13 Mayıs 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

ki ME MR a çi a T a r- wi a de » wo e ğe - AŞ “stapnire" - e Mayıs 1938 “AKŞAMDA N AKŞAMA : Güreşte “Atatürk kupası,, m münasebetile Sporun daha laha bugünden İstanbul pehrinde beş on bin seyircisi var, Fa- kat modern bir stadyum yapılır, nakli- ye vasıtaları da muntazam olursa, ek İİ kemik öp beş mine fırlar, Esasen, meşhur maç günleri stadyom kapılarını zorlıyan halk, bu müstakbel rağbetin müjdecisidir. Bilhassa futbol ve güreş, halkı cezbedi- yor. Binicilik de şimdiki ahvali ruhi- Yeye göre derhal birinci plâna çıkmak #stidadındadır. Nitekim © Ankarada koşu günleri beliren kalabalık İstan- bul hakkında da bunun mübeşşiridir! Eski nesil, spor aeyhinde istediği ka- dar homurdansın; ve homurdanmasın, da da bazı haklı sebepler olsun: (Da- yaklı maçlar, top yüzünden haylazlığa başlıyan mektep çocukları gibi...) Her Şeye rağmen, bu arızi hastalıklar tedavi €dilebilir ve muhakkak ki, spor asrı- mizin en mühim içtimai hâdiselerin- den biridir; ve güreş, elbet sporun en Cazip şubesi sayılmağa sezadır: İki in- San, bütün adalelerile, bütün kuv- veti, çevikliği, ve hattâ -başta irade ol- mak üzere- manevi meziyetlerile ölçü- 'Şüyor. Bir milletin seçtiği en mutena Küreşçilerin diğer bütün memleketler- den gelme namzedleri yenmesi © ırk için me iftihardır, ne üstünlük nişanesidir. Nitekim beşeriyet bu asırda bütün Sporlara bü bakımdan pek büyük kıy- met atfediyor, ”.. - Sporda yenmek gibi yenilmek de var! Mağlübiyeti efendice ve soğukkanlılık- la telâkki etmeli, O cihet başka! Fakat, Saklamağa, örtbas etmeğe ne lüzum var: Pehlivnlarımızdan bu son seya- hatlerinde umduğumuz neticeyi ala- Madık! Buna rağmen eminiz ki, ırki- mız bütün ırklardan kuvvetlidir; mille- timizden şöhretimize lâyık yeni güreş- filerin çıkacağı muhakkaktır. Elverir , İyi teşkilâtlanalım; en uzak vilâye- timizde bile olsalar, iyi yaratılmış genç- lerimiz muntazam çalıştırılıp yetiştiril- Sin; ve diğer ırkların namzedlerile mü- Savi şeralt altında boy ölçüşebilsinler.. Milletimizin bütün istidadlarına en Makul şekilde mecralar veren Atatürk, bu uğra vakfettikleri kupayla, en faz- © İa inkişala müsald sporculuğumuzun önünde yepyeni bir ufuk açtılar, Gelen tafsilâttan öğreniyoruz ki, Memleket on küsür spor bölgesine ay- Tılmış; en geri vilâyetlerimiz bile böy- lelikle bu mergub spora gençlerini iş- tirak ettirmek imkânmı bulacak; TÜRK KUVVETİ arsrulusal ölçüşme- lerde bu sahede lâyık olduğu mevkii behemehal kazanacak... Atatürk kupasının mânası büyük- für: Türk pehlivanların maddi kuv- Vetine, «muntazam yetişmek», «Çok mamzeğler arasından bir ıstıfaya tâbi olarak seçilmiş olmak» gibi hususiyet- İlerle beraber, bilhassa: — O ehemmiyet veriyor! ve edecektir. Bu kupayı şerefli ellerinde bulundu- Tacak Türk ekibini er meydanında ye- ei bir rakip zuhur edemiyecek- » fikrini ilâ- osunu tamir ederken düşerek yaralandı Balatta oluran Moiz isminde biri, balkonunun çinkosunu tamir etmek- te iken parmaklığın kopmasile bal- Kkondan aşağıya düşmüş, tehlikeli su- rette yaralandığından, hastaneye kal- Emlâk şirketi Bütün hisseler maliye tarafından satın alındı Taksim emlâk şirketi 28 mayısta | fevkalâde bir toplantı yaparak tasfi- ye kararı verecektir. Şirketin hâmlli- | ne mahsus olan hisse senedlerinin yüz | on bin parçası evvelce Maliye Vekâ- | leti tarafından satın alınmıştu On | bin paraçadan ibaret olan diğer his- seler de bu sefer Vekâlet tarafından | satın alındığından, Vek bütün aksiyonlarına mektir, Beher hisse senedi 8 liradan ibaret olduğuna göre, Vekâlet bu hisse se- nedlerini 960 bin liraya satın almış- tır, 28 mayısta toplanacak olan şirket heyeti umumiyesi eski muamelâtı tas- fiye edecektir, Taksim emlâk şirketi- nin elinde bulunan eski Talimhane meydanındaki arsalardan çoğu evvel- ce ifraz edilerek satılmıştı. . Şirketin elinde şimdi avlusunda stadyom bulunan eski Taksim kışlar sı binası ile binanın müştemilâtından olan elektrik sergisi, gazino ve depo- lar vardır. Belediye, burasını istimlâk edeceğinden hisse senedlerinin Mali- yeye intikal etiğine göre, hükümetle Belediye arasında yapılacak mall an- laşma daha kolaylaşmış olcaktır. Ortaköy cinayeti Bekçi Mehmed hastanede öldü Ortaköyde oturan tütün işçisi Şeri- fin, sırf sarhoşlukla işlediği kanlı bir AKŞAM ŞEHİR HABERLERİ Karilerimizin fikri Her mahallede pazar kurmak usulünü teşvik etmeli Hükümet, hayatı ucuzlatmanın her türlü çaresini arıyor. Bir ka- rümiz yazdığı bir mektupa, hiç te yabana atılmıyacak bir şekli ileri sürmektedir: «Salı, çarşamba, perşembe İlh. pazarlarının. İstanbulun muhtelif semtlerinde kurulması ötedenberi âdettir. Şimdi de bazı senitlerde pazarlar kuruluyor amma, kâfi değildir. Bu âdeti modernleştire- rek teşvik ve her mahalleye teşmil etmeli Avrupa şehirlerinin de her mahalleşinde birer açık pazar var- dır. Sabahlar: dokuzdan on üçe kadar sürer. Hem bu pazarlar ba- za mahallelerdeki büyük dükkân- ların civarına kurulur, fiatlerin ucuzluğa doğru meyletmesine yâ- rarlar. Bu süyede, seyyar esnaf ta daha kolay zaptürapta sokulur; zira, pazarlara iştirak için resmi bir numara almak, yani mükellef olmak şarttır. Merkezlerde hâlle- rin yapılması bu mahalle pazarla- rına mani değildir. Parisin meş- hur hâline rağmen, mahalle pa- garları da yanıbaşlarında yaşar. Bizde de mahalle pazarlarının teşviki, ucuzluk mücadelesinin başarılmasına müessir olacaktır.» Arnavutköy faci- ası muhakemesi Dün de bazı şa şahidler dinlendi yeni şahidleri dinlemek için hâdise esnasında vakaya müdahale ederek kasığından bir sustalı çakı ya- rası alan Ortaköy Bahçelçi mahallesi bekçilerinden Mahmed, yatırıldığı Be- yoğlü hastanesinde ölmüştür. Etfal hastanesinde bulunan şoför Anasta- sın tedavisi devam etmektedir. Üç kişiyi yaralamak, bir kişiyi de öldürmekten suçlu bulunan Şerif Tev- kifhaneye sevkolunmuştur, Elektrik şirketi saat kirası ve Branşman ücreti hakkında bir müracaat Elektrik şirketi, abonelerinin sar- fiyat bedellerini iki ayda bir tahsil ediyor. Şirket, sarfiyat bedelinden başka saat ve branşman kirası ola- rak yirmi beş kuruş ta ayrıca tahsil etmektedir. Abonelerden B. Tahsin namında bir zat Belediyeye müracaat ederek, şir- ketin bazan fki aydan evvel, kırk beş, elli günde müracaat ederek branş- man ve sâat paralarını gene tam ola- rak tahsil ettiğini iddia etmiştir. Belediye bu müracanti dikkat& şa- muhakeme talik edildi Aravudköyündeki evde babası Hacı Şevketle kardeşi Radiyi taban- ca İle öldürmekten maznun Zekinin muhakemesine dün ağır ceza mah. kemesinde devam edildi. Dünkü cel- sede, Zekinin müdafaa şahidi olarak gösterdiği Beşiktaş sulh hukuk mah- kemesi ahkâmı şahsiye hâkimi B. Ni- yazi dinlendi. B. Niyazi ifadesinde , şunları söyledi: — Zeki 22 Haziran 937 senesinde mah- kememize bir istida verdi. İstidasında, babası Hacı Şevketin müzmin idrar has- talığına ve akıl zayıflığına müptelâ oldu- ğunu bildirerek babasına bir müşavir edilmesini ve en büyük oğlu olduğu cihetle kendisinin müşavir yapılmasını iş- tiyordu. İstidasına (bağladığı, İstanbul adiiye doktoru B. Enver Karan tarafın- dan verilmiş bir raporda da, Hacı Şevketin melekâtı akliyesinin kendisini idareye kâfi olmadığı ve her söze kanabilecek va- ziyette bulunduğu için kanunu medeninin 19 uncu maddesi dahilinde kendisine bir müşavir tayini muvafık olduğu bildirii- yordu. Muhakeme günü Zekinin babası Hacı Şevket ve vekili geldiler. Hacı Şer- ket: «Benim aklımda bozukluk yoktur. Amil akli hastalığına mübtel olan oğlum Zekidir.. dedi. Zeki 12 Temmuzda verdiği bir istidada da babası Hacı Şevketin, emvalini başka birine bağışlamak üzere bulunduğunu ve müşavir tayin edilinciye kadar temlik yan görmüş ve Belediye Şirketler ko- miserliği vasıtasile tahkikata başla- mıştır. Müşteki zat, ayni şikâyeti Na- dırılmıştır. — fia Vekâleti nezdinde de yapmıştır. muamelesinin tehiri için tapu dairesine tezkere yazmamızı istedi. Biz bu davayı 28 Ağustos 937 tarihine talik etmiştik, O gün Zeki mahkemeye gelmedi, Sonradan da bu cinayeti haber aldık. Diğer iki şahid de dinlendikten Bay Amcaya göre... Asfalt yollar Bu sene 200 bin liralık yol yapılacak Şehrimizde yapılacak olan beş yüz bin liralık asfalt yol projesi Belediye fen işleri yollar şubesi tarafından hâ- zırlanmıştı. Projeyi tedkik eden B. Prost gerek yolların istikameti, gerek metanet ve mukavemeti hesaplarını yerinde bul- muş ve projeyi tasvib etmiştir. Bu s0- ns yapılacak olan yollar iki yüz bin Uralıktır. Maamafih beş yüz bin lira» lık yol birden ihale edilecektir. Yol inşası İçin 938 bütçesine 325 bin liral konmuştur. Bu paranın 200 bin lirası yol inşasına, 125 bin lirası da şehir içindeki diğer sokak ve yol- ların tamirine sarfedilecektir. Belediye, şimdiye kadar mahalle a- ralarındaki sokakların tamiri için pek az para sarfettiğinden, sokaklar ha- rap ve perişan vaziyetten bir türlü 'kurtulamıyordu. Bu sene 125 bin li- ralık tahsisat ile şehir içindeki bozuk sokaklar tamir edileceğinden, halkın şikâyetlerine nihayet (verilecek de- mektir, Asfalt yol inşaatı haziranda müte- ahhide ihale edilecektir. Inşaat ruhsatiyeleri Belediyede bir komisyon teş- kil edildi Şehir plânına teması itibarile mü- him mahiyette görülen bina inşaat ruhsatiyeleri için Belediye fen heyeti müdürü B. Hüsnü Keseroğlunun tek- Mfi üzerine Bellediye reis muavini B. Ekrem Sevencanın reisliği altında bir komisyon teşkil edilmiştir. Komisyo- na fen, imar, harita, inşaat ve yollar müdürleri dahildir. Ufak tefe kinşaat ruhsatiyeleri ge- ne eskisi gibi verilecektir. Ancak ya- pılan müracaatler içinde imar plânı- na ne dereceye kadar mutabık oldu- ğuna tereddüd edilenler komisyonca tedkik edilecektir. Bu komisyon, imar plânı esaslarını ihlâl edecek gelişigü- zel inşaatın önünü alacaktır. Eminönü Halkevi binasının toprak tesviyesi tamamlandı Eminönü Halkevi binası arasasın- da yapılan toprak tesviyesi tamamlan- mıştır. Cümhuriyetin 15 incel yıldönü- müne yetişmek üzere yeni binanın inşasına haziranda başlarfacaktır, öanasanase saneanasensessasanasanasasa sesine. sonra Zeki kalkarak: — Kardeşlerimle benim aramda mal ihtilâfı yoktur. Hattâ ban, kendime âld iki evi kardeşlerime temlik etim. Bunun Wibatı için © zamanki Beyoğlu tapu me- murlarının şahid olarak dinlenmelerini isterim. Dedi ve bir de Istida verdi. Bu isti- dasında vaka esnasında evde bulu- nan ve bilâhara Bursada istinabe yo- liyle ifadesi alınan dayısı Şerketin ifadesine itiraz ederek Şevketin deli olduğunu iddal ediyordu. Mahkeme Zeki tarafından gösteri- len diğer şahidlerin çağırılmasına karar vererek omuhakemeyi başka güne bıraktı. pe laği İSTANBUL HAYATI Seyyar könserler Hava düzelir düzelmez İstanbulun sokak konserleri de başladı. Ud, Keman, Klarnet, zilli teflerle dela- şan seyyar saz heyetleri her kapının önünde uzun uzun konserler veri- yorlar. Her katın pencereleri açılır yor, genç, ihtiyar, kadın erkek bir sürü başlar uzanıyor. Her şeyin ayrı bir zevki var, So- kakta macuncunun sesini duyunca evdeki radyoyu susturup pencere önüne, kapı aralığına koşanlar pek çoktur. Geçen gün yeni açılmış bir cadde- den geçiyordum. Karşıdan, başında tablası, omuzunda sehpasile macun- cu göründü. Yolun iki tarafındaki pencereleri baştan aşağı gözden ge çirdikten sonra klârneti üfledi. Ya- nında on yaşlarında bir kız çocuğu defini tangırdattı Arkadan koşa ko- şa gelen oğlan çocuğu da avucunda- ki erikleri ağzına doldurarak çabuk- ca kemanı akord etti, Seyyar konser “allı Senin istediğin şarkının ismini unuttum. Orta kat penceresinde hafifce ara- lanan tülün ardından bir baş görün- dü ve homurdandı: — Terbiyesiz. Öyle sokaktan ses lenilir mi? Sahahtanberi ezberletti- ğim şarkıyı ne çabuk unuttun? Pen- cereye yaklaş bakayım. Çocuk pencerenin altına doğru s0- kuldu. Genç kız da yukarıdan başım uzattı; — «Sevdim diye zalim kadını» şar- kısını çaldıracaksın. Amma, eskisini değil, yeni çıkanını çalsınlar. Macuncu yanındaki oğlana döndü — Bu şarkıyı sen biliyor musun? Ben hiç duymadım. Çocuk gülerek mırıldandı; — Ben de Mimiyormz. aFaRna, iğ» durur söyleriz, Kemanla zilli def, klârnete akord başladı. Ağımı yayazak haykıran çozuğun feryadları klârnetin çığlıkları arasın. İ da kayboluyordu. Makamdan maka | ma atlıyarak bir hayli gürültü yap- tılar. Onlar uzaklaşırken penceredeki genç kız yüzünü buruşturarak çocu- Za seslendi: — Hadi oradan maskara. Bunlar hiç birşey bilmiyorlarmış. Yüz para- yı da siyan ettin. Şimdi orada bekle de, daha iyi bir çalgıcı geçerken ba- na haber ver, Cemal Refik arasaasasassaaasa sarsar AAA ANE Çocuklar karpitle oynarken içlerinden biri ağır yaralandi Taksimde Sıraselvilerde oturan Şi- nasi, Vahan, Aleko ve Marko isimle- rindeki çocuklar dün bir arsada oy- namaktalar iken tedarik ettikleri kar- pit parçalarını bir konserve kutusu- na doldurarak kibritle parlatmışlar, bu sırada vukua gelen infilâktan Mar- ko başından tehlikeli surette yaralan- mıştır. İşe el koyan zabıta, yaralı çocuğu Beyoğlu hastanesine yatırmıştır. — Mudanya - İstanbul yolunun yar Tı yarıya Sola pek sevindim y Amca... .. Artık bunu Denizyollarının him- metine mi, yoksa Bursa valisinin gay- retine mi borçluyuz bilmem, fakat Trak vapurunun yapacağı iş pek mühimi. ... Şimdiye kadar kaplumbağa tem- posuyla bu yolda gidip gelenler bun- dan sonra Marmarayı yel gibi geçe- ... Koyunlarla, meyva küfeleriyle başbaşa seyahat edenler, temiz, rahat yerlerde oturacaklar!... B. A. — Bu iş yolculardan ziyade şehirlerin işine yarayacakl... EYE a B. A. — Bu kadar rahat yoldan ge- m TN ei sikin nu isine liz arda lele Kork Mika LİR . imi ana rl 5 gi