıldığını, Evliya Çelebi'nin eserindeki eserleri de buna ilâve olunursa bu mikta: tin hayli çoğalacağını — söyli- yeyim. - Bay Necmiddin Emre, sözü- ne devamla Ayasofyanın mer: kezi kubbesini yapan Bizanı: hların mimarideki bilgisizlikleri ’ııııdıı kubbenin çöktüğünü Asya Türklerinden garba doğra yayılan bu mimari d SA l nti Bd ee e Ü Li Kemal devresini Sinen'da bul duğunu, Sinan'ın Şehzade ve Süleymaniye camileri ile Edir. nedeki Selimiye camlile çab- eserlerini meydana getirdiğini, bu şaheserlerde hep ayrı çeş niler bulanduğunu, ayoi 2a: manda bir kültür ifsdesi mevcut olduğunu, şimdi —mekteblerde Parklarımıza koyduğumaz ağız la ga İçme tertibatım Mimar Sinan'ın asırlarca evel — sebille: rine koyduğu Sinan'ın hassa mimarlığındaki — selâbiyetinin çok yüksek olduğunu, bütün vilâyetler mimarlarının bu teş- kilâta — bağlı bulundaklarını, şimdi Avrapa'da tatbik edilen teknik büro santralın o vakit Mimar Sinan'ın bir eseri ol- duğunu, — ölümünden — sonra Mehmed, Mahmud, — Hüsam, Süleyman, Dalgıç Mustafa, Da vüd, Ramazan, İsa ve Küçük Yusaf'un — onun ptojeleri üzerinde çalıştıklarını ve bhattâ bir — kısmının — Hindistan'a giderek Moğol padişahlarının saray ve camilerini yaptıklarım hususi hayatının gayet temiz, samimi ve cömert olduğunu Arabça, Farisl ve Rumca - bil. diğini, Kayseride sebil, çeşme, cami, İstanbul'da mektepler, çeşmeler, sebiller, camiler yap- tırdığını, iki defa evlendiğini ve katabasında — evlâtlarına bı. raktığı gönlük — nafakasından pekçok — fazlasını — vakfettiğini bazı eserlerde Sinan'ın evlâdı olmadığı geklindeki yazıların yanlış olduğunu anlatarak, öl- meden evvel yaptırmış olduğu mezarını ziyaret eden edip bay Ruşen Eşref'in Sinan bakkın: daki bir manzumeslle konfe: ransını bitirdi ve alkışlandı. Bundan sonra projeksiyon ile dühi san'atkârın mühtelif eserleri ekronda gösterildi. Ban- lar Sofya'da Mehmed Paşa ca mil ile İstanbul'da Şehzade, Takkeci Şemaipaşa, Kebzede Çoban Mustafa Paşa, Rüstem Paşa, Süleymaniye, Edirne'de Yavuz Selim, Kayseride Ahmed paşa — camileri ve bir hamam Yavaz Sellim türbesile kendi türbesl ve yanındaki sebili Idi, alkışlar arasında görüldü. Daha sonra mühendis Bay Ferruh Atav alkışlar içinde bir konferans — verdi ve ezcümle dedi kl: — Bugün Türk'lüğün mede- niyet âleminde büyük hizmet- ler ettiğini bütün menfi pro. pagandalara karçı kayadan dik- miş olduğu übidelerile her va- kit için susduran ve bakikati dünyaya ilân eden bir şahsiye- tia — hayatından — eserlerinden bahsederek bize düşen şükran borcunu yapmak Gzere burada toplandık. Bay Ferruh; Sinan'ın yarat. tığı fen âleminin yekdiğerlerile olan münasebet ve rabıtalarının şekillerinden bahseni. Ve dühl mimarın bütün ibhtisas şubole- rindeki bilgileri nefsinde topla- mış olduğunu asil büyüklüğünün fTellvaızu Duyumları T.R. Aras Cenevreye Gidiyo Mütenasib Şekilde Oldu. İstanbul'da Başbakanla Görüştü. Ulus- Halkevi Salonunda Yapılan Toplan-İararası Kurumuna Başkanlık Edecek tıda Konferanslar Verildi, Mimarın İstanbul, 9 (Husust) —- Dışişleri Bakanı ve Uluslararası kurumu başkanı bay Tevfik - Rüşdü Aras bugün şehrimize gelmiş ve karşılanmıştır. Bay T. R. Aras yakında toplanacak olan Uluslar arası kurumuna başkanlık etmek üzere yarın Cenevre'ye gidecektir. Bu allâblenması hakkındaki Fransız müracastl müzakere edilecektir. Buoy T. R. Aras, Heybeli'ye giderek Buşbakan General İsmet İnönü'nü ziyaretle görüşmüştür. —————DCD -4 4 ga— — Alman Reisicümhurunun Daveti toplantıda, Almanya'nın Şark Yirmi Türk Gazetecisinil Misakı ölmüş.. Berlin'e Davet Etti.. İstanbol, 9 (Husasi) — Alman relslecümhuru Bay Hitler, ylemi Türk gazetecisini Berlin'e davet etmiştir. Ayın onsekizinde iki Alman tayyaresi gelerek gazetecileri Berlin'e götürecektir. 19 Nisan Yunan İntihabı Venizelistler Bu intihaba- ta İştirak Etmiyecekler.. —at .0 . —— İstanbul, 9 (Hususi) — Atina'dan bildirildiğine göre, 19 ni- san İotihabatına Venizelistler İştirak etmiyeceklerdir. Gümrük ve Inhisarlar Teşkilâtı Yeni Lâyihada Memur Maaşları Artırılmaktadır İstanbul, 9 (Hususi) — Gümrük ve İnhisarlar Bakanlığı teş: kilât lâyihası kamutaya verilmiştir. Bu lâyihaya göre gümrük ve inbisarlar memurlarının maaş dereceleri artırılmaktadır. Fransa Bahriye Siyas—ası —. — Istikbalde Fransa Filosu- nun Esasını Büyük Zırh- lılar Teşkil Edecektir.. Londra 9 (A.A) — Deyli telgraf gazetesinin babriye muhabiri Fransanın bahriye siyasasında mübhim bir değişiklik olduğunu haber vermektedir. Fransa yüksek bahriye meclisi İstikbalde Fransız filosunun osasını büyük zarhlıların teşkil etmesine karar vermiştir. Bu su. retle alâkadar diğer devletlere Fransa'nın bundan böyle Vaşing: ton musbedesinin tesbit etmiş oldoğu miktar İle kanaat edemi yeceğl yarı resmi bir surette bildirilmiş oluyor. Ru muahedeye göre, İngiltere'nin G Amerika'nın 5 ve Japon yanın 3 zırhli İnşa etmesine mukabil Fransa 1,75 nisbetinde İnçaatta - bulün caktır. plânsız ve projesiz eser yaptığı bakkındaki Iddlaların son — za- manlarda bulunan projelerile döğrü — olmadığı — anlaşıldığını, Fırat üzerinde kurduğu köprü ile Edirnedeki uzunköprünün hâlâ bozulmamış - olduklarını, İstanbuldaki Karaköy küprüsü ile Menemen civarında İnşça edilmiş olan böyük Gediz köp: rüsünün plânlarında hep onun eserlerinin nümüneleri -bulun. duğunu söylemiş ve: — Buğdan seferinde Purat nehrinin feyazanı karşısında or- da bütün gayretlere Tağmen karşıya — geçirilemiyor, — tabiat kuvveti karşısında boyun — eğl- liyordu. Sinan onüç gün — gibi kısa bir zamanda azgın — sular üzerinde vesalti temin ile kur: duğu muhkem geçidi — üzerin- den bütün orduyu geçiriyor Fakat ordunun beklediği gün- — —— — — V lerdeki suyun geçilemez kor- kusu yüzünden bazı kimseler köprünün başına kulo yaparak mubhafaza edilmesini teklif edi. yor. Sinan buna : — Türk ordusu İlerler, geri dönmez, Geride geçide lüzum yoktur, köprü yakılsın. Diyor. O yüksek düşünce- deki manayı takdir edenler cc dadlarının da — geçtikleri sahil. lerde arkadak!i gemilerini yaka- rak ilerlediklerini hatırlıyarak memleket Cuygusu çok yüksek olan Sinan'ın arzusunu yerine getiriyorlar demiştir. Bündan sonra Sinan'ın köp: rücülükteki mebaretinden bah- sedilmiş, asırlardanberi bu köp- rülerin hâlâ sağlamlıklarını ko. ruduklarını, Sinan'ın Küğıthane soyunu İstanbul'a getirdiği gibi Mekkeyi sa istilâsından da kur- tarmış ollıcı:ıı ve _ynıll_’ıııc İstanbul, 9 (Hususi) — Soön pösta ile gelen Leh gazeteleri Şark misakının öldüğünden bah- setmektedirler, Napoli, 9 (ALA) — Leonar: do De Vinel vapura Katana'ya hareket etmiştir. Oradan çarki Avrapa'ya — nakletmek - üzere tstihkâm kat'atı alacaktır. Postacıların Muhakemeleri Devam Ediyor. Ankara, 9 (Hususi) — Eski posta ve telgraf umum müdürü lle muavininin muhakemelerine bugün de devam — olunmuştur. Bugünkü — celsede maznunlar müdafaalarını yapmışlardır. Mu- hakeme, karara kalmıştır. Şarap Kavları İstanbul, 9 (Hususi) — Şa- rap kavlarını tetkik için Bul- göerlstan'a İkl memur gönderi lecektir, Matbuat Kongresine Hazırlık.. İstanbol 9 (Husust) — Mat- baat kongresi, yirmi mayısta Ankara'da toplanacaktır. Bunun için bazırlıklara başlanmıştır. Resim Sergisi Dün Açıldı. Ankara 9 (Hasusi) — Mi mari resim sergisi bugün Sergi evinde Kültür Bakamı Buy Âbidin Özmen'in kısa — bir töylevi İle açılmıştır. Sergide 5L1 ener teşhir edilmektedir. kalarak orada miştir. Bay Necmiddin'in son sözü, —Ey Allah yolcusu sen ki Iyi- liğe doymamış gibi hâlâ yanan- lara sebilinden su dağıtıyorsun Süleyman senin gibi bir mi mara nall olduğuna şükretein. Son Süleyman gibi bir kadirşi- nasın ocağında yetiştiğine ham. det ey mimar sultanı Sinan, Ebediyen — Türk — kalacak olan — İstanbul'un — fethinden sonra Türk mimarlarına o güne kadar dünyada san'at inolel olarak tanınan Ayasofya'ya na- zireler yapmak - vazifesi düştü. günü, bu mübim — vazifenin başarıldığını, İstanbul'an silueti arasında — Ayasofyayı — gölgede bırakan şaheserler belirdiğini, bunların hep büyük san'stkâr- ların eserleri olduğunu, Mikel gini söyle- Anjdanon beş yıl sonra doğan Günün Küçük Duyumlar! D B. Cavide Muhtar Bilâliahmer cemiyetl Ker? yaka şubesi idare heyeti Ö)” sinden daktor Bayan Satöf Emin, cemiyetin İzmir heyetine — seçildiğinden - yeriü” Bayan Cavide Muhtar seçilmit?” Vilâyet Genel Meclis! Vilâyet genel meclisi bugü” eaat on dörtte vilâyette toP'” nacaktır. Ba toplantıda 5"'1 suyunun memurlar koopertt” fine verilmesi de görüşülecekl” Şehir Meclisi Şehlr meclisi bugün saat *” altıda toplanacaktır. Panayır Komitesi Panayır genel komltesi yarın vali General Kâzımın ğ lığında lnplıııırıkn—r.d/ Habeşistan'a Giden Mühimmat Almanya, İIsveç ve Da nimarkadanGönde Aden, 8 (A.A) — Cibuti'def gelen bir habere göre Habeşi! tan'a gönderilmekte olan lar ve mühimmat Fransız lisinden serbestçe geçmlştir. silâhların geçenlerde Alma0)yfı İsveç ve Danimarka'dan ıu(l* rilmi; olduğu söyleniyor. Stokholm, 9 (A.A) — h"f. ten Habeşlistan'a güya gl y sevkedilmiş olduğuna datr Al:, den — verilen — baberleri 18 “ eden — gazateler, — HabeşistâP eilâh — İhracı İçin hiç &l rahtat — verilmemiş - olduğuU fakat Ihracat tacirlerinln A Somt" memleketler için elde eti rubrattan İstilade — eylemli maları mühtemel bulunduğ!” yazıyorlar. General Lüdendorf Dün Yetmiş Beş Yaşına Ayak Basti. Berlin 8 (A.A) — Bay der aşağıdaki emirnameyi retmiştir: 9 General Lüdendorf y&? nisan doğumunun yetmiş DU €i yıldönümünü tesid ed eti Bu münasebetle Alman mil! y büyüh kumandanın — harb j ur'» pet' nasındaki unutulmaz rini derin minnettarlık bit le hatırlıyacaktır. Şükran olan bu hissin tesiri ile 9 sanda bütün binalara b çekilmesini emrederim. Berlin 9 (ALA) — G"’,,, Lüdendorfun doğumunun * mişinci yıldönümü mün: v bütün resmi binalar lbvol(ıııcı"'w da hirıstiyanlık âleminin "G dığı bu büyük — üstaddan te aşağı değil, belki Y balunduğana - söylemiş sözlerle konferansına vermiştir. — Türk'ler bu suretle Asır'daki Avrupa'mın ©D san'at dahilerile mukayet* yetr lebilecek bir Türk Sinef pabif türerek san'at mazilerile ? bif ederken 20 inci asırda Y“i,, Türk dahlet (Atatörk) Y? (p diler. Mazimiz ve ballmiti? tihar ettiğimizdendir bİ ("'ı ne matla bize!) Diyoruf: Çok alkışlanan bu wç tan sonra Halkevi mutiki | lardır. ve yankiler söylenmiş, kâr gençlerimiz de alkt »