Dün Geceki ve Bu Sabahki Efaberler Son dakika Italyan talepleri ve Almanya Barem projesinin Bütçe | Deniztankta teftişler | encümenindeki son şekli Devlet memerları ile sermayesinin yarısındân fazlası devletçe verilmiş müessese memurlarının ücret ve maaşları bir oluyor Ankara 30 (Telefonla) -— Bugünkü | Ulus gazetesi, devlet dairelerinde çâ- İhşan memurlarla sermayesinin yarı- sından fazlası devlet tarafından veril. miş olan müesseselerde çalışan me. murlara aid barem kanunu lâyihala. rının bütçe encümeninden geçtikten sonra aldığı son şekli neşrediyor. Mec- lis tecdidi intihap kararı vermiş oldü- guna göre bu lâyihaların yeni teşekkül edecek meclis encümenleri tarafından yeni baştan tedkiki lâzımdır. Maafih bütçe encümeninin kabul ettiği azami ve asgari maaşlar şunlardır: Asli maaş Tutarı Ura 150 125 100 Birinci derece İkinel derece Üçüncü derece Dördünce derece Beşinci derece Altıncı derece 210 , 10 40 0 | in mw | On birine! derece On ikinci derece On üçüncü derece On dördüncü derece ww On beşinci derece 10 «0 Sermayesinin yarısından fazlası devlet tarafından verilmiş olan ik- müesseselerde çalışan Ome- a rın maaş ve ücretleri yukarıda- kinin tamamen aynidir. Yalnız bu mü- esseselerde 15 inci derece yoktur. Sermayesinin yarısından fazlası dev. kJ «0 so 21843238338 let tarafından verilmiş olan mücsse- seler memurlarına aid barem kanunu projesinde şu muvakkat maddeler vardır; Halen müstahdem olanların ücret» leri tahsil derecelerine ve bu kanuna tâ», bi müesseseler ile umumi, mülhak ve hususi bütçenin devlet dairelerinde ve bunlardan bâşka bankalar ve fab- rikalar gibi mali ve sınai müesseseler- de ücret veya maaş ile geçmiş müd- detlerin mecmuuna ve bu memurlar için tahsil derecelerine ve hizmet müd- detlerine göre tayin edilen derecelere alınırlar, Şu kadar ki bunlar meyanında bu kanunun neşri tarihinde müstahdem olanlardan hizmet müddetleri üç 88- neye kadar 1, üç seneden fazla olan- ların 2 yukarı dereceye geçirilmeleri caizdir. Ancak bu dereceler, terfi ve tahvillerde müktesep hak teşkil etmez, Bu fıkra mucibince aylıkları tesbit edileceklerin alacakları aylık halen al- | makta bulundukları miktarı geçemez. İhtisas mevkiinde bulunan ve ehliyet- leri vekâletçe tasdik olunan memur- ların bir defaya mahsus olmak üzere bu kanunun neşri tarihinde almakta oldukları aylık derecesinde bırakılma- #1 caizdir. Şu kadar ki bu suretle ala- cakları aylık ihtisas mevkileri hari- cindeki memuriyet derecelerine nakil İ ve terfi için müktesep hak teşkil et- mez. Franko kuvvetleri sahil boyunca ilerliyorlar Barselon 29 (A.A.) — Havas ajansı muhabirinden: Frankistlerin kıtaatı, ciddi bir mukavemete maruz kalma- dan sahil boyunca ileri hareketlerine devam etmektedirler. Bu kıtaat, dün akşam Barselonanın, 40 kilometreden fazla ilerisinde bulunuyorlardı. Ayni kıtaat, Granollers'i de ihata etmiştir Barselona'nın zaptı esnasın- da Frankistler, 5000 esir almışlardır. Frankistler Pirene mıntakasında da ilerlemektedirler, fakat bu mıntaka- da çok anudane bir mukavemetle kâr- şılaşmaktadırlar, Perpignan 29 (A.A) — İspanya konsolosu, Frankistlerin Port - Bou'- da karaya çikmiş olduklarına dair olan haberleri kat! surette tekzib et- mektedir. Barselona 29 (A.A.) — Frankistler, Granoilers'i işgal etmişlerdir. Günde 15 kilometre Barselon 29 (A.A.) — Frankistlerin Pirene mıntakasındaki ileri hareket- leri, dün sekiz kilometre derinliğe ba- Hg olmuştur. Sahil muntakasındaki ' ileri hareketleri günde 15 kilometreyi bulmaktadır. Pariste bir nümayiş Paris 29 (A.A.) — Sol cenah fırka- larına mensub nümayişçiler, dün öğ- leden sonra bulvarlarda dolaşarak Fransız - İspanyol hududunun açılma» sını, istemişlerdir. Büyük bir zabıta kuvveti, nümayişçileri dağıtmış ve 300 kişiyi tevkif etmiştir. Tevkif edilen bütün nümayişçiler, hüviyetleri tahkik edildikten sonra serbes bırakılmışlardır. Amerika, Franko hükümetini tanıyacak mı? Vaşington 29 (A.A.) — Massachus- sets'in demokrat mümessili B. Maccor- mack, Amerika hükümetinden gene- ral Franco hükümetinin tanınmasını istemiştir. 'B. Maccormack, Burgos hükümeti. nin İspanya milletinin ekseriyeti ta- rafından kâbul edilmiş ve harbin baş- Jangıcandanberi hakkı kazasını inti- zam ve adalet dairesinde icra ettiğini isbat etmiş olduğun& işaret etmi insiliz Başvekili yeni bir nutuk söyledi “Sulhün ihlâl edilmiyeceğine kaniim; Ma- amafih kuvvetlerimizi arttırmak lâzım,, diyor Birmingham 29 (A.A) — Başvekil dün akşam Kuyumcular cemiyetinin ziyafetinde bir nutuk söylemiş, ez- cümle şöyle demiştir: «Bütün memleketlerle iyi münase- betler İdame etmek karanmızı bir kere daha ehemmiyetle kaydetmek isterim. Bununla beraber her türlü siyasi gerginlik zail oluncaya kadar memleketi kendisini her nevi taarru- za karşı müdafâa edebilecek bir hale getirmek zaruridir. | Beynelmilel sulhun mühafazasından | ibaret olan gayemize ulaşacağımıza itimadım vardır. Şimdi elde edildiği zaman herkesin menfaatine hâdim olacak olan bu gayenin elde edilme- sine yardım etmek, diğer milletlere düşen bir vazifedir ve bunu yapma- ları zamanıdır, Bugün havada artık uzun müddet mevcudiyetine müsaa- de edlimemesi lâzım gelen bir takım şayialar ve şüpheler dolaşmaktadır. Zira, Amerika Reisicümhurunun yık başı mesajinda endişe ile bahsettiği kuvvetle dünyaya hükim olmak iddi- ası gibi, iddia sulhu tehlikeye ilka edebilir. Böyle bir iddia, demokrat- ların ictinabk makabii bir surette mukavemet etmeleri lâzım olan bir tevsi ediliyor Beş keşilik bir teftiş grup dün şehrimize geldi Denizbâhkın İstanbul teşkilâtında bir müddettenberi yaptırılmakta olan teftişler ve tahkikatın genişletilmesi- ne Hizum görüldüğü cihetle İktisad Vekâleti müfettişlerinden iki, maliye teftiş heyetinden üç zattan mürekkeb bir teftiş grüpu dün, Ankaradan on biri otuz sekiz geçe gelen trenle şeh- rimize gelmişlerdir. Müfettişler bayramertesi teftişlerine' başlıyacaklardır. Satie binası hakkında B. Yu- suf Ziya Önişin izahatı Denizbank sabık umum müdürü B. Ziya Öniş Satie binası meselesi hak- kında şu izahatı vermiştir. «— Biz Satle binasını, hüznü niyetle ve bütün eşkâl ve merasimi ifa ederek mü- essesemize hizmet emelile satın aldık. Binanın kıymetinde aldandığımız bu- gün mevzuu bahsedildiğine göre Deniz- bankın bir hak zayi olmuş ise onu ara- yacağına şüphe yoktur. Satie şirketi, binanın kıymetini her zaman İsbata hazır bulunduğunu iddi. etmiş olduğuna göre Denizbankin açacağı dava neticesinde hakikat meydana çika- Şürayı devlette terfiler Ankara 29 (Telefonla) — Şürayı devlet birinci sınıf muavinlerinden Fuad Ferah, Alâeddin Avcıoğlu, Celâl Bingöl, Mesrur Kib'in baş muavinlik- lere, ikinci muavinlerden Tevfik, Şev«- ket Vechinin birinci sınıf muavinlik. lere, üçüncü sınıf muavinlerden Mü. kerrem ve Sedadın ikinci sınıf mua- vinliğe, birinci mülâzımlardan Lâmia ve Şükrünün üçüncü sınıf muavinliğe, ikinci sınıf mülâzımlardan Mahir Ne- zahat, Zekeriyanın birinci sınıf mülâ- zımlıklara tayinleri yüksek tasdika arzedilmiştir. Balkan antantı Sulh, istikrar, teşrikimesai programını devam ettirecek Bükreş 29 (A.A) — Rador ajansı tebliğ ediyor: <Timpul> gazetesi Balkan antan- tna tahsis ettiği başmakalesinde di- yor ki; «Cenubi şarki Avrupası meselele- rine gösterilmeye başlanan derin alâka Balkan antantını günün me seleleri içinde ön safa çıkarmıştır. Bazılarının Balkan antantına atfet- mek istedikleri niyetler hilâfına ola- rak, bu antant sulh, istikrar ve teş- riki mesai programını o muhafazaya devam edecektir, Antantın istediği hududlarını garanti altında bulun durmak ve siyasi, iktisadi ve harsi sahalardaki teşriki mesaisini inkişaf ettirmektir. Bu teşriki mesai başka hiç bir devlet aleyhine müteveccih değildir. Selânik anlaşmaları esnasında Bal- kân antantı münhasıran anlaşma | zihniyetile hareket ettiğini isbat et- | miştir. Onun istediği Bulgaristanm | da kendi grupuna iltihakıdır. Akdedilen bütün anlaşmalar Bal. kan terakkisini ve tesanüdünü takvi- | ye etmiştir. Daimi konseyin yakında İ Bükreşte yapacağı toplantı. bir arada İ muazzâm bir kuvvet teşkil eder. Bu İ memleketlerin sulh arzusunu ve enter. nasyonal nizama hizmet etmek emel. | lerini bir kere daha teyit eyliyecektir. Evvelce karışıklıkların ocağı olan Bal- kanlar bugün sulh eseri dolayısile dün- yanın takdirini celbetmiş bulunuyor. Hiç bir şey Balkan Antantını şimdiye kadar tecrübe edilmiş olan yoldan olduğunu zannetmem, Ne kadar cid- di olursa olsun ihlilâfların harbe müracaat etmeksizin ve B, Hitler ie Münihte imza etmiş olduğum be- yannamenin derpiş etmekte olduğu istişareler ve müzâkerelerle halledi- lebileceği kanaatindeyim. Şu halde teslihatın tahdidine müteallik bir itilâf elde edemedikçe, sulh ve uzlaş- ma siyasetine ve bu memleketi kuv- vetii bir memleket haline getirmeğe devam edelim.> Bir Alman gazetesi : «Tarihin cereyanı durdurulamaz» diyor Stampa gazetesine göre, Korsika ve Tunus Italyan nesilleri için asırdide birer meşaledir Berlin 30 — Folkişe Beobahter ga- zetesi «İtalya - Fransa» serlevhasile yazdığı bir başmakalede İtalyanın taleblerini tedkik ediyor ve diyor ki: — «Fransa, İtalyanın nazarında bir Kartaca, kendisi ise bir Romadır, | İtalyanın İspanya ile ittifakı, garbi Akdenizde Fransız tefevvukunu kır- mağaâ hizmet edecek ve Fransa iki cephe karşısında kalacaktır. Nis ve Korsika üzerindeki İtalyan taleble- ri, İtalyan - Fransız mukarenetine mânidir.s Alman gazetesi, İtalyanın güve nebileceği ittifakları birer birer say“ dıktan sonra diyor ki: «Bütün hile ve desisselere rağmen tarihin cereyanı durdurulamaz. Roma 30 — Stampa gazetesi, İtal- yanın Korsika ve Tunus üzerindeki taleplerinden bahsederken diyor ki: «Korsika ile Tunus, asırlardanberi, İtalyan nesilleri için elden ele intikal eden birer meşaledir. Bir gün bu te- menniler tahakkuk edecektir.» Alman - Japon - Italyan ittifakı akdediliyor Avrupadaki Japon sefirleri, bu muahe- deyi tanzim için Pariste toplandılar Paris 30 — Japonyanın Avrupa memleketlerindeki sefirleri (Pariste bir konferans akdeylemişlerdir. Bu konferanstan bahseden Paris - Soir gazetesi diyor ki: «Bu toplanlıdan maksad, Japon- ya, Almanya ve İtalya arasında ya- kında akdedilecek olan ittifak mua- hedesinin maddelerini tanzim et- mektirs | Paris 29 (A.A.) — New - York He- rald Tribünün Avrupa nüshası, 'Tok- yodan aldığı bir telgrafı neşretmekte- dir. Bu telgrafta komintermn aleyhin- deki misakı tasrih etmek ve bu itilâfı İtalya - Almanya ve Japonya arasında askeri bir ittifaka kalbeylemek mak- sadile bir müddettenberi müzakerelet yapılmakta olduğu bildirilmektedir. Bulgar Başvekilinin mec- listeki mühim beyanatı Bulgaristan, düşmüş olduğu tehlikeli infiraddan komşularile anlaşmak suretile kurtulmuştur B. Köseivanof bulgaristanın Türkiye ile olan dostluk münasebetlerini bir kat daha kuvvetlendirmiş ve samimileştirmiş olduğunu söyledi Sofya 29 (A.A.) — Mebusan meclisi dün akşam harici siyaset üzerinde müzakereleri bitirmiş ve bütçenin he- yeti umumiyesini kabul etmiştir. Büt- çe, mülevazindir ve 7 milyar 626 mil- yon levaya baliğ olmaktadır. Sofya 29 — Dün, mebusan meclisin- de bütçe müzakeresi dolayısile söz alan hatiblerin ekserisi Romanyadan ve Yunanistandan arazi istedikleri hal- İ de Yugoslavyadan yalnız oradaki Bul. gar ekalliyetlerinin haklarının tanın- masını talep etmişlerdir. Bulgar Başvekilinin sözleri Sofya 29 (A.A) — Dün mebusan meclisinde bütçe müzakerelerinden sonra söz alan Başvekil ve Hariciye Nazırı Köselvanof, müzakerelerin yük- İ sek bir vatanperverlik ve Bulgarista- nın istikbal ve mukadderatı endişesini | âksettirmiş olduğunu kaydettikten sonra demiştir ki; «Enternasyonal hadiselerin endişe- | ler uyandırarak bütün memleketleri ve bilhassa küçük devletleri milli men- | faatlerini korumak için mevcud dostluk» | ları takviye ve yeni dostlukları arama- | ya sevkettiği bir devirde, siyasi haki. katlere ve memleketin kabiliyetine uy» gun olmiyan emelleri teşvik etmek doğru değildir.» Bulgaristan, Balkan paktının ya- pılması üzerine düşmüş olduğu teh- Jikeli infiraddan kurtulmuştur. Hü- kümetin takib ettiği siyaset sayesin- de Bulgar ve Yugoslav milletleri ara- sında ebedi dostluk muahedesinin akdi süretile bu iki millet arasındaki ai mil münasebetlerde tarihi bir değişiklik yapılmıştır. Bu aynı siyaset, komşumuz Türki- ye ile olan dostluk münasebetlerini, 1925 de akdedilen paktın sihniyeti dairesinde bir kat daha kuvvetlendir. miş ve samimileştirmiştir. Bu pakt, Bulgaristanın harbden sonra ilk ak- dettiği muahededir ve uzun müddet yegâne muahede olarak kalmıştır. Bu siyaset sayesindedir ki, Yuna- nistanla dostluk ve ekonomi münas&- betleri tesisi mümkün olmuştur. Bu münasebetlerin yakında bir ticaret muahedesi akdile genişlemesi pek muhtmeldir. Nihayet Romanya ile de, her tas rafta mevcut İyi niyet sayesinde an» anevi dostluk münasebetlerinin hü- sulü mümkün olacaktır, Komşu memleketlerle dostluğu ve itimada müstenit münasebetlerin te- sisi Selânik anlaşmasına imkân ver miştir, Bu anlaşma, yirmi sene sonra Bulgaristan milli ordusunun tam is- tiklâlini ve hududlarınm vatan mens faatlerinin himayesini hazırlamak imkânına kavüşmuştur, Milletler Cemiyetinin bugünkü va“ ziyeti ve büyük devletlerin entemas- yonal meseleleri Milletler Cemiyeti kadrosu dışında halletmeleri Bulga- ristanı mezkür devletlerin dostluğus nu ve manevi müzaheretini araştir- maya mecbur etmektedir. Hükümet müstakil bir siyaset takibinde devami edecektir. Büyük devletlerden hiç bi- rile taahhüt altına girmiyecek ve Bulgaristanı kendi mukadderatına yegâne hâkim kılacaktır,