.AKŞAMDAN AKŞAMA «Aptal» çocukları tedavi eden bir müessese nden vapurla geçer- ken Sahile doğru bakarsanız, kırmızı Tenkte, gayet büyük binalar görürsü- emi Bunlar tütün depolarıdır, Bin- en fazla işçinin çalıştığı asri fabri- ı lıştığı Müdürü dostum olduğu için mües- Seseyi gezdim. Yemekhanesinden has- tanesine, aptesanesine (Okadar en halkçı, en asri düşüncelerle bina edil- Miş. «İnsan», burada şerefli mertebe- sine çıkarılmış. Türkiye Cümhuriyeti hükümeti, amele olarak çalıştırdığı Yatandaşlara ne derece kıymet verdi- Eini bu eserle de bir kere daha gös- teriyor. Şimdi artık, devlet, beş on bin işçi- nin birleştiği Kazlıçeşme, Haliç sahil- leri gibi mıntakalara da dönerek: — Ey hususi müteşebbisler! Siz de beşer onar aranızda birleşerek, her bin işçi için, müştereken, benim yap- tıklarımı taklid ediniz: Yemekhane- leriniz, hastaneleriniz, aptesaneleri- hiz benimkilere beszesin... - diyebilir. « Zira, ben inhisardan istifade eden bir sanayile para kazanıyorsam, siz de himayeci siyasetime sığınarak zen- Ein oluyorsunuz. Hakikaten de, Üsküdar depoların. daki tesisatın herşeyden evvel bir nü- Müne mahiyeti vardır. Bunlar, sosyal tesisat olmaktan ziyade kültür teşek- külleridir. Burada bir müddet çalı- şan amele ile hariçten yeni gelen işçi Arasında «şehirli ile köylür oderece- sinde bir fark hasıl olmaktadır. ... Asıl hoşuma giden, beni heyecan- landıran, işçi çocuklarına aid kısım oldu. Yakında, buranın resimlerini de gazetemize dercedeceğim. Tütünde çalışan kadınlar eskiden minimini yavrularını şurada burada, konukomşuya terketmek mecburiye- tinde kalıyordu. Çocuklar o sefalet- ten kurtulmuş; kimsenin tasavvur edemediği hir refaha Bail olmuşlar- dır. Kıyafetlerile, oturma ve oynama salonlarile, öğle uykusunu kestirdik- | leri yatakhanelerile, banyo daireleri- | Je, yemekhanelerile, bir hamlede Bir- leşik Amerika seviyesine sıçrayıver- mişlerdir. Asıl söylemek istediğim zekâ me- selesi... İşçi çocukları arasında evvelâ | bazı gabiler, aptallar, dejeneteler kaydedilmiş. Boyca serpilmiş, yaşı İleri öyle çocuklar ki, kendilerinden daha küçükler derecesinde konuşa- | miyorlar; lâftan anlamayıp aptal ap- tal bakıyorlar, Şayed eski şeraitte kalsalardı, bun- | ların dimağ kabiliyeti uyuşup kala- caktı şüphesiz. Fakat mütehassıs mürebbiyeler ve bakıcılar, bu «gabi» leri (2) birdenbire akıllandırıverme- sin mi?... Meğer, zavallılar sahiçi ah- mak değillermiş! Annelerinin teslim ettikleri yerlerde: «Sus! Otur! Ağız açma! Sual sorma! Şimdi kafana İndiririm!» terbiyesile yılıyor, siniyor, beyinlerini"kımıldatımak imkânını bu- lâmiyorlarmış. | ... Geçenlerde mualimlerden mürek- keb bir mecliste otururken bizim mekteplerde pek çök «aptal, müte- reddi çocuk» olduğu konuşuluyordu. Öyle ki ancaba ırkımızda bir bozuk- Tuk mu var?» şüphesine bile kapıl- dık, Hayır, ırkımızda bir bozukluk yok “lhamdülillâh... Olsa olsa terbiye sis- ŞEHİR HABERLERİ Umumi meclis elekrik ve tramvay bütçelerini müzakere ve kabul etti Tramvay ücretleri indirilecek mi ? Umumi meclis dün birinci reis vekili B. Necip Sordengeçti'nin relsliği altında top- lanmuştır. Vefat eden âzadan B. Haydi Uğurun hatırasına hürmeten üç dakika ayakta süküt edildikten sonra muhtelif mazbatalar okunmuştur. Mülkiye ve Kavâ- nin eneümenlerinin müşterek bir mazbata sında Belediye zabıtası talimatnamesin? şu maddenin ilâvesi teklif ediliyordu: «Han, apartıman, ticareihane gibi umu- ma mahsus binaların medhallerini dükkân ihdası veya seyyar satıcı ikamesi suretilş işgal etmek veya ettirmek momnudur, Bu memnuiyete pasajlar da dahildir.» Bu tedbir, yangın tehlikesine karşı alın- maktadır. Mazbata kabul edilmiştir. Bunu müteakip Elekteik, Tramvay ve “Tünel işletmesi 940 bütçe ve kadroları hak- kında Bütçe encümeni mazbatası okundu. Mazbata, müeamsenin 940 senesi muhar men varidatını 9,660,000 ve masrafını da ayni surette tesbit ediyordu. Masraf büt- çesindeki masraflar da şu suretle taksim edilmektedir: Yüzde on üçü ücretler ve muhtelif yardımlar, yünde dördü idare masrafları, yüzde 36 sı işletme ve bakımı, yüzde yirmisi girketlere verilecek müba- yan bedeli, yüzde 24 ü sormayo tezaydü. yüzde biri de masrafın kesirlerini teğkli ediyor. Varidat cedvelinin birinci kısmına yöre 940 elekirik hasılatının muhammen mik- tarı 5,150,000 liradır. Umumi müdür B, | Mustafa, Hulki, âzadan B. Raşidin bir su- ali üzerine şu Iznhata verdi: — Son zamanlarda harp dolayısile elsk- Trenlerin hareketi Çan çalmak usulü kaldırılıyor Devlet Demiryolları, trenlerin hareket şekli hakkında yeni ve esaslı bit karar ver- miştir. Şimdiye kadar trenler, evvelâ ha- Teket memurunun bir düdüğü, müteakiben de üç çan darbesi vurulmak, ayrıca ca şeftren tarafından bir boru öttürülmek su» retile uzun merasimi müteakip hareket »$- tiritmekte idi, Demiryollar idaresinin yeni kabul ettiği * gekle göre, kalın bir tahta çubuk üzerine geçirilmiş, bir tarafı kırmızı, bir tarafı yo- sil işaretli madeni Jâvha, hareket memur tarafından makiniste gösterilmek suretile tren vaktinde derhal hareket edecektir. Bu suretle çan çalınarak biz takım koj- maların, telâşların ve trene stlamalar 6$- nasındaki kazaların önü alınacaktır. Bu yeni işaret lâvhaları tamamile hazaf- la ır, Önümüzdeki ay buşından itiba- ron tatbizat başlıyacaktır. İki araba bir çocuğun üzerinden geçti Dün, Nuruosmaiyede Vezir hanı öadde- #inde feci bir araba kazası olmuştur. Bu cadde üzerine ahçı dükkânında çi- raklık eden on boş yaşlarında Şevki ismin- deki çocuk, bir aralık caddenin bir tara- fından öbür tarafına geçerken sürücü İs- mailin idaresindeki bir araba süratle gs- lerek çöcüğa çarpmış, yere düşürmüştür. Şevki, kanlar İçinde yerden kalkmağa uğ- râşlağı bir sırada bu sefer, İsmailin arabm» &ıni takiben ilerlemekte olan Mustafanın idaresindeki yük arabası da çocuğun vü“ cudü üzerinden geçmiştir. Kazayı görenlerin feryadları üzerine hot ix! araba durdurulmuş, İşe polis el koymuş. | yaralı tedavi altına aldırılmıştır. İki ara- kalanarak haklarında kanuni temimizde aksaklık v «mektepten evvel çocukları barındır- ma müesseselerinin çoğalması, yuka- riki misalde olduğu gibi aptal ları (21) kasa zamanda akıllı çocuk hali- | (Vâ-Nü) Bay Amca ve sanat g trik sarfiyatının azaldığını görüyorur. Son iki, üç aylık hasılatı nazarı dikkata alarak ölecek senenin hasılılıni o Olr miktar az tutluk. Klekirik şirketi, Tram- Yay İdaresine elekfrik cereyanını bira pahalıyı satıyordu. Biz Nafia Vekâletine müracaat ettik; tramvaya verilecek eere- yan ücretinin indirilmesini istedik ve bu- na göre bir de tarife yaptık. Bu takdirde tramvay ücretleri de belki biraz inecek- tir» B. Ksad, otobüs servisleri hakkında İza- hat istedi. Umum müdür, vaziyet müsali olursa idarenin otobüs İşleteceğini söy- Jedi. Azadan B. Zahid, Taksim ile Beşikta; arasında idareye mahsus otobüslerin ı$ kuruşa yolcu naklelmesinden şikâyet etti, Rels muavini B. Rifat, bunun tedkik eği- Jeceğini söyledi. Âmdan B. Raşldin bir suali üzerin umum müdür, mütssesenin bankada vi? milyon yüz bin lira bir parası olduğunu bildirdi, Bundan sontâ kadro meselesine geçil- di, B, Hamdi Rasim, kadroya konan maaş miktarlarına itiraz etti ve bugün maaj alanların maaşlarını kösmemekie beraber kadroya fazla miktarda maaş konulma sına itiraz etti. Encümen reisi B. Hal Hilmi, kadronun €sâsli surette. tedkiki için altı aylık bir zamana muhtaç oldu- unu ve yapılan kadronun Barem kanu- nu hükümlerine göre tanzim edildiğini ve ayrıca bir zam yapılmadığını söyledi ve" Karilerimizin mektupları Feneryolu eczanesi sahibinin bir tavzihi Bayın garelenizin 24/11/0939 nüs- hazında okuyucularınızn mektupları sütununda eczanem nakkında vaki şikâyete uşuğıda cevap veriyorum: 1 — Eczanemde telefouun kesilmesi telefon idaresile aramızda munzam bir zii meselesinden hadis olan dava üzerinedir ve dava elyevm (Sultan- ahmet birinci sulh hukuk mahkeme» sinde $39/1814 dosya numarasile gö- rülmektedir. 2 — Elektrik inkıtaı o gece bir kon- tak sebebile ancak yarım sast sür- müştür ve Kadıköy elektrik idaresin- den tahkiki kabildir. 3 — Fezanelerde bulunması moe- buri ilâçlar Türk Kodeksine yazılı ilâçlarin müstacsi vekayle mahsus müstahzarlardır. Büümum tıbbi müstahzarların bu- lundurulmasına ne kanunen mecbu- riyet ve ne da maddelen imkân var- dır, Fakat müraenat vukuunda ©- Zanemde bulunmıyan Sir ilâcı da ya- rm saatte tedariki temin eylemekte- yiz. Feneryolu eczanesi sahibi Şevket Korol B. Nusret Belediye eski makine müdürü beraet etti Bazı evrakı imha etmek, bir kısmını mn- | âmeleye koymamak ve sair suçlardan maz- nunen mahkmeye verilen Belediye Fen he- yeti sabık makine müdürü B, Nusretin *nu- hakemesi dün asliye birinci ceza mahka- mesinde biti iştir. İddia makamı, B. Nüsrete fsnad olunan bir kısım suçların sabit olduğunu ileri sü- rerek cezalandırılmasını istemişti, Mahke» me, İzdkikat neticesinde B. Nusretin maz nun bulunduğu suçlardan hiçbirini sabit görmemiş ve dünkü ctisede R. Nusretin bü- tün suçlardan beraetine karar verilmiştir. — Geçen gece, Halkevlerinin birinde bir sanat ve edebiyat gecesi tertip edil. MİŞ bay Amca... «. Ben bulunmadım amma işiltim: Toplantıda bir çok doktorlar... ecesi!... «Şayet daha fazla ileriye gidileeydi, Tram- vay ve Elektrik işleri sekteye uğrardı. de- miştir. Bunun Üzerine umum müdür söz ala rak dedi ki: — Şirket zamanında memurlara maaş- lardan başka ayrica prim de veriliyordu. Meselâ Silâhtarağa fabrikası müdürü her ay mühim bir miktar kaybediyor. Bun- lar, bu idarenin mütehassıs memurlarıdır. bunların yerlerine diğer mütehasswlar bulamayız. Şimdi biz, Barem kanununun müsaadesi nisbetinde bunları tatmin edi- yoruz. Bu vâdideki münakaşadan #onra Aza- dan B. Hamdi Rasimin 939 bütçesinin, ya- ni şimdi alman maaşların İbkası hakkın- daki teklif red ve bütçenin varidat kıs- mı kabul edildi. Azadan B. Zahid, idarede müdürlerin otomobilinin fazlalığından şikâyet etil Umum müdür, Silâhtarığa fabrikası, 9>- beke, müşteriler dairesi dürüne idareden verilen avans ile birer otomobil tedarik edildiğini ve sahipleri tarafından bu âvansların ödendiğini, be- ber otomobile ayda 40 lira masraf veril. mek üzere daha kârlı netice elde edildi- Bini söyledi. B. Zahid, Kondüktörlerin, vatmanların terfih edilmelerini temenni etti. Netice- de bütçe ve kararnsmesi kabul edildi, Bundan sonra ruznamede bulunan di- Ber bazı mazbatalar okunarak içtimaa ni- hayet verildi. Meclis bugün toplanacaktır. Dumlupınar vapu- ru karaya oturdu Yolcular Sus vapuruna alın- dılar, kurtarma ameliyesine başlandı Tekirdağından Mudan7: Dumlupmar vpuru, İmralı a karaya oturmuştur. Sus vapuru, Dümlupi- narin yolcularını almış, Gemi kurtarma | idaresi vaka mahalline Biros tahlisiye ge- misini göndermiştir. Dün akşam geç vakte kadar Dumlupinarın kurtarıldığına dair 1- ber alınamamıştır, Vapurun yara almadığı aöylenmektedir. r Vali yaralı itfaiyecileri ziyaret etti 'Tahlakalede Baltacı hanında çıkan yan- gını söndürmeğe çalışan itfaiye kuman- dan muavini ile üç nefer yaralanarak Cer- Tahpaşa hastanesine kaldırılmışlardı, Dün Vali ve Belediye Reisi B. Lütfi Kırdar, ya- nında İtfalye kumandanı B. İhsan olduğu halde Cerrahpaşa hastanesine giderek ya- ralıları ziyaret etmiştir. Vali, buradan $on- ra İtfaiye müdürlüğüne giderek yeni ya pılan binayı tedkik etmiş, bir derste hazır bulunmuştur. Tahtakale yangını tahkikatı Dört gün evvel Tahtakalede Baltacı ha- nında akşam üzeri çıkan ve dört itfaiyo memurunun yaralanmalarına sebebiyet veren yangın etrafında müddelumumlilik tahkikata el koymuştur. Yangın tahkiku- tile meşgul olan müddetumumi Bivarinle rinden B. Fethi dün Sultanahmed birinci | sulh ceza hâkimi B. Reşidie beraber yan- gın yerine gitmişler ve yanan handa ted- kikat yapmışlardır. Şimdiye kadar yapı gında kusd olmadığı n tahkikatta yan- it edilmiştir. Esnaf çocuklarına yardım Dün Mara; r, Sıvacılar, üçü Kahveciler cemiyetleri idare heyetic rafından haz an 1940 senesi bütçeleri, mürakabe komisyonuna | verilmiştir. Ba cemiyetler, bütçelerinde ayrıca bir de İş- timal yardım faslı ayırmışlardır. Ksnaf ço» cuklarının yaz aylarında açık hava kâmp- Jarına işliraklerini temin maksndile 34 es- naf cemiyetinin ayıracağı para miktarı 4 bin liradan farladır, Bu para ile 150 esnaf Çocuğu kamp görebilecektir. ve levazım mmü- | İSTANBUL HAYATI Medeniyet imtihan oluyor | Siyaset meraklısı bir ahbap müâni- dar bir tebessümle yanıma sokuldu: — Ne var ne yok?.. İmtihandan ye- ni bir haber var m Ötedenberi daima siyaset bahisle rinden zevk alan, büyük toplantılar. da bile her bahsi evirip çevirip siyası te intikal ettiren dostumun bu defa, dünyanın en karışık bir zamanında, siyaset dedikodusunu bırakıp kendisi. ni alâkadar etmiyen şeylerle meşgul olmasına hayret ettim. — Hangi imtihanı soruyorsunuz? Benim, imtihan işlerile bir alâkam yok, Mekteplerin imtihan zamanıda henüz gelmedi. Sualinizi anlıyama- dım. Dedim. Kaşlarını çattı: — Hangi imtihan mı?. Hah hah hah... Seyrettiğimiz en çetin imtihanı görmüyor musun?.. Avrupadaki mede niyet imtihanına baksana... Medeniyet ilerliyor, fen terakki ediyor. Beşeri ih- tiyaçları, insan bazusu yormadan, makineye yaptırmak için fennin sar- fettiği gayret ne büyük harikalar do- Euruyor. Tayyare keşfedildi; insanlar yerde yürümek, trenlerde sarsılmak zahmetinden kurtarıldı, Günlerce uzt yan yollar birkaç saatlik mesafe hali- ne getirildi. Elektrik keşfedildi; insan kuvvetinin başaramıyacağı işler bir düğmeye basmakla bir kaç dakika için- de yapılıyor. Radyoyu icad ettiler; dün- ya yuvarlağının bir tarafında oturup ötebaştakinin sazını, sözünü rahatça dinliyoruz. Sigarasını derin derin çekerek daha elddi bir tavırla devam etti: — Görüyorsun ya; her millet bir şey icad ediyor, medeniyet yolunda herkes bir adım daha ileri atmak için çalışı yor. Ve, günün birinde herkes eserini meydana çıkarıyor. İşte o zaman hep- sinin İpliği de pazara çıkıyor. Medeni- yet pazarında yarış başlıyor. Sen mi ileridesin, ben mi?.. Derken, rekabetin kara gölgesi, pazardaki matahların derhal şeklini değiştiriyor. İnsanları rahat ettirmek maksadile yapılan | tayyareye bombalar, mitralyözler yer- eştirilip birer ölüm ejderi halinde yine insanların üzerine saldırılıyor. İnsan kuvvetinin başaramıyacağı fab- rika çarklarını çevirmek için keşfedi. len elektrik kudreti, denizlerin dibine gizlenip, su üstünde yüzlerce mâsum insan taşıyan gemileri bir anda yedi İ kat yerin altına geçiriyor. Saz, söz dinleyip eğlenellm diye yapılan rad- İ yo, birbirlerine saldıran İnsanlar ara- sındaki kanlı boğuşmayı kızıştırıcı bir küfür âleti oluyor. Bir sigara daha yaktı. Söyledikçe asabileşiyor, sesi yükseliyordu: — İşte, baksuna; Almanlar tayya- relerle denizlere o miknatıslı maynler atıyorlar. Müttefikler de, derhal on- dan daha üstün çareler buluyorlar. Biri zehirli gaz icad eti, karşıdaki maskeyi buldu. Öteki, tayyare İle bom- bardımana başlıyor, beriki, onu hava» da kuş gibi avlıyacak toplar yapıyor. Yâni, medeniyet imtihan oluyor. Hem öyle bir imtihan ki; notları insan kanile yazılıyor. Anladın mı? Medeni yet imtihan oluyor. Dostuma cevap veremedim. sisererasem * isimlerinde iki kişi Beyoğlunda şüpl bir vaziyette dolaşır- larken polis tarafından çevrilerek üzerleri araştırılmış ve ikisinin üzerinde de esrar parçaları bulunarak müsadere edilmiştir. Emniyet müdürlüğü, kaçakçılık bürosu bune lar hakkındaki tahkikatı derinleştirmek. tedir, —cam ,« Belediyeciler bulunmuş! B. A, — O halde bir gün de tiyat- ro, musiki, resim ve edebiyat sanal kârlarinı toplayıp bir belediye gecesi yapılsal