—— —Cö€——- 0 Hollivutu gezdiriyorum: 4 Meşhur Santa Anita koşularında nasıl eğlenilir? Neler görülür: Koşu meraklıları bağırıyorlar : “Haydi Ginger Rogers... KOŞ...YetİŞ.:,, Sizi bugün Hollivutun halk ve si- nema artistleri tarafından en ziyade rağbet gören yerine götüreceğim. Burası meşhur .Snata Anita, af sporları sahasıdır. Amerikada Santa Anita sahasının bir eşi daha yoktur. Burası son derece geniş bir yerdir. En büyük at koşuları Amerikalıların ye sevdikleri en heyecanlı Polo rı burada yapılır. & Anita sahasında hem büyük hem de polo ooyunları r vardır. da büyük atlı sporl olduğu saman bütün civar- dan, Arizonadan ve New Meksikodan binlerce meraklı Hollivuta gelirler, ema stüdyolarının tam or- tasındaki meşhur Santâ Anita saha- si önündeyiz. Bu büyük arazinin et- râfındaki «Otomobil parkı> denilen arsası yanyana binlerce otomobille dolmuş, sahanın kapısının önünde müthiş bir kalabalık... Buraya halkın , bu derece büyük bir merakla koşma” sının mühim bir sebebi de vardır, Si- nema y ının pek çoğu Santa Anilaya gelirler Bundan başka bir çok büyük yıl- dızların da Sarita Anitada Koşu at- ları, eokeyleri, hattâ polo oyunu ta- kımları vardır. At sporlarına en ziyade düşkün olan- ların başında gayet güzeli danseden meşhur sinema yıldızı Gingre Rögres gelir. Bu sevimli artislin yedi koşu atı, on kadar hususi cokeyi ve bir de Polo oyunu takımı Atların semerlerinde ve cokeylerin, polo oyuncularının gömleklerinde ar- tistin isminin baş harfleri olan G, R. harfleri vardır. Güzel yıldız kendisinin hususi polo oyuncuları, ve eokeyleri ile pek sami- midir. Onlar oyuna başlamadan evvel gi- der, kendilerini cesaretlendirir. Hele at koşularında sarışın yıldızın heye- canına diyecek yoktur. Onun atları hemen her koşuya iştirak eder. Koşu başladığı zaman Amerikalı gençler, sesi büyültücü bir takım borularla cer Rogersin atlarının arkasından bağırırlar: Haydı Gincer Rogers... Rogers... Bu sarışın artistten başka en büyük at meraklıları Joan Kravfort, Duglas Fairbanksdır. Klodet Kolbert de at meraklısıdır. Fakat Joan Kravfort ve Duglas Fairbanks kadar değil Bu üç artistin de koşulara giren bi kaç atı vardır. Fakat Santa An'tada “seyircilerin koşan atlar arkasından; — Haydı Duglas... — Haydı Joan Kravfart... — Haydı Ginger Rogres!... Gibi bağırmaları insana pek tuhaf geliyor. Yine meşhur yıldızlardan | Joan Bennett de dehşetli polo oyunu | Haydi 3 Meşhur yıldız Ginger Rogers atları ve lerini taşıyan hususi polo meraklısıdır, Onun da atları ve oyün- cuları vardır. Fakat Joan Bennett at koşularına iştirak etmez, Geçen teşrinievvel ayının sonların- da iki meşhur artistin, Ginger Rogers ile Joan Bennettin polo takımları arasında Santa Anitada bir maç ya- pılmıştı, Bu maç gününde Santa Anita ha- kikaten görülecek halde idi. O günü koşu yeri eski, hararetli Galatasa- | ay - Fener maçlarını andırıyordu. İki yıldızın perestişkârları, taraftarla- rı sahada iki kısma ayrılmıştı. Bir taraf mütemadiyen «Ginger Rogers!» diye bağırır, öteki taraf ise durup dinlenmeden boyuna: «Haydı Joan Bennett...» diye haykırır du- rur, İki polo takımından birinin meselâ Joan Bennet oyuncuları bir mu- vaffakıyet göstediler mi?.. Hemen bu artistin taraftarları sırtlarını dönü- yorlar. Meraklıların sırtlarında bir takım harfler var... Taraftarlar sırt- larını döner dânmez büyük bir tri- bünde kocaman bir Joan Bennett adı yazılmış oluyor. Santa Anita sahası bir cihetten de bizim Taksim stadını hatırlatıyor. Amma ne bakımdan biliyor musunuz Seyirciler arasında dolaşan satıcılar cihetinden... Dondurma satanlar, Amerikanın meşhur gazozu Cocokola satanlar, sandviç satanlar... Bilhassa kadınlar, artistler, uzun sazlarla, bir yandan maç seyrederken, bir yandan gazoz içmeğe bayılıyor- Jar. Bu koşu sahasında tribünden başka, bir takım bölmelerle ayrılmış yüzlerce loca vardır. Meşhur artistler bu localarda otu- rurlar. Fakat halkın maçta, koşula- ra pek o kadar dikkat ettiği yoktur. Buraya gelenler, maçlardan, koşular- dan ziyade bu localardaki meşhur ar- Gimsa Banaz sb baslarda sinama artisti meshur Jak Okey ile beraber İ bıçağı çekmiş: göğüslerinde kendi isminin baş harf- oyuncülarile birlikte... tistleri, yıldızları seyrederler. Başlar daima arkaya dönüktür. He- le genç kızlar ve fenç kadınların başları daima arkadaki localardadır, Çünkü meşhur Roberl Taylor Santa Anitanın tiryakisi gibidir. Her maç- ta, her koşuda o bazirdır. Dünyanın'&n büyük bahsi müşte- rek oyunlarıda bü Santa Anitada oynanır, Burada artistlerden pek çok para kaybedenler ve kazananlar da vardır, Hikmet Peridun Es Garip bir. müşteri Kendisinin bir tari yurdu- na gönderilmesi muvafık görüldü İzmir (Akşam) — İzmirin Kemeraltı | caddesindeki otellerden birinde garip bir vaka olmuştur. Otele Mustafa adın. da şık bir genç gelmiş, bir gece kalmak için bir oda istemiştir. Otel kâtibi, kendisine bir oda göstermiş, B. Musta- fa, odaya girince belinde bulunan bir — Odama kim girerse öldürürüm. diye bağırmıştır. Bu adamın birdenbire delirdiğine hükmedilmiş, polisler otele çağırılmış- tır. Elinde biçak olduğu halde odada dolaşan ve: — İçeri gireni öldürürüm.. diye ba. ğırân adamı, yakalıyârak elinden bı- çaği almak hayli güç olmuştur. Polis- Jer, kendisini güçlükle karaköla götür- | dükten sonra ifadesini almışlar ve B. | Mustafa şu garip sözleri söylemiştir: | — Ben bir müddet evvel delirdim. Se. bebi, İzmirde bir sinemada seyrettiğim ibir filimdir. Bu filmi seyrettikten sonra | | görünmiyen adam beni takibe başladı | İve hiç durmadan rahatsız etti, Bir müd-| det sonra da illüzyonist profesör Zati Sunguru seyrettim, sahnede istediği zaman görünmiyen bu zatın, filimde gördüğüm görünmiyen âdâm olduğu. na hükmettim, Görünmiyen adam be- ni her yerde takip etti. Nihayet son de- fa İzmire geldim, kaldığım otelde de peşimi bırakmadı. Ben de odaya kim gelirse öldürmeğe karar verdim. B. Mustafanın elbisesinde bulunan bir vesikadan bir ay evvel Bakırköy te- davi yurdundan çıktığı anlaşılmışlır, Kendisinin tekrar bir tedavi yurduna gönderilmesi muvafık görülmüştür. İki otomobil kazasi Ahmed Hıfzı isminde birinin ida- resindeki hususi otomobil, Büyükde- reöden Mecidiyeköyüne doğru gelirken önünde ilerilyen Azizin yük araba- sından sarkmış olan demir borulara çarpmış, otomobil hasara uğramıştır. Fikri isminde birinin idaresindeki hususi otomobil, Taksimden Şişliye gitmekte iken Karabet isminde bir çocuğa çarparak A ire; SARAY ve BABIÂLİNİN İÇ YÜZÜ Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM —Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur Tefrika No. 225 J Adana hadisesinden sonra tahkikat ve mesuliyet meselesi Evvelâ nüfus memurları son derece | dikkat ve çiddiyetle tedkikat icrasına mecbur tutulmuş, diğer taraftan dâ ihtiyar heyetlerile papaslura mahalle ve köylerinde telefat hükkında musad- dak cedveller tanzim ettirilmişti. Bu cedveller nüfusta mukayyed yanları ve bazen isimle- | ri, hüviyetleri bile meçhul bulunan- / ları ihtiva ediyordu. Adana şebrini teşkil eden lenin ve yetlerinde mizde yahud müslim, şu mi tarı gayrimu Başka maktul alınmıştı. Bu usul bütün Adana m teşmil edilerek tanzim olu; lerle şu neticeye varılmıştı: Adana vilâyetinde 1186 müslüman, 4597 Ermeni, protestan Ermeni ve Ka- tolik Ermeni, 418 Kadim Süryani, 62 katolik Süryani, 133 Keldani, 33 Rum ki ceman zükür ve inas 6429. Halep vilâyetinde Il müslüman ile din ve mezhepleri tedkike muhtaç gö- rülen 95 kişi ve 556 Ermeni ki ceman 682 telefat olmuştur. Bu cedveller bü suretle tanzim ve maktullerin hakiki miktarı böylece tesbit edildikten sonra bu evrak Yusuf Kemal bey tarafından Adana merhasa vekiline gösterilmiş- ti. Merhasa vekili bunlari birer, bi- rer tedkikten geçirdikten solrâ evvel- ce (vilâyet dahilinde on dört bin Er. meni maktul vardır) diye verdiği def- terin altına: (O zaman mülhakat için 2500 Kişi 2i- yade yazılmıştı; Adana kazası için gös- terilen miktar dahli tahmini ve takribi idi.) diye bir şerh verip imza etmeği | kendisine terettüp eden bir insaniyet | vazifesi bilmiştir. l Bu tafsilât bize Adana vakası deni. | len faciada nüfusça zayiatın hakiki olarak ve Halep vilâyeti de hesaba katı- larak yedi bin doksan bire beliğ oldu. | ğunu meydana çıkarıyor. İğtişaş esnasında Adana ve mülha- katında 386 sı islâmlara ve 4437 si gay- rimüslimlere ald 4823 ev, dükkân ve mağaza, mağbed, mektep, fabrika ve. sair binalar yanmıştır. Yirmi bir bin kadar nüfus -büyük, küçük, kadın, çocuk - yersiz, yurdsuz, her türlü maişet vasılalarından mah- rum kalmıştı. Halep vilâyetinde de böy- le muavenete muhtaç nüfus 6797 yi bus Yuyordu. Adanada kıtalden kurtulup açıkta kalmış Ermenilerden büyük bir kısmı belediye bahçesine toplandı. (Hükümet ilk yardım olmak üzere otuz bin lira tahsis etmiş, Amerika se. | fareti de Amerikada toplanan yüz bin | İranklık bir iane göndermiştir.) Adanada biraz tedbir ve kıyaset, lü. | gumu anında biraz şiddet gösterilmiş olsaydı böyle bir feclaya, hiç olmazsa vakanın bu derece büyümesine meydan bırakılmamış olacağı şununla, da sa- bittir ki: Esbak Adana jandarma ku- mandanı Hasan Daim bey kendi ma- hallesinde bir hâdise vukuuna mâni ve buradaki nüfus ve binaları kurtarma- ğa muvaffak olabilmişti. Gerek Ada- nada, gerek mülhakatta hâkim nefret ve husumete rağmen islim mutebera- nından evveldenberi kendilerile müna- sebette bulunmuş veya vaka esnasın- da kendilerine sığınmış Ermenileri ve Ermenilerden de bu suretle islâmları koruyanlar ve kurtaranlar olmuştu. Hareket ordusu İstanbula girip Ab- dülhamid de hal' edilince Adanada kı- tal tahrikâtı yapanları gayet tabil ola- rak telâş almış idi. Artık kendilerin. den hesap sorulacak günler gelmişti. Bugünlerde uzakta, Mısırda bulunan piskopos Muşig efendi vakayı haber alınca İskenderiyeden 17 nisanda va- purla hareket ederek İskenderuna tğ- rTamış, oradan Mersine gelerek çıkmak istemiş ise de memurlar tarafından karaya ayak basmasına mümanaat edilmesi Üzerine tekrar İskenderiyeye âvdet eylemişti. Halk üzerinde nüfuzlu eşraf ile ga- zeteci İhsan Fikri efendi gibiler ken- dilerini müdafaaya hazırlanıyorlardı. 75 mahal- yümüzde şu ka gayrimüsitm, ıktur.) diye ilmüha- | akalına n cedvel Vali ile mülhakat idare âmirleri, as- ker kumandanı iş işten geçtikten son- ra mesuliyellerinin deröcesini idrak et- meğe başlamışlardı. Bu mesuliyeti mümkün olduğu kadar hafifletmek ve mümkün olduğu kadar başkalarına atfetmek lâzımdı! Adanada istinaf ceza relsi Şakir efen- dinin riyaseti altında bir tahkik heye- ti teşkil olundu. Jandarma kumandanı Ahmed bey, Bağdadizade Abdürraâhman, Debbağ- e Hacı Ali, polis komiseri Zor Alİ, 90lis komiseri Urfalı Şakir, müstantik Zülfo efendiler bu beyet azalıklarına tayin olundular. Heyet. tahkikatına «Ermeni İsyi 5 tuttu. Bu hu- susta ilk delil de Adana vilâyetinin sabık tercümanı Sisliyan Avadisin ifadesi oldu: Sisliyan Avadis vaktile Nâzım paşa- nın Zabtiye Nezareti esnasında hizme- tinde bulunan Sisliyan Leonun kârde- şi idi. Uzun seneler Adana valileri nez; dinde tercümanlık vazifesini yapmış, meşrutiyet irikılâbında işten çıkanl- miş idi. İnkilâptan sonra Avadis bir ta- raflan Adana eşrafına kendisinin sa» dakatihden bahseder ve Ermenilerin. aleyhinde bulunur, diğer taraftari'da * Ermeni klüplerine girmek için dostlarım nin yardimi taleb ederdi. Fakat.o günlerde hiç bi? taraftan yüz bulma. mıştı, Avadis tahkik bir ifade vermişti: (Bundan sekiz ay evvel İstanbulda intişar eden (Pozantiyon) gazetesinin bir nüshası elime geçmişti. Bu gazete. heyetine şu yoldâ | de Ermeni komitelerinin isyana hazır. lanmakta olduklarından, Ermeni klüp- lerinin fesadı tevsi için açıldığından ve mazarratlarının men'i kapatılma larına vabeste bulunduğundan bahse- âlliyordu. (1) Benim hükümete olan sadakatım mücerrep olmasile derhal Ermeni oşrafında; gidip meseleyi ha ber vermiş ve bu mefsedetkârane fi- kirlerin önünü almalarını ihtar eyle- miştim. Adanada Kökdereliyan, Çalyan, Biz- İ dikyanın riyaset ve kumandanları al- tında bulunan komiteler bu isyanı ter- tip edip işte vilâyeti bu kale getirdiler, Maksadları bir ecnebi müdahalesini celbedip Kilikya kraliyetini tesis et- mekti. İğtişaş esnasında patliyan di. İ namit ve bombaların kâffesi bunlar tl rafından tedarik olunmuştu. Memile- ketin tahribine müsebbib ve mürettip bunlardır.) (2) Vali Cevad bey Dahiliye Nezaretine takdim ettiği raporda: (Yanan Ermeni evlerinde bombalar, dinamitli tahrip âletleri bulundu. Bazı evlerde Eri nistan arması, bayrağı, mavzerle Yi sellâh eşhas resimleri, dinamit kaps sülleri, kırma mavzer tüfekleri çıktı. Bir Ermeni köyünde üstü ağaçla kaplanmış, demir çemberlerle tahkim edilmiş su borularından vücude geti- rilmiş iki top bulundu. İğtişaş esnasın» da kullanılmış olan bu iki top ciheti as keriyeye teslim edildi.) denilmekte. dir, İğtişaştan sonra ilk günlerde zabita ve adliye memurlarının gördüğü hiz- met ve ittihaz ettikleri tedbirler suçlu; suçsuz bir takım Ermenileri fesad er- babından olmak gibi bir itham ile ya- kalatmaktan ibaret kaldı. Bu süretle Ermenilerden birçok çifçiler, tüccar, €$« naf ile bazi doktor ve avukallar tevkif edildiler; askerlerle ihate edilen mah- peslerinde ihtilâttan menolundular; Kökdereiyan Sisten mahfuzen geti- rildi. (Senin namına çok adam ök dürüldü.) denilerek hapsedildi. Ermeni rüesai ruhaniyesi bu mua- melelere karşı mütevaliyen şikâyetler. de bulunuyorlardı. 'Tahkik heyeti bazı köylü ve yabancı islâmları da «iğtişaş esnâsında vahşet ve cinayet» irlikâp eylemiş olmak ithamile yakalattı. Fa- kat eşraftan kimseye ilişmedi. (Arkası var) (1) İfadede Pozantiyonun tarih ve pu- marası tesbit edilmemiş olduğu için bu sörlerin sıhhati pek şüpheli görül Bir Ermeni gazetesinin böyle bir şey ya- zacağına hiç ihtimal verilemez, (2) Karabot Çalyan;: Adana vakası ve