AKŞAMDAN AKŞAMA vi ; Kitabın kıymeti Muharrirlerin bulundukları bir mecliste konuşulduğu için, başkaları da yazacaklar mı bilemiyorum; fakat ben şahsan kaç defa tekrarlanan bu mevzua avdetten kendimi alamıya- cağım, Eseri olan kalem erbabına mütema- Giyen şu tarzda mektuplar geliyor: t > ediniz. Halbuki yalnız Halkeylerinin sayısı iki yüzden fazladır. Bir o kadar da diğer olduğunu farzedin. Muhu yarımışar lira kıymette yirmi kitabı olsa da bütün bu teşek- küllerin hepsine birer külliyat gi derme; alksa dört bin lira eder. Üstelik posta parası!... İnsaf! Kaldı ki basılan kitap değil siddir dir. O da bedava gönderemez. cemiyet irin muharrire tâbie Onun sermayesi» Bir vilâyet merkezinin münevverle ri bir a takdirde bile türkçede intişar etmiş, okunması ken- dilerince nüsha g aya geldikleri u edilmiş eserlerden birer a vay müellifin de, maarifin de ba ki mazları tâbiin de, bayiin de, Şina gelenler #ir doktorumuz anlattı: Kurulla biri mükellef bir kütüph Bina beton, ımızdan sâlonu — yaptırmış. dolaplar ceviz, iskemle ve ma- modern, Bütün bunlara binler- ce lira gitmiş ,— Lâkin kitap hs Sisat bile ?.: Hattâ tah- unutmuşuz.. kat ne kur böylelikle | Müelliflere ve tâbilere | birer mektup yollarız, bedava gönde- rirler... Olur biter İ Kitahın malda ka misallerde de namuskâr ymağ - Hayır, unutmadık; naz idareci isal olduğumuzu t edeceğiz n sayılmamasını baş- rüyoruz, Pek çok n bir iğ- meyi bile geri vermek için çırpmır da, okumak aldığı kitabı insan ödünç üzere ihmal eder, vermez. Belki de kültürümüzün aksak kal- | ması, kitabı binanın tuğ sanın tahtasından dı "sından, ma. | rsiz sayma» | mızda Şoförlere yeni bir iş 1 vaktim pek daralmıştı. ı uğrayıp yazılarımı bı Kadıköy vapuruna yetiş» yordu. Bir taksiye atla- prübaşina vardığım giltiğim tak- kaçıracağımı anladım. hı şu otomobilde bir ahbabım dird ' olsa d leri onunla - diye düşündüm. « Ya- hut da, ah Viyana indeki gibi bu- Yada da bir Dienstman teşkilâtı olsa... Kasketinde köşe gönderser numarası da yazılı olarak iş bekliyen bir Dienst- tinizi, yahut nda man'â p vap mektubunuzu tesli lim edersiniz, derhal yerine götü- | Tür.» Fakat işte Müseçe, ieeccel değil miydi? Numarası var, © di i da bu vazifeyi - taksinin yazacağı Para mukabilinde - $u şoförün de büviyeti pi mükemmelen görür. Nite tekim gördü de, AYNİ üret kullandım, me de ins Başka seferler, Hemşerileri. çok kere insan » bir MWra, ki lira garesini bulamaz, | ve ederim den Yârım Tir çıkarır dn rine bir Dakiderde körgül Temizlik mücadelesi Mekteplerde talebenin te- mizlik vaziyeti tedkik edilecek Bit mücadelesine şebrin her tarafında dram. edi Bekâr odalarında, han- larda oturan bekârlar munt hamama, 1 geçirin başka ev, bark sahibi bazı da lâyıkı veçhile temizliğe riayet etmedikleri ktadır. Evlere girerek bitli dana çıkarmak İçin mahkeme K nan ihtiyaç vardır. Bu da hemen hemen kabil değildir Bu 1 ni bin 1 ie muallimler, ni yakından | Üzerlerinde bit lunan nal temizliğe gü bu i eleri halk hamamlarına eşyalarını da etüyder mücadelesi Herkes bir karga öldürüp teslime mecbur tutuluyor mücadı rülm her Üsküdat dürmek çok müşkül oldu; tır. Bası kimseler de Üsküdar yaptırıl: Halbuki işte her yerde, hem de süra hassasına malik taksiler var. Bunlar. dan İstifade edersek, şoförlerin de işi artar, | Belki, Belediye, yahut Şoförler çe- miyeti, bütün şoförlere birer makbuz defteri tevzi eder de, bu usul şehrimiz. de hem taammüm eder, hem de bir intizam altına alınır. | (Wâ No) | Haklı şikâ iyetler Soğanağa mahallesinin tulumba sokağı çöplük halindedir mezbelelik kazma kürekle gelip duvarları yıktı- Yıkmakta ettikleri gibi ba na kadar yapılmadı. Buraya teğ- rif edip te bu yolun 11 görseniz bir eye tövbe edersiniz. Zira çöplük ve helâdan başka birşey nazan bahçeleri yel aziyet ve muhiti daha geç si seniz nazarı € şel, ev- atmakta iken du- if yerlerinde, dar edilen 4 aldırılmıştır. e yanaşan bir .vapurdan yolcular çıkarken Fuad adında birinci çekilen miş ve tev- kif edilm 4 Yüncüler ei heyet toplântlasını da y Ti poru miyeti senelik dün Meyn Jantı 15 tarafın muh an aze edilmi Beleğ asmları açmağ, nüdürlüğü İtalyadan rtmiştir. Bu fidanlar usulünde ve tel Ör içinde çoğaltılacaklardı w KÖYDEKİ DOST Yazan; Burhan Cahid Arkadaşımızın bu yeni eserini bugünden itibaren bütün kitap- çılarda bulacaksınız. Ölüm cezasına | çarpılması istendi Şaban, iki kişiyi kendisini müdafaa için öldürdüğünü iddia ediyor ehdisin u eihetin ci sebep ola ir, Maznun nde israr idürmek İ yorlardı. Ber n ta- ancamı ataşledim vrakin keme verilmesi için Gümrük ve İnhisarlar Veki- linin tedkikleri İnhisar Hırsızlık dönüşü boğulmuş Bakırköy sahilinde cesedi bulunan İzzetin macerası ade bulu- Evvelki gün Bakırköy sahiller ban bir cesedin hüviyetinin edildiğini ve bur boğulduğu laşılıyor Esrarlı sigara vermişler Ahmed Bultanahmed bir fa- muvüzeni Ahmed tevkif odil- | İSTANBUL HAYATI Dünya vaziyetini anlattı Ada vapurund köşesine çekilmi Arkadaşı sordu: güzele Dünya vaziyetini iyi bi ten vakit bulup gazete maz Anlat bakalım; har yok?. rd — Eee, sen yamıyoruz. p ha vadislerinden ne var ne Kaşlarını arak hem dı sun? Av. — Hangi harpten bahsediy — Canım, hangi harp olacak rupadaki harp işte — Amma yaptın saatten bahseder gibi harp» deyip geçiyorsun. kaç tane harp var, düşüns Arkadaşı indeki sAvrupadaki Avrupada ne ha yretle yüzüne baktı; — Garp cephesile Fin - binden başka ne var?.. Öteki, müstehzi bir tebessi lerini süzdü Sovyet har- le göz- Hımmma... Demek işi bu kadar başit görüyorsun öyle mi? Her gün türlü yeni bir isimle ortaya çıkan türlü harplerden haberin yok ha? Baksana azizim, her gün bir harpten bahsediyorlar. Cepheler- deki kara harpleri, hava harpleri, de- niz harpleri. Daha g nutuk ropağanda harbi, abloka har- gazeteler lerde, harbi, bi, ekonomi harbi, petrol harbi, mat buat harbi, politika harbi. Söyledikçe asabileşiyor, sesi yükse- liyordu. Derin bir nefes aldıklan sonra başını salladı: — Daha sayayım mı? Bitaraflara karşı tehdid taarruzları, sık sık tek- rarlanan sulh taarruzları, hayat sa- hası taarruzları.. Haydi ol da gazete okumakla çık bunların içinden. Avrupa İşleri öyle bir arap saçına döndü kİ, içinden kimse çıka- mıyor. Bunların hepsini değil, anlamak bile kabil değil, Fğer cephe harplerinden soruyorsan, onu anlatmak kol lam, sen ay mı? Alaylı bir eda ile devam etti: — Şimal cephesinde bakalım, kuv- vet mi galip gelecek, zekâ mı?.. Garp cephesine gelineeece.. Dini efsane lerdeki «Eshabı Kehf» | gözünün ön ne getir. Şimdilik hepsi ağır bir uy- kuda, Arasıra derin köşesinden bucağından çıkan İri si- nekler ya yükseliyorlar, biribir- lerile Fakat, onların kanat vızıltıları mağaradakilerin kıl- larını bile kıpırdatamıyor. — Peki, bunun sonu ne olacak?... mağar: arpışıyorlar. — Haaa, orası şimdiden kestirile- her halde yakında «Kıt. sak. 0. bir defn havlama p ortalığı yaygaraya ver ri de yerlerin. kızılca dığım çeşit mez amma, mir» uyan; ya başlay ce öteki mağ den fırlıyacaklar ra sakin! ve kopacak. Biraz evvel si çeşit harplerin bir araya topla kaburgaları üze Tayıverecekler rültüden de o zaman partiyi kazanacaklar. ya dünya vaziyetini!... Cemal taarruzların hepsi çatlak nıp dünyanın inde birdenb're Eğer dünya, bu gü- lamca çıkabirilse, işte kurtarabilenler Şimdi anladın postunu tetik ÖNÜMÜZE ÇIKAN FIRSAT! DEKORASYON MAĞAZASI, DÖŞEMELİK, PERDELİK KUMAŞ ve TÜL PARÇALARI ile yalı yastık, bebek, masa ondan elliye imbası ve & yüzü mütöcaviz muht abajurlardar adar tenzilâtla satmaya Bu Satış On Beş Gü dit bibi mürekk vazo, porselen eşya, p bir stoku yüzde d1, n Devam Edecektir. Bay Amcaya göre bu dar. | -« Elimde olsa soyadı gibi bunun da bir çaresine bakarım... . Âlâ Peyami Safa varken Server Bedi'e ne lüzüm vâr?... .. (VA - Nü) dururken Hatice Süreyya da ne oluyor?.. Hem bunlar | rın faydası ne?... İ imal en. B A,— Çok!.. Müstakbel edebi çılara Âşık paşa - Yunus Emre neyin- den bir tedkik mevzuu oluri