AKŞAM | Bayraklı benzin deposu infilâkının tüyler ürpertici tafsilâtı “Baş tarafı 1 inci sahifede) Bunlar erimiş vaziyettedirler. Doktor lar hastanelerde bulunan ağır yaralı- Jarın da ümidsiz olduklarını söylüyor- Jar. B. Ai Meftun da bunların ara- sındadır. Ölenlerin isimleri Depoda yanarak ölenler şunlardır: İşçilerden Mehmed Hasan, Hafız Ri- fat oğlu Tarık, Yusuf, Salih oğlu 14 yaşında Cemil, Hüseyinin çobanı Mehmed, köfteci Kâzım oğlu Sami, göför Mehmed, depo memuru ve Es- perko vapur acentesi memurlarından Nasıh, şirket memurlarından İtak yan tebaalı Lei Koponi, Yugoslav te- baalı 'Toni, kavas Konyalı Alioğlu Mehmed, amele Çingene oğlu Musta- fadır, Bunlardan Cemil,, Tarık, Hüse- yin ve Sami mektep talebesidirler. Ta- til münasebetile küçük bir ücretle ça- Kşıyorlardı. Bayraklı bugün binlerce İzmir hal- kının toplandığı yer olmuştür. BİMmas- sa evlâd, ana, baba, kardeş veya ko- calarını kaybedenlerin ağlayışları çok feci idi. Göz yaşı döküp feryad eden- ler çoktur. > Yaralıların isimleri Yaralananlar şunlardır: Şirket mesul müdürü B. Ali Mef- *tun, işçilerden Ahmed oğlu 23 yaşında Hasan, gümrük muhafaza memuru 45 yaşında Zühtü, amele Osman, Dur- Sun oğlu Ahmed, Osman oğlu İsmail, - Yaralılar derhal imdadı sıhhi oto- mobillerile Memleket hastanesine 'nakledilmişlerdir. Bunlardan Dur- sun oğlu Ahmedle, Osman oğlu İsmail hastanede ölmüşlerdir. Yangın neden çıktı? Tahkikata göre, bundan iki gün evvel Anadolu petrol Türk ilmted şir- ketine gaz ve benzin yüklü bir vapur gelmiş ve Bayraklı iskelesinden gaz ve benzinlerin depoya naklına başlan- mıştır. Vapurdan yetmiş beş tank çıkarılmış ve bunlardan elli beşinin muhteviyatı boşaltılmıştır. Tenekele- rin depoya istiflerinde geç kalındığı için işçilere mesai saatlerinden başka aynca ücret verilmek suretile İş ve- rilmiş ve gece de çalışılmıştır. Şirket mesul müdürü Ali Meftun ve depo memurlarından Kaponi, Tomi ve Narıh da amele başında kalarak nezaretle meşgul olmakta idiler, Gece saat 20 de iş azaldığı sırada depoya konması lâzımgelen son 24 tankta bulunan gaz ve benzin de ha- vuza boşaltılmış ve tenekelere taksim edilmiştir. Bütün gün çalışmış olan işçiler yorgundular, Deponun kapi sında lehimlenen tenekeleri alıp de- poya taşıyorlardı. Tenekelerin lehim- lenmesinde tenekeci Hasan ve kay- nakcı Said çalışıyorlardı. Bu sırada deponun kapısındaki lehimci Hasa- nın elinde bulunan iehimlemeğe mah- Sus kızgın tava dikkatsizlik yüzünden bir benzin tenekesinin içine girmiş ve benzin tenekesi birdenbire ateş al- mıştır. Benzin tenekesi ateş alınca... Orada bulunan B. Ali Meftun teh- likeyi görünce benzin tenekesini ku- cCaklıyarak depodan dışarı atmak is- temiç, fakat elleri ve yüzü yandığı için tenekeyi yere atmağa mecbur olmuş, ateş bu suretle diğer teneke- lere sirayet ederek alevler etrafa ya- yılmıştır. Süratle yayılan alev, benzin havuzu ile ana depoyu da tutuştur- muştur. Yangın bu suretle önüne ge çilmez bir surette genişlemiştir. İnfilâkın şiddetinden depoda bu- Junanlardan baziları yerlerinden fır- Jamışlar, fakat tekvar alevler içine “düşmüşlerdir. Bu vaziyet dahilinde şaşıran işciler depodan dışarı çıkmak için iki tarafa koşuşmuşlar, fakat kesif duman ve alev arasında yol bu- Jamamışlardır. Bunlar dışarı çıkamı- yarak alevler arasında diri diri yan- mışlardir. Yangın yerinde vaziyet İnfilâk esnasında deponun içinde çalışan ve her yerde aranıldıkları halde bulunamıyanlar 11 kişidir. Bu akşama kadar depodan kömür ba- inde beş kafa İskeletile ayrıca çocuk- lara gid oldukları anlaşılan Iki kafa- tası çıkarılmıştır. Depo önünde duran Ali Meftunun otomobili ...ve şirke z re, depo civarında bulunan ve üzerleri açık vaziyette duran benzin ve pet- rol dolu tanklar kapalı olsaydı, infi- Iâk çok daha şiddetli olacak ve civar evlerde tehlikeye girecekti, Zarar 60 bin lira Yangından müteveilid zarar ve »i- yan miktarı 60 bin lira tahmin edil- mektedir. Depo ve tanklar 4 bin liraya Magdeburger şirketine, benzin ve petrollar da 25 bin liraya Vitorya de Berlin şirketine sigortalıdır. İzmir müddeiumumisinin beyanatı Facia hakkında İzmir Cumhuriyet müddelumumisi B. Asım Tuncay gâ- zetemize şu beyanatta bulunmuştur: — 13 ölü ve yedi yaralı vardır. Yan- gın yerinde şimdilik yapılabilen araş- tırmada kömür haline gelmiş cesed- ler görülmüştür. Bunların cesed Ol- duğu yalnız kafataslarından anlaşı- yor, teşhis edilemiyor. Depodaki me- vaddı müşteilenin ihtirak kabiliyeti azaldıktan sonra ankaz kaldırılarak araştırma yapılacak, belki yeni ce- cesedler bulunacaktır. Facia yürekler sızlatıcı şekilde olmuştur. İzmir itfaiye müdürü ne diyor? İzmir İtfaiye müdürü B. İbrahim yangın hakkında şu malümatı ver- miştir: — Yangın yerine yetiştiğimiz za- maan depo alevler içinde idi. Ateşin, yakında bulunan üç mevaddı müşte- ile deposuna sirayet etmemesi için derhal tedbir aldik. Etraflarına çu- kurlar kazarak bunları su'ile dol- durduk. Benzin tenekeleri patlayınca benzinler alev sütunu halinde hava- ya sıçrıyor ve etrafa yayılıyordu. İt- faiye neferlerinin üzelerine su sıkmak suretle ateşin yakınma sokulmalarını temin edebildik. Mücadele çok çetin oldu., sabaha kadar uğraşlık. Saat dokuzda ateş yalnız deponun iç kısmında kalmıştı. Fakat yangın elân için için devam ediyor. Üç kuyudan 600 ton su aldık. Her taraf su içinde olduğu halde hararet- ten duvarlara temas edilemiyordu. İtfaiye neferlerinden bir kısmının el ve ayak ve yüzleri hafif surette yan- mıştır, Kurtulanlardan biri vakayi anlatıyor Senelerdeberi Gaz şirketinde çalı- şan ve B. Ali Meftunla diğer Iki kişi- yi muhakkak ölümden kurtaran de- po işçilerinden B. Fehmi vakayı şöy- le anlattı: — Gece olduğu halde boşaltılması lâzım gelen pek çok petrol ve benzin vardı. Şirket mesul müdürü B. Ali Meftun bunların ertesi günü depo edilmesi için gümrük memurundan müsaade iztedi. Memur B. Tahsin: - — Olmaz, bunlar her halde sarnıç- lara girecek ve ben sarnıcı bu gece mühürliyeceğim, bu halde mühürli- yemem, diye ısrar etti. Bunun üzeri- ne fazla işçi tedarik edilerek çahşıl- mağa başlandı. Son variilerin muhteviyatını havu- za ben boşalttım ve musluğu açtım. Bu sırada müthiş bir gürültü duy- dum, Bundan sonra ne olduğunu bil- miyorum, Yalnız havalandığımı ve 40 metre İleride bir bağ içine düştü- gümü biliyorum. Ayağa kalktığım vekit hayret için- de idim, Bir tarafım kırılmamıştı, fa- kat topallıyordum. Depoya doğru ileriledim. O vakit bir ses duydum. Bu $es «Fehmi yanı- yorum, beni kurtars diyordu. Müdü- rTümüz B. Ali Meftünu tanıdım, elle- rinden tuttum, yanmış olan parmak etleri ellerime döküldü. Kendisini sırtladım, ve yakındaki su kuyusunun başına getirdim, O sirada bir Bes daha: — Müslümansan, beni de kurtar! Diyordu. Onu da ve diğer bit kişiyi de kurtardım. Kuyudan çektiğim & lar dolusu suları üzerlerine döktüri, bunları otomobil- le hastazeye götürdüm. Kurtulanlardan küçük Lütfi neler söylüyor? Depoda çalışırken infilâk esnasın- da elleri yanarak kurtulan 13 yaşın- i da Lütfi en küçük kazazdedir. Herkes: Lütfinin ellerinde ve ayaklarında ya- ralar vardı. Yanına gittiğim zaman ellerini bana göstererek ağlamaya başladı ve faciayı şu suretle anlattı: — Tenekeleri depoya taşıyordum. Ağabeyim İsmail içeriğe çalışıyordu. Henüz dışardan başka tenekler almı- ya çıkmıştım ki bir patlama oldu, her taraf alev içinde kaldı, — Ağabey, kaç! Diye bağırarak depoya doğru koş- tum. Ağabeyim İsmaili elleri ve Saç- ları yanmış olduğu halde dışarıya çek- tim. Ağabeyim bayıldı, kendisini ku- Yuya kadar sürükledim, Ellerindeki etler dökülüyordu. Bizi hastaneye götürdüler, fakat zavallı ağabeyim hastanede öldü. Yungın esnasında 16 yaşında Arap Mustafayı her tarafı tutuşmuş olduğu halde depodan fırlarken gördüm. — Yanıyorum, diye bağıriyordu. 14 yaşındaki arkadaşım Hüseyinin 8€si depo içinden duyuluyordu. — Anneciğim, yanıyorum, yetiş! Diye bağırıyordu. Yakında bulu- nan bir evde otran annesi, bu feryad üzerine deponun kapısına kadar gel- di, içeri girmeye çalıştı. Ateşin şidde- tinden giremedi, çekildi, acıklı bir şe kilde feryada başladı. Depoda yanarak ölenler arasında bulunan köfteci Kâzımla oğlu Sami de acı acı feryad ettiler, küçük Sami: — Babacığım, neredesin, beni kur- tari Diye yalvarıyordu. (Karanlıklar İçinde yalvaran inceli, kalınlı sesler ve Teryadlar bir müddet sonra kesidi, ben de kendimi hastanede buldum. İzmirdeki diğer benzin depo- larını şehirden uzaklaştırmak | lâzım l İzmirin Duran mevkinde muhtelif şirketlere aid 15 kadar petrol ve ben- zin deposu vardır. Umumi harpte bunlardan bir tanesinde yangın çık- mış ve on gün devam etmişti, Son fa- cladan sonra İzmirliler böyle bir yan- gından korkmaktadırlar. Belediye vaktile bunların civarda bir dağ için- de tecrit edilecek depolara naklı için teşebbüste bulunmuştu, bu teşebbüs elân neticelenmemiştir, Dış ticaretimiz 937 yılının beş ayı içinde ithalât ve ihracat Ankara 3 (AA) — Dış ticaretimiz hakkında verilen resmi rakkamlara göre, 1937 yılının ilk beş ayı içindeki ihracatımız kıymet itibariyle 50 mil- yon 145,485 liraya, ithalâtımız ise 38 milyon 19,548 liraya varmış bulun- maktadır, 1936 nın ayni ayları içindeki ihra- catımız 36 milyon 14,708, ithalâtı. mız da 35,723,923 liradan ibaret idi. 1937 yılının beş ayı içindeki ihracat ve ithalâtımızın başlıca memleketler arasında Sureti inkisamına ait rak- kamlara göre de, umumi ihracatımı- zın yüzde 46,33 ünü teşkil eden 23 milyon 228.478 lira ile Almanya birin- ci gelmektedir. 4,869,623 lira ile Birle- şik Amerika ikinciliği, 2,630,246 Jira ile de İngiltere üçüncülüğü almaktadır, İthalâtta ise, yine umum ithalâtı- mizm Yüzde 42.74 ünü teşkil eden 16 milyon 250,226 lira ile Almanya birin- ciliği almaktadır. 5.010.879 lira ile Amerika ikinci ve 3,162,806 lira ile de İtalya üçüncü gel- meketdir. fi ——— Harice otomobille gidecekle- re yalnız Turing klüp karne verebilecek Ankara 3 (Akşam) — "Türkiyede oturan ve otomöbilleri Türkiyede ka- yıtlı olan bazı yabancıların dış mem- | U yüzünden Japon tayyareleri 4 balli Japon gernizonile temasa geçe- Japonya ile Çin (Baş tarafı 1 inci sahifede) Japon tayyareleri dün Saighou ve Chengehou üzerinde uçmuşlardır. Tayyarelerin bombardıman için resim aldıkları zannediliyor. Çinliler birleşiyorlar Londra 3. — Nankinden bildirildi- ğine güre, mareşal Şang - Kay - Şek en büyük düşmanı addedilen general Pai - Chung - Hsi ile barışmıştır. Bu general Çinin en büyk sevkalceyşçi- si olarak telâkki edilmektedir. Bu iki büyük askerin barışması, Çinin Japan istilâsına karşı koymak için birleşti- Eini gösterir. Pekinder bildirildiğine göre, 4000 kişilik motörlü bir Jâpon livası, Pe- | kine motörlü araba ile nakledilmek- tedir. Mançukodan gelen 3 Japon fır- kası da Şimali Çine varmışlardır. Mu- hasamat, muvakkaten durmuştur, Tokyo 3 — Çin ordusuTiyençin - Peukov hattına ağır topçu kuvvetleri toplamaktadır. Tiyençinden ricat eden 38 inci Çin fırkasına mensup müfrezeler cephenin en ileri noktası sayılan Maşang'da toplanmaktadır. Japon tebliği Tokyo 3 (A.A) — «Tebliğ» Hopcide | askeri harekât sahnesinde 2 ağustos gününe ald işara değer bir şey yoktur, Japon orduları Yun - Ting - Ho nehrinin sol sahilinde temizleme ame- Yiyesini ikmal etmislerdir. Japonlar yeni bir şehri işgal ettiler Şanghay 3 (A.A) — Japon kuvvet- leri, hiçbir mukavemete maruz kal- madan Yangiluching'i işgal etmişler- dir. Bu sırada Japon tayyareleri de Paotingtu, Klagan ve Hepei'nin di- ğer noktalarını bombardıman etmiş» tir. Çin menabiinden gelen haberlere güre, Japonlar, Çin - Nankin demir- yolumun tahribine bir muakbele Ol- mak Üzere yüzlerce köylü öldürmüş- lerdir. Japon Harbiye nazırının beyanatı "Tokyo 3 — Harbiye Nazırı Diyet | meclisinde beyanatta bulunmuştur. Nazır, 29 temmuzda Çin jandarmala- rının isyan ettiği Tungçon şehrinin tamamile tecrid edilmiş bir vaziyette bulunduğunu söylemiştir. Havaların fena gitmesi ve Çinlilerin mukaveme- ma memektedirler. Japon gammizonu tek siz telgraf işaretlerine cevab verme- mektedir. Nazır demiştir ki; «Muhtariyeti ha- | iz olan şarki Hopei hükümet reisi, | Tungçeu'da Çin Jandarmalarını isya- | yana teşvik etmistir. Bu jandarmalar | şimdiye kadar Japon makamlarile birlikte hareket ediyorlardı.» Nanyuan muharebesi Tokyo 3 (AA) — Japon askeri makamatı, 28 temmuzda vukua ge- len Nanyuan muharebesinde Çinlile- rin 2000 maktul bireknmş, 100 esir vermiş ve 4 sahra topu ile 2 tayyare bırakmış olduklarını bildirmektedir, Öldürülen Japon tebaası Tokyo 3 (A.A) — 200 Japon teba- | asımn akibetinden endişe edilmekte ve bunlardan büyük bir kısmının asi- İer tarafından öldürülmüş olmasın- dan korkulmaktadır. Dolaşan bazı şa- yialara göre, Yun Su Keng, asiler ara- sında bulunmakta ve hattâ onlan idare etmektedir. Çin üniversitesinin protestosu Şanghay 3 (A.A) — «Rewter ajan- sı muhabirinden» Çin üniversitesi şansölyesi, Cenevredeki beynelmilel Fikri mesai birliği komitesine bir tel graf çekerek Japonların bombardı- manlarını protesto etmiş ve mutaar- rıza karşı hemen zecri tedbirler itti- haz edilmesini istemiştir, İ etmiştir, 3 aydanberi bek- lenilen yağmur (Baş tarafı 1 inci sahifede) Dün yağan yağmurdan sonra tef»! mometre iki üç derece düştü, sıcaklıK 29 dereceye kadar indi. Fakat ayni ağır hava devam ettiği gibi rütubet te arttığından gene rahatça nefes al- mak kabil olamıyordu. İstanbula üç aydanberi yağmur yağmadığı için dünkü yağmur bahce ve bostan sahiplerini memnun ©i- miştir. Fakat yağmurun az sürmesi toprağı doyuramamıştır. Her gün su- lanan bahçelerde bile iki üç santim- den aşağısı kerpiç gibidir. Bunu do- yormak için ince ve devamlı yağmu- ra ihtiyaç vardır. Dün Beyoğlu, İstanbul ve Kadıköy tarafını seller kapladığı halde Ba- kıröyden ilerisine ve Adaya bir dam- la yağmur yağımamıştır. Boğazın yur karı taraflarına pek az yağmur yağ- mıştır. Aksaray caddesini sular kapladı Dünkü yağmurda şehrin bazı çu- kur noktalarını, bilhassa Aksaray caddesini kâmilen seller kaplamış, yağmurun devam ettiği müddet zar- fında Aksaray caddesinden geçmek kabil olamamıştır. Bu havalide ka nalizasyon tertibalı yapılmış oldü- Eundan yağmur kesilir kesilmez su- lar çekilmiştir. , Dün bir gazete Aksaray hattında işliyen 80 numaralı tramvay arabası- na yıldırım düştüğünü yazmıştır. Tramvay şirketinden yaptığımız tahkikatta 80 numaralı arabaya yıl- âırım filân düşmediği, arabanın bü- tün gün seferlerine devam ettiği an- Jaşılmışlır. Hava vaziyeti hakkında Kandili rasadhanesinin verdiği malümata gö- i re dün hava tazyiki 752, âzami hara» ret 30, asgari 20 derece idi. Rüzgâr mütehavvil esmiş, az zamanda yağan yağmurun mikdarı da 20 milimetreyi bulmuştur. Erzurumda feyizli yağmurlar Erzurum 3 (AA) — Üç gündür devam eden sürekli ve verimli yağ- murlar çifçiyi sevindirmiştir. Bu yıl toprak ürünlerinde bereket vardır. a —— ÖLÜM Memleketimizin muteber ticaretha- nelerinden Dilber kardeşler müessesa- tı tuhafiye Türk Anonim şirketi er- kânından bay Sıdkı Dilber Kisa bir ra- hatsızlığı müteakip dünkü gün vefat cezanesi ale kabristanına defnedilmiştir. Allah rahmet eyleye, MEVLÜT 8/8/9037 pazar günü Bebek camiinde öğ- le namazını müteakip oğlum Bürhaneddi- nin ruhuna mevlüt okutturulacağından arzu buyuranların teşriflerini rica ederim. Atatürk köprüsü kontrol bürosu şefi N. Turfan ' VEFAT Ankarada Şark Pazarı sahibi maruf ve kıymetli tüccarlarımızdan B. Abdullah Köklü müptelâ olduğu böbrek hastalığın- dan kurtulamıyarak tedavi edilmekte bü” Tanduğu Alman Bastanesinde vefat eylediği teessürle haber alınmıştır. Merhumun ce- nazesi cumartesi günü Ankaraya nakille , Anadaoluhisarında İdmanyurdu bahçesinde ŞİRİN TEYZE Opcret 2 perde Istanbui Belediyesinden : leketlete seyahat için ecnebi Turing klüplerden Karne dö pasaj aradıkları görülmektedir. Halbuki bir memle- kette mukayyed olan otomobiller için Karne dö pasaj vermek hakkı o mem- leket turing kKlübüne aittir. Gümrük ve İnhisarlar vekâleti bun- dan bahisle gümrüklere yaptığı bir tamimde harice seyahat edecek kim- selerin otomobilleri Türkiyede mu- kayyed olduğu takdirde bunlur için Türkiye Turing klübünün karnesin- den gayri bir karne kabul edilmeme- sini bildirmiştir. 10 Ağustos 937 salı gününden itibaren Karaköy köprüsü üzerinde sey- rüsefer icabı ve Belediye zabıtası talimatnamesi ile Belediye tenbihi hü- kümlerine göre aşağıda yazılı hususat tatbik edilecektir. Sayın Halkın ve bütün vesaiti nakliye sahipleri ile şoförlerin arabacı ve sürücülerin aşağıdaki maddelere riayet etmeleri ilân olunur. 1 — Halk köprü üzerinde yaya kaldırımlardan bir taraftan diğer ta- rafa ancak çivi ile işaret edilen saha dahilinden geçecektir, Z — Bütün nakil vasıtaları, bu sahaya geldiği vakif buradan yaya ge çen varsa derhal duracak ve yaya gidenler geçtikten sonra yoluna devam edebilecektir. Bu sebeple nakil vasıtaları bu sahaya gayet ağır gelmelidir. (B.) (4880)