21 Eylül 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

21 Eylül 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SÖZÜN GELİŞİ Eğlenmek p ; Ş 5 ; E3 ii i p İ r il i çi ji i Fi ; li i li İ ; E, i İz 3 E : j * ; ; i Zi : 5 i ; il <3 ii i akarlar, İtalyada Barip bir büdine olmuştur. Şehrin ma- ivüvekillerinden biri sahilde te- Biraz. mii banyo yapmak İster, olmadığını görerek çır- SİA toyunur ve suya dalar. Avukat #iyi çe) hayli açıldıktan sonra elbise- m özetlemek üzere denizin kenarı- e) NELER GrBtee Avuketın elbisesi Uvormo şehri elvarında)bir yer değiştirmektir trilemez. Halbuki İzmirliler eğlenmek için İstanbula gelir. , İstanbullu ise, oturduğu yerde eğlenmeğe gayret eder. Eğer bü. cenaze arabasına atlar. Seyis çir- çıplak bir deli ile karşılaştığını zanme- | derek korkusundan arabadan atlar. Avukat dizginlere yapışır ve atları ça-| la kamçı sürer, Hirsiz şehre girdiğin- den avukat arabayı şehrin Ortasna sürer. Anadan doğma bir adamın cenaze bakar. Bir de ne görsün meçhul bir) arabasını sürdüğünü gören ahali me- Hahız z kaçkını var diye panik k Şvakatın elbisesini kucaklayıp |287 kaçkını kvukat bütün kuvvetile yüzerek sa» bedeni Zaman hırsızın hayli uzak» eyledim Möünu ve şehre doğru firar tarak g oan Ne yapacağını şaşı- yaparak ev. 5 zabıta me- murları arabayı durdururlar ve avu- katı zabıta merkezine götürürler, Bu- rada yaziyet anlaşılır ve avukata bir elbise verilerek evine gönderilir. Şimdi zabıta avukatın elbisesini çalanı ara- #öteden geçmekte olan İmaktadır. Bir ağaç bir kiliseyi tahrip etti ükümetlerinden yen feci bir kaza olmuştur. ie Kilisesi avlusundaki âsir- bir okaliptüs ağacı çıkan bir ka- AAA neticesinde evvelâ eğilmiş, son- "kilisenin üzerine devrilmiştir. 150 Irtifamdaki ağacın sekiz metre daki gövdesi kilise binasını iki- 98 ayırmıştır. Şelâlelerin elektri Yaşamın şelâlerinden istihsal ed lan hesvvetin miktarı hakkında yapı- Mia pa) ve tetikikler bitmiştir. Bü- t #elâlerlerden muntazam $ Gi İstihsal edilecek olsa yekünü Yüz yetmiş iki milyon beygir kuv- GÜNÜ N ANSIKLOPEDİSİ Bu esnasa kilisede âyin yapılıyordu. üçü ölmüş ve beşi tehlikeli surette ya- ralanmıştır. Yüze yakın insan da hafif yaralanmıştır. Kilisenin üzerine yüklenerek binayı temeline kadar iki- ye biçen ağacın gövdesinin biçilmesi ve kilise binasından çıkarılması, yüz- lerce amele çalışmasına rağmen, haf- talarca sürmüştür. Kk kuvveti veti tatar. Şimdi bundan ancak 55 beygit kuvveti deretezinde 13- tfade edilmektedir. Gerek Avrupada gerek diğer kıtalarda bakir daha bir çok kuvretler bulunuyor demektir. | m DOBRUCA Dobruca Romanyadan Bu- İntikal etti. Dobruca birl şi Cenubi diye Iki kısma ay- e, Balkan yarımadasının de Tuna, Karadeniz ve Lİ a 7 kilometze murabbamdan ibaret Sahanın nüfusu da 693,000 dir. aşayın halkın haşreala- er, Türkler, Tatarlar ve ve Bulgarlar teşkil eder, miktarı 250 bin kadardır, yüksek bir arazidir. Deniz seviyesinden vasati 80 # ii 4 5 n bu ooruca #tepe bönzer, or- Gayırlar sadır. İlkbaharda gür ol Araş örlülür. Fakat yazın ku- Yoktur, çok münbittir. Nehirleri i, “isuzdur. Bunun için yağının peak derhal içer, emer, Bu termin; Ir, Kendine ve hayvanlarına Tike, k İçin 80 metreye kadar de- Cenuhi 49'u. pınarlar kazar. Buy obruca Balkan harbinden Kind Yalanın. Fakat bu herp Roman, 913 de Bükreş muahedesile Yün başl verildi, Cenubi Dobrusa- ME De kasaba ve şehirleri: 5. *. Balçık, Tntrakan ve Ku Şira 8 f Dobruca ie (Babadağ ile le, “ani kalan saha), pek çok larla ve * meşe ormanlarile, Grp, Ve meyva bahçelerile örtülü- Yilda gçy iksek tepesi Gerçi köyü ya ya lerin ani, lamda. Yük- Bel , kurumayan dal- Mina irler akar, En ynam Dehri Ta ki “lan orta kısmında nü» arasında kalan bir sahadır. | tişir. undan toprak az işlenir. Şimali mi başlıca kasabaları: Köstence, Karasu (Çermavoda) ve Tulça'dır, Dotırucada buğday ve Misir çok ye- . Mısır, fakir ve orta balkın Mer ea gıdasını teşkil eder, Keten ve kene vir de ekilir. Sahillerinde bahıkçılız ve içerilerinde hayvan bakıcılık soili varidata iyi servet getirir. Tuz da çı- karılır. Osmanlı saltanatı zamanında şimali Dobrucada ilk demriyolu 1839 da Köstence ile Karasu (Çernavoda) arasında bir İngiliz Kumpanyası tara- PS ananini zamanında Dobrucaya küçük Skitiya (Seyihia Minor) den- mekteydi. Bundan sonra Dobruca es- ki Bulgar çarlarının ellerine geçmiş- tir. Döcrnea, 1871 yılına kadar Türk idaresinde kalmıştır. Bilâhare Ayas- #afanos o muahedesile Bulgaristan geçmişlir. Fakat Berlin müahedesile (1878) de Basarabyaya mukabil Dob- rucanm şimal kısmı Ramanyaya Ve- rilmiştir. Bulgarların elinde kalan cenubi Dobruca, Silistre, TTotrakan, Dobriç, Balçık gibi başlıca kasabalari- le beraber Balkan harbi sonunda 1919 de tekrar Romanyaya verildi. Geçen harbi umumide, 1915 de ve 1916 da Dobrucada büyük harpler oldu. (Neticede 26 mart 1913 de aktedilen Bükreş (Oo muahedess Dobruca kondominlum gibi merkezi devletierin (Almanya, Avusturya-Ma- caristan, Türkiye ve Bulgaristan) elinde bir müddet kaldı, Fakat niha- yet Nöyyi muahedesile çenubi Dobru- ca tekrar Romanyaya terkedildi. Bon günlere kadar şimal ve cenüp Dobru- ens bu devletin elinde bulunuyardu Sir Denison Ross vefat etti Müteveffa, dünyaca tanınmış bir müsteşrik ve bir Türk dostu idi Bir müddettenberi şehrimizde bu- Junan tanınmış İngiliz müsteşrik Sir Denison Ross dün, tedavi altında bus Junduğu Amerikan hastanesinde ve- fat etmiştir. i Denison hayatta bulunan müs- — ıdandı. teşriklerin en senesinden evvel Londra Üniver- a mektebinde müdürlük etmiş, bundan evvel Kalkü- te medrsesinde müdür olarak bulun- muştu. Şubat aymdanberi İngiltere istihbamt nezaretinin İstanbul şube- sirin müdürü idi, Bir Türk dostu olan kiymetli müsteşrik gark ve garbin en maruf lsanlarını Bilhassa bilirdi. yer İfarisiye derinden vakıftı. 1937 de dü kurullayma iştirak cimişii. Evvelce bildiğ: 'Türkçeyi şehrimizde bulundu- gu müddetee süratle İlerletiyordu. Ni- san aymda Tefikasırın vefat etmesi kendisin! teessür içinde bırakmışlı, Bir Denison Ross'un cenazesi bugün Amerikan hastanesinden kaldırılarsk Haydarpaşada İngiliz (mezarlığına defnedilecektir. il nm Fuar kapandı (Baş tarafı 1 inci sahifede) Belediye reisi, fuardan elde edi- len müsbet neticeleri anlatarak fua- nn Cümhuriyet Türkiyesinin sulba| ve milletler arasındaki samimi işbir- Eğine verdiği ehemmiyeti tebarüz | ettiren ve harici poliükamızın dal ma açık ve dürüst olan o vechesini bir kere daha göstermeğe yarayan mühim bir vazifeyi ifa etmiş bu- lunduğunu, Türk milletinin kendisi için olduğu kadar başkalarına da faydalı hareketler yaratarak mede- niyet ve insanlığa hizmet etmek yo- lundaki azim ve mesaisinde muvaf- fakiyetle devam etmekte olduğunu söylemiş, fuarı ziyaret eden Başve- kilimizle Vekillerimiz ve fuara iş rak eden ecnebi devletlere teşek- kür etmiş, harp haline rağmen fua- rı ziyaret edenlerin sayısının bu yıl geçen yıllardan çok olduğunu, fuar güzelliklerinin o ve mükemmeliyeti- nin al celbettiğini anlatmış, mil- li sanayici büyük tüccarlarımızın fuara az iştirak etmiş olmalarının bir noksan teşkil ettiğini. bu yel fuarda satışların o fazla olduğunu. gelecek seneki fuarm daha mü kemmel açılacağını vadederken en büyük güveninin, bu eserin yüksek ve aziz hamisi Milli Şef İnöni eksik olmıyan müşfik Ohimayeleri, Laşvekil doktor B. Refik Saydamın yakın alâka ve yardımlarında oldu- ğunu tebarüz ettirmiş, devlet mües- sesclerine, sjansa ve matbuata te- şekkür ederek nutkuna şöyle niha- yet vermiş! «Geçen sene - zarfında medeni dünyada yer yer vücuda gelen yan- gınlar, inhidamlar ve iztrapis rağmen biz burada bütün bu elem- li manzeralarla gönlümüz mahzun ve vatanımızın dokunulmaz, yan bakılmaz bütünlüğü içinde Türk milli birliğinin kudret ve azameti! ile mesut ve mağrur olarak tekrar buluştuk. 941 de de yine büyle gönüllerimiz rahat, o alınlarımızda yalnız neşeli iş yorgunluklarının gileri, gözlerimizde milli saadetimi- zin parıltları ile burada buluşaca- ğiz. Hudutları o damarlarımızdaki asil Türk kanı ile çizilmiş öz yurdu- muzun kapısında bizim de bir anda saflar arasına karışacağımız kahra- man Türk ordusu beklerken, başı mızda İsmet İnönü gibi bir tek em- rile 20 milyon Türkü birden ayak- landıracak kudretli bir Şef, kahra- man bir başbuğ bulunürken o 941 senesi 20 ağustosunda İzmirin gü- neşli, berrak seması altında ve mil- Mi sandetimizin derin neşesi içinde yin. burada buluşacağız.» Alkışlansn bu nutuktan sonra Parti başkanı B. Avf İnan da güzel bir nutuk söylemiş ve alkışlanmıştır. Müteakiben Türkiye ticaret | ve sanayi odaları komitesi o azasından Samsun odası umum! kâtibi B. Os- man Cadi Gürsey da ekspozanler namına veciz bir nutuk irad etmiş, İzmirlilerin ve ir belediyesinin ekspozanlara gösterdiği her türlü yardıma teşekkür etmiş, gelecek sene daha mükemmel ve daha ka labahk şekilde bütün ekspoza! nn fuara iştirek edeceklerini bil Arazi nizalarını kökünden halledecek kanunun esasları Köylüler ve arazi sahipleri ferağ, intikal muame- lelerini süratle ve masrafsız nasıl yaptıracaklar? Tapu ve kadastro umum müdürünün mühim beyanatı Hükümetçe bir tapulama kanunu hazırlandığını ve bunun Büyük Millet Meclisine verildiğini Filha- kika arazi sahiplerini işlerinden güç- dalmi ih- açtığı derd pek büyüktür. Tapulama kanununun ana hatları hakkında Ta- pu ve Kadastro umum müdürü B. Ha- Md Ziya Türkkan'dan malümat iste- dik, dedi ki; — Çoktanberi hallile uğraştığımız bu mesele üzerinde hâkimler ve alel- ümum arazi işlerile meşgul olanlari müzakere ve nihayet hazırianan nun projesinin en iyi bir şekle kon- masında en çok hizmeti geçen mah- kemei temyiz ikinci “reislerinden B. Cevadın kıymetli tecrübe ve malüma- tından pek çok istifade ederek toprak sahiplerini münazaadan ve mahke- meleri senelerce meşgul eden bu da- valardan Idari tedbirlere bedel, kanun yolu ile kurtaracak bir çareyi tapula- ma kanunu İle buluyoruz. Hepimiz bi- Myor ve işitiyoruz ki, köylerde birçok mal sahipleri alım ve satımı resmi dâ'relere bedi, çabuk olsun bir takım simden gel ve gitten kurtulmak in mabeyin senedile alıp veriyorlar. Bir kere toprak sahipleri de bilirler ki böle mabeyin senedile yapılan aim ve satımların kanunen hiç bir kıymeti yoktur. Bundan başka asi tehlike böyle mabeyin senedile arala- rında alınan satılan malları resmen kıymeti olmadıklan başka vazıulyed olanın vefatından sonra varişlerile di- er alikadarlar arasında hatır ve ha- yale gelmedik ihtilâflar, kavgalar ve hattâ katiller vukua gelmektedir. Top- tağa bu şekilde sahip olanlar, dalmi bir işkence halini alan bu dertien kurtulup nizasız, ihtilâtaız yerinin ta- pusunu Almak çaresini sabırsızıkla bekliyorlar, Söylediğim ve yazdığımız mucip sebepler meyanında sizede MA kendi kendinize sorunuz? Sonra da Henrladığımız tapulama kanunu-| yesmi dairelere bedel hemen toprağın nun tamamilo kanunu medeniye U5-| başında alım satım işini bitiriverme gun olmasına çok dikkat elik. Bü sebeplerini siz de srayiniz. Halkımız kanunu baziriarken gimdiye kadar t9-| basit ve seri olmayan işlerden boşlan- sadür etilğimiz arazi ihtilâflarının çe- Merasimi, zaman ve para sarfına küllerinden ve tatbikile meşgul oldu- alba işleri biz- Burnuz. kadastın. tecrübelerinden çok fade ettik. İstiyoruz ki toprakizlde o kadar basit değildir. Bir takrir meşgul olanlar sçjâmeti fikir ve İStİ-| veya intikrl, tescil muamelesi için Tahali kalble çalışsınlar, Herhangi bir | günlerce süren ihrari muameleleri ifa ihtilâf vukuuuda mahkeme veya res-| ve Ikmal etmek mecburiyeti vardır. Hele köylüler işin! bir günde ikmal mi bir daireye müracaatla da ibraz edeceği vesikalara mesele halledilsin. | edemiyerek hanlarda birkaç gün kal- makta ve birçok masraflar ihtiyar et- Vaktile neşredilen 1515 numaralı Kanunun tatbikatında tesadüf ettiği- | mektedir. Ferağ muamelesine gelinee: miz mahzurları tapulama karnu İle| Bir kere müterskim vergiler tahsi) bertaraf etmeğe çalıştık, edilmeden ve maliyeden ruhsatnamesi Tabül a kesilmeden yapılamaz. İntikal mua- apulama Kanununun | melesi ise veraset vergisinin verilme- esasları sihe muhtaçtır. Ferağ harcı binde 23 z nisbetindedir. Daireleri dolaşıp dur- — Peki bu kadar büyük mahzurlar| mak oradan oraya mürneaat buhleri navi ortadan kaldırlabilecektir. Ta- sıkar. Nihayet bütün mahzurlara rağ- pulama kanununun ana hatları hak-İmen biribirine itimad ederek harici kında bize mücmel malümat verirl alım satıma bâş vurulur. misiniz? — Kanunu medeninin 633 neü mad- | İntikal muamelesi için desi, gayr! menkul mülkiyetini ikisap| o seri ve pratik çareler için tapa siciline kayd şarttır. Bu-İ — Tapulama kanunu bunlara nasıl nunla beraber işgal, miras, istimlâk,| çare bulacak? cebri icra tariklerile veya mahkeme| o — Topcak sahiplerini kısı bir #a- ilâmile bir gayri menkulü iktisap eden | manda verüset ilamına kavuşturmak kimse tescilden evvel dahi ona malik| intikal omnamelelerini omasrafsızca olur. Kanunun maddesi budur. Mu-| yaptırmak için pratik çareler tesbit hakkaktır ki gayri menkullere taallük| eitik. Kısacası tabulağan, Kanununa eden meseleleri idari şekilden siyade| göre toprak sahibi int'kal muamele. kanun yolu ile yani kisaca ködastro) lerini ve her türlü ihtlâflarnı topra- e halletmek en kısa yoldur. Biz bir) gmin başına gelen ve kanuni salâhiye- taraftan bugün malüm olan ve mem-| te malik olan bir hâkimin huzurunda leketin muhtelif yerlerinde (tatbik) halledecektir. Bu suretle tarlasının, edilmekte olan kadastroya (devami bağının, zeytinliğinin hududu tayin edeceğiz. edilecek sahibi belil olan böylece in- Biliyorsunuz ki arazi sahiplerinin | türal muameleleri tekemmül eden yer- pek çoğunun elinde toprağın senedi) lerin tapuları da hâkimin kararile tes- yoktur. Ve yahud dedesi anası namına | eli edilecek ve mal sahibine tapu ve- kayıdı muteber olan fakat veraset rileceklir. Mâmı almamak, intikal muamelesini! — Mal sahipleri bu işler için ne yaptırmamak yüzünden bu araziyi masraf edecektir? kendisine mal edememiş toprak sahip-| —'T kanunu bir hâl leri pek çoktur. Yani anl sorluk ve ve-| tapu e e bir Te e sikasızlık şuradan doğuyor. Alâkadar-| olacak bir heyetin teşkilini emrediyor. Jar teseli için kanunu medeni hüküm-İEn iyisi mul sahiplerinin müracaatı Tapu ve kadastro umum müdürü B. Halid Ziya Türkkan leri da'resinde mahkemelere müraca- atla alâkadar için hüküm fstihsalin- den başka faldeli, kati bir yol olma- dığı halde halk muztar kalmadıkça masraflar ihtiyarile mahkemeye mü- racaattan çekinmektedir. Tescili sâ- yesinde, kesretle vaki olduğu gibi ka- til ve cerhlere kadar giden tasarruf nizalarının önünü #lmak mümkün ve bu da zaruri olduğu halde toprak sa- hiplerinin aralarında yaptığı muamu leyl babalarından, dedelerinden teva- rüs ettikleri toprağın tapusunu alma- ga bedel kanunen hiçbir kıymeti ol- mayan harlei alım satımlarla elden ele geçirmekten vazgeşmemelerinin sebe- bini aramak deva için zaruridir. Halk Kanunu medenininin bize getirdiği fa- tasarrufur farklarını ve harleen yapı- Yan satışların bir hüküm ifade etmi- yeceğin!i bilmez değildir. — O halde bu ihmellerin sebepleri nedir?... —Bu sebep ve avamıl içtimai ve fkti- sadidir, Çocuğunuzun nüfus kâğıdın neden vaktinde almadığınız evvelâ Ankarada bugünkü maç! Orduda Atatürk günü Ankara 20 (A.A) — MUH küme şami-| Ordu 20 (AA) — Atatürkün Ordu- iyonu Fenerbahçe takımı bu akşam eksprese Ankaraya gelmiştir. "Takım 17 oyuncudan müteşekkildir. Yarın "Türkiye şampiyonan İçin ilk maçını sant 16 da 19 mayıs stadyo- munda Eskişehrin Demirspor takımla oynıyacık ve ertesi günü bunun re- vanşını yapacaktir. Neticede her fki maçta en fazİa puan yapan takim Türkiye şampiyonu ilân olunacaktır, « Fenerbahçe takımı Ankarapalas ote- yu şereflendirdikleri günün yıldöni mü olan 19 eylül gününü Ordu hi kı çok parlak tezahüratiz kullanm tir. Bu münasebetle yapılan topla: tıda söz alan hatipler yaşatılan zü- nün ehemmiyetini tebarüz elliren heyecanlı nutuklar söylemiştir. —— Yeni icra kanunu Ankara 20 (Telefonla) — Ye dirmiştir. Mine inmiştir. ni icra kanununun gayri menkulle- — — pera re müveallik hükümlerinin tatbik su- Ziraat umum müdürü | İran sefiri İzmirden | İretini göstermek üzere Adliye Ve n itti Ankaraya döndü kâletince bir nizamname hazılan- İzmire gitti Si makladır. Bu nizamnameden' sonra İzmir 20 (Telefonla) — Edirne, Çe- nakkale ve Baliksir havalisinde sira tedkikler yapan ziraat umum müdürü 'B. Abidin #ge buraya gelmiş ve buta- da da tedkiklerine başlamıştır. İzmir 20 CTelefonla) — Fnarı ziya- yet etmek Gare gehrimize gelmiş olan metkür kanunun “diğer hökümleri- İrenm Ankara büyük elçisi ekselâns/nin me suretle tatbik edileceğini Küzm! Han bu sabâh Ankaraya dön-| gösteren nizamnameler | bazırlana- müştür, caktır, Üzerine değil hükümetçe kararlaştırı- Jan yerlerde kendiliğinden harekete geçecek, toprağı başına gidecek ora- daki izahat alacak, © alâkadarlardan arazi üzerinde hak iddia edenlerin gösterecekleri vesiknları tedkik ettik- ten sonra hâkim hükme bağlıyacaklır, Mal sahipleri veraset ilâmı, intikal masrafı vermek şözle dursun bir de- faya rınhsus olmak üzere alacakları tapu senedi için pul parası dahi ver. meden veraset ilâm: alacak intikal muamelesini yaptıracak ve tapusunu da elde etmiş olacaktır. Gayri menkule yatırılmış olan servet nasıl müteda- vil bir hale gelebilir Kanunu medeninia 813 ncü madde. sl ipotekli borç senedinin tesisi için kayri menkulün tapu İdaresi marife- tile kıymetinin resmen takdiri Jâzım- dır. İpotekli borç senedi takdir edil- miş olan kıymeti mütecaviz miklar için tesis olunamaz. Kanunu mede: nin 819 ncu maddesi mucibince de kıymetlerin lâzun gelen ihtimam ile takdir edilmemesinden hazine mesni- dür. İzah etmek isterim Xi: Gayri men- kulün hududu tesbit edilir, mal sahip- leri kat! olarak tayin edilir ve kadast- roda ikmal edilen yerler de kanunen mal sahipleri İsviçrelilerin Sedü! hi- poteker dedikleri ve kanunen maksa- hipletinin hakkı olan ve kısa bir'İa- de ile bir neri kıymetli varaka çıkar- mak hakkıdır ki hükümetin kefaleti ve gayri menkulünüzün teminatı mu- ideleri müdriktir ve tapulu, tapusus! kabilinde çıkartılan bu varakalar eli- nizdeki para gibi tedavül eder, — Biz bunu ne vakit yapabileceğiz? Kanun bu hakkı bahşetmiştir. Şartların ifası lâaamdir. Gayemiz ve hedefimiz budur, biz bugünden şimdi» ye kadar söylediklerimi hazırlayıp te- mizliyelim. elbette bir gün bunların tatbikine de geçmek mümkün olacak- tar. Bu geyeyl ve bu mtuzaaf faldeleri hepimizin hatırlaması lâzımdır. Tapulama kanununun tatbik masrafları — Tapulâma kanunu ne kadar masrafla ve ne kadar zamanda yapis labilir. — Kanunun tesbit ettiği beher he- yetin maaş ve her türlü masrafı dahil olduğu halde senelik tahsisat yekü- nu yirmi bin liradır. Bütçeye konacak tahsisat miktarınca postalarin adedi tayin edilir. Müddet meselesine ge- lince: Vazıyed edilen sahadaki arazi parçalarının miktarına ve hak sahip- lerinin gösterecekleri vesikaların kıy- metine Ve mevcudiyetine bağlıdır. Şunu da ilâve edeyim k! tapu; eli edilmeyen gayri menkullerin harici ahım satımlarında şimdiye kadar Sü; Jediğimiz zararlara ve vukuaailârı veten hazine de ber slım satımda en alacağı harçlardan mıştar. Tedavül kabiliyetini #apuda tescil edilmediğinden dolayı kaybeden bir toprağın sahibi bunu istediğ: emin bir şekilde Salâmadığı gi hangi bir banlız le mutabtk kalp ra da alamaz. Bir ktemeni taksim ve ifraz edemez. Bu kanun sayesinde €v- veli bu mahzurlsr orladın kalacağı gibi hazineye ald birçok'arazi de ancak ldaribir tarikle değil kanuni yoldan bir tarama yapmakla meydana çika- caktır. — Hükümete aid arazi meydana gi- kacağından emin misiniz? — Ortada İM senelik” yapılmış bir tecribe var. Kadasiro tatbikinden bugüne kadar hezine lehine mey gıkarılan gayri menkullerin adedi on #ki bin yüz otuz dokuz parçadır. Kıy- meti de beş milyon altıyüz doksan bir bin yüz on dört liradır. Son söz olmak üyere hazinenin de tedavül Kabiliyeti. z Kak ve bu yerlerin tescilin- len sonra her alım satımda ifraz ve taksimde alacağı harç ve resimlerle hükümet lehine meydana çıkarılacak toprak kadar nihâyet bir insan nis #asız Ihtilâfsız malına sahip olmak gi- bi bir sandet de doğacaktır, Bu Başka okula nakil cezasi Ankara 20 (Akşam) — Tek okullu merkezlerde ilkokul talebe- ine verilen «başka bir okula nakil cezam> bazan alâkadar talebeyi tahsile devam imkânından mahrum aktığından bu kabil cezaların ilkokullarca doğrudan doğruya tat- bik olunmaması ve Maarif Vekilli- ğinin tasdikinden geçtikten sonra katileşmesi kararlaşmıştır. Xisan Mütehassısı Prof, Anjel FRANSIZCA Dersanesi - Yeni kurslar 1/10/940 da başlıyor. Dersler mekteplerin ders vaktinden sonra haftada 3 defa verl- Hr. 4 ve B kurslarının syf 4 lira - C Kursu $ liradır. Münferit dersler das bi verilir. Bahçekapı, Selâmei Han.

Bu sayıdan diğer sayfalar: