7 Temmuz 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

7 Temmuz 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

7 Temmuz 1939 AKŞAM Sahife 3 AKŞAMDAN AKŞAMA Bütün yollar Romaya gitmez! Bir Türk - Mısır karşılıklı yardım misakı fikri, İtalyan matbuatını küp- lere bindiriyor. Stampa gazetesi, Ka- hireye şu şekilde bir gözdağı vermek istemektedir: sMısırlılara vazih ve basit dört söz söy- Miyelim. Anlaşılıyor ki Kahire zimamdar- larina evlerinde İngilizleri tutmak kâfi gelmiyor; Türkleri de içeri sokmağı isti- yorlar. O Türkleri ki, Masırlılar, aleyhlerin- da asırlarca mücadele etmek mecburiye- tinde kalmışlardır. Kardeşleri olan Filis- tinlilere ihanet etmeğe kadar herşey onlara İtalya ile meşru bir anlaşma yap- mağa müreccah görünüyor. Halbuki fa- şist hükümeti Mitir sınırlarını tekeffül etmeğe hazırdır. Müsırliların, - yanlız Mi- sirlıların, başkasının deği - Süveyş kanalına hâkim ülmasında bizim de biz- zat kedileri kadar münaflimiz vardır. LA- kin bizim girizgihlamız, tekliflerimiz bugüne kadar - diplomatca tebessümler arkasına gizlenmiş - kati bir düşmanlıkin karşılanmıştır. Gün geçtikçe bu meşkük hal ve fasledilecektir!» Buyurun bir tehdid ki, pabuç bıra- kan olmıyacak! Fukat bütün bu lâfazanlıklar ara- sında bir de itirafı aciz var; Demek Roma diplomatları Mısırı kandırmak için el altından çok uğraşmışlar da kendilerine yüz verilmemiş. Bu yolda çalışıldığına dair, İtalyan gazeteleri şimdiye kadar bir telmihte bulunmuş değillerdi. Bunu kendilerinden ilk de- İa öğreniyoruz. Nİ vadisinde düdük makarnasın- dan münasip aksi sada çıkmamış! Eh, başka kapıya! Amma hangisine? Han. gi millet sulh cephesini bırakıp şu doy. mak bilmiyen aç kurtun koynuna atı- lacak? Bahusus biçare Arnavut ku- zusunun Balkan sürüsünden ayrılış misali meydandayken! Bir de «Kırmızı külâhlı kız» hikâ- yesi (1) vardır; Saf bir yavrucak, bir nine himayekârlığını takınan canavarın yatağına girip midesine iner, Son za- manlarda bu masalın bir de «Asri kır. muzı külâhlı kız. şeklini yapmışlar. Geçenlerde bir mecmuada çıkmıştı; öyle açılmış ki, sokuluyor, yaltaklanı- yor, ha kendisini yedirecek, ha yut- turacak, fakat salyaları akan haris mahiüku bin türlü kurnazlıklarla at latıyor; dişi kurtu yutkunduğu ile bi- rakıyor. Chaperon rouge, saf bir köy- lü kıza pek benziyen ve bugünlerde pek tehlikeli yerlerde - Hacha isimli ilk avanak ve talihsiz Chaperon'un mideye indiği taraflarda - dolaşan Bulgar komşumuzu andırnıyor mu?.. Fakat ahmak olmuyanı akıllandır- mak için bir misal kâfidir! B. Köseiva- nolf ta Bulgarların ne zamane milleti olduğunu isbat edecek; Mısırlılar gibi nazikâne tebessümlerle bıyık altından gülüp sırtını çevirecek! İnsanlar bu asırda öyle ağıkgöz ke- sildiler ki, bir iki kuru lâf, bir iki ku. rusıkı, en fazlası birkaç tabur asker. le işi halledebilirlerse ediyorlar, Yoksa el ele vermiş ve mütecavizin | belini kırmağa ahdetmiş medeni beşeriyete karşı saldırmağa hiçbir gözü kızmış çıkışamıyor!... Çıkışamıyacaktır da... Milletleri haritai âlemde avcı hattına yayılmış, pürsilâh görmeselerdi, böyle Mısıra karşı deniz aşırı ağız şapırdat- makla mi, iki adım ötedeki Danzig'in kehribarına ya sabur tesbihini çek- mekle mi kalırlardı!... Biliyorlar, anlıyorlar: o Dimyattaki pirince giderken evdeki bulgurdan da olmak var. Bütün yollar Romaya git- mez: Büyük Romayı yaratalım der. ken Cayour'dan evvelki tavaifi mü- lük'e düşmek ihtimali de mevcud! Mazinin misalleri ille tekerrür edecek- — Yeşilaycılar duymasın, Nevyork Sergisinde rakılarımıza fazla rağbet varmış bay Amca... . Taksim meydanındaki su haznesi B, Prost'un plânına göre mutlaka kaldırılacak Dün bir gazete, Taksim meydanın- daki su haznesinin eski bir eser Ol- duğu için müzeler idaresinin kaldırıl- masına itiraz ettiğini yazıyordu. Şehircilik mütehassısı B, Prostun nâzım plânına göre Taksimdeki su hazneleri behemehal kaldırılacaktır. Mütehassıs da, Belediyedeki mimar- lar da su haznesinde tarihi ve mi- mari bir kıymet görmüyorlar. Yüz sene evvel inşa edilen bu binanın son zamanlarda harici cephesi de kismen tadil edilmiştir. Bu itibarla binanın muhafazasında kati bir lüzum görül- memektedir. Taksim meydanının tev- sii sırasında bu su hâznesi de kaldı- rılacaktır. Azapkapısndan o başlıyarak Âşık- lar mezarlığı, Tozkoparan, İngiliz s6- fareti önünden Beyoğlu Balıkpazarı- na çıkacak ve Tarlabaşı caddesile mu- vazi olarak Taksime ulaşacak müs- takbel cadde şimdiki su haznesinin bulunduğu sahaya çıkacaktır, Bu su- retle su haznesinin bulunduğu saha kismeri yola gidecek, kısmen de mey- dana kalbedilecektir. Ancak bu yol, on beş, yirmi sene 8onra açılacağına göre Su haznesi şimdilik yerinde muhafaza edilecek- tir, suları Memb Taşdelen ve Defneli suları ucuzlatılmıyor Belediye, şehirde satılan memba sularının flatlerini tedkik etmiş, bil- hassa Evkafın Taşdelen, ve Defneli sularının çok pahalıya satıldığını gö- rerek suyun Ucuzlatılması için Evkaf müdürlüğü nezdinde teşebbüste bu- Tunmuştu. Evkaf su müdürlüğü bu teşebbüse esas Itibarlle muvafakat etmiş, an- cak Belediyenin müracaatini Evkaf ! umum müdürlüğüne bildirmişti. Umum müdürlük, suyunun ıslahı ve tesisatı için sarfe- dilen para henüz çıkmadığından Taş- delen ve Defneli sularının ucuzlafı- lamıyacağına karar vermiştir, Evkaf yakında bu esâslar dairesinde Beledi- yeye cevab verecektir. Köprü dubalarından üçü tamir edilecek Son günlerde esen şimal rüzgârların- dan dolâyı bazı sabahlar Karaköy köprüsünün açılmasına imkân görü- lememiştir. Köprünün Açılamaması dubalardan üçünün tamire muhtaç olmasından ileri geliyor. Bütçeye ko- nan 60 bin lira ile dubalardan üçü ta- mir çdilecektir, Ayaspaşa - Gümüşsuyu yolu- nun asfalt yapılmasına başlandı Ayaspaşadan Parkoteli önünden Gümüşsuyu hastanesine kadar uza- nan sahanın asfalt inşasına dünden itibaren baş tar, sar0000100088008801 08088 8AEEENEEN ANKA se, bu daha yakındır. Hem de akla yakın! (Vâ - Nü) | (1) Le Petit Chaperon Rouge. ve Galiba Avrupanın ortasında | kaplan kesilenlere karşı durmak ke bu iki memba | ŞEHİR HABERLERİ Karilerimizin mektupları Istanbul civarındaki asfalt yollar Atinanın etrajında 200 kilomet- relik asfalt gezinti yolu olduğu halde bizim İstanbulun bu tarz- da ancak 50 kilometrelik yolu ol duğunu dünkü gazetelerden biri yazıyordu. Bühassa Bakırköyünden çıktnı- ca İstanbula doğru gelirken bez fabrikasının önü fevkalâde bozul- muş, çopurlaşmiştır. Öyle ki, oto- büsler, otomobiller burada âdeta ârzalı bir şosede imişler gibi ih- tiyatiı davranmak mecburtyetin- de kalıyorlar. Bozulanı derhal tamir etsek ileriki mühim masrafları önle. miş olmaz mıyız? Şoförlerden bir grup 4 Zorla güzellik? Bir apartıman kapıcısı kendi- sine yüz vermiyen bir kızı yaraladı Dün öğleden sonra; Beyoğlunda bir apartımanda ağır bir yaralama vakası olmuş ve bir apartıman kapı- cısı genç bir kızı muhtelif yerlerin- den yaralamıştır. Vakanın teferrüatı öyledir: Sakızağacında apartıman kapıcısı otuz dokuz yaşlarında Ali isminde bir adam son zamanlarda, aynı semt- te B. Yaninin kızı Marika İle müna- sebet tesis etmek İstemiş, fakat red cevabı almıştır. Alİ, dün akşam üzeri, kızın oturdu- Eu apartımana giderek içeri girmiştir. Bu sırada Marika ile karşılaşmıştır. Ali, Marikaya gene bir takım sözler Söylemeğe başlamış fakat, Marika Aliye aynı soğukkanlılıkla mukabele etmiştir. Bu hal karşısında asabiyete kapılan Ali; üzerinde .bulundurduğu bir bıçağı çekerek genç kızın üzerine atılmış ve gelişi güzel saplamıştır. Marika feryad ederek imdad çağı- rınca apartıman sakinleri yetişmiş, bu sırada Ali kanlı bıçağlle kaçmak istemişse de az sonra polis tarafın- dan yakalanmıştır. Marika tedavi al- tına alınmış olup Ali hakkında lâzım gelen kanuni takibat yapılmaktadır. İtfaiyeye alınacak malzeme İtfaiyeye alınacak yeni vesait ve malzeme için bu seneki bütçeye 72 bin liralık bir tahsisat konmuştu. Bu tahsisata göre bir otomatik merdi- ven, dört pompalı kamyon, İki aro- zöz, Iki molör pomp ve 11 metre hor- tumdan ibaret bir şartname hazır- lanmış ve tedkik edilmek üzere dal- mi encümene verilmişti Odasında ölü bulundu Şişlide oturan ve müteahhidlik ya- pan Aram isminde biri, dün odasın- da ölü olarak bulunmuştur. Aramın başında bir av tüfeği kurşun yarası vardır. Ölüm sebepleri zabıta ve ad- liyece tahkik edilmektedir. ... Amerikalılar «Aslan rakılarımızı içip aslanlaşıyorlarmış!, yil Süt işi için © rapor Yeni süt şirketi hakkında hazırlığa başlandı İstanbulun süt işlerini tanzim ve ıslah etmek üzere mülehassislardan mürekkeb komisyon mufassal rapo- runu bügünlerde Valiye verecektir. Teşkil edilecek yeni süt şirketinin ticari vaziyetini tesbit etmek üzere dün Belediye reis muavinlerinden B. Lütfi Aksoyun reisliği altında bir ko- misyon toplanmıştır. Haber aldığımıza göre şimdi süt tevzi işlerile meşgul olan sütçü es nâfı yine eskisi gibi süt fabrikasımf istihsal ettiği sütleri tevzi İşlerinde çalışacaklardır. Parti başkanlıkları Şimdiye kadar valiler tarafından idare edilen Haik Partisi başkanlık- larına diğer bir zatın intihabı ve bu intihab yapılıncıya kadar valilerin idare heyetinden bir zatı başkanlık için tevkil ederek Parti muamelğtını Sekreterliğinin tebliği henüz Vilâyete gelmemiştir, Doktor Lütfi Kırdarın, yeni bir baş- kan seçilinciye kadar İstanbul Parti başkanlığı vekâletini idare heyetin- den B. Hâmide vermesi çok muhte- Ekmek fabrikaları Şartname hazırlamak için bir komisyon teşkil edildi Belediyenin tesis. edeceği ekmek fabrikaları için bir şartname hazırla. mak üzere bir komisyon teşkil edil- miştir. Bu komisyon açılacak ekmek fabrikalarının eysafını ve tesis yerle- rini tesbit edevektir. Milli Şef'in İstanbul hakkındaki temennisi Elektrik, 'Tramvay, Tünel mücsse- selerinin Belediyeye devri üzerine Va- li ve Belediye Reisi Dr. Lütfi Kırdar, Mili Şef İsmet İnönüne şehir namı- na şükran ve tazim telgrafı çekmişti. Reisicümhür şu telgrafla mukabele buyurmuşlardır: Lütfi Kırdar Vali ve Belediye Reisi «Sevgili İstanbul şehrinin vilâyo- tiniz zamanında refaha kavuşmasını dilerim.» İsmet İnönü Bundan başka Büyük Millet Mec- Wsi Relsi B. Abdülhalik Renda, Mü- nakale Vekili “B. Ali Çetinkaya, Na fia Vekili general Ali Fuad Cebesoy, Maliye Vekili B, Fuad Ağralidan da teşekkür telgrafları gelmiştir. 6 ayda 61 yaban domuzu imha edildi 938 Teşrinisanisinden 939 senesi Mayısına kadar İstanbulun muhtelif kazalarında 691 yaban domuzu imha edilmiştir. Bunun 257 si Şilede, 125 i Yalovada, 92 si Beykoz, 86 sı Çatalca, 57 si Silivri, 34 ü Kartalda, 25 i Üskü- darda, 25 i Eyüpte, 9 u Sarıyerde, 11 de Bakırköyündedir. Yaban domuz- larının ziraate yaptığı muzir tesirler göz önüne âlınırsa ziraat müdürlü- günün bu mücadelesi çok yerindedir, | | devretmeleri hakkındaki Parti Genel | İSTANBUL HAYATI Şıpsevdi imiş amma... İki sene evvel Adada tanışmıştık. İri gözlüklerinin ardından mütereğdid bakışları, ağır yürüyüşü, uzun uzun düşünerek konuşması derhal nâzarı dikkatimi celbetmişti. Gezici grupu- muzdaki genç kızlardan birine karşı onun mânidar tavırları, arasıra yâ- nuna sokulup uzun uzun fısıldaşması da gözümden kaçmamıştı, Bir aralık ahbaplardan biri yavaşça onları işa- res ederek: — Biribirlerinden pek hoşlandılar. Galiba yakında bir düğün eğlencesi yapacağız. Diye tahminlerimi de kuvvetlendir- di, İri çamın altında sohbet ederken iz- divaç bahsi açıldı. Kimimiz güçlüğün- den, kimimiz basitliğnden bahsetik, — İnsan her işte uzun uzun düşü- nerek hareket etmeli, kararını biraz geciktirmelidir. Fakat izdivaç işine ge lince vaziyet değişir. Bunda biraz sürat tercih olunur. Tahkikatı, tedki- katı süratle yapıp usanç vermeden karara ve füliyata geçmelidir. Bu iş fazla uzarsa bozulmak ihtimali kuy- vetlidir, Arkadaşlardan biri güldü: — Yani, şıpsevdi olmalı öyle mi? — Eh, pek de ifrata vardırmamak şartile, Ve gene izdivaç işlerinde, seri ha- reketin muhassenatından uzun uza- dıya bahsetti. İmalı sözlerinden ken- disinin de böyle seri bir karar vermek üzere olduğu anlaşılıyordu. ... Aradan iki sene geçti. Geçenlerde bir ahbapla beraber Adaya gilmiştim. Çamlar altında kalabalık bir grup ara- sında gene ona tesadüf etmeyeyim mi?... Bakışlarındaki tereddüd daha çabuk göze çarpıyor, hareketleri biraz daha ağırlaşmış, İki sene evvelki genç kız da orada. Beriki gene eski imalı tebessümlerini esirgemyior, ve gene sık sık genç kıza sokulup uzun uzun fısıldaşıyor. Vaktile onları işaret ede- rek düğünün yakınlığından dem vu- ran ahbapa yavaşça sordum: — Şıpsevdi bayın düğün işinden ne haber?... Dudak büktü; — Benim de aklım ermedi. Galiba, bay henüz kararını vermemiş. Hep birlikte konuşurken bu defa da bahsi ben açtım. Bizim şıpsevdi der- hal ciddiyetle söze karıştı: — İzdivaç çok güç bir iştir. Faz. la uzatılır, olur olmaz şeyler hesaba katılırsa güçlükler artar. Binaenaleyh ben bu işte sürat taraftarıyım, Dayanamadım, “sordum: — Affedersiniz, bugünkü Ada gezin. tisinin kararını kaç ayda verdiniz? Kaşlarının çatımasından, maksadı mi anladığı farkediliyordu. Manidar bir tebessümle: — Yook, dedi. Şıpsevdilik taraftarı. yım amma, o kadar baş döndürücü süratle karar vermek de işime gelmez, Cemal Refik msn amam Bir tayin Tekirdağ emniyet âmiri bay Em rullah Karadoğan - emniyet umum müdürlüğü üçüncü sınıf emniyet müfettişliğine terfien tayin edilmiş- tir, Otomobil çarptı Şoför İsmailin idaresindeki taksi, Beyoğlunda Okçumusa caddesinde Semolle çarparak muhtelif yerlerim den yaralanmasına sebep olmuştur. Yaralı hastaneye kaldırılmış, 59fö8 yakalanmıştır. | ©. Fakat ne dersin aslan sütlerimiz beynelmilel oldu!... B. A, — Ne diyeyim, darısı koyum *

Bu sayıdan diğer sayfalar: