Alman taarruzu denizden Argonne'a kadar bütün cephede devam ediyor (Baş tarafı 1 nel sahifede) bugün saat 16 ya kadar aşağı Seine'de hiç bir noktada görülmemiştir. İ Almanlar yüz fırka ile hücum ediyorlar Paris 9 (A. A.) — Havas ajansı sskeri vaziyet hakkında onat 13 de aşa- ğdaki malümatı vermiştir: Bu sabah yeniden hücuma kalkan Al man kuvvetleri, garp cephesi üzerinde bulunan Alman kuvvetlerinin. hepsidir. Bu kuvvetler zırhlı fırkalar bariç olmak üzere 90 veya 100 fırka olarak tahmin edilmektedir. Bu müthiş kütle değizden Argonne'a kadar hücum halindedir. Bu fırkaların şu suretle dağıtılmış olduğu | söylenebilir: 40 fırka denizden Oise'e kadar muha- rebe etmektedir. 10 fırka AÂisne üzerinde Soisson etra fındadır. Yukarı Aisne ile Champagne” ve 40 hrka mevcuttur. Alınanlar tarafından dün kazanılan arazi muharebeye iştirâk eden ordu mev- cuduna ve bilhassa Almanların verdik. | leri müthiş zayiata nazaran zayıftır. | Somme üzerinde Almanların yalnız 3 gün ' Mmuharebeden sonra ikinci saflarını ileri sürmeğe mecbur kaldıkları bilhassa Ew | dedilmektedir. B. Hitler harp sahasında Paris 9 — Almanların hücuma kal dırdıkları yüz fırka 1,5 milyon askerden mürekkeptir. 3500 tank harekâta iştirâk etmektedir. Hitler bizzat harp sahasındadır. Fran- | sızlar müthiş bir mukavemet göstermek- tedirler. Bazı noktalarda kıtalar biraz geri çekilmekle beraber cephe aynen mu- hafaza ediliyor. Cereyan eden muhare- benin neticesi hakkında bir şey söylemek henüz mümkün değildir. Fransız kıtaları her tarafta dayanıyor Paris 9 (AA) — Saat 15 de Havas ajansı Askeri vaziye? hakkında aşağıdaki telgrafı neşretmiştir; Askeri mahfillerin kanaatine göre, bu- gün, çok mühim bir gün olacaktır. Her me bahsına olursa olsun netice almak is- teyen düşmen bütün kuvvetlerini muha- rebo hattına sürmüş ise de, dün hücuma kar kayan Fransız kıtaları, bugün de muharebeye aynı azimle başlamışlardır. Dünkü şiddetli muharebelerden sonra en şiddetli Alman hücumu, çıkışını ee- nup istikametinde yaparak Amiens'in €e- Bup bölgesinden Moye ırmağı üzerinde Benuvals'e 30 kilometre kadar mesafedeki Breteuil bölgesine kadar terakki etmiştir. Daha doğuda Peronne'ın cenubundan iki bücüm çıkmıştır: Biri, Oise üzerinde No- yon istikametinde, diğeri de Noyon.ile Bretenil arasındaki Montdidier İstikame- tünde. Düşmanın elde etiği kazanç yar yıttır. Bir kaç kilometreyi geçmemektedir. Almanlar Bresle ile Noyon arasında 40 fırka ileri sürmüşlerdir. Semme taarruzünun manlar muharebe mürekkep ilk larını İk safın yıpranması o kadar büyük ol- muştur ki, dün Almanlar, 20 fırkalık ikin- ci saflarını sürmek mecburiyetinde kal- muşlardır. Oise'in doğusunda, 10 Alman fırkası arhlı fırkalaria birlikte Alsnc nehrini 5e- çerek nehrin cenubündeki Tardenois yay- İas üzerinde ilerlemiştir. Alman piya- desinin ilerleyişi 10 - 15 kilometreyi geç- memiştir. Bu sabah Almanlar her tarafta taarruza aynı şiddetle tekrar başlamışlardır. Bun- dan başka yukarı Aisne'de 40 kilometre- ilik: bir cephe üzerinde yeni bir hücum vu- kubulmuştur. Bu hücum Chateau - Porelen ile Cbene - Populeux arasındadır. Bu ye- ni hücumun Soiwssons bölgesindeki hücum- ia irtibatı yoktur ve şiddetli topçu bom- bardımanlarile hazırlanmıştır. Bir müddettenberi 40 fırka tabşld edil- miş bulunuyordu. Bu sabah Alman DİY desi kütle halinde denizden Montmedy'ye kadar Pransi# kıtaatına karşı kati bir muharebeye girişmiştir. Fransız kıtaalı ber tarafta hücumlara karşı koymaktadır. Dün Porges - Les - Enux bölgesinde ser- güzeşte atılan zırhlı kol Fransız tayyare- lerinin hücumları neticesinde çok mühim zaylata uğramıştır. Bu koldan şimdi yal- niz bir kaç grup tutunmaktadır. Dört günlük muharebenin safhaları Paris 9 — Fransanm şimalinde çar- şamba günü başlayan Alman taarruzu bütün şiddetile devam ediyor. Almanlar harbin birinci ve ikinci günü bütün gay- retlerini deniz mintakasına hasretmişler, burada sağ cenahları vasıtasile bir çe- virme hareketi yapmak istemişlerdir. Fa- kat Somme nehrini geçerek bir tar ilerliyen Almanlar OBresle sahilindeki Fransız cephesini söktüremediklerinden üçüncü günü merkezde (iaarruzlarım arttırmışlardır. Dördüncü cumartesi gü- nü düşman burada yeni getirttiği 27 fır- kanın da iltihakile çok şiddetli bir taar- ruzda bulunmuştur. Fakat Fransiz cep- hesi yarılmamış, Fransızlar biraz geride- ki mevzilerine çekilmişlerdir. Bunun üzerine Almanlar dün Chateau Parcien ile Chesne arasındaki mıntakada sol cenahları vasıtasile büyük bir taarru- za geçmişlerdir. Bu suretle harp deniz- den Sedan'ın şarkına, Maginot hattının son noktasna kadar olan bütün sahaya sirayet etmiştir. Burada 1,800,000 asker çarpışıyor. Muharebe son derece şiddet- lidir. Almanlar cepheyi delerek istihkâm- ların arkasına düşmek ve bu suretle kati bir netice almak istiyorlar, Fransız askeri büyük şecaatle harbedi- yor. Baş kumandan nazik yerlere koşa- rak bizzat hareketi idare etmektedir. Al- mablar cepheyi delmeğe muvaffak ola- mamışlardır. Kaybedilen arazi mühim başlangıcında Al ında 27 fırkadan koymuşlardı. Bu Italya, Fransa mağlüp olunca harbe girecekmiş (Baştarafı 1 inci sahifede) İtalyan gemileri Meksikadan hareket etmiyor Meksiko 9 (A.A) — İtalyan hükü- metinin emrine tevfikan, birçok İtal- yan gemileri Meksika limanlarına de- mirlemişlerdir. ! Meksiko 9 (A.A) — Hâlen Meksi- | ka körfezi limanlarında o kadar çok İtalyan sarmç gemisi vardır Ki, İtal yaya petrol ihracı bilkuvve durmüş- tur. (184 tonluk Fede vapuru telsizle al- dığı bir emir üzerine ONapoliye aid * olan hamulesile birlikte Tamico'ya | Hitica etmiştir. Şanghay 9 (A.A.) — Avrupaya ha- | reket etmesi lâzım gelen 18,765 ton- luk İtsiyan bandıralı Conte Verde yolcu vapuru Şanghayda kalmak için emir almıştır. Alman propaganda müsteşarı İtalyada Milano 9 (A A.) —D. N. B. bildiri yor: Alman Propaganda nezareti müste- şarının riyasetinde bir Alman heyeti Cremona'ya vasıl olmuştur. Alman mişafirleri şerefine verilen bir ziyafet esnasında İtalyan nâzırlarından Sena- tör Farinaçi irad ettiği bir nutukta ezcümle demiştir ki: «Tarih süratle yürüyor. adalet yerini bulacaktır. İtalyanlar hazırdırlar, ancak Düçenin emrine intizar elimektedirler» Alman müsteşarı da söz alarak de» miştir ki «Almanya bu harbi iste medi, Mussolini harbin patlamasına mâni olmak için her şeyi yaptı. Bu- gün dövüsmekliğimiz sadece doğru ve Hak ve devamlı bir sulhün tesisi içindir» Filistinden hareket eden İtalyanlar Hayfa 9 (A.A) — 6 haziranda Ca- then vapurile hareket edenler ara- sında Kudüsteki İtalyan viskonsolosu ile Banco di Roma'nın ve Adrialica | ajansının bazı memurları da bulun- maktadır. Maltada herkes hazır Malta 9 (A.A.) — Halk her ihtima- le karşı hazır bulunmaktadır. Müda- fanın muhtelif şubelerine mensup her fend vazifesi başındadır. Efkâr umumiye, beşinci kola mensup oldu- gundan şüphe edilenlere karşı seri iç- raatla bulunması için hükümeti taz- yik etmektedir. Malta 9 (A.A) — Nasyonalistler- den eski adliye nazırı Carlo Mallia Roma radyosunda yaptığı bir görüş- me esnasında Maltanın İtalyaya ter- kini istemişti. Bunun üzerine Malta sendikal konseyi tarafından tertip edilen bir mitingde Carlo Mallia'yı takbih eden bir karar sureti kabul edilmiştir. Karar suretinde, Malta iş- çilerinin müttefik ordulara müzahe- ret için her türlü fedakârlığı yapmak hususundaki sarsılmaz azimleri ifade edilmektedir, La Valette 9 (A.A4.) — Malta şehir ve köylerinde müttefikler lehine nü- mayişler devam etmektedir. Korsikada karaya inen İtalyan tayyaresi Paris 9 — Molörü bozulduğu için Korsikada karaya inen bir İtalyan tayyaresinin pilotları serbes bırakıl mıştır, Tayyareciler, tâvy vyaror! eke. AKŞAM General Mittelhauser Tansanın Şark orduları yeni başkumandanının hayatı Paris 9 (A.A.) — Şark ordularında, general Weyrand'ın yerine, Şark or- duları başkumandanı olarak tayin erilen general Mittelhauser, 1676 da doğmüş ve Saint Cyr hususi askeri mektebinde yetismiştir. Askeri silsi- ki meratibi mubtelif piyade alayla- rında ve erkânıharbiye emrinde gö çirdikten sonra 1917 de kaymakam ol- muş ve Fas alayına kumandan tayin edilmiştir. o Çekoslovakyaya giden Fransız askeri heyetinin erkânıhar- biye reisliğini yapmıştır. 1930 da Yük- sek hârp şürası âzalığına tayin edil *miş ve 1939 da Polonyaya memuren izam edilmiştir. 1940 ta Şarki Akde- niz harekât mıntakası kumandanlığı- na gelmiştir. Iki defa yaralanmış, as keri madalyayı ve Löglon d'honneur nişanının Grand Croix rütbesini de hâmildir. İki defa ordu emri yevmi- sinde ismi yazılmıştır. Fransız hava kuvvetleri büyük faaliyet gösteriyor (Baştarafı 1 inci sahifede) 6/7 baziran gecesi düşman tayyareleri Düsseldorf üzerinde uçarak hiç bir as- keri hedef ve tesisatm bulunmadığı ka- labalık bir mahalleyi bombardıman et- mişlerdir. Bereket versin ki, ancak 6 kişi hafif surette yaralanmıştır. Mesken lerin uğradığı zarar mühimdir. Londra 9 (A.A.) — Hava Nezareti, | dün gece ağır bombardunan tayyarels- rinin Almanyada ve şimali Fransada as- keri hedeflere hücum ettiklerini bildir- mektedir. Abbeville'e iki defa hücum edilmiş, mühim bir demiryolu köprüsüne, bir mühimmat deposuna ve düşman tayyare meydanlarına doğrudan doğruya bom- balar isabet ettirilmiştir. Hollandada Eindhoven'de kâin düş man tayyare meydanına da gece hücum edilmiştir. | Düren, Essen ve Euskirchen civarla” rında demiryolu depoları bombardıman edilmiş ve bu bombardımanları büyük ANKARA RADYOSU 10 Haziran 940 Pazartesi 1230: Program ve haberler, 12,50: Ala- | turka plük, 14: Alafranga plâk, 18: Prog- | ram ve alafranga plâk, 18,30: Caz orkesira- m, 1910: Türk müziği, 1945: Haberler, 20: “Türk müziği, 2030: Konuşma, 2045: Türk müziği, 2110: Konuşma, 2130 Alafringa konser, 2240: Ajans ve borsa haberleri, 2250: Alafranga plâk. A Kadıköy İlkokullardaki yoksul ço- cuklara yardım cemiyeti reisliğinden: Ce- miyetimizin umumi heyeti 18/8/940 salı gü- nü saat 18 de Cemiyet merkezi olan Kadı. köy C. H. Partisi binasında toplanıp zamnamenin 6 ncı maddesinde yazılı bu- suslar müzakere edileceğinden toplantıya iştirakle rey vermek hakkını haiz bulunan cemiyetimiz âzasının muayyen saatte bu- umu rica olunur. İ rek beraberlerine almışlar ve İtalyan vapurile Korsikâdan hareket etmiş. lerdir. Faşist partisi umumi kâtibi- nin tebliği Roma 9 — Faşist partisi umumi kâtibi, parti erkânına bir tebliğ gün- dermiştir. Mussolininin emrile gön deriler bu tebliğde, parti teşekkülleri reis ve kâtipleri vazifelerinden ayrıl. dıkları takdirde, bunların vazifelerini kimlerin görecekleri bildirilmektedir. "Tebliğde reis ve Kâtiplerin neden va- zifeden ayrılacaklarından behsedil- memekle beraber, bunların askere git- meleri ihtimali üzerine tebliğin gön- derildiği anlaşılmaktadır. İngiliz yolcu tayyareleri İtalya arazisine inmiyecek Kahire $ (A A.) — «British Oversea Air- ways» ın Hindistan, esmub oAfrikası ve Avustralya hattında Kullandığı deniz tay- i teşebbüste bulunmuş İ etmişti. Yareleri Akdeniz üzerinde seyahatlerine devam (edecek, fakat yarından itibaren İtalyan erazisine inmiyereklerdir. Şimdi- ye kadar bu tayyareler Brenditide tevak- kaf ediyorlardı İngilizler bir İtalyan gemisini, tevki fettiler Roma 9 (AA.) —D.N.B. bildiriyor: Stefani ajansına göre, Tanca limanından | İtalyanları alarak hareket eden İtalyan bandıralı Vulcania vapuru bir İngiliz harp gemisi tarafından Cebe- lüttankta tevkif edilerek limana sevke- di'mitir. a aitim | ! 20 Haziran 1941 MEŞRUTİYETTE SARAY ve BABIALİ Yazan; SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur, Tefrika No. 193 Said Halim paşa acele ittifak akdinden memnun görünüyordu Bu korkuya mahal kalmamış, Ak manya hükümeti talebi terviç etmiş, 1913 teşrinlisanisinde Alman heyeti askeriyesile o muksye tanzim edil mişti. 42 Alman zabitinden mürek- kep hevet (1) 1913 kânunuevveli için- de İstambüla muvasalat eylemişti Mukavele mucibince vazifesi sıri â$- keri olacak olan bu heyet hariçte en kuvvetli bir siyasi âmil olarak görül müştü; bu mukavele Almanyanın çok- #anberi başlamış oldn €Türk siyasetin- de» muvaffakıyetli bir ileri adım sayılı» yordu. Bu sebeble her tarafı alevlen- direcek bir ateş tu. Fon Sanders'in birinci kolordunun kumandanlığını da deruhte etmesi hassaten Rusya hükümetini telâşa dü- şürmüştü. İngiliz ve Fransiz eiçilerinin de kendisine ftihakile Rus elçisi sadra- zam Said Halim paşa nezdinde bir ve bir Alman generalinin bir ordu kumandanlığı deruhte eylemesi muvafık olamıyaca- ğını beyan eylemişti. Bunun üzerine bir çok siyasi muhabereler cereyan İhilâf uzuyordu. Almanya imparatoru ibtilâfın halline şu çare- yi bulmuştu: 'Türk ordusunda kulla- nılacak Alman zabitlerinin Almsnya- daki rütbelerinden bir derece yükse- ğini iktisap eylemeleri oOkontrato şartlarından idi. İmparator, Liman von Sanders'i Alman ordusunda sü- vari generalliğine (birinci feriklik) terfi etmiş, buna göre Alman heyeti âskeriyesi reisi Türkiyede müşiriyet payesini ihraz eylemişti. Bir müşir ise bir kolordu kumandasında bulunmak usulden Oolmamakla Limatı von Sanders rütbesi iktizası olarak bu kumandanlıktan müfarakat eylemek Yâzım gelmişti. İbtiâr böylece şeklen o halledilmiş idise de itilâf hükümetleri Türkiysde Alman heyeti askeriyesinin mevudi- diyeti ile Almanyanın Osmanlı ordu- suna <vazıyed» eylemiş bulunduğu kanaatinde devam etmişlerdi. Bu heyetin reisi genersl Liman von runun Türkiyede askeri mümessili addetmekte gösterdiği tavırlarla bu telâkkiyi takviye ve tenmiye eyle mekte idi. İttifaka âid ilk müzakereler esna- sında Alman askeri heydinin vaziye- tini tayin eylemeğe lüzum hissedilmiş- ti. Liman von Sanders hatıratında Almanya ile munahede akdi ve harp halinde bu heyetin vaziyeti hakkın da şu mâlümatı vermektedir: (1914 ağustos iptidalarında (2) bir gün akşam üzeri Tarabyadaki Alman 4:farethanesine (o gelmekliğim rica edildi, Orada elçi Freyher von Wan- genheim ile Enveri buldum. Bunlar Almanya ile Türkiye arasında bir gizli ittifak muahedesi projesini ha- zırlamakta olduklarını söylediler ve Türkiyenin umumi harbe duhulü takdirinde Alman heyeti askeriyesi- nin istihdamı hakkındaki mütalâamı sordular, Almanyanın Avrupada bir: harbe girişmesi halinde Alman zabitlerinin geriye çağırılması mevcud mukâvele- name ahkâmı iktizasından bülunduğu- nu kendilerine anlattım. Elçi bu sualin ancak Alman heyeti askeriyesinin Türkiyede bırakılması haline göre olduğunu söyledi. Bu takdirde ve Tür- kiyenin umumi harbe duhulü halin- de Alman zâbitlerinin harbin sevk ve idaresine hakiki tesirler icra ede- cek mevkilere tayinleri lüzumu mü- talââsında bulundum. Runun üzeri- ne Alman heyeti askeriyesine taallük eden fikra derhal fransızca olarak tesbit edildi ve heyeti askeriyeye bir (infiuence effective sur la conduite gönerale de Varmde) (ordunun umu. mi sevk ve İdaresi üzerine fi bir tesir) temin edildi, Mushede projesinin di den bana metnin asla malümat verilmedi, Bunu eylül bidayetinde tahriren rica etmekliğime mukabil Frayhev von Wangenbelm 5 eylül tarihli bir tah- rirat ile red cevabı verdi. Elçi ile En- verden aynldığım günün akşamı Enver bana: (Türkiye harbe girerse kendisinin başkumandanlık vekâleti vazifesini deruhde edeceğini söyledi. Bu tak- dirde benim kendi nezdinde erkânı harbiye riyasetini deruhde edip et- miyeceğimi sordu. Ben bu teklifi ka- bul etmiyerek harpte kıtaat sevk ve idaresini tercih eyliyeceğimi söyle- dim.) Liman von Sanders'in verdiği bu malümat da teyid ediyor ki muahe- deye ald İlk müzakereler evvelâ En- ver paşa ile Almanya elçisi Baron Wangenhelm arasinda cereyan et- miş, sadrâzam Said Helim paşa bu müzakerelere sonra teşrik olunmuş- tur. at keyfiyet ona açılmadan €y- vel Enver paşanın, Talât beyin mu- vafakatini almış bulunması pek ta- bildir. Wangenheim, temmuz içinde sadrâzam Said Halim paşaya gizlice ve resmen ittifak teklifinde bulun- ması üzerine Said Halim paşa bu teklifi hiç beklenmiyen bir nimet say- mış, elçi ile hemen müzakereye gi- rişmişti. Hakkı, Said, Mahmud Şevket pa- şalar gibi seleflerinin muvaffak ola- madıklürı bir sahada, yani büyük bir Avrupa devletile ittifak mesele- sinde kendisi —hem teklif o büyük dev- letten gelmiş olarak — muvaffak ola- caktı! Said Halim paşa, Almanya tarafın- dan bu arzunun me gibi sebep ve saiklerle, ne günlerde izhar edildiğ ni tedkik ve tamik eylemeğe bile 1 sum görmüyordu. Bu ittifak projesi- ne o kadar şiddetli bir inhimâk ile Berre A AYY Ya YY un durumunda bir sıkışıklık olmasa Balkan harbinden evvel olduğu gibi şimdi de müstağni devranasağım hesaba katmıyordu! Almanya imparatoru, Abdülhami- di ilk defâ ziyarete geldiği vakit imti- fak teklifinde bulunmuştu. Ablük hamid o zaman Rusyaya karşı vcik- tan hasım vaziyetine düşmemek, Al manyanın da hafif olmıyacağı âşikâr olan boyunduruğu altına girmemek için Alman siyasetine ve biraz hima- yesine dayanmakla berâber serbesti- sini muhafaza etmeği tercih eyle işti. Almanya ile ittifak suretile Müsel- 1es İttifak zümresine iltihak müsavi hak ve şartlarla olursa, himaye renk ve Şeklini almazsa bunu bir siyaset hatası saymak doğru görünmez, An- cak sulh günlerinde bu cihet temin edilememişti. Harp ihti lerinde çıkan böyle bir mamuk da — galip, mağlüp evvelden bilinemiyeceğine göre — belki gene siyasi hata olmazdı amma İttifak şartları devletin âtiyen, hususile hars be İştirak halinde menfaatleri ve ih- tiyaçları nazarı dikkate alınarak tan- zim edilseydi! Halbuki Rusyaya karşı Almanya gibi muazzam bir kuvvetle birleşmek €sasının lekarrürü Said Halim paşa ile tekliften haberdar bir, İki zatı tatmine kâfi geliyordu. Evvelâ iltifak muahedesinin imzası! Sonra hesap! Said Halim paşa ittifak müzakere- lerinde hiç de çetin ve kılı kırk ya- rar görünmüyordu; harp ihtimalle- rinden evvelki vaziyetle harp ihti- mali karşısındaki vaziyet arasında fark olmak Jâzımgeleceğini, ittifak şartlarının da bu vaziyet farklarına göre ve mümkün olduğu kadar te ferrüalile tayin edilmek muvafık ola cağını düşünmeğe, lüzum görmü- yordu. (Arkası var) (1) Sonra bu miktar tezyld edilmiş, yete mişe iblâğ olunmuştur. 12) Muahede ağustosun ikisinde imza olmasile bu kayıd döğru olamaz Lim n fon Sanders hatıratını künü pünü- değil, sonradan Kaleme almıştır. Bahsete kat temmuz sonlarında olmak icap