AKŞAM HER AKŞAM BİR HİKÂYE Önümden ağır ağır geçen otomobile gözüm ilişti. Pek ziyade şaştım. Çün- kü otomobilin içinde bizim İrfanla Melâhat yanyana, burun buruna olu” ruyorlardı. Biribirlerine pek ziyade 50- kulmuşlardı. Lâkin beni hayrete düşüren şey İr-| fanın Afelâhatla ahbaplığı bu dere eri götürmesi (di, Halbuki son zama- na kadar Melâhatın İrfana hiç aldırış etmediğini, katiyen ona kıymet ver- mediğini herkesin ağzından işitir du- rurduk, Buna muksbll biçare İrfan bu ufak tefek. şık, hattâ diraz dâ züp- pe kızı deli gibi seviyordu. Onu her Yerde, plâjlarda, gezineilerde, topları» tılarda genç kızım gölgesi gibi takip ediyordu. Hattâ birkaç kere Me dökmeğe kalkışmıştı. Pa! her defasinda: ; — Biliyorum, biliyorum)... Nâfile çe- nenizi yormayınız... Fakat ümid etti- Biniz şeylerin hakikat olmasına im- kün. yoktur. Bunun için en iyisi hiş ağzınızı açıp da böyle saçma şöylerden bana bahsetmeyi Tarzındaki sözlerle fancığın ağzını kapa! ları bir otomobilde, birine sokulmuş, kulaklarına varmış, görünce derin bir h Kend! kendime: eAraba nasl oldu da İrfan, Melâhatın gözüne girdi. Acaba bizim çocuk bir yerden büyük bir mi- ras filân mı yedi?» diye soruyordum. hayet bir gün İrfani' tenha bir yerde görünce bu işin sırrını sörma- a karar verdim. Pakat ben düha ağ- zımı açmadan © hayatıtidan Son de- röee memnun, mesud birstavırla — Bakalım düğünüme ne he eksin?... dedi. — Vay, evler musun? — Ohoo.. Duymadın mı? Bunu sa- sultan bile işitti, Melâhatla evli vs Maşailah!,.. Tebrik ederim. De- mek çektiğin o kadar iztırap, «Bu kız bana beş paralık kıymet vermiyor.» di- | ye aylarca artık nihayete erdi. Pek İyi amma dostum,| bü iş Sasıl oldu bakalım? Melâhatın | kalbinin killdini hangi sihirli anah- tarin açtım? Suadetini meye : borclu- sum? İrfan bana hiç ü cevap verdi — Edebiyatta mirim, Melâhatın kalbinin kilidini âhata se içini kz bizim biçare İr ti İ & hiyor İ ! etmediğim bir edebiyata. işte bu pi tâ mektepter tanırım. H: aklınm ermediği birşep W edebiyattır. Sen kim, edebiyat kim? İrfan bu sözlerime kızdı: Sen gel de onu nişân hata sor... Ona nazaran dünyanın en Benim yanımda şairlerinin bile değilmiş... Nişanlım dünyanın en namlı adını ağıza almak doğ Bon bir şiir dehâs böyle diyor. — Söalerimde alay birşey yok amma bı yi anlatay, Melâhata ne kadar 79! zamanlar Melâhat bana hiç aldırış et- kl ben onün İçin ne bü- değildim Ki... n bunlar yal- n kendi hislerimdi ve hepsi de mukabelesiz kalmağa mahkümdu. Melâhalın kalbini biraz olsun yumu- alamamıştım. Berim uzun uzun 8ö?- lerimi bile dinlemi eğlence: İl Melhhat da davetii idi, Onun gittiği yerden hiç ben ek: kalır mıydım? ben de gitti ece yarısına kadar bu bahçe eğ- Wencesi bana âdeta z9hir oldu, Melâ- bat gözümün önünde birçok Şal gık gençlerle eğleniyor, dans ediyor- du. Yaşasın edebiyat İsıkıntısı sırasında bazen farkında oi- j dum: ri; masada can sıkıntısından ne yapaca- gumı bilmiyordum. En son kalan siza- ramı yaktım. Bundan sonra kurşun kalemimi çıkardım. Hani insan can mayarak önü i kâğıdlara birşeyler yazar, mânasız şeyler karalar ya... Ben ds boş sizara paketinin arkasına bir takim şeyler yazmışım. Yalnız me-| Ahatın adını birkap kere yazdığımı! hatırlıyorum, Bundan sonra boş pa- keti masada bıraktım. Kalktım, bah- çade dolaşmağa başladım. Aradan on böş dakika geçmişti. Me- lâhat heyecan içinde yanıma yaklaş- $ı. Elinde boş bir sigars paketi tutu- yordu. Heyecandan titreyen bir sesle bana; İ — Bu güzel eserinizi masanın Gze-| rinde unulmuşsunuz.. dedi. ri?.. dedim. paketin arkasını işarı İ — Buraya yazdığınız şiirden bahse- diyorum. Fakat sizi tebrik ederim. Na harikulâde şiir bu... Yeni tarzda yazıl- | mış şilrlerin en güzeli, en derini. Melâhat bundan sonra başını önüne öğerek maliçup, fakat mesud bir ta- vırla Bârs ef — Duğrusu benim için bu kadar bü- yük bir şaheser yazılabileceğini etmözdim, Demek bana kar- ti hisleriniz bu derece derin!., | Yavaşça elinden sigara paketini al- dım. Bir müddet evel farkında olma-| Yarak yazdığım $u deli saçmasını oku- Melihat, Uzun bir hate. Bosun, boyun. Kat kat Apartıman masin? Varikalanga Mingatonga Melâhat. bunu yeni tarzda ş bir şiir şaheseri sanmıştı ha?| nadım: | sevgilim... dedim, sa- mediğin ıztıraplarım şiir ha- linda yazdım. Molâhat: — Ah İrfan... dedi, ne kadar da in- cs ruhlu bir insansın. Fakat şiirin na güzel bitiyor... Varisatonga, Min- Xe müzik, ns müzlk!... Za- rde en aranılan şey müziktir... Sevgilim vecd İçinde murıldanıyor- du: «Varigatonga! aMingatongal..» Sonra da hana fısıldadı: — Bu iki kelime senin bana karşi duyduğun hudutsuz aşkı ve ihtirası ne güzel ifade udiyor: Varigatonga| Blingatonga... | İşte bundan sonra Melâhatia canci- hiç |t Türkiye Demir ve Müessesesi Müdürlüğünden: (5) Lokomotif maki Demiryollarında makinistiik ettiğine dair ehliyetname ibraz etmek gar- tile 45 yaşından yukarı olmamak üzere 3 liradan 4 Ilraya kadar yevmiye ila En geç 15 Eylül 940 tarihine kadar Mütssese Mü- 5 makinist alınacaktar, dürlüğüne müracaat edilmesi, Evvelce Müessesemizden çıkarılmış müracaotiarı kabul edilmiyeceklir. Teknik okulu Okulumuzun Mühendis ve Fen m şübelerine talebe kaydına 2 Eylül O4 tarihinde pazartos! günü akşamı saa” nü müstesna kayıt muamelesi her gün saat 9 dan 13 ye kadar yapılır. Orta okul mezunları imtihanla al lerin bizzat veya mektupla okula müracaatları İlân olunur. Ankara Hukuk kabul şartları Bu seneden itibaren tahsil müddı Kuk Fakültesine talebe kayı m yetine kadar yapılaca! Ki 1 — Diploma asl 2 — Nüfus hüviyet cüzdanının tasdikli sureti 3 — Sağlık reporu ve aşı vesikası 4 — İyi hal ve adres şehadetnamesi 5 — 6X45 boyunda 6 fotoğraf 8 — Askerlik vesikam «liseden bu Rapt ederek Dekanlığı bi Yatın talebe olarak husustaki talimatnamede Maliye Vekâletinden: 1 — Vekile 940 senesi & baskt ve hk suretile eleslitmay &— konulmuştur. 3 — Cetvellerin muhamımı kü teminatı OTM) lira (46) kuruştur. 4 — Koçanların muhammen baskı ve cüt bedeli (952) lira (12) kuruş! muvakkat teminatı (71) Wira (41) kuru 5 — Eksiltme sırasile defter, cet lül/940 çarşamba günü saat (3> de Mat da yapılacaktır. müteşekkil eksiltme komisyon $ — Bunlara alt şartnameler Ani dürtüğünde, İstanbulda Maliye Vekâi bill, T - İztekitlerin 2490 sayılı kanunun 2 ve 3 Üncü maddelerinde yasılı 3 ait yukarıda miktarları yazılı murakkat belgeler ve har © pa makuz veya banka kefalet mektupl: komisyona müracaatları. Maliye # 5 yedağils boraber 61050 adet t caktır. 1 — Kâğıtları hazlnece verilecek Cümhuriyet Merkez Bankas Tahvilât ? — Bastırılacak olan ti minatı 225 Türk llrasıdar. 3 — Eksiltme 189040 çarşamba m Müdürlüğünde müteşekk 4 — Şartnamesi buda Dotmabahç Vi karada Maliy de Mxliy Ber. olduk. Şimdi onun nazarında benden yüksek şalr yok.. Yeni tarz gir yüzünden sevgilimin kalbini ka-| zaodım. Yaşasın edebiyat... | | Hikmet Feridun Es | Abone ücretleri Türkiye Ecnebi 1400 kuruş 2700 kuruş 10 » 140» 400 » 159 » İ Posta ittihadına dahfi olmıyan eenebi memleketler: Seneliği: 3600, altı aylığı 1900, üç aylığı 1090 kuruştur, Telefonlarımız: Başmuharrir: 20565) Yam işleri: 20765 — İdare 20081 Müdür: 29497 Şaban 4 — Hazır 125 8. İm. Gü, İk, Ak. Yat E. 0151059 538 9,15 1200 1,34 Va. 449 633 13,12 16,49 1933 21,09 İdarehane: Babtâli civarı Senelik 8 Aylık 3 Aylık 1 Aylık | Tetrika No. 91 — Buyurun, — Gayri meşru bir aşkın alevi kalbinizde henüz sönmemiş... Raif beyin lâkayıtlığı aralarında gönlü nüzde bu aşk küllenmiş bir vaziyet- teydi. Lâkin önünüzde diz çökmesi Üzerine bu küller savrüldu. Yine kor halinde sevdanız ortaya çıktı, — Çok iztırab çektin, Allah ba- na hâlâ acımıyor. — Niçin efendim? Nakleden: (VA - Nü) iş havale ettim... Belki de tehlikelere düştü; felâketini mucip oldu; da-| ha da olacağından başka... — Allah esirgesin... Ne gibi?... — Uzun zamandır haberini ala-! rum. — Nerede? — Şimdi gittiğimiz. istikametler- de... Ben de onu aramağa çıktım.! Her türlü tehlikeyi göze alacağım. İşte efendim, bütün esrarımı size bu | Esrarlı Yüzük geler ve muvakkat teminat mektup saatte komisyona müracaatlar. D.D. Y. Üçüncü İşle natı aşağıda yazılı bali lesi Balıkesirde üçüncü İşletme me komisyonunda yapılacaktır. nunun tayin ettiği vesikalarla kadar makbuz mukabilinde ko üdi ir Balast ocakla- rının bulun- duğu yer KüometreM Ciaşi amelesi birinci teşrinin iptidasından niha-| l t olunacakların bir okuldan mezun olmaları ve yahut lise olgunluk imtihanını vermiş bulün- maları lâzımdır. Talip olanların istidalarına: at mürcaat etmeleri tcabeder. ek İsteyenlerin yukarıdakilerden manda bu nl şartları da haiz olmaları ve müsabaka im. 2et içi bezi Vekâletten verilmek üzer» (7650) adet defter, teelidi açık aksiltme ve (23,250) elit koçanın baskı ve teclidi pazar | Defterlerin muhammen baskı ve etit bedeli (1296) lira (30) kuruş| muvakkat teminatı (97) lira (26) kuruştur. baskı bedeli (1032) llra (79) kuruş, m eksiltme kömlsyo, ve Vel Vekâleti Bu işe girmek iste syon relaliğina Jalt şartname va mukayelename projeleri komisyondan par: —m— abrikaları Çelik F nisti Alınacaktır Tetrika No. 69 Âşık Garip «Üç yıldız» lar arasında.. Gecs yarım, Yuvanın adaya çıkardı. ği korsanlar, meyhane meyhane dol şarak Âşık Garibi aramağa koyulmuş» lardı. Adanın «Üç yıldızlar meyhanesi cları sızdıran eğlenceli ve eski Xi 9 olanlarla askerlik etmemiş olanların (8115) Müdürlüğünden: ru kunmlarının İnşaat ve Makina tarihinde başlanarak 30 Eyid! 940 Mya kadar devam edilecektir. Son gö- Yüuvan Ilmandaki gemisinde, sahile lınır. Diğer gartları öğrenmek fsteyen- (TET ü i yordu. Fakültesi talebe ton meyhanesi çok eğlenceli bit yerdi. Limana gelen denizciler bura- Şa uğramadan geçemendi. Triptonun iç meşhur rakkasesi vardı. Bunların ber biri bir başka dil ile konuşurdu. Müşteri avcılığında, sarhoşları sırdırıp İsoymakta, hasılı adam kandırmakta Jeşleri yoktu, Adanın göralyesi bu meyhaneden leti dört seneya çıkarılan Ankara Ha- fakülte veya yüksek gelmez, kazancı fazla olan kimseleri birer birer çağırarak — Venedik hükümeti yeni bir do- nanma yapacaktır, Bunun için fazla larak bir de donanma vergisi vero- niz! demişti. sene çıkanlardan Istenmeze Yalılı talebe tallmatnamesi mü- : 286, 2 tözla kazanmakla beraber gövalzey? haraç vermek niyetinde değildi 8inyor, benim masrafım çe daki kadınlar çok para Al7ö: x lar.. Diyerek, rakkaseleri ileri sürmüşse de, S Marküs bu sözleri bir mazeret olarak kabül ölmemiş ve meyhaneciye' O halde rakkaselere yöl ver! şti. Tripton mi rak-| larla para kazanan İrmaşhur olan bir batakhane 1d. E deki rakkasetere yel verinc2, in matbaa kAğıdı, mukavva, mücelli (2.600.000) adet cetvel eller ve koçütilar olmak üzere İ8/Ey- i Levazım Müdürlüğünde yanın en ağır başlı erkeğin! bile baş- Maliye Vekkleti Levazım Mü- | tan çıkarırlar ve koynundakl parasır tl Evrakı matbua ambarında görüle- alyan denizcileri izde korsanlık r neşgul olan h sup denizetlerin de ban 2 uğramak arasında d yapan veya ş millete mi teminat atile birlikte muayyen gün ve saa Vekâletinden: tahvil açık eksiltme suretile bastiri ölan bu tahvili Ankarada “Ti servisine te: i m edilecekti; - tiyaçtı, «Üc günü #aat 19 da Maliye Vekâ! akla da yapılası eti matbu (03 ve 3 üncü maddelerinde ya veya makbuzile birtikte belli gü (5213) Gi06i tme Müdürlüğünden: adan üst Kat dar bir merdir rlöğü binasında mektuplarını ihale gür #rmeleri teminat bedeli Kuruş mikâbı | | Lira o Tira Ke. | vurdukları a İzmir-Ban- dırma hattı 5 Küsküle yarmalardan İhale sa 13/9/940 . Yüksek Mühendis Mektebi Müdürl 1940 - 1041 ders senesi talebe ka; Jardan maads her gün saa Eylülün birinden birinci teşrin Tafsilât atmak isteye: Fen Fakültesi Pea Fakültesi Idar luğuna 3654 sayılı kanun teklüerin fakülte 'daresina m nomatlı — Anlatınız. — Aşkımızın hatıram olan bir yüzü Raifte bulunuyordu. Bunu ba- na göstermesini kendisinden östedim. Bu yüzük, Raifin bana hediyesiy- di. Ayrılacağımız sırada, ona, sak- laun diye inde ettim. Küçük par mağına geçirdi. Bunu oradan çi karmıyacağına dair yemin etti, Bu İsözü tutacak ahlâkta bir adam ol duğunu biliyordum. Bugünkü Raif: «Yüzük bendedir. Size gösteririm!» dedi. İsrarım üzerine, yüzüğün semin bir yerde» saklı olduğunu — 13 ve 18,30 - 1540 arasın beşinci gününe kadar devam edecektir. Jer mektep idaresine müracaat edebilirler «72'a inde açık bulunan 15 lira maaşlı K. ümleri dairesinde memur alınacağından 15-| lar 15000 0 1S Ta? 59 | ederlerdi tın kaça yıt muamelesi cumü Tün tesi ve çarşamha-İtn K a yapılmak üzere | nat > İse az ve gi Dekanlığından: sa- iter memur- Hân olunur. «8180 Jorun kiymetini, kendisinden yüzüğü | sında... Ah, böyle bir keşifte bul istediğim zaman anlamıştır. Yüzü- | nabilmek... En korkunç (şüpheleri ğün içinde bir yazı vardır. Ne oldu- | böylelikle önlemiş olacağım... Oğ- ğunu sordüm. Cevap veremedi. — | İumun da istikbalini böylekkle em- — Yüzüğün içinde ne olduğunu!niyete alacağım... Düşünün bu söyliyemedi demek?... İşte bu, adamı, Şeyh efendi hazretleri! Ser onun aleyhine en mühim delil, iyet, mevki, her şeyi gas- — Evet... Ben de aynile sizin gi- . Benim aşkımı da gashede- bi düşünüyorum. Yüzüğün içinde . Kendisinde bir iblisin küs- bir tarih; ikimizin İsmi ve şu ibare| tahlığı ve mehareti var!,., Ben her yazılıydı: Bugünden itibaren «biri-| hakikati meydana çıkaracağım. birimizin» böyle bir tarihi ve böyle bir sözü unutmak kabil midir? Şeyh: — Şayet gönderdiği adam, yani Mitat, bu yüzüğü mezardan çıkarır çıkan üç arkadaşının güneşten Önce| döneceğini umarak sabırsızlanıp duru- | Haraç bile alırdı. Şövgiye adaya gelir| makul | — Çünkü hakikati öğrenmek için sebeple söyledim. İhtimal gideceği: | birçok tedbirlere giriştim. Bu da'niz yerlerde çocuğumun izlerine #btimal oğlumuo hayatına mal ola-|rângelirsiniz. Jiyice gizlemiş. Emin bir adamla onu İilâve etti. Evlendikten sonra İrak'a İgittiği zaman bu yüzük emniyetle olsun, karısının eline düşmesin diye — Bu tafsilât cidden yetlif - dedi ek laşmam, beri uçurumun kenarında: getirteceğini de ilâve etti, Ben de — İşte böyle bir vaziyetle karşı! da ona teslim edebilirs artık hiç ehemmi- bir hakikat belli olmıyacak. İlk zamanlar İbrahim, Rsifin sahte olmadı; kaniken, sonra irdenbire bunun aksine | inanıver- o ni fari Pi esktir. — Oğlunuz mu? — Evet... Hayri. bey, kabahatlerinizi bi- liyer mu?... Doğuşundaki estara vakıf ma? Fakat inde bir sir olduğunun farkında... Şayet bu sır aydınlan- rmazan sevdiği kızla evlenmiyeceği- or... İşte bunları kendi” — Irak dahillerinde mi? — Evet... Bizi alikadar eden hale oralarda cereyan etti. Hakiki Raif bey de ihtimal oralarda vefat etti, — Demek oğlunuzu bu işin tah kikatı için yolladınız? — Öyle, — Ne yapacak? — Rai: bey birziş havale ettiği tam. O sıralarda, Raifin, kendisine fevkalâde merbut bir kaçakçıyı Iraka zmüteveccihen yola çıkaraca- ğını öğrendim.. Adamın ismi Mitat- tr. Şüphem şar Mitat, hakiki Rai- fin mezanmı açacak, cesedin par- bir adam, Irak'a yollnmıştr. Ben de — Hayir. Bu, alelâde nişan yü- şeyi çevirdi. Hakikati gördüm... Halbu-| atadan bir dakika daha geçme!" seydi de böyle ikaz olunmasay-, — Evet... - dedi. - Yalnız İdım kendimi bu yabancı erkeğe ve.) yoldan hakikat meydana çıkabil İrecektim, Bu kaybolmuş yüzük, bu Şayet hakiki Raif bay öldürüld esrarlı yüzük beni kurtardı! s2, cesedi ne oldu)... Gön — Şimdi bu yüzüğün nerede bu: mü?,.. Nereye)... O mezan hatta lunduğunu tahmin ediyorsunuz), £ İvaktile kazıyan adam bile bulab — Bir mezarda! İmmi?... Kim bilir Allahın hangi issiz I İ bucağındadır.... Bir ölünün parmağında... | — Allah onun yerini biliyor ya Le İsterse meydana çıkarır. i, Sebebi de son delildi: Yü ük! bu 7 Eyidi 1940 İ AŞIK GARİP azan: İSKENDER FAHREDDİN |. O devirde İstanbulda bulunan zen- İgin konaklarında sayısız cariyeler bu- İlunurdu. İstanbula getirilen kadınlad bem çabuk, hem de çok yüksek fintle satılırdı. Hamza, reisin adaya geldiği günler- İde, adada hem altın kaçakçıları, hem de kadın ticareti yapanlar faaliyette | bulunuyordu. Bir taraftan sinyor Mar- | küs, kaçakçılardan altın hisselerini alıyor, bir taraftan da korsanların 49- tirdiği kadınlar satılığa çıkarılıyordu. Senenin bu iki mevsiminde Tripton yıldızları her zamanki kadar neşeli #rünmezlerdi, Bunun sebebi şu idi: Korsanların kaçırdığı kadınlardan bi? ikisinin meyhaneye alınması düşünü- lür ve meyhaneci dalma bu iş peşinde koşarsa da, rakkaselik yapmağa elo» rişil kadınlar bulamadığı için, meyha- nöye eli boş olarak dönerdi. O gece de «li böş olarak dönen mey- baneclye, müşterilerden biri yüksek | asale sofuyordu: | | birşey bulamadın?” Güler yüzlü, şişman, # ümid. verici bir.tavırla bağın ak etmeyin. Ben İşimi bili dr gözleriniz nurlanmcakı bu cezabimi «Üç yıl- Onların her birl İ ndan biri, baneciye sordu — Geeş yarıs: oldı. Yi n biras da ben ne zaman sua ve. wi sir kam nl birden uğu sandalycdın Baktı — Ne istiyor: Meyhaneci, y kadshl görmen kolundan tutup ol Türk denizci du, Türkler, bu i dışamdar d Yor Ve Dize hakika'i göstere mi? — «Bize diyorsunuz, Şeyh e İdi hazretleri)... Yokan bana yardı ma artik karar verdiniz mi)... Be- nı Ve oğlumun! imdadımıza kaşa- İ cak misiniz? İ — Niçin köşmuüyayım hanımefen- di)... Cenabıhaktan zaten niyaz st müştim: Bana bir vazife vermesini istemiştim... O vazife, belki de bur dur.. | | — Dus ediniz... Mucize olsun — Bu gemi üzerinde birleşmemiz de Bir kânunverv » Nişantaz şındaki konai vardı. Pabisler İaskuyorlardı. Bekçiler Mağmam ordu mürtkan scmurtkan bek laralarında yavaş sesle | dik t gelis gidip — Burada durmak o ra, alayın seçmesine mani olacski” mz » dediler, brkası var).