AMES İİ A İngiltere ile Almanyr arasında #k- dedilen 1985 tarihli deniz anlaşması mucibince Almanya deniz kuvrelle- rinin İngiliz deniz kuvvetlerine nis betle üçte biri tecavüz etmemesini kabul etmiştir. Yalnız, denizaltı kuv vetleri arasındaki nisbetin yüzde 45 olması ve küçük harb gemilerinde | OAlmanyanm İstediği kadar inşas | o Yapması şart koşulmuştur. Şimdi Al- manya, bu yüzde kırk beş nisbetin Yüzde yüze çıkarılmasını istiyor. Bu i o talebin mâmasmı İngiliz gazeteleri muhtelif surette tefsir ediyorlar, Bâr mlları Hitlerin bu yeni talebile başta İngiltere olmak üzere bütün büyük devletleri teslihatın tahdidine mec bur etmek istediğini yazıyorlar. Böy- le olduğu takdirde milletlerin milyon- Yara beliğ olan teslihat mesarifinden bir dereceye kadar kurtulacaklarmı bildiriyorlar ve bir taraftan İngiltere- nin tahtelbahirlere karşı yaman bir silâh olan seri motörlü küçük gemi- ler inşa edeceğini ve Fransanın da derhal tahtelbahir meycudunu artıra- Cağını ilân ediyorlar. Gazetelerde bu münakaşa devam €derken “İngiliz bahriyesine mensup VİS âmirdi Cunningham'ın riyasetin- de bulunan bir İngiliz heyeti Londra» | odan derhal Betline.uçarsk Alman | — Bahriye nezaretile müzakereye “giriş- ti ve üç dört, gün evvel Londraya i oAvdet etti, Heyetin Berlindeki müza- kerelerine dair Londrada neşredilen resmi tebliğde deniliyor ki: “30 künuntevvel sabahı Alman Bâhriye nezaretinde “İngiltere - Al man murahhasları arasmda haziran i 1935 ve temmuz 1937 anlaşmaları hakkında o müzakeratta bulunmak İçin bir içtima akdedilmiştir. Müzake- Teler pek dostane bir tarzda cereyan €taniştir. Her iki memleketin murah- hâsları mevzuubahis mesle hakkında moktai nazarlannı bildirmişlerdir. Almanya hükümeti kati cevabını ya- kında tahriren tebliğ edecektir.» İngiliz mahafili müzakerelerin an- laşmaya çok yardım edeceğini Itiraf €ylemekle betaber deniz mahafilinde İngiliz deniz anlaşmasının Almanya lehine çok değişmesine imkân görü- lemediği söylenmektedir. Bunun için ieri sürülen sebeblerden birl şudur ki Almanya küçük denizaltı gemileri inşa etmek surelile daha şimdiden anlaşmadaki nisbeti adeden tecavüz etmiş bulunuyor. Hakikaten Alman; tonaj itibarile denizaltı gemilerini / o ârlırmamakla beraber İngiliz devleti , bahriyesinin malik olduğu denizalı gemisi miktarından fazla gemiye ma- ilk bulunmaktadır. Bununla beraber, Almanya 1938 Anlaşmasında takarrur eden yüzde 45 tonaj nisbetine yine vasıl olmuş değildir, Yalnız küçük tonajda deniz- altı gemileri inşa etmek sayesinde &ded itibarile “bir teveffuk teminine muvaffak olmuştur. İngiltere ise kü- çük tahtelbahirler inşa edemiyor, çünkü icabında tahtelbahirlerini dün- Yanın her tarafına göndermek meç buriyetinde kalacağını düşünüyor. Bunutila beraber, küçük Alman tah- telbahirlerinin münhasıran sahili mu- hafazasına muhasses gemileri olduğu du iddia edilemez. Bu küçük tahtel- bahirlerden bazıları İspanya ve Por- toğiz limanlarını ziyaret etmişler ve hattâ bir kaç Alman tahtelbahiri Kar narya adalarına kadar cevelânlar yapmışlardır. İnşa edilmiş, inşa halinde veya İnşası mütesavver İngiliz ve Alman tahtelbahirleri arasında bir mukayo- 80 yapabilmek için aşağidaki Wsteye bir nazar atfetmek kâfidir; İngiliz bahriyesinin tahtelbahirleri Şunlardır: 15 aded “Triton sınıfı beheri 1090 tondan 16350'ton, 6 aded Porpoise 8i- nıfı beheri 1520 tondan 9120 ton, 3 aded Thamse sınıfı beheri 180$ ton- dan 5415 ton, 4 aded Râınbow sınıfı, İn. mat Tahtelbahir rekabeti - İngiltere ile Amerikanın denizaltı o gemileri arasında bir mukayese Visamiral Cunningham Berline vasıl olurken $ aded Parthian, 6 aded Odin &i- nıfı beheri 1475 tondan ceman 22125 ton, 3 aded Oberon sınıfı beheri 1311 - 1349 tondan 4014 tan, $-aded L. sınıfı beheri 760 tondan 2280 ton, 8 aded Shark sınıfı beheri 670 tondan 5380 ton, 4 aded Swordfish | sınıfından beheri 640 tondan 2560 tan, 3 aded Unity sınıfı beheri 540 tondan 1620 ton, 9 aded E. sınıfı be- heri 410 tondan 3690 ton, Hepsi birden “72534 tonda 69 tüh- telbahirden ibarettir. Almanyanm tahtelbahirleri ise şu cedvelde görül- düğü gibidir: 8 nded 'U 97 - U 44 beheri 740 ton- dan 5920 ton, 5 adedU 64 - U 68 be- heri 740 tondan 3700 ton, ZadedU 25 - U 28 beheri 712 tondan 1424 ton, 11 ded U 45- U 55 beheri 517 ton- dan 5687 ton, 10 aded U 27 - U 36 be- heri $00 tondan 5000 ton, $ adedU 69 - U'TI beheri 517 tondan 1551 ton, 2 adedUl-U24beheri 250 ton- dan 6250 ton, 8'aded U 56 - U 63 be- heri 250 tondan 2000 ton. Hepsi birden 31532 tonda 72 tahtel. bahirden !barettir. Yukarıdaki ceğ- vellere nazaran Almanya, yüzde kırk beş nisbetinde İngiliz bahriyesinin tonajına vasil olmak için 32634 ton- luk tahtelbahirler inşa etmesi lâzım geldiğine göre 1104 ton daha inşa ede- Yunustur. İngiliz - şartları mucibince bu fevkalâde 40 bin ton tahtelbahirlere tahsis edi- diği takdirde Almanya diğer harb mağa mecbur olacaktır, Bu ise umum Alman deniz kuvellerinin İngiliz d0- nanmasına olan nisbelini üçte bir. den aşağıya indirmiş olacaktır. Almanya 8 pusluk toplarla müceh- hez yeniden iki krovazör inşa etmek niyetinde olduğunu bildirdiği için, tahtelbehirlere tahsis etmek istediği bu yeni kırk bin tonu her halde inşa- sına mezun olduğu umum tonajdan kısmak istemiyecektir. Bununla be- raber, Almanya bugün harb gemileri inşasmi durdurduğu takdirde tahtel- bahirler için 33 bin ton kurtarabilir, İngiliz mahafilinde hüküm süren fikre göre Almanya bu suretle hare- ket edecek olursa 83 bin tonu harb gemilerinden tasarruf etmekle ve mü- tebaki bin tonu destoyerler sınifın- dan tenzilât yapmakla kazanacaktır, İngiliz bahriyesi deskroyerlerde Al- man donanmasından çok kuvvetlidir. Şayed Almanya tahtelbahirleri artı- racak olursa İngiltere de buna destro- yerlerini ve diğer muavin gemilerini artırmak suretile mukabele edecek- tir, Bir İngiliz deniz muhatriri Alman- yanın denizaltı gemilerini hangi 38- bebden dolayı artırmak istediğini araşlırırken şu neticeye vasıl oluyor: «Neyen'in yarı resmi sayılan deniz takviminin 1939 nüsahası geçenler- de Berlinde intişar etti, Bu takvimde Rusyanın ceman 81,000 tonluk 160 tahtelbahire malik olduğu ve daha bir çok tahtelbahirlerin de Rusyada /| inşa edilmekte bulunduğu bildirili- yor, Almanyanın kendi tahtelbahirle- rinin adedini artırmak istemesindeki en mühim âmil bu olsa gerektir; Mardin Nafıa müdürü İzmir (Akşam) — İzmir Nafın mü- dürlüğü yapı işleri mühendisi B. Nüz- het Aydıner, terfian Mardin vilâyeti Nata müdürlüğüne tayin edilmiştir. B. Nüzhet Aydıner, İzmir nafıasında birçok inşaat işlerinde muvaffakıyet- le çalışmış bir gençtir. İzmir (Akşam) — İzmri Halkevi kurslar ve dersahaneler komitesi, mevsim münasebetile faaliyetini arttırmıştır. Halkevinde ve şehrin muhtelif yerlerin- de müteaddid halk dersahaneleri, motör, daktilo, lise olgunluk, ortaokul imti. hanı, Ukokul bütünleme kursları açılmıştır. Gençlerden bu kurslara, bilhassa motör kursuna rağbet edenler pek çoktur. Gençler arasında otomobil! kullan- masını öğrenmeğe heves edenler fazladır. Yukarıdaki resimde İzmir Halkevi dersahane ve kurslar komitesi görünüyor. Ortada Halkevi relsi Bayan Şehime kıymetli bir eseri Muradiye camisi mimarın en son * Manisa (Akşam) — Muradiye cö- misi Manisanın en güzel ve muhte- şem bir mabedidir. Türkiyedeki ca- milerin sanat itibarile birinci dere- recede olanları arasında sayılır. Mİ- mar Binan tarafından yapılmış olan bu eser merhumun en son eseridir. Caminin yanında bulunan imaret te keza mimar Sinanındır. Caminin içi; minber sanatkârane oymalarla süs- lenmiştir. Mihrap mermerden büyük bir sanat eseridir. Kubbe, kemerler üzerine istinad ettirilmiştir. Cümle kapısı cevizden olup oymalarla işlen- miş ve tezyin edilmiştir. Kapıdan gi- rilince üstüne nısif daireye yakın mahfil vardır. Mahfillerin alt tara- fnda müezzin hücreleri görülür. Mahfillere duvar kısmının içinden taş merdivenle çıkılır. Malfilin alt kısmı serapa oymalıdır. Caminin kubbe tarafı baştan başa çini üzeri- ne yazılmış yazılarla süslüdür. Evli ya Çelebi bu camiyi İstanbulda Zal paşa camisine benzetmiştir. Caminin haricinde ve havlu kıs- mında bir kütüphane ile medrese vardır. Kütüphaneden anlaşıldığına göre caminin inşasına (H 991 - sanat harıkalarından biridir M. 1583) muharreminde başlanılmış ve bu mükemmel eser (H. 994. 'M. 1585) senesinde ikmal edilmiştir. Üçüncü Muradın Manisada, cami, medresesinden başka İmaret, han v8 bir de kütüphanesi vardır. Manazı. rülavalim sahibi (H. 993 - M. 1585) senesinde Manisada iken caminin tâ mam olup namaz kılınmağa bâş- landığını ve kendisinin ayrıldığı &i- rada medresenin temellerinin alıl- masına henüz başlanmış olduğunu, âşhsne ve darüzriyafe için münasib bir yer tayin olunup henüz vazı esa- sa başlanmadığını yazar, Bu camiyi, o zaman Saruhan vali- diğinde bulunan üçüncü Murad pa/ dişah olduktan sonra yaptırmıştır. Hamer tarihi ise Murad veliahd iken cami ve meğresesini, padişah olduktan sonra da imaret İle hasta- neyi ilâve ettirdiğini yazıyor, Fakat gerek kitabe ve gerek o zamanı gö- ren (o (Manazırülavalim) osahibinin mütalâaları bunun yanlış olduğunu ileri sürmektedir, Cami, ihtimamla muhafaza edil mektedir. Günden güne yenileşen şirin bir kasaba : Havza Elektrik tesisatı genişletiliyor, alçak tavanlı kahveler kaldırılıyor Paya” Havzadan bir görünüş. köşede Havza (Akşam) — Havza, Samsun kazaları içinde günden güne terakki eden bir kaza merkegidir. Kaza mer- kezinde üç ilk okul vardır. Bunlardan maada 15 köyde üçer sınıflı ilk okullar mevcuttur. Kamilık köyündeki modern ilk okul binası bu yil eğitmen okulu yapılacaktır. ö Kazanın 80 pare köyü vardır, 56 s1 köy kanununa tabidir beşer köye bir kâtip verilmek suretile 10 kâtip köy işlerine bakmaktadır. Köy kalkınma- sı için son derece gayret eden kayma. kam Şevket Eker bu yıl Ortaklar, Şıh. safi, Çayırözü, Hilyas Kamlık köyü de dahil olmak üzere beş köyü kaldırımla tefriş ettirmiştir. 12 köyde Cümhuri. yet meydanı hazırlanmış yakında anıt. e kaymakam B. Şevket Eker lar yapılacaktır. Köyler biribirine tele. fon hattı ile bağlıdır. Kaza merkezinde bilimum ihtiyaç» lar göz önüne alınmıştır. Şehrin elek. İrik ihtiyacına önem verilmekte ve mahalle aralarına direkler dikilmek- tedir, Sıhhi durum bakımından şehirde mevcut alçak tavanlı kahveler tama- men kapatılmıştır. Her gün bilümum kahve, lokanta, hamam ve berber dük. kânlarında temizlik kontrolu yapıl, maktadır, Her yıl kaplıca mevsiminde 30,000 yabancı çeken havzanın pek yakında modem bir kaza olacağı ümit edilriek. tedir. Ma.