2 Haziran 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

2 Haziran 1937 — — AKŞAM SİYASİ İCMAL İspanyada son hadiseler ar Avrupa ehdid ediyor. Bir akım bir zamandanberi bu- vam eden dahili harbin ve ka- şıklığın sonu ya muharip taraflar- dan biri dahili vaziyetinin fenalaşma- sından yahud harp talihi suk | kendisine | fers gitmesinden sukut ederek diğer | farafın İspanya mukadderatını ele ge- çirmesi yahud hariçteki devletlerin İşe karıştırılmasından 1870 de Fransa İle Prusya arasındaki büyük harbe 56- Dep olduğu gibi bir Avrupa harbinin çıkması olacaktır. Şimdiye kadar devletler muharip iki tarafa teveccün ve el altından yardım göstermekle beraber bu yüzden ken- di aralarında ihtilâf çıkmasına mey- dan vermemeğe çalışıyorlardı. Muha- Tip taraflar da kendi aralarında ku- Suların: pay etmeğe çalışıyorlardı. Fa- kat son günlerde vaziyet değişmiştir. Silâh ve gönüllü muharip girmesini mer için İspanya sahillerini kara su- ları haricinde abloka eden ve İspan- ya adalarını üssü bahri ittihaz eden harp gemileri sık sık Valensiya hükü- metine mensup bomba tayyarelerinin. İaarruzlarına uğramıştır. Bu yüzden. İtalya harp gemileri zaylat ve hasara MU #ikın balığa isabet ederse iş tamam- dır, soluğu tavada alır. Zıpkının Ucunda bir de ip vardır, Bu iple ba- Uikçı balığı kayığa çeker, Bu süretle balığı vurmak uçan kuşu Yur- maktan daha keyifli imiş. Amerikanın büyük harbe girdiğinin 20 nci yıldönümü geldi. Bu müne- #ebetlo Amerikan gazetecileri, büyük harbin Amerikalı genera! Persnigin “vine koştular. General bugün 76 Yaşındadır. Bahçesinde, iziçere uzan- oturuyormuş. Gazetecileri gü- İT yüzle karşılamış, fakat harbe dair Sual sorulunca: — Rica ederim susunuz, demiş, Şu öten bülbülü duyuyor musunuz?, için bugün en ehemmiyetli #eY bu bülbülü dinlernektir!... uğramışlardı. Bu devlet tahrik mehi- yetinde saydığı bu taarruzlara karşı Londradaki komitenin netdinde şikâ- yetle bul ştu Bu taarruzların önü alınmadığı dirde İ mukabele ve müdaha- bulunmağa hazırlandığı ve fa- matbuat ateşin ve tehdidkâr neş- riyatta bulunduğu bir sırada Dentsch- land ismindeki Alman zırhlısının Va- lensiyadan gelen bomba layyareleri- nin ani taarruzuna uğrayıp yüzden fazla zabit ve nefer zayiat vermesi pek vahim bir vaziyet ihdas etmiştir. Alman harp gemileri Almeriayı bom- Dardıman ederek mukabelede bulun- duklarından tik defa hariçteki bir bü- | yük devlet İspanya işlerine silâhla | müdahalede bulunmuş oluyor. Alman-| ya hükümeti ve matbuatı bu taarru- | zu bir bolşevik hareketi şeklinde te- lâkki etmekte olduğundan hâdisenin vehamet ve ehemmiyet dairesi çok genişlemektedir. Almanyanın arka- sında İtalya bütün kuvvetile zahir bu- Tunuyor. Fransa Almanyanın müda- halesini kendisine karşı bir tehdid sayabilir. O zaman arkasında Sovyet- ler, bulunacaktır. Vaziyet çok karışık bulunuyor. Feyzullah Kazan Renkli Taç giyme merasiminde Persi Hind adında bir köpek tüccarı hayli mavili, beyazlı, üç renkli fareler. | Taç giyme günlerinde kendisinden bir köpek alana bu farelerden bir tane hediye etmiş... Garbo Taylörle sevişiyor Brodvay sinemalarından : birinde «Ladam O Kamelya» flimi göslerili- yor. Filimi oynıyanlar Greta Garbo ile Rober Taylördür. Bu sinema gazetelere şöyle ilân vermiş: Garbo ile Taylör Gündüz matinelerinde saat 12,55 den. 16 ya, gece süvarelerde 20den 23 e kadar: İ Sevişiyorlar. Dünkü hız. Fransa yeni bir aerodinamik tre- nin hareketini kutladı. Bu tren Pa- risten Marsilyaya dokuz saatte gitti. Bu münasebetle eski zaman tren- lerinden bahsediyorlar, 1855 de Pa- Tisten kalkan tren Marsilyaya on dokuz saatte gidiyormuş. Ancak Hindistana öevkedilecek malları alan bir marşandiz de 1868 de Marsilyaya dokuz saatle gitmiş. O zamanlar halk trenlerin çok yavaş gittiğinden şikâyet ediyor muş... Hız merakı modem bir merak dö- ği! Londra 28 mayıs — Bay Baldvin saat 9u 13 geçe Dovning Sizitten çıktı, Bukingam sarayına gitti, krar la istifasını verd. Yarım saat kadar kral de görüştükten sonra saat 10 da sarayı terketti, ... Londra 28 mayıs — Bay Nevil Çemberlain söat 10 da Dewing Stritten çıktı, Bukingam sarayına muvafakat ettiğini bildirdi. ... Londra 28 mayıs — Kral, Bay Baldvine Kont ünvanını verdi. TATİLDEN İSTİFADE EDİNİZ; ECNEBİ Tisanlarda zayıfsanız BERLİTZ MEKTEBİNE Kayıt olunuz. Her lisanda HUSUSİ ve UMUMİ dersler. Tecrübe, dersi meccanendir. ANKARA: Saylavlar caddesi, İSTANBUL: 373, İstiklâl caddesi | melerile meydana getirilmiş büyük geri kaldığı muhtelif vesilelerle anlar Şılmış ve kati tedbirler alınması kâ- rarlaştırılmıştar. B. Celâl Bayarın, bülçe müzakereleri sırasında meclis- teki beyanatından da sarahaten an laşılmaktadır ki, İktisad Vekâleti bu. hususta tedkikat yaptırmakta ve &saslı şekilde meşgul olmaktadır. Son ihraç mevsiminin en hararetli zamanlarında nakil vasıtasızlığı yü- zünden birçok ticaret, eşyaları iskele- lerde beklemiş ve sonra da yabancı acentelerin kendi aralarında sözbir- İ liği edib gatini yükseltmeleri de in- zimam edince vaziyet büsbütün ehem- miyet kesbetmişti. Memleket şilepei- liği bugünkü halde kalırsa daha ni- ce ihraç mevsimlerinde aynı sıkıntı- nın zuhura gelmesi muhtemeldir. Diğer tarafdan şilepçiler İktisad vekâleline müracaat ederek memle- ket ekonomisine faydalı olmaları için. alınacak vapuların yaşlarının Ç0- Ealtılmasını istemişlerdi. Halen 15 yaşından yukarı şileb almak mem- nudur. Fakat B. Celâl Bayar şahsen, 22 yaşına kadar şilep alınmasına ta- raftardır. Vekâlet, heyeti fenmiyesinin. bu husustaki tedkikleri sonunda, şi- lep yaşları hakkında kati karar veri- lecektir. Fakat İktisad Vekâleti 15 yaşından | yukarı gemiler alınmasına müsaade | edilmekle memlekelte şilepçiliğin in- | kişaf edeceği kanaatinde değildir. Çünkü şilepçilik, ferdi mesainin kud- reti dahilinden çıkmış; ya hükümete lerce veyahud bizçok ferdlerin birleş- | anlaşmalara istinad etmeğe başlar mıştır. Bunun için, şilepçilerin yaş husu- sundaki arzuları mümkün olduğu kadar yerine gelirilmekle beraber, memlekette şilepçiliğin inkişaf ve faydalı olması için bu işi hükümetin. münasebetle şilepçiliğin bir devlet işi halinde, bütün deniz müessesele- rini etrafımda toplıyacak olan Deniz Bank tarafından idaresi kuyvetle muhtemeldir. . : 75 milyon lira Bankalarda tasarruf hesapları bu yeküna vardı Dördüncü kongresini akdeden Ulu- sal Ekonomi ve Arttırma kurumunun. memlekette tasarruf zihniyetini aşı- lamak yolundaki faaliyeti iyi netice- Ter vermektedir. Kurumun son Kongresinde okunan raporuna göre bankalardaki tasarruf hesabları 1929 da 17 milyon lirs iken geçen sene 75 milyon liraya varmış bulunuyor. Bu hesabın gelecek sene 100: milyona çıkacağı tahmin edil mektedir. Bundan başka, yapılan daimi pro- paganda neticesinde halkımızda yer- i mallara karşı sıkı bir alâka uyan» mıştır ve yerli mallarımızın memle. ket dahilindeki istihlâki gittikçe art- maktadır. Tahlisiye umum müdürü bütçesinin aynen kabul edilmesi do- 30 senelik lisan mütehassıs Prof. ALBERT ANJEL'in hususi FRANSIZCA Dere salonu - İhtisasımiz : Mükâleme, Tercüme ve Kitubet usulleri, Dereler münferiden veya müştereken verilir ve imtihanlara hazırlanır. Ücretler uygupu dur, Köprübaşı, Eminönü Hang | Şilepçilik-hakkına | R yeni kararlar verilecek Şilepçiliğin Deniz Bank tarafından idare edilmesi muhtemeldir Memlekette serbes olan şilepçiliğin insanlığa ii Sahife 5 adyoloji ve biyofizik enstitüsü merasimle açıldı En modern âletlerie mücehhez olan yeni enstitü faydalı olmağa çalışacak bir ilim ocağıdır P mi ek, da: Dünkü merasimde hazır bulunanlar, köşede enstitü direktörü bay Dessaver konferans veriyor İstanbul Üniversitesi radyoloji ve biyofizik enstitüsünün dahili teşki- lâtı ve icap eden cihazları tamamen ikmal edilmiş olduğundan dün ms rasimle küşad resmi yapılmış, me- rasimde Maarif Vekili B. Saffet Arı- kan namına talim ve terbiye reisi B. İhsan, İstanbul Üniversitesi rek- törü, dekan ve profesörleri, bazı ec- nebi devletlerin İstanbul konsolosla” rı, tanınmış doktorlar ve yüksek ms- murlar hazır bulunmuşlardır. Merasime istiklâl marşile başlan- dı. Ve Üniversi rektörü B. Cemil Bil- sel kanser, tüberküloz ve sair bazı hastalıkları röntgen ve radyom Şua ları ile tedavi sahasında geniş araş- tırmalar yapacak olan ve bu sahada dünyanın en modem âletlerile mü- cehhez bulunan bu kıymetli ilim mü- essesemiz hakında izahat verdi ve radjoloji ilminin bizde geçirdiği saf- haları anlattı. di Müessesenin 170 bin liraya mal ol duğunu ve şimdiye kadar 3,000 has- tayı tedavi ettiğini söyliyen B. Cemil Bilsel, yeni radyoloji ve biyoloji ens- titüsünün insanlığa faydası olmasını. temenni etti ve radyoloji enstitütü- sünü ilmi ve insanlığı ilerletecek bir kudretle kurmuş olmasından dolayı başta Atatürk olmak üzere Cumhu- riyet hükümetine, Başvekil İsmet İnönüne, Maarif vekili Saffet Arıkan. ve Sıhhiye vekili Refik Saydama ve enstitünün teşekilinde büyük hizmet- leri görülen profesör Dessavere üni- versitenin teşekkürlerini bildirdi. Rektörden sonra Maarif vekili na- mına merasimde hazır bulunan talim ve terbiye reisi B. İhsan birnutuk Söyliyerek muvaffakıyet temenni etti. cemiyet olan Alman Röntgen şirketi 'bu alâka ve sevgiyi ifade etmek mak- sadile radyoloji ve blofizik enstitüsü. nün açılması münasebetile Alman âli- mi Konrad Röntgenin bir büstünü hediye etmiştir ki bu büstü şu mera» sim saatinde enstitüye takdim etmek» le şeref duymaktayım, Enstitünün meğhalini tezyin edecek olan büyük Almanın büstü Türk ve Alman milletleri arasındaki dostluk bağlılığına ve semereli mesai iştira» kine bir sembol teşkil eylesin, > ; Bundan sonra radyoloji ve biyofizik enstitüsü direktörü ve dünyanın sar yılı âlimlerinden B. Dessaver şualar ve tedavi usulleri İle enstitünün müs- takbel çalışmaları hakkında bir kon- risi gezdirilerek kendilerine izahat verildi. Yeni enstitüye . ültraviyole kâşi Finizen ile radyum kâşifi bay ve ba- yan Göringin de birer tablo ve büst- leri hediye edilmiştir. B. Proste Yalovadan geldi Yapılan imar hareketlerini yakın- dan tedkik etmek üzere Yalovaya gi- den şehircilik mütehassısı B. Prosta şehrimize dönmüştür. B. Proste Ya» lovada 936 bütçesile yapılan işleri ve kendi plânının şimdiye kadarki tatbili gözden cektir. Bundan başka Yalovada iskeleden itibaren açılacak 30 metre genişliğin- deki büyük caddenin de istikamet ve Şeyh Galip ihtifali Şehremini Halkevinin tertip ettiği Türk büyükleri gecesi silsilesinden dürü akşam da büyük Türk şairi Şeyh Gar lip namına bir ihtifal yapılmıştır. <His ve aşk» şairi 1913 de merhum Süleyman Nazifin riyasetinde ve O Zâr nir hastalığına müptelâ olduğu ve son zamanlarda $ık sık buhran geçir diği söylenmektedir. Adliye doktoru B. Enver Karan 08»