olarak kainbiradeci Mehmed'in evine taarruz ettiğinden zabıtaca yakalanmıştır. $ — Evelki akşam Keçsel- ler'de Lâle sinemasından çıka- rak evine gitmekte olan mübaşir Ali oğla Bay Hasan ve baca- nağı —Ali'yi döven Süleyman oğla Ahmed zabıtaca tutulmüş ve vak'a hakkında tahkikata başlanmıştır. YA &$ — Çok sarhoş olarak tram- , vayda yolcuların rehatını ka- çıran — İkiçeşmelik'te Yüzbeşı hasan sokuğında oturan Balid oğlu Mustafa zabıtsca tutalmuş, özerinde bir de bıçak bolundu: ğundan alınmıştır. &$ — Eşrefpaşa'da Muhtaremin sokağında Zülf ikar oğla Vaha bın üzerinde bir kama, Bod: rum'lu Hasanoğla Bey Enver'in özerlade bir bıçak bulunmuş “ve zabıteca alınmıştır, ! Umumi Harpte Türküve Yazan: Coni Bohan | de Ingiliz Casusları. | Tefrika namarası.”5 2 Kadın; Hay Hay! Dedi, Hoşgeldiniz, Evelemirde Size bir Kahve Pişireyim. Ormanı yavaş yavaş karanlık keplamağa — başlamıştı. — Fakat Rişar bunu o kadar hissedemi- yordu. Akşam yaklaşmıştı. Bir az sonra gece başlayacak ve —— — özaamaamın Ayakları kendi kendine gidi- yordu. Çünkü dimağını duman kaplamış ve muhakeme imküâ- gol selbetmişti. Rişar; şimdi I eğer durursa hemen düşeceğini her taraf derin bir - karanlığa | zannederek mütemadiyen koşan gömülecek ve Rişar için saba- | bir sarhoş gibi idi. Kendi ken. bi olmyan bir gece olacaktı. | dine yatmayacağına dair bahze Horeketi artık dimağının emir | girişti, Dişini sıkecak ve İler- ve kumandasından — çıkmıştı, I liyecekti. Eğer yatarsa başında Türkiye Ziraat bankası İzmir şu- besinden: 26 :12: 934 tarihinde açık arttırma ile ibaleleri yapılacağı 21 -12- 934 de ANADOLU, 22 -12- 934 de İşik, 23 *12-934 de | ilân Manisa belediyesi inti- kânun 935 olunur. Yenl Asır ve 24 :12- 934 de Ticaret gazetelerinde ilân edilen Yunan'lı emvalinia ihaleleri 30 “1* 935 tarihine pazarlığa bıra kılnnştır. Satış gayri mübadil bonosu veya peşlo para İle nakden yapılır. Kıymeti muhammenesi ikibin lira veya dabha ziyade olan emvalin ihalel kat'iyeleri İetizana tübidir. Malın satıldığı (senaye nit devlet vergi ve belediye reslm ve sair bütün masraflar müş- teriye aiddir. İstiyenlerin yözde yedi buçuk teminatlarile birlikde hap CUCümeni reisıiğin" ihale günü snat 14,30 da Zirant bankasına müracasıları. 2 den: Manisa şebri yeni belediye azalarının seçilmesine 11 İkinci cuma — sababından — itibaren belediye salonunda başlanıp cuma, cumartesi, pazar, pazartesi, salı günleri olmak üzere beş gün devam edecektir. Altı aydanberi Manisa'da oturan erkek ve kadın bütün yurddaşların bugünlerde evlerine gönde- rileon numara puslaları ve nüfos cüzdanları ellerinde - olduğu halde mezkür günlerde belediye salonuna gelip reylerini kullan- maları belediye kanununun 35 iİncl maddesi Doktor Zekâi İbrahim 5 Dahiliye Mutahassısı İkinci Beyler sokak No. 46 Beyler Hamamı karşısında.. Öğleden sonra 3 — 6 ya kadar hastalarını kabul eder. — TELEFON : 38068 | DAĞ ĞTATAKTATAKI CAĞA TI TAATATAAKIİ NİN KDA DAİAT TI mucibince ilân Türkçe karşılıklar İane — |. yardım, 2. yararlık. İane vermek — 1. yardım et- mek, 2. yararlık etmek, » Tare — eğretl verme. İare etmek — 1. eğretl vermek 2. orancuklamak, 8. ödünç yer: mek, 4. borç vermek. İaşe — L bakım, bakma, 2. betlemek, 8. geçindirme, 4. ya- şatma, 5. yedirip İçirme. İaşe etmek — 1. bakmak, 2. beslemek, 3. geçindirmek, 4. ya- şatmak, Ö. yedirip içirmek. İsşe memoru — 1. aşlıkçı, 2. yedirme, içirme İşlerine bakan. İbâ (etmek) — 1. geri durmak, 2. onamemak, 3, yığlınma, İbadet — 1. kuluk etme, 2. tapınmak. İbadet etmek — 1, tapınmak, 2. tapmak, 3. kulluk etmek. İbadethane — 1. barkat, bur: ke'lık (Putlara tapanların ibadet hanesi) 2. tanrı evi, tapma yeri. İbaha — yasağı kaldırmak, İbare — yazı, tüm söz, İb'ss (etme) — I. göndermek, göndertmek, 2. yollamak, çıkar: mak, diriltmek. h 16'at Çetmek) — 1. ırzaklaştır. — mak, 2. uzaklaştırmak. İbate — 1. kondurma, 2. yer. leştirme, 3. ev bark verme. İbato etmek — 1. çolğamak, — Z. kondurmak, 3. tünetmek, 4. yerleşttemek, İbcal — 1, ünlemek, 2. yük: seltmek. İbda, — 1. Belürtme, 2. türet. me, 9. göründürme, 4. yoktan var etme. < 126 İbda etmek, — 1. belürtmek, 2 çıkarmak, 3. dürtmek, türet. mek, 4. İlki töüretmek, 5. yarat: mak, 6. yoktan var etmek, İblâğ, — 1. çıkarma, 2. değir: ı me, 8. doldurma, 4. ulama, 5. yetirme, İblâğ etmek, — 1. bildirmek, 2. çıkarmak, 3. değirmek, 4. dol.- durmak - (bir sayıyı daha büyük bir sayıya çıkarmak man) 5. er- dirmek 5, Eriştirmek, 7. gönder- mek, 8. tigüörmek, 9. vardırmak, 10. yetiştirmek. İbra, — 1. borçtan kurtarma, 2. İlişiği kosme, İbra etmek, — 1 borçtan kur: tarmak, 2. ilişiği kosmek. İbram (etmek), — 1. ayak di- remek, 2. basmak, 8. sıkıştırmak, d. üstüne varımak, Ö, üstüne düş- mek, üzerine düşmek, 6. zorla- muk, İbret,— örnek göstermek. İbre, — iğne, İbrik, — 1. sukab, 2. gömcü. İbzal, — 1., bol vermek, 2. gçok vermek, 3, çoğaltmak, 4. esirgememek, fcabet, — 1. gelme — (davete fenbet » çağrılışa gelme.) 2. uy: ma (kabul ve is'af man.) 8. uyu- yerme, 4. boyun eğme. İcabet etmek, — 1. gelmek, 2. uymak, 3. uyavarmek. İcap (lözum man.) — 1. çıkar, 2. çıkar yol, 8. gereklik, 4. ya- tım, Ö. yararlık İcapetmek — 1. çıkmak, 2. gerekmek İcabınca — 1. geregince, 2. 137 Türkçe Karşılıklar İera ettirmek — 1. yaptırmak, 2. kıldırmak uyarınca Toap (toklif man.) — 1. dileme, 2. ileri sürme, 8. verme İcap ve kabal — 1. alma ver- me, 2. kanışma (uzlaşma man.) 8. uyuşma, 4. uzlaşıma İcap (bayret verme man.) — 1. şaşalatma, 2. şaşırtma, 3. afal- laştırma İcar — 1. aylık, kira İcat — 1. bolgu, 2. buluş, 3. düzme, 4. düzüp koşma, 5. kılma, 6. kurma, 7. uydurma yapıp, 8. yakıştırma, 9. yeni çıkarma. Tcadetmek — 1. bulma, 2. bülap çıkarma, 3. çıkarmak, 4. düzmek, dözüp koşmak, 5. — kıl- mak, 6. koparmak, 7. türetmek, 8. yaratmak, 9. yoktan — var etmek Fikri icat — 1. bulma düşün. cesi, 2. yaratma” düşüncesi İcaz — kısa kesmek Tcaz — şaşak İcbar — 1. zorla yaptırma, 2. sorlama, 3. zora koşma İebar etmek — 1. sıkılamak, 2. skıştırmak, 3. zorlamak lelas — oturtma Tema — toplamua İemal — 1. kıaltma, 2. top- Tama Temalen — kısaca lera — L yapma, 2, etme, 3. kılma, 4. işi yorine getirme İcra etmek — 1. başarmak ( muvaffakiyetle dera man, ) 2. becermek, 3. kılmak, 4, onar: mak, Ö. yapmak, 6. yerine ge- tirmek yılbık, 2 İera olunmak — 1. yeriae gel- mek, 2. yerini balmak, 3. ya- pılmak İçtihat — 1. duruşma, 2. dü- şüncede çarpışma, 3.döşüncede du- ruşma, 4. yenl düşünceler çıkarma İçidma — 1. toplantı, 2. yığıl- ma, 3. bir araya gelme, 4, dernek İçtima etmek — 1, birikmek, 2. birleşmek, 3. bir araya gelmek, 4. toplanmak, 5. mkuşmak, - 6. üşmek, 7. yığılmak İçtima mahalli mecma — 1. dernek, 2. eğlek, 3. toplak İçtinap etmek — 1. azırgan- mak, 2. korkmak, 3, çekinmek, 4. el çekmek, ö. geri durmak, 6. sakınmak, 7. ürkmek, 8. irak kalmak, 9. irkilmek; 10 kaçın- mak İçtsar etmek — 1. korkmak, 2. kendine güvenmek, 3. atılmak, (korkmeadan —atılma man.) 4. gö- züne almak, gözüne aldırmak İdam, — 1. asma,” 2. ortadan kaldırma, 3. öldürme, 4. yok et- me, ö. yokluğa gönderme, İdam etmek, — 1. asmok, 2. boynunu varmak, 3. ortadan kal- dırmak, 4. öldürmek. 5. yok etmek, İdare, — L çevirme, 2. dolaş- tırma, 3. döndürme, 4. kuallan- ma, 5. işletme, 6. becerme, 7. yapma, 8. dirlik (maişet man.) 9. geçinme, 10 kullanma, 11. tutüm, 12. türe, 18. yetme. İdare etmek, — I. becermek, 1 Bi daha yatar yatmaz derin bir ağultu başlıyacağını ve bütün aztırapların tekrar canlanaca: ğımı biliyordu. Vaktile bir defa — daha böyle sıtmalı bit zamanda beş gün kadar devam eden hir seyahat yapmıştı. Gerçi o za- man da © kalım gövdeli ağaç- lar bir hayal, bir serap gibi j gözlerinin önünde titreşmiş ve — adetâ gene dansetmişti amma — o vakit az çok bir İdrake ma- — Hkü. Halbuki şimdi deli gibi — idi ve her dakika bu çılgınlık ziyadeleşiyordu. ğ Bu sırada Rişar; açıklık ve düz bir sahaya geldi ve bu düz: — lükte yürüyüşüne devam etti. — H: açıktı ve İleride ufak bir ziya parlıyordu. Bu değişiklik — Rişar'a şuurunu İade eti ve — birdenbire başında, kemiklerin: de şiddetli bir ağrı ve bütün azasında büyük bir zaafiyet — hissetti. Uyku gözlerinden akı: — yordu ve uyumak için bir yer bulmak ihtiyacile ziyanın par ladığı İstikamete doğrau yürü: — dü. Eo bibayot bir kar perde: ile örtülmüş bir köyün esasli hatlarım gördü. Hiç korkma: — yordu. Yalnız yatmak İçin de- — yanılmaz bir İştiyak — hlssedi — yordu. Yavaşça köüye girdi ve — bir evin kapısını çaldı. Zaifliği — © kadar fazla idi ki elini zor- lukla kualdırabiliyordu. & İçeriden — sesler İşitiliyordu. Pençerenin köşesinden hafifçe bir perdo kaldırıldı, sonra za> yif ve güzelce yüzlü bir kadın kapıyı açtı. ğ — Hayrola, ne İstiyorsunuz! Dedi, Arkasında çocukları Ri: şar'ı süzüyorlardı. Rişar : — Blitkinim, hastayım. Dedi ve kapıya dayandı. Bitkin bir halde kendisini yere bıraktı. Kadın onun bu halini görünce: — Giriniz, dedi. Siz çok bastasınız. İstirahat ediniz; me- fes alınız. | Rişar; kadının ardından sen deliyerek yürüdü ve küçük bir motfağa girdi. Bu &ırada ÜÇ çacak — hayretle Rişar'ı tetkik ediyorlardı. Buram fakir — bir evdi. Mefruşat, felân yoktu. Fakat ocakıa yanmış - zengin bir ateş vardı. Hararetin çid- deti Rişar'a tam ttma nöbeti: nin ortalarında gelen humma- nın verdiği ateşi yeniledi. Rişar : — Anpneciğim, dedi. —Ben- hastayım ve çoktanberl fırtınn içinde yaya olarak yürüyorum, yolumu kaybettim. Ben Afrl- kalıyım, biliyorsunuz ki orada hava sıcaktır. Sizin soğuk mem- Jeketiniz bana sıtma getirdi, bir iki gün İçinde geçer. Bana bir yatak lütfetmez misiniz? Kadın : — Hay, bayl Dedi, höşgel- diniz, evvel emirde «size bir kahve pişireyim. Rişar; suları damlayan kapu: tonu çıkardı ve tamamlen oca- ga yanaştı. Kadın kahveyi ge- tirdi. Köpüksüz ve sulu bir kahve idi. Fakat epiyce &- caktı. — Sonu VYar — GR Ği ei Bi ee 'e GAĞA 5 Bul büR' üN tüd bi b Gd D b . Hinü Üne. pi0 DD Yd Gdi B* K S li b Ş geei Şd Hd Şd e b Bd P pi hd bt