3 Ağustos 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

Ar —. vi AKŞAMDAN AKŞAMA “Papaya vuran çarpılır!,, mana lerin ırkcılık ve yahudilik Aşikür erine karşı noktai nazarları Miz olmasına rağmen, bu hususta ss erin nazariyeleri belli değildi. “ndan birkaç ay evvel İtalyada bazı se bir beyanname neşrederek Can alacak noktası şu: — İtalyan tebeası olmak, tam İtal- Yan olmak için kâfi değildir. Yabancı Wktakiler, meselâ Yahudiler bizden sayılmaz! İtalyan gazetelerine nazaran: 77 Yahudiler, fayist topraklarında Sördükleri müsaadelere rağmen, dün- yanın her tarafında, adamlarile ve pa- Talarile faşist aleyhtarlığının erkânı harbiyesini teşkil etmektedirler. Alman naziliği ilk ilhamını Musso- liniden aldı deniyordu. Şimdi de fa #stliğin nazilikten bu hususta mülk em olduğu söylenebilir. Ve böylece, i siyasi tarikat, biri daha müfrit öbü- Tü şimdilik teraatta daha mutedil ola- Fak, yakınlaşmış oluyorlar. Akıllardadır ki, Papa ile Hitler bey- Dinde ötedenberi bir gerginlik vardı; halbuki, katolik kilisesi ile Mussolini arasından pek su sızmıyordü; Alman devlet reisinin İlalyayı son siyaretin- de Mussolininin ara bulacağı, Vatika- hun haçile gamalı haçı barışlıracağı umuluyordu. Fakat bu tahmin boşa çıktı; bilâkis gerginlik o dereceyi buldu ki, bu çekiş- mede, Hitler, İtalyan faşistlerini na- | zariyece beynelmilliyetçi katoliklerden koparıp kendi tarafına aldı İşle yukarıya naklettiğimiz beyan- | name de, anlaşılan, bunun bir netice- | si ... Bunun üzerine Papa heyecanlandı. Bakınız, aleyhtarlarına karşı ne cüm- leler sarfediyor: — Tavsiye ederim ki, katoliklik ha- reketini darbelemeyiniz. Bunu sizin iyiliğiniz için tavsiye ve rica ed | Zira katolikliği darbeliyen, Papaya vur. muş olur; Papaya vuran da ölür! Ne müessir söz... Filhakika Vatikanın bu telâşma da hak verıneli; Almanyadaki tebeası baltalarıp duruyor. En kuvvetli istinat, gühı Avusturya idi. Oradaki b lar ve cennet topra, vaktile hayli para dio da elinden gitti derecede verimli p» ve boşanma. 51 mübayaaları için aldığı söylenir. Şim. İ. Şüphesiz emsalsiz. nanevi çifliği İspan- m Papa hesabına çok şükür ki 1ko galebe çalıyor. Fakat acaba Barselon tamamen mağlüp olsa bile kara cübbenin otoritesi, cümhuriyeti | tatmış olan İspanyol halkının üzerin- de eski katiyetle kurulabilecek Fransız hemşirenin katolikliği mu- hakkaksa da mübalatsızlığı da malâm... Ve şimdi birdenbire İtalyada hıristi- Yan düsturlarına zıd bir ırkçı nazariye yer ediyor. Hülâsa, her tarafta gümbürtülü yı- kılmalar.. Dünyevi siyasetten vaz geçip de manevi doktrine dayanan Papalı- fin tahtı, bütün istinatgâhlarında boşlukta kalıyor. Gerçi, diyorlar ki: — Makam çok zengindir... Daha bir kaç nesli idare edecek serveti var... Ye ni kazançlar olmasa bile gelirile geçi- nir Fakat varidatı kesilmis konakların ne akibete uğradıklarını kendi muhi- timizdeki misallerden biliriz... Papalık İR HABERLERİ | | Çatalca ile Istan- bul arasında iki İ kamyon çarpıştı ile İstanbul arasında sefer güni abdi bir şoför eyvel- Tai kamyonetine Eyüp ve Fey- mii iki yolcu alarak Çatalca- ya gitmek üzere yola çıkmıştır. Kamyonet, Yenihanla Çınarlı ara- dan geçerken, şolör Haşimin ida» 2 deki kamyonla karşılaşmıştır. min komyonu çok süratli geldi- inden, Hasan kendi kamyonetini ke nara alıp yol vermeğe vakit bulama mış ve iki otomobil çarpışmışlardır, O sırada farkına varmıyarak kolunu kamyonetin penceresinden o dışarıyâ çıkarmış olan yolculardan Feyzinin kolu #ki otomobilin arasında sıkışmış ve omuzundan kopmuştur. Feci kaza- ya jandarmalar yetişmişler, kolu ko- pan Feysi ifade veremiyecek bir hal- de Gureba hastanesine kaldırılmıştır. Yapılan tahkikat neticesinde bu ka» zaya sebebiyet vermeklen maznun 50 för Haşim yakalanmış ve dün evra- kile birlikte Adliyeye teslim edilmiş- tir, Müddetumumi muavinlerinden B. Reşad Saka tahkikata el koymuştur. —— Camilerin tamiri Evkaf muayyen bir programla işe başladı Evkaf idaresi, şehrimizdeki camile- rin tamiri için bir program hazırla- mış ve ehemmiyetlerine göre camileri birer birer tamir etlirmeğe başlamış- tır. Evkaf idaresi, ge de esaslı surette tamir müdürlüğü bu hesini ve bu arada hünkâr ma lini tamire karar vermiştir. Eminönü meydanının tanzimi münasebetile, caminin de tarihi ve mimari kıymetile mütenasip olarak tebarüz ettirilmesi muvafık görüldüğünden, caminin ha- rici tamirine en mütehassıs mimarlar ve işçiler memur edilmişlerdir. Diğer taraftan bir kanunu mahsus- Ja idarel hususiyelere intikal eden medreselerin tamirine de karar veril miştir, Vilâyet, bu eski medreselerde bir kısmını evvelce kiraya vermişti. Fakat bunların tamirine karar ve rildiğine göre tarihi ehemmiyetleri nisbetinde bunlar tamir edileceğinden bütün medreseler tahiiye etirilmiş- lerdir, Belediye, Evkafın camilerde yaplı- ğı gibi muayyen bir plân dahilinde bunları tamir ettirecektir. Bu plân senelere ve mevcud tahsisata göre ha-| zırlanacakttır. En evvel İstanbulun | tarihi hüviyeti itibarile b ra olan in kur, ene Yenicami- | caminin Karilerimizin fikri Izmir bankalarının yaz tatili ve tüccar İzmirde bankalarda yaz mesai saatleri, bankaların aralarındaki bir kararla birkaç senedenberi ti. cari ve iktisadi işlere mani olacak şekilde tanzim edilmektedir. İzmir gibi ticari ehemmiyeli haiz ve Türkiyemizin en bilyük ihracaf merkezinde öğleden sonra banka ile ülgili işler bu yüzden görüle- mez. Esasen yaz saatinin memle- ketimizde mesaileri değiştirmesi tatbikatta müşkülâtı o görülmesi yüzünden, İstanbul vilâyetince ay başından ilibaren yeni mesai saati tertip edilmiştir. İzmirin de mi- him ticari vaziyeti göz önünde tu- tularak tanzimi hususunda İzmir valisi bay Fazlı Gülec'in icraatın- dan bekleriz. İzmir tüccarlarından Mehmed Selim Türk - Alman ticaret itilâfı Metni: araz gönde- rilmesi bekleniyor Berlinde imzalanan Türk - Alman ticaret anlaşmasının metni bekleni- yor. Anlaşmanın metni bugünlerde Türkofise ve Ticaret odasına bildiri- lecektir. Almanya ile iş yapan ihracat ve it- halât tacirleri pek yakında 'Türkofis- te bir toplantı yapacaklardır. Bu top- lantıda tacirlere anlaşma etrafında ir, Tacirler anlaşma diye kadar gelen m görünüyor- izahat veri ttan çök memnun lar. Bu suretle iki memleket arasında- ki ticari münasebatın daha çok inki- şaf edeceği muhakkak görülmektedir. Tramvay şirketinde Ecnebilerden münhal memu- riyetlere kimlerin tayin edileceği belli değil Trmavfy şirketinde bulunan on beş kadar ecnebiden onunun vazifele- rine nihayet verilmesi Nafia Vekâleti tarafından Tramvay şirketine bildiril. mişti, Bu on memur 1 ağustostan iti- baren vazifeleri başından ayrılmış lardı. Bunlar arasında Hareket dai- iresi şefi B, Gomes'in yerine muavini B. İsmet terfian tayin edilmiştir, Şir- ketin yol müfettişi olan Baldesera şir- ketin en eski ecnebi memuriarındân- da maddi istinatgâhlarını, manevi mü- yi linen kaybede ede, hayattan si gere e mi dönecek der- şu hilâfet mevki. siniz? — Vurma, çarpılırsın! - diyor. Aldıran yok... Darbeleri sağından 50- lundan yiyor!, (vA-N0) dır. Bunun yerine henüz kimse tayin edilmemiştir. Diğer münhal memuri- yetlere de kimlerin tayin edileceği he- nüz belli değildir. Bu memuriyetlerin şirketinin satınalma muamelesi ikmal edlidikten sonra yeni teşkilâta göre idare kadrosunda bazı tayinler yapı- lacağı tahmin ediliyor, şimdilik münhal kalacağı ve Tramvay | , Intihap defterleri Aile sicillerine göre tanzime başlandı Mebus ve Belediye intihabında kul- lanılacak olan defterlere esas teşkil edecek aile sicillerinin tanzimine de- vam edilmektedir. Beyoğlu, Eminönü, Beşiktaş, Sarıyer, Bakırköy #azaları- na dağıtılmış olan beyannamelerin toplanma muameleleri bitmiş, kon- #rolü yapılmış ve beyaanamelerin tas- nif işi bitmiştir. Bu kazalarda topla- nan beyannamelere göre intihap def- terlerinin tanzimine başlanmıştır. Bu defterler soyadı esasına göre tanzim edilmektedir. Beykoz, Eyüp, Adalar kazalarında da silelere beyannameler dağıtılmış- tır. Bugünlerde bu kazalarda da bö- yannamelerin toplatılmasına başlana- caktır. Belediye, numerotaj plânına göre hazırlanan krokilerdeki bina sıralarına göre beyannameleri dağıtmakta ve bun- lar için lise, mülkiye ve hukuk fakül- tesi mezunları çalıştırılmaktadır. Vali ve Belediye reisi B, Muhiddin Üstündağ, bu işin bir an evvel başarı- labilmesi için her gün bir mıntakayı dolaşmakta ve yapılan işleri sıkı bir kontrole tabi tutmaktadır, Dünkü kazalar İki yaşlı kadın ağır surette yaralandı Dün şehrimizin muhtelif yerlerinde vuku bulan nakil vasıtası kazaları şun- lardır; 1 — Evvelki akşam saat on yedide, Beyoğlu kaymakamlık binası önünde Mehmed Karaçatın idaresindeki 2920 numaralı taksi arabası; Uzunköprü plâka kamyon, ile 154 numar ram- vay arabasına çarparak ön saçı kırıl. mış ve baştarafı ezilmiştir. Kazada yaralanan yoktur, Tahkika- ta başlanmıştır. ? 2 — Evvelki akşam, Ömerin idare “sindeki numarasız yük arabası, Tah- takalede, Tumruk sokağında manevra yaparken, evinin kapısı önünde otur- makta olan altmış iki yaşında Kadin- ko ismindeki kadını duvara sıkışlır- mak suretile kolunu kırmıştır, B, Kadinko Haseki hastanesine kal- dırılmış, suçlu yakalanmıştır. 3 — Evvelki gün saat yirmi radde- lerinde, elektrikçilikle iştigal eden Ya- Suadiyeye giderken, Bağdad caddesi üzerinde yürüyen Yugoslavya tabasin- dan altmış beş yaşında Şefik kızı Bn. Reşideye çarparak başından ağırca yaralanmasına sebebiyet vermiştir. Ya- ralı, tedavi edilmek üzere Nümüne hastanesine yatırılmış, suçlu yakala- narak tahkikata başlanmışt, En zarif hediyeleri Lütfen bir kere görünüz, Şar isminde bir genç, bisikletle süratle | parça j Bedava açık hava tiyatrosu Evvelki gece saat on buçuk suların- da tramvayla Beyanıddan geçiyor. dum. Birdenbire Beyaz meydanında, elektrikler içinde büyük bir sahne gö- züme ilişti Bu sahnenin üzerinde fevkalâde güzel kostümler, ve gayet üstadane yapılmış makiyajlarile şim- diye kadar hiç görmediğim bazı ar tistler Molyerin bir piyesini temsil ediyorlardı, Sahnenin etrafında binlerce kişi toplanmış, büyük bir merakla oyna» nan piyesi seyrediyorlardı. Sahneye konulan 6s büyütücü âletlerle oyna nan piyes meydanın her tarafından mükemmel surette işitiliyordu. Bizde ilk defa gördüğüm bu saçık hava tiyatrosu» nu seyretmek için he- men İramvaydan indim. Fakat kalabalıktan sahneye yanaş. mak pek imkânsızdı, Kendimize güg- Tükle bir yol bulduk. Bu açık hava fiyatrosunu tertib eden Eminönü Halkevi temsil kolu imiş Durdum. Şimdiye kadar hiç görme diğim genç sanatkârları seyre başla» dım. Hakikaten kusursuz ve mükdm- mel oynuyorlardı. Fakat işin en güzel, en mükendmel tarafı halka, açık havada ve bedava olarak temsil verilmesi idi. Halk arasında konuşulanlara dik- kat ettim. Kalabalık içinde 6 - 7 sene. denberi tiyatroya gidememiş fakir in- sanlar vardı. Bunlar için, bu bedava açık hava tiyatrosu ne güzel bir eğ- lence idi. Rusyada halk için böyle bedava açık hava $iyatroları olduğunu gaze- telerde okuyoruz. Almanyada ve Ame- rikada da böyle kültür teşkilâtları ta- rafından vilâyet vilâyet, köy köy dola- şan bedava açık hava tiyatroları var. dır. Bugün fakir halk içinde tiyatro için bir kaç kuruşu ayıramıyacak olanlar çoktur, Halbuki tiyatro halk için bir ihti- yaç olduğu kadar, ayni zamanda mü- kemmel bir propaganda ( vasıtasıdır da. Bizim memleketin her köşesinde Halkevlerimiz, bunların da temsil kol- ları vardır. Eminönü Halkevinin yaptığı gibi bu temsil kolları halka bedava açık hava temsilleri vere bilirler. Sonra bu açık hava temsille. rinin, alelâde tiyatrodan büyük bir üstünlüğü de vardır, Açık havada istediğiniz kadar bü- yük inşa edebileceğiniz sahneye iste- diğiniz dekoru koyabilirsiniz, Canmız isterse bu büyük sahneye at, araba, büyük bir kalabalık çıkarabilirsiniz. Açık sahnede, sinemada yapılıp, tiyatroda yapılamıyacak' her şey ya» pılabilir. Açık sahnede sinema tekni. Zinin enginliğinden istenildiği kadar da istifade edilebilir. Hikmet Feridun beostlarınızın bihakkın minnetlerini celhedecek DEKORASYON Mağazasında bulabilirsiniz. Beyoğlu, İstiklâl caddesi © Bay Amca umumi hapishanede |.. nı, > Hapishane binasının antikalığı" Mimarla muharrir ne bilir, bİZ€ bay Amca... Dışarıda otomobil, tramvay hü İ cumu neyse... > Burada da tahtakurusu, pire hücumu odur!., pishanenin hayalile avunuyoruz!... B. A. — «Zehiy hayali muhal...» — Neğen muhaj?.. Ge” B. A. — Böyle köhne hapishane den çıkar çıkmaz suç İşleyip tekrar hapishaneye dönenler var, hapisha- n8 bir de konforlu olursa suçlu top- lamağa adam yetişmezi...