AKSAM — olmak dinlediğim hakiki romanlar.. Eski bir idam mahkümu gözleri yaşlı olarak mazisini anlatıyor. Hâkimin önünde bağırdım: “Ben kirli bir adamım; beni idam ediniz.. yaşamak istemem...,, İmralı cezaevine girerken biri arka- mızda fısıldadı: — Kadınsız ülkeye giriyoruz. Bu- Tası Marmaranın Aynarozu... İlerliyoruz. Adliye Vekili: — Fakat, diyor, mahkümların İçin- de öyle kuvvetli aktörler var ki... Ge- çen gelişimde bize bir piyes temsil et tiler; fevkalâde iyi oynadılar. Ade da musiki de pek ileri gitmi Bu esnada yanıma €$ Pishaneyi ziyaret ettiği Bıdığım bir mahkü Buraya, dedi, cezası idamdan kü» reğe çevrilen bir mahküm geldi. Ba» Şından geç dinlemek ister misi- niz? Ufak tefek, esmer bir genci işaret ettiler; işte bu. dullah... Biraz sonra kunduracı Abdullahıni başından geçenleri dinliyorum. Bu 3» yıf genç dik dik yüzüme baktı: Bir mahküm, mahkemede kendi İdamını ister mi? dedi. İstemez, de ğil mi?... Fakat ben mahkemede ken di idamımı kendim istedim, <Ben te miz Insanların içinde yaşamağa lâyık değilim... Beni idam ediniz...» diya bağırdım. İdamı hükmü aldım, Ve bu- nu da haketmiştim. Size başımdan geçenleri birer birer anlatayım: — Anadolunun cenup vilâyetlerin- den birindenim... Doğduğum yer İs- hak Hacı adında küçük bir köydür. Başımdan geçen hâdiseden iz müd- det evvel köyümüzü & ti, Babamı Kara A 1 düşmana haber verdi. Babam için: — Bu adam sizin aleyhinizde çâlı- şiyor!... dem. Kara Alinin bu ihbarı üzerine düş- man, be'uru alıp götürdü. Babamın gitmesile beraber Kara Ali, düşman neferile evimizi altüst etti: Ne kadar paramız varsa aldı Üç gün babam hakkında hiç bir malümat alamadık. Dördüncü gün babamı bir katırın üstünde, ölüm halinde getirdiler, Ken- Cisine işkence yapmışlar... Düşman n6- ferleri: Bizim aleyhimizde nasıl çalışı- yorsun?... diye sualler sormuşlar. Ba- bamdan cevap alamayınca onu söy- letmek için tırmakiarının arasına ka mış sokmuşlar, zavallıya ne işkenceler etmemişler! Babum bunlara tahammül edeme- di, O gece öldü. Babamın ölümünden sonra bir gün mektepten eve döndü- ğüm zaman, hemşire bir kâğıt uzattı; — Bunu, dedi, babamın eşyaları arasında buldum. Baktım, babamın vasiyeti... Sanki başına gelecekmiş gibi, Kara Alinin kendisine düşmanlığını vasiyetinde yazıyordu. Bundan başka vasıyetna- mede benim için «Oğlum mektebe de- vam etsin»... Kız kardeşim için de «Kızımı da evlendirin.. ben bu iki iş için de para ayırdım!» diye yazıyordu. Gel gelelim o paraları da Kara Ali almıştı, Üstelik babamın vasıyetini okuduğumu öğrenen Kara Ali, benim kendisinden intikam almak niyetinde dediler, kunduracı Ab- olduğumu saniyordu, Bir gün mutia- | ka benim, kendisini öldüreceğime inanmıştı. Halbuki benim aklımda kar tiyen böyle bir şey yoktu. Kara Ali benden kurtulmak için arkama Dört- yollu Mehmed adında birini koydu. Ondan sonra bu Dörtyollu başka bir cürümden idam edildi ya... Neise... Dörtyollu bir gece önüme çıktı, Ta- banca ile bana ateş etmeğe başladı. Yanımda benimi de tabancam vardı. Hemen çıkardım. Ben de ateşe başlar dım. Dörtyollu korktu, kaçtı. Fakat Ka- ra Ali her gün arkama adamı koyu- yor, her gün beni öldürtmek fırsatını kolluyordu. Dörtyollu ikinci defa benim için bir pusu kurdu. Bu sefer onun attığı kur- şunlarla vuruldum, Hastaneye düş- tüm, Üç ay yattın... Çıktım, Gene Kar Fa Alinin âdâmlârı peşimi birakmi- Kunduracı Abdullah macerasını anlatıyor. Mahkümlar müuharririmizin etrafında. yor. Nihayet, ne yaları söyliyeyim? Ben de bu adamı öldürmeğe karar verdim, Silâh tedarik ettim. Bir gece Kara Alinin evine girdim, Kara Ali kardeşi ve amcasının oğlu ile oturup yemek yiyordu. Derhal ateş ettim. Kendimi bilmiyorum, müte- madiyen kurşunları boşaltıyordum. Üçü de kanlar içinde kalmıştı. Kara Ali ile kardeş , Amcasının oğlu iyi oldu. Mahkemede, vakada kasıt nu söyledim: — Beni idam ediniz!... dedim. Fakat yaşım dolayısile cezamı 26 seneye indirdiler, Şimdi burada bam- başka bir adam oldum. Bu eski vaka- yı hatırladıkça kendi kendimden uta- nıyorum. Arada intikam, kin, zulüm ne olursa olsun, insan başka birinin kanını ne hakla dökebilir?... ii Hapishane benim için bir mektep oldu. Hiç bilmediğim halde burada kunduracılık öğrendim. Yaptığım ter- likler İzmir, Ankara, İstanbul sergile- rinde üç kere birincilik kazandılar, 13 sene içinde yaşımasını öğrendim, Baş- tan başa değiştim. Bugün bir tavuk keserken yüreğimi sızlar. Bu esnada 747 numara kunduracı Abdullahın ma iyen arkadaşları bana: — Vallâhi öyle bayım!... dediler. Size yemek hazırlamak için birkaç ko- yun kesilecekti, Mahkümlardan her biri: — Kan dökmek güç geliyor!... di- yerek koyunlardan uzaklaşıyorlardı. Hayvanları güç hal ile kestirdik. Vaktile üç, dört insan kanı döken- lere bugün koyun kesmek bile güç geliyor. Onlar karşımda mazilerinden böyle kötü kötü bahsederlerken, içime tatlı bir his doluyor. Âdetâ iyi olan hasta- ların karşısında gibiyim... Asri hapishanecilik tekniği, e: leri kalmamış verem hastaları gibi, kendilerinden ümid kesilen bu insan- ları yavaş yavaş kurtarıyor. Adaya girerken ceketimi çıkarmış ve bir kenara koymuştum. Sonra ada içinde saatlerce dolaştım. Bir aralık üşür gibi oldum. Ceketimi aradım. Eşkıyalık etmiş bir haydud uzaktan, &linde ceketim, koşa koşa geliyordu: olduğu- mahküm rasını din» — Buyur!.. bana uzattı, Ne yalan söyliyeyim; aklıma ceke tin ceplerini, cüzdanımı muayene bi- diye ceketi le gelmedi. Karşımdaki adamlar bana | o derece itimad uyandırmıştı. Bu sırada gözüme pek nazik tavırlı bir adam ilişti, Kendisine sordum: — Sizin çıkmanıza ne kadar müd- det var? Gülümsedi: — Benim mahkümiyetim bitti, Şaşırdım: — Peki... Burada ne arıyorsunuz? — Cinayet mahkümu idim. Müd- detimi burada geçiriyordum. O za mar içimden: «Mahbusluğum bitse de şehre dönsem...» diyordum. Müddetim bitince ne yalan söyliye- yim, şehre dönmekten âdetâ ulandım, mazimi unuttyurmadan insanlar ara sına karışmak istemiyorum. Halbuki çalışmağa da karar vermiştim. Adli- ye Vekiline bir mektup yazdım. Ben İyi inşaat ustasıyım; burada inşaat ustası olarak kalmak istedim, 45 lira maaşla Adliye Vekili beni buraya us- ta yaptı. Şimdi tıpkı eskisi gibi yaşıyorum. Mahbusluk zamanında yaptırdığım karyolada yatıyorum. Mahbusluk 78- manındaki saatte kalkıyorum, Mah- busluk zamanındaki vakitte yatağıma giriyorum, — Şehre iniyor musun? — Aklıma bile gelmiyor... O zaman, İmraldaki mahkümlara gösterilen şefkatin büyüklüğünü an- ladım. Burada herkes hayatından memnundu, Mahbuslar başka hapis- hanelerdeki mâlikümlardan nasıl bahsediyorlardı biliyor musunuz? — Biz rahatız; Allaha şükür... Amma zavallı öteki mahkümlar ha- pishane köşelerinde hayatlarını geçi- riyorlar. İmralıdaki mahküm, bu adayı ha- pishane addetmiyordu. Genç bir adam gözüme ilişti. Konuşması gayet düzgündü. Sor- dum: Siz niçin yatıyorsunuz? Galata postanesi veznedarının katli meselesinden... Bundan bir müddet evvel herkesi üzün uzun #leşgül eden bu esarengiz Depe Y ———— — Karşıyakada sıtma müca- delesi iyi neticeler verdi Sivrisineklerin yüzde 95 i imha edildi, mücadele devam ediyor İzmirin Karşıyakasından bir görünün İzmir (Akşam) — İzmir şehrinin | sıtma mücadele mıntakaşına itheli için vilâyetçe Sıhhat ve İçtimai Mun- venet Vekâleti nezdinde teşebbüsler- de bulüunulmuştu. Geçen yıl, Karşıyaka nahiyesi, köy- lerile birlikte sıtma mücadele mın- takası içine alınmış ve yapılan esasli mücadele, çok mühim neticeler ver- miştir. Bu yıl sivrisinek, geçen yıl lara nazaran Karşıyakada yüzde 95 azalmıştır. Karşıyaka ve köylerinde muntazaman mzotaje tabi tutulan Yokal 7,100 dür. Muvakkaten evlerinden ayalanların evlerinde mücadeleye devam edilme- si için bu gibi evlerin polis marifeti- le açılarak helâ çukurlarına ve su birikintilerine motörin yağı dökül- mesi hususunda zabıtaya müracaat edilmiştir. Karşıyaka, sıtma mücadele mınta- kasında bulunan ve denize dökülen derelerin ağızları temizliettirilmiştir. Mücadele işlerinde 6 memur ve 10 amele çalışmaktadır. Karşıyaka arında bâzı büyük bataklıklar unların kurutul- ması için etüdler yapılmış, projeler hazırlanmıştır. İzmirin İnciraltı plâ- jına yakın bir yerde bulunan batak- hığın kurutulması için de proje ha- | zırlanmıştır. Vilâyet bütçesinden ayrılacak 2,000 lira ile bu bataklık kurutulabilecek. tir. Bataklığın deniz kısmına çekile. cek duvar sayesinde med zamanla rında deniz sularının bataklığa ak- masına meydan verilmiyecek ve ay- nea kanallar yaptırılacaktır. Bu ka- nallar sayesinde bataklık suları, de- nize akıtılacaktır. Kanalların ağızlarında suyun tâz- yıkile kendiliğinden açılır kapanır otomatik kapaklar yapılacaktır. De- nizin med zamanlarında suların tâz- yıkile otomatik kapaklar, kendiliğin- den kapanacak, deniz suyunu ba taklığa bırakmıyacaktı Karşıyaka nahiyesinin Dedebası, Bostanlı, Hacı Hüseyinler, Şemik! Turan ve Bayraklı köylerinde sit: mücadelesine ©hemmiyetle dev edilmekte, teşkilât ilmi esaslara göre çalışmaktadır. Bu yıl mevzii bir kaç yerde sivri: nek uçkunu olmuş. alınan mü tedbirleri sayesinde derhal edilmiştir. İzmir ve Manisa sıtma m heyetlerinin mesaisine reis Dr. B, Cevdet Öğen nezaret et dir. Bu yıl Manisa vilâyetinde epi demik halde sıtma görülmemiştir. Yalnız Alaşehir kazasının bâzı seb- zeci köylerinde , bozukluğu yüzi de tek tük isti tedbirle önlenmiştir imha Akhisar kazas dahilinde Kovalı bataklığı ile Rahmiye bataklığımı kurutulması için etüdler yapalmıs, projeler hazırlanmıştır. Bu iki batak. lık 7,800 ve 28,000 liraya kurutu lecektir. Bilhassa Rahmiye bataklı- ğmin kurutulmasile 6000 di münbit arazi meydana çikacakt Haber alındığına göre İzm rt de, viâlyet ve belediye bütçelerin- de senevi onar bin lira tahsisat ka- bul edilmek suretile Sıhhat Vekâle- tinin sıtma mücadele mıntakasına âlı- nacaktır. Adapazarında Hava Kurumu ianesi Adapazarı (Akşam) — Kazamız köylerinde Hava Kurumu faaliyetini ari tırmış, hslk evvelki senelere nisbetle Hava kurumuna 4-5 misli fazla yardım- da bulunmuştur. Yukarıdaki klişede Kımlay ve Hava kurumuna İane olan 3000 kilo buğday getiren köylüler, Hava kurumunun faal reisi B. Remzi Genç- osman bir arada görünüyor. a m m e Ann nn nn cinayetin faillerinden nin karşı sında idim. — İsminiz nedir? — Yunus... Mükâfat ismindeki ka- dının evinde yakalandım. Mahkün oldum, Şimdi buradayım... Galata 'postan katli faillerinden biri İmralıda bacılık ediyordu. Ve daha şimdiden uslanmış gibi bir hali yardı. İmralidaki mahkümların veznedarının ara“ hemen hepsi cinayetten yatıyor. Aşağı yu karı burada 750 katil var, Cinayetlerin sebebi üç kısma ayır lıyor, Köylüler arazi meselesinden, şehirliler ise kadın ve içkiden eleri- bulaştırmışlar ve buraya düş- Bizde ezeli derd... Üç cinayet sebe Arazi meselesi, içki, kadın... Hikmet Feridun Es