k a | | “arada Konyah İbrahim Hekkı Alrodit davan etrafında Cümheriyet gazetesinde Deşriyattar müddeiumumilik | tarafından suçlara istinaden açılan beş dava ile Konyalı İbrahim Hakkı tarahından açi mn diğer bir de Birinci davanın iddianamesinde, Cum- huriyet gazetesinin 25 şubat tarihli müs hasında «Afrodit davası» serlevbası al tında intişar eden yazı, müddeiumumi- likle istihza ve hakaret mahiyetinde gö- rüldüğü ileri sürülüyordu. Diğer iddinnamede, yine ayni tarihli Curuhuriyet — gazetesinde £ Selâhaddin Güngör im. i deiumumiyi halkın nazarı hahkar: maruz birakacak mahiyette görüldü ğü iddin ediliyordu. Üçüncü iddianame ise yine 25 şubat tarihli gazetenin Server Bedi imzalı ya- Zısı müddeiumumilik hakkında suizannı Daya edecek mahiyette bulunduğu id- diasnı ileri sürüyor ve her üç iddiane- mede de alâkadar maznunların cezalan- dınlmaları isteniliyordu. Birinci davada maznun mfatile Cum- huriyet gazetesi neşriyat müdürü B, Hik- met Münif, ikinci davanın maznunu ola- rak B. Salâhaddin Güngör ve üçüncü davada da Server Bedi müstear mamile yazı yazan B. Peyami Safn maznun ola- rak ve B. Hikmet Münif de yine her üç davada neşiyat müdürü sıfatile maz“ nun mevkiinde bulundular. Birinci dava Maznunların hüviyetleri tesbit edildik- ten ve evrak okunduktan sonra: «Af dit davası> serlevhalı yazıdan mütevel- lit birinci davadan sorguya çekilen neş- ziyat müdürü B. Hikmet Münif bu yazı- nın sadete bir tenkid mahiyetinde oldu- ğunu ve müddeivmumi ile istihza ve bakareti tazammun edecek bir ciheti ol. madığını söyledi ve: — ime davası günün vakası ol- muştu, Memleket rejimini alâkadar ede- cak mahiyette bir dava olduğu için yazı- Jan yazı bir tenkid mahiyetindedir. Müd- .deiumumiye hakaret edilmemiştir. Bu yazı bir ehli hibreye tetkik ettirilire id- diamız sabit olacaktır. Dava mevzuu yazının ehli hibre tarafından tetkikine karar verilmesini istiyorum, dedi. Mahkeme, iddia makamının talebi veçhile, yazının ehli hibreye tetkik etti- rilmesi ancak ilim ve ihtisas (işlerinde yapıldığı la > rize Münifin ba isteğinin e karar li İkinci dava İkinci davadan dolayı sorguya çekilen muharrir B, Salâhaddin Güngör de: — Afrodit davası günün meselesi ha- line gelmişti. Ben de davayı dinledim ve intibalarımı yazdım. Yazım tetkik edilirse bunda müddeiumumiye hakareti mutazamıın bir cihet olm: görüle- cektir. Ba yazı bir röportaj: ledi. Üçüncü dava Server Bedi imzalı yazının mubarriri | B. Peyami Safa sorgusunda şunları söy- Tedi: — Bu yazının, adliye ve iddia ma- | kamile katiyen alâkası yoktur. Ben yı zaımda, müddeiumumiliğe hakaret v. mahkeme kararına tesir edecek mahiyet te bir şey söylemedim. Ben sadece, Arapça bilip de Fransızca bilmiyenler- den bahsettim. Afrodit etrafında o sıra | neşredilmişti. Bu tarafın- dan da bir kitap neşredilmişti. Ben ya- zmda bunları işaretle, Arapça bildik İlerini iddin eden fakat Franmzea bilmi- yen kimselerin Fransız edebiyatı otra- fında mütalâa yürütmeleri doğru olma- dığını yazdım, d Neşriyat müdürü B. Hikmet Münif de her iki maznunun sözlerine iştirak etti- ğini bildirdi, Müddeivmumi, bu üç dava ile yine ayni gazete aleyhine ayni mevzu üzerine açılmış diğer davaların birleş- tirilmesini ve hepsinin | birden rüyetini istedi. da birçok broşürler Dördüricü dava Mahkeme bu hususta bilâhare kararı mı vermek üzere dördüncü düvanın yetine başladı. Bu dava Cumhuriyet ga zetesi aleyhine Konyalı İbrahim Hakkı tarafından açılan şahsi dava-idi. İstida ve iddiznamede Konyah İbrahim Hakkı alevhine Cumhuriyet gazetesinde bir ta- kum uydurma vesikalar neşredildiği id. dia olunuyor ve ve bu vesikalarla ken- 'disinin şahsına hakaret ve halkın naza- yında hakir düşürülecek şekilde hareket edildiği ileri sürülerek gâzetenin neşri- yat müdürü B. Hikmet Münifin matbuat kanununun 27 ve 48 ingi maddeleri de Jületile Türk ceza kanununun 480 ii maddesine göre cezalandırılması istenili- yordu. Evrilk ölmduktan söpre, bi daviya nit istida suretinin maznun OB. Hikmet Münife tebliğ edilmediği anlaşıldığından istidanın tasdikli bir suretinin kendisine tebliği için muhakeme talik edildi. inci dava Bundan sonra beşinci davanın evrakı okundu. Bu iddianamede de, Cumhuri- yet gazetesinde «Mekki Said» imzasile neşredilen ve Afrodit davasile alâkadar yazıda İstanbul müddeimumi Matbuat davaları in “ Cumhuriyet ,, aleyhindeki altı davaya bakıldı ve birleştirilmelerine karar verildi a i mabtekif edildiği ileri sürülerek o muharrir Kil Said ile gazete neşriyat mü- dürü B. Hikmet Münifin matbunt kanu- numan 27 ve İÖ uncu maddelerine ve Türk caza kahununun 273 uncu madde- — tevfikan tecriyeleri talep odiliyor- Mahkemede bulunan o maznunlardan B. Hikmet Münif bu yazının da tenkid mahiyetinde olduğunu ve müddelumu- miye hakareti mutazzamın bir cihet ol- madığını söyledi. Milddeğumuminin talebi üzerine mah- keme, halen Ankarada bulunan muhar- rir B, Mekki Saidin adresine tebligat ya- pılmasına ve kendisi duruşmadan varea- te tutulmasını arzu ettiği takdirde isti- nabe yolile sorgusunun yapılması için Ankara asliye ceza mahkemesine tali- mat yazılmasına karar verdi. Altıncı dava Altinci dava ise Cumhuriyet gazete- sinde «Peyami Safaz imzasile ve «Da- vacı biziz» başlığı altında intişar ederek mahkeme kararına tesir edecek mahiyet- te görüldüğü iddiasile müddeismumilik tarafından açılan davanın geçen celse. dan devamı idi. Bu davada maznunlar- dan B. Peyami Safa evvelce mahkeme- hin karar verdiği veçhile hazırladığı mü- ini yazıl olarak mahkeme ye tevdi etti. Bundan sonra müddeiumumi iddiana- mesini söyliyerek bugün bekilan bu alt davanın birleştirilmesine karar verilme- sini istedi, Mahkeme, ayni sebepten do- lay: açılan bu altı davanın birleştirilerek hep birden rüyetine karar verdi ve mu- hakemeyi martın İ3 üncü çarşamba gü- nüne bıraktı. Tiyatro tenkitleri: Herkes kendi yerine (Baş tarafı 3 üncü sahifede) böyle yaptı diye. nasıl ona: diyen yoksa, İrlan ve Saim da: «Fena ettiniz!» demek olur, Bedia, Vasfi, Hazımın bu oyundaki ev- za ve hareket, nezih ve sevimli söz tu- lüsilarını tekdir etmemek de fars üslü- bunu bilmemekten ileri gelir. Bu üç sa- muh; ki, IX BUN ruhunu şadediyorlar. Marivauz'yu halka sevdiren tulânt ol- muştur; bunun için de Marivaux tulüat- tan yanadır. Ondan bahseden devrin münekki şöyle yazıyorlar: «Mari vauz'yi temsil eden İtalyan aktörler di- İlimizi pek iyi bilmediklerinden halka meramlarını evza ve çtvarile anlatıyor- lar, evza ve etvar tulüatile muvaffak oluyorlar.» Marivaux da metne sadık kalınmasına taraidar değildir; hele söy- lediğini anlıyan ve anladıklarını hisse- yliyen aktörleri hiç sevmez; Di- Aktörler ne söylediklerinin Far- sözlerin değerini takdir edememelidirler...> Ona göre an- layıp hisseden aktör tulünt yapamaz, tulüat yapılmayınca da oyunun tadı çık- maz, Bedia, Vasfi, Hazım «Herkes kendi yerine» nin tadını çıkardılar, İrfan ve Saim arkadaşlari bir kalemde sildiler, Marivauz'yu da bir yana bırakıp onun isteğine sadık kaldılar. Esasen «Herkes kendi yerine» de ikinci perdenin baş langıcında entrikanın kiymeti pek kal miyor, vakaya ehemmiyet Haldun ve der? Cüneyt ne ister? Ga- «Haltetti> değe zanler nereden ve neden gelmiştir? Şi- | vekâr ne diye ve nereden çıkmıştır? Bun- ları bilmeğe, öğrenmeğe, bilmek, öğren- mek istemeğe lüzum yoktuz. Eğer «Aşk ve Baht oyunuz tercüme edilip dram | kısmında sahneye konsaydı hiç şüphe İ yok Marivauz'dan böyle bahsetmezdik; aşkı nasıl telâkki ettiğini inceler, klâsik kemedilerin kolpo ve kiprokolarını &n- latir. Marivauz' nun modern komediye neler hediye ettiğini araştırırdık. Mari vaux hakkında söylenecek çok söz var- dır, «Herkes kendi yerines de ise sade ve sade Bedia, Vasfi, Hazım var, Ar- leguin, Fransa halk sahnelerinin o meş- “hür tipi bir şoför olmuş, Ga- zanler de saf ve şapşal bir o Şarlodur; Bedianın harika diyeceğimiz kompozi- diyebiliriz. O şaheser makiyaj ile emsal- siz taklidin altında ses kraliçesi Safiye- pin gizlendiğini çok kişi anladı, Şehir İyatrosunu bilenlerin çoğu da Bedia- nın ibdamda Safiye ile Ferihayı bir ara- du mezcolmuş gördüler. Türk sahnesi- nin değerli komedyacıs Bedia «Herkes kendi yerine» deki temsili ile sanat zir- vesinin bir kademesini daha aşmış oldu. Vasfi ile Hazıma gelince: Halkı gül dürmek isteyen sanatkârlar ancak bu kadar sevimli ve sempatik olabilirler: Bilhasen ovza ve etvar tulöstlarmın — . alkış tutmamak kabil Ancak, bize Ekrem ve Cemal kardeşlerin operetlerini a Üs İüpları o kadar o eski Tai VS idi ki, içimize biran: «Sakın garya ile Saim Konur mlistear olmasın» şüphesi girdi. verilmiyor. | KÜÇÜK HABERLER: Münhal olan 4 belediye müfettişliği açılan mfsmbaka imtihanı dün bele- İmtihana iştirak et- geek Üzere 35 kişi namzed olarak Dünkü Iş işörak ettiği görülmüştür. Şehrimizi: bulunan Hak bankam Yün müdürü bey Afa Evcin, dün ekşâm- ki ekspresle Ankaraya "gitmiştir. Bugün fırıncılar cemiyetinin venelik heyeti umumiye içtimai yapılazaktır. İçti- mada eski idare heyeti raporu okunacak, ekmek işi görüşülecek ve yen! idare heyeti seçim! yapılacakır. Ticaret Vekâleti heyeti teftişiye reisi bay Hakkı Kâmil, dün, şehrimize gelmiş- tir. Bay Hakkı Kâmil, Vekâlete bağlı mü- essestlerin muamelâtını teftiş edecektir. 4 Bir müddet evvel kapunmış olan Pe- rTapalas otelinin yakında tekrar açılacağı haber alınmıştır. X Yemiş civarından geçerken Salih Ze- Ki ve Osman Zeki adlarında iki kişinin yankesicilik suretile cüzdan ve paralarını çalan Mehmed adında sabikalı bir yanke- ici dün Sultanahmed birine! sulh ceza mahkemesinde muhakeme edilmiş, Üçay hapsine karar verilmiştir. A Alln fiatleri yükselmektedir. Son gün- yea s0 10 lira 26 kuruşa kadar çıkmış- şarsk yolcu almak üzere iken makine da- #resindeki borulardan biri patlamış, vapur yolev alamadan tekrar Köprüye dönmüş- tür, Liman fen heyeti tahkikata başlamış tar. İ * İngiliz bandıralı desmere ve Anda- | dustan vapur! İ l Deke lâvha, kalı » pamuk İpliği, ke t, makine ve aksamı, otomo- İ bü aksamı, çuval, çikolata ve kakso, mu- | şambu, demir eşya, madeni yağ, zift, kim- yen ecza, iletik eşya, cam, boya, elyaf, ka- kao çekirdeği, kendir eşya, ze, lehim. pirinç boru. elekirik maizeme- unu, yak, kil, çivit, sani gübre, kırtasiye, tarçın, çay, karabiber, vernik gelmiştir. #k Necati isminde birinin polise mürüca- atla Fenerde Mollaaşkı mahellesnde bir gece Üç kiş! tar ettiğini, bilâhare bu eşyanın bir kuyu ba- şında bulunduğunu ve bu garip vaka hak- kında zabıta tahkikağınız tamik edilmek- neticesinde, bu kunduracının aklen malül olduğu anlaşılmış, ve kendisi tedavi edil- mek üzere Bakırköy akıl hastanesine sevkedilmiştir.. # Şoför Osmanın idaresindeki bir Tak- si otomobili ile vatman Mustafanın idare» sindeki Kurtuluş « Beyazıd tramvayı Pan- gali: durak yerinde çarpışmış, otomobili ha- sara uğramıştır. # Sirkeci - Topkapı arasinda sefer ya | pan 20 numaralı tramvay arabası, dün ak- * şam fzeri Sulkımsöğudde hattan çıkmış. bir müddet bu yüzden münakalât sekteye uğradıktan sonra tramvay tekrar yolüna k Türkiye turing ve otomobil klübünden: * Mei umumiyeye badim otmiyetlerden olan ye turing ve otomobil klubü s0- belik heyeti pizamnamesinin 8 ner maddesi mücibinet nisanın 5 sna müsadif cumar- tesi yünü öğicden sonra saat 3,30 da To- katliyan otelinde toplanacağından vasıfla- rı mhekir maddede münderiç azanın teş- rifleri saygı ile rica olunur. Tepebaşı. Dram kısmı Gere mat 20,30 da Oo KADIN a ŞEHİR TİYATROSU iLE Gece saat 20,30 da 4 ban BUGÜN IPEK ZA Bugün her cephede “LÂ İ Bu müstesna eseri yazılmıştı. aha bunlardan 77 namredin gi Şirkeli Hayriyenin 63 numaralı vapu- | ru, evvelki gün Üsküdar iskelesine yana- | #i, abonit eşya, örme tuhafiye eşyası, amon- ndan soyulduğunu, palto, | caket, şapka ve atiısmın alındığını iddis | te diduğunu yarmıştık. Yapılan tahkikat | İstiklâl cad. Komedi kasma HERKES KENDİ YERİNR “LOREL- Belediye kooperatifi feshedilecek mi? Belediye kooperatifi senelik umumi he- yet toplantıs 22 mart cumartesi sedarlar arasında kooperatifin zarar etti- Bİ yolundaki rivayetler de aynca mevzuu bahsedildikten sonra fin mesai- Sine devam Yoyn ademi devamina karar ecektir. Kooperatifi. alâkadar bam kimüelarin. söylediğine göre 23 YMarttaki heyeti umumiye içtimainda fesih karın verilmesi kuvvetle muhtemeldir. Toplantıda aymes belediye kooperatif bakkaliyesinin memur olmıyanlara aatış yapıp yapmaması hususunda da karar ve- rilecektir. 22 marttaki umum! heyet top- lantısına bütün Azanın iştirakleri riyaset- çe temenni olunmuştur. B. Cemal Nadir Güler'in dün geceki konferansı Karikatüristimiz B. Cemal Nadir Gü- ler, dün akşam Şehremini Halkevinde (Karikatür güzel sanatlardan mıdır) mevzulu şayanı dikkat bir konferans vermiştir. Fevkalâde kalabalık bir me rekl kütlesi konferansı alâka ile dinle- ZE A Tekrar tekrar görmek 2 Birinci mevki Hususi balkon BU HAFTA İstanbulun oen geniş, en rahat ve nezih, sesleri gayet temiz ve tabii veren makine ve tertibatla mücehhez Çemberlitaş sinemasında TÜRKÇE SÖZLÜ 2 ŞAHANE FİLM 1 - Tekmil Şarkın bülbülü, Ses Kraliçesi ÜMMÜ GÜLSÜM'ün fevkalâde şarkılarile sizi teshir edeceği VE D AD (FT A“NSPFK““E-S1.R EE) 2- Emsalsiz 2 Fransız Yıldızı: CHARLES BOYER ve ANNA BELLA'nın misilsiz şaheserleri CLAUDE FARRERE'in meşhur romanı a çikoLAT CEMİL CEMİL ASAMELA ediniz. Şehremini Halkevinden : Evimizde ' 9/3/1040 Gumartesi' günü ak- sami saat 2030 da umum! bağcılık hakkın- da Zirnat mektebi mua/İlmlerinden bay Necati tarafından bir Konferans verfle- tektir. Daretiyeler Ev sekreterliğinden alınır. Eminönü Halkevinden! Cağaloğlunda- Xi salonumuzda: 1— 7/8/0940 perşembe gü- nü sâat 18,30 da Ord, Profesör Dr. Mazbar Uzman tarafından (Sıhhat dosyası ve bel- di terbiye) mevsulu bir konfe: ceklir. Davetiye yoktur. 2 — Türkiye san “mektepleri mezunları cemiyetinin seri kö: feranslarından altıncısı 8/3/M0 cuma ç mü saat 14 de Lokman hekim tarafından verilecektir. Mevxu (Mekteplilere mahsus çok #ararlı âdetler ve tehlikeli hastahıklar) - dır. Bu konferansa yalnız erkekler gelebilir. 3 — 8/3/940 cuma ve 9/3/940 cumartesi ak- şamlar: saa: (20,30) da evimiz gösterii şu- beşi (Tipi) piyesini temsil edecektir. Dave- tiyalerin evimiz bürosundan alınması rica olunur. R 2» Bugün Şehzadebaşı TURAN Sinemasında #nammuz İstanbul halkının bu iki büyük filimleri görebilmesi için PERŞEMBE ve CUMA toplu aileler için TENZİLÂTLI FİATLAR yapılmıştır. 2 kişi 3 kişi 4 kişi 25 35 45 Ke. 40 50 6 Kış. Bu senenin iki büyük Türkçe filmi birden: Şarkın ses kraliçesi ÜMMÜ GÜLSÜM'ün çok muvaffak olduğu büyük şark filmi: 1 - VEDAT (Yanık Esire) Türkçe sözlü ve Arapça şarkılı 2 - HACI RESUL Telefon: 22177, Matineler saat 11 den itibarendir. Gelecek program: BÜYÜK DANS: FRED ASTAİRE ve GİNGER ROGERS HİNTLİLER GELİYOR: JOHN MACK BROWN Aşk, Zafer ve Müthiş maceralar Türkçe sözlü, şarkılı ve musikili Beşiktaş SUAT PARK sinemasında Kadınlar Hapishanesi Vivlana Fomance — Seanslar: 2,30 -7 Dünya sinemacılığının kahkaha krallarının en son, en yehi ve en güzel tilimleri HA F-E-R (Türkçe Sözlü) Aynes: Cürhur Relsimiz Mil Şefin Doğu seyahatleri ve FOKS en son dünya ve harp bavadileri Bugün SARAY ve MELEK "izm Sinema dünyasının EN BÜYÜK ŞAHSERİ AŞKIN SESi we JEANETTE MAC DONALD-LEW AYRES DİKKAT: Geceler için yerlerinizi evvelden aldırmaz. Tel, MELEK: 40868, SARAY: 41656 sönerken, dünün ölüme meydan dünyasına her gün yeni vayfi gl kudretli artist POL “LO0İS PASTEÜR'ÜN HAYATI, Beşeriyet tarihine on parlak zaferi kazandıran bir Alimin hayatı, Tıp âleminde en büyük aşkı yaratan bir feziletin timsali, DÖNÜŞÜ bütün dünyaya baş eğdiren bir sanat LE SiNEMASI Bu akşam leke e yökmek ahsiyelerine takdim otmakle senmuz bir yurur duymaktadır. Yal GL İİİ İRİ İn öle han KARA ALAY - 830 da dier metle selâmlıyalım. Sinema 'A LOUİSE... Sevimli DO inkılâbı yapan bir dâhinin müca- #bidesidir.