29 Ağustos 1937 AKŞAMDAN AKŞAMA amam mma İlk memba Suyun ilk membat saftır. Su orada lezztlidir, temizdir. Sonra, kanallarda, borularda tortulanabilir, bir nisbet dahilinde bozulur, lezzeti kaçar. Gerçi, su, membaından uzakta da- içi- ne şeker, meyva usaresi filân da katıl- mak suretile - şekil değiştirilebilir. Saf sudan daha da leziz hale gelir. Fakat artık onun ismi başka bir şeydir. Bir hadiseyi, bir ilmi tedkik ederken de ilk membadan tedkik etmelidir. Biz de ise, ekseriya, şöyle tenkid edilir: — Skopenhawer şöyle bedbince bir felsefe yürütmüş... Halbuki.. — Nitzsehe şu ferdiyetçiliği ve fev- kalbeşerliği telkin etmiş... Halbuki... | — Karl Marx, beş parmak birdir demiş... Halbuki beş parmak bir olur mu? Birdenbire lâflarını kesin: — Stop! - deyin... - Karl Marx ne zaman beş parmak birdir demiş? — Her zaman, — Meselâ hangi eserinde? Muhatabınız şaşalar: — Şey... kepital'de canım. Ve Marx'ın «kapital. diye bir eseri olduğunu hatırladığına bile memnun olmuştur. Bunu yüzünden okursunuz. Lâkin, israrınızda devam edin: | — O kitapta öyle bir şey yok! Marx böyle bir şey dememiştir. Münekkid kekeler: — Ben, doğrudan doğruya Marx'ın €serini okumadım. Ona dair bazı bro- | şürler gözüme çarptı. İ İçinizden: «Hah şöyle... Yola gel!» | deyin, Fakat sakın artık muhatabımızı | rencide etmeyin. Hattâ onun bir tek | broşür okumadığına, ne kaptıyse ku- laktan kaptığına kanaat gelirseniz bi- le Maalesef, ekseri malümatlarımız ilk membadan değildir. Yalnız ecnebilere değil, kendimize taalluk eden işlerde | de, Meselâ: — Evliya Çelebi yaman nasirdir!- | diyen münevverlerimizi sıkıştırın: — Bu seyahatname kaç cilddir? İs- tanbuldan hangi cildinde bahseder? Bilmez. Çünkü Evliya Çelebinin met- hini mektepte iken edebiyat kitabın- da okumuştur. Yahud da öyle işitiver- miştir, sürer, götürür. Bütün eslâ- fımızın eserlerile ekserimizin alâka- mız ikinci, üçüncü menabiden men- kulât kabilindendir. Ben kendi hesabıma hadisler hak- kında da aynı yolsuzluğu keşfettim. Ekser gazetelerde bir teamül vardır: — 30 ağustos geliyor. Geçen sene- nin kolleksiyonunu açıp bakalım ne yazılmış? Onlar okunur; tabii kuvvetinden biraz daha kaybedilerek temcid pilâvı gibi tekrarlanır. Halbuki biz, bu sene Uk membaı tecrübe ettik. Ne canlı sah- nelerle karşılaştığımızı beşinci sahi- femizde okuyunuz. Bilhassa karşılaştığımız şu şayanı hayret lâvha var: O zaman bile, Türk efkârı umumiyesi, harb ettiği millete karşı kin saçmaktan ziyade sulha can atıyor. Bunu harbin en şiddetli gün- lerinde yazılan satırlarda okuyacak- sınız... İlk memba: Doğruya, safa, hilesize, samimiye susayanların uğrağı olma- lıdır. Kulaktan dolma ilimden, mu- tavasat yolile tedkikten vazgeçmeli- yiz. Akşamcı Hamallık memnu Belediyenin kati kararı alâkadarlara bildirildi Belediyenin kararı mucibince 1 teş- rinievvelden itibaren sırtta, sırıkta, omuzda, başta yük taşınmaği mene- dilmiştir. Bü karar, dün Belediye ta- rafından Ticaret odasına ve Esnaf te- şekküllerine birer tezkere ile bildiril- miş'ir. Bu tezkerede kararın kati ol- duğu, buna binaen şimdiden tedbir- ler alınması icab ettiği, şimdi başta, omuzda, sırtta, sırıkta taşınan eşya- nın ya elle veyahut makine kuvve- tile tahrik edilecek vesait ve elde ta- şmacak sepetler içine konmak sure- tile taşınmağı icab ettiği bildirilmiştir. Esnaf muayenesi Esnaf behemehal sıhhi muayeneye tabi Hutulacak Halkla temas eden ve etmiyen birçok esnafın muayene cüzdanı almadıkları İ görülmüştür. Şehirde her hangi bir hastalığın yayılması bakımından €5- nafın sıhhi muayenesi büyük bir İ ehemmiyeti halzdir. Belediye muaye- İ neden kaçan esnafı şiddetle cezalan- dırmağa karar vermiştir. Ayrıca bunlar hemen muayeneye sevkedilip kendilerine cüzdan verile- İ cektir. Belediye bu hususta Ticaret odası Esnaf şubesi müdürlüğile teşri- ki mesai edecektir. Bu maksadla dün Belediyeden Ticaret odası Esnaf şu- besi müdürlüğüne esnafın muayene cüzdanları hakkında bir tezkere gön- derilmiştir. Esnaf şubesi müdürlüğü cemiyetlerdeki kayıtlara göre mus- yeneli, muayenesiz esnaf adedini a00- le olarak Belediyeye bildirecektir. Esnaf cemiyetleri Belediye civarın- İ da bir binaya toplandıktan sonra bir- çok yenilikler arasında bir de sıhhi teşkilât meydana getirmişlerdi. Esma? cemiyetleri sıhhi yardım teşkilâtı bü- yük bir rağbet görmüştür. Bunun üzerine teşkilâtın tevsii ka- rarlaştırılmış ve bu maksadla da fa- aliyete geçilmiştir. Sıhhi yardım teş- kilâtı için evvelce ayrılan tahsisatın tevsti için yapılacak sarfıyatı karşılı- yacağı anlaşılmıştır. Morfin ve heroin Takib memurları dün de beş kişi yakaladılar Kaçakçılık bürosu memürları; dün yeniden bir morfin, bir esrar, bir de heroin cürmümeşhudu yapmışlardır. Beyoğlunda bir apartımanda ele geçirilen kaçak o morfinler dolayısi- le 3 kişi hakkında takibat ve tedkika- ta devam edilmekle beraber; morfin- ler de müsadere edilmiştir. Bundan başka, büro memurları tarafından maruf heroin kaçakçıla- rından Bedros ta, Gedikpaşada ya- kalanmış ve üzeri aranınca, 10 paket heroin meydana çıkarılmıştır. Gene memurlar tarafından, Gala- tada Karaoğlan sokağında şüpheli bir vaziyette dolaşan Zühdü çevrile- rek üzeri aranmış, bu araştırmada bir mikdar esrar bulunarak müsade- re edilmiş, kendisi de emniyet mü- dürlüğüne getirilerek tahkikata giri- şilmiştir. Taksim - İstinye otobüs ücertleri Emirgân ile Eminönü ârasında iş- liyen otobüslerden yolcu başına 15 kuruş ücret alındığı halde Taksim ile istinye ve Emirgân arasında işliyen otobüslerden 26 kuruş alınması hal- kın şikâyetini mucib olmuş ve bu hal belediyeye bildirilmiştir, Belediye, e- sas itibarilebu nisbetsizliği Ohak- lı bulmuş ve Taksimle Boğaz arasın- da işliyen otobüs ücretlerini yeniden tedkike başlamıştır. Fiatler arasında- ki bu nisbetsizlik kaldırılacaktır. | Haklı şikâyetler Izmir fuarına nasıl gitmeli? İzmirde beynelmilel Fuar var! Duvarlara ilânlar yapıştırıldı. Bü- tün milet bunu görmeğe davet edildi. Pek çok kimseler de gitmeği arzu ediyor. Fakat nasti gidilecek? Vaprlarda yer yok. Değil Fuar gibi fevkalâde ahval için, hattâ İzmir Denizyolları 44- | | bi seyrüseferler için Dile kâfi de- recede vapura malik bulunmuyor. Bir hafta evvel müracaat ederek bilet almak istiyenlere menfi ce- vab verilmektedir: « Güverteyle gi- diniz/» diye de ayrıca tavsiyede bulunuyorlar... Güverte: Hayvan- larla, sebze sepetlerile, denk denk yüklerle dolu bir ikinci Puardır! «İzmir Puarına gidin!» der- ken acaba bu Fuar mit kasdolunu- yor! Ölen kabzımalı şeriki mi soymuş? Aleksinin ailesi zabıtaya böyle bir ihbarda bulundu Bir adamın sokakta düşerek ölme- si, ortaya mühim bir hırsızlık iddiası atılmasına sebebiyet vermiştir. Haddi zatinde garip görünen bu hırsızlık id- diasının tafsilâtı şudur: Sebze ve meyva hâlinin tanınmış simalarından olan kabzımal Aleksi, bundan iki gün evvel, Zeyrek cad- desinden ilerlemekte iken düşmüş ve ölmüştür. Bu ölüm hadisesi polise haber verilmiş, gelen memur Belediye doktorunu haberdar etmiş, doktor gelerek cesedi muayene etmiş ve kalb sektesinden öldüğünü tesbit ederek gömülmesine izin vermiştir. Bunun üzerine bittabi, cesed aile- sine teslim edilmiştir. Bu ölümün aile arasında İlk heyecanları geçtikten sonra zabıtaya bir ihbar vaki olmuş- tur. : Bu ihbarda, Aleksinin öldüğü gün üzerinde mühim miktarda para bu- Tunduğu, bu paranın aşırılmış olduğu ve şüphelerinin de Aleksinin şeriki bir Rum olduğu bildirilmiştir. Zabıta, bu iddia üzerine Rumu yakalamış, tahkikata başlamıştır. Hal ve pasajlardaki dükkân- larda yedide kapanacak Çarşı ve mahalle aralarındaki dük- kânların akşamları saat yedide ka- patılmaları kararlaştırıldığı zaman hâl ve pasajlarda bulunan dükkânla- rın saat sekize kadar açık kalmaları- na müsaade edilmiş fakat bilâhare bunların da saat yedide kapatılma- larına karar verilerek alâkadarlara tebliğ edilmişti. Belediye zabıtası tarafından yapı- lan teftiş neticesinde bazı pasajlarda bulunan 27 dükkânlarına eskisi gibi saat sekize kadar açık bulundukları göfülmüş ve dükkân sahipleri kanu- na muhalif hareketten dolayı ceza- landırılmışlardır. (Lokanta, gazinolar Ücret tarifelerini belediye tanzim edecek Lokanta, birahane, bar, gazino gi- bi yerlerde satılan yiyip içmelere aid tarifeler Belediyece tasdik edilmekte- dir. Son zamanlarda bilhassa bazı sayfiye yerlerinde müşteriden tarife harici para Son hafta içinde yapılan teftişler ne- ticesinde bu suretle fazla ücret iste- yenlere tesadüf edilmiş ve bunlar hak- kında belediye zabıtası tarafından zabıt tutulmuştur. Belediye, bu gibi yerlerin sahipleri tarafından tarife harici alınan üc- retlerin ücret listelerinin halkın göre- bileceği bir yere asılmadığından ileri geldiğini göz önüne almış ve alâka- darlara bu gibi listelerin behemehal görülecek yerlere asılmasını emret- miştir. Bundan başka, ücret tarifeleri şim- | diye kadar müessese sahipleri tara- fından tamamile serbest bir surette tanzim ve Belediye tarafından sadece tasdik edildiği halde göne bunlara ri- ayet edilmiyordu. Belediye, hem bu mahzurların önünü almak, hem de ihtikâra İmey- dan vermiyecek şekilde tanzimini te- min etmek üzere ücret tarifesine tabi olan müesseseleri semtlerine göre tasnif ederek fiatleri bizzat tesbit et- mek fikrindedir. Bunun için hazırla” nacak bir tarife Şehir meclisinin teş- rinisani toplantısında müzakere edi- lecektir. Beylerbeyi balosu Bu seneki festivalin en cazip safhasıdır 937 festivalinin en güzel, en cazip eğlencesini teşkil edecek olan balo yarın akşam Beylerbeyi serayında ve» rilecektir. Balonun her seneden daha cazip ve mükemmel olması için icab eden her türlü tedbirler alınmıştır. Baloya da- vetli olan zevat için yarın akşam Köprüden her yarım saatte bir vapur hareket ettirilecektir. Gece geç vakıt balodan İstanbula dönecekleri getir- mek üzere Beylebeyinden saat 4,30 da bir vapur hareket edecek ve bazı is- kelelere uğradıktan sonra Köprüye yanaşacaktır. B. Hüsnü Yamanın Trakyada tedkikleri İktisad Vekâleti teftiş heyeti relsi 'B. Hüsnü Yaman dün Edirenden şeh- rimize dönmüştür. B. Hüsnü Yaman Trakyada iktisadi işler hakkında et- raflı tedkikat ve teftişatta bulunmuş- tur, Teftiş heyeti reisi tedkikleri hak- kında bir rapor hazırlayıp İktisad Vekâletine vermek üzere yakında Ankaraya gidecektir. B. Hüsnü Ya- man dün sabah Türkofise gelerek bir müddet meşgul olmuş, İktisad Vekili ile de görüşerek Trakya seyahati hak- kında izahat vermiştir. Daimi fotoğraf müsahakamız istendiği görülmüştür. | Amatörlere mahsus daim! fotograf müsabakamızın bu haf. taki seçiminde (üçer liralık kitap) hediyemizi kazananlar: I- Cihangir, T. Türker, 2 - Nişantaşı, Kodaman caddesi 52 bayan Sahire Zeki, 3 - Malatya, Kunduracıpazarında Nusret ustanın kalfası Abdullalı, 4 - Florya - Kalatarya, Kemal, Sahife 3 İSTANBUL HAYATI Insan nasıl kılıbık olur? Ceketini bohça gibi koltuğunun al- tına sıkıştırmış, gömleğinin kollarını omuzlarına kadar sıvamış, yakası sa- Ea, boyonbağı sola çarpılmış. Bir aya- ğında kırmızı iskarpin, ötekinde siyah ruğan terlik. Sivri burnundan, tıraşı uzamış şakaklarından, o çenesinden terler sızarak çarşıda fırıl fırıl dolaşı- yor. Önüne gelen dükkâna çiriyor, sol elinin iki parmağını sağ elile sim- sıkı tutarak dükkâncıya uzatıyor: — Sizde şey var mı? Haniya, kadın- lar tırnaklarına sürüyorlar — Oje mi istiyorsunuz?.. — Canım, ben ojeden mojeden an- lamam. Böyle şeyler kırkımdan son- ra başıma geldi. Tırnak cilâsı istiyo- rum. Bir tane kankırmızı, bir tane de Dükkâncı oje şişelerini tezgâhm üzerine sıralıyor. Meraklı müşetri bi- rer birer tedkik ediyor ve kendi ken- dine söyleniyor; — Şu rengi istemem. Geçen gün bundan almıştım, evde bizim baldız kıyametleri kopardı. Şu, beriki şişe iyiye benziyor amma, bilmem ki ey- den beğenirler mi? Gene başımı belâ- ya sokmasalar... Bu sırada dükkâna giren şişman bir adam gevrek bir kahkaha atarak meraklı müşterinin omuzuna vurdu: — Oooo, bay (S...) sen buralarda ne arıyorsun? Böyle şeylerle senin ne alâkan var?... Bay (S..) manidar bir gülüşle ba- Şını iki tarafa sallıyarak elindeki şişe- yi tezgâha fırlattı: — Sus birader. Başımı derde sok- tum. Bizim refika sadef rengi tımak «Enişte, bana da kankırmızı bir cilâ al» dedi. Mer tarafı altüst ettim. Çe- şid çeşid cilâlar aldım, hiç birini be- İ Zenmediler. Ben kılıbık bir adam de- Zilim amma, hani, kadıncağızların gönlünü kırmak istemiyorum. Onla- rın gönüllerini hoş edeceğim diye ba- şımı derde soktum. İstanbul kazan oldu, ben kepçe. Girmediğim yer kal- ayağımın altı şişti de terlik giydim... Şişman adam bir kahkaha daha attı: — Yooo, dedi, dünyada her şeye ra- 7 olurum. Fakat kılbıklığı kabul ede- mem. Ben kadın sözile İş yapamam. Ve lâkin, refika ile baldız rica ettiler de gönülleri kırılmasın diye bu zah- metceğize katlandım... Şişman zat alaylı bir tebessimle dostunun kulağına eğildi: — Sen gene fikrini bozma. Fakat bir çift söz söyliyeyim de kulağında küpe olsun. İnsan kafasına yumruk yiyerek kılıbık olmaz. Kadınlar, er. kekleri, işte böyle koltuklıyarak, ok- şıya okşıya bu hale getirirler... OCR Festival takvimi 29 Ağustos: Parar Futbol maşı Taksi; stadyomunda saat 16,39 da. Xi İstanbul Yelken mü- şampiyonası Finali Modada saat 14 de. Festivali Saraybumu Parkında saat 15,30 da m PEAK KAŞ > .