Sahife 2 Türkiye - Fransa muahedesi ile üç taraflı mukavele Hariciye vekilimizle Fransız büyük elçisi mesailerine Cenevrede devam edecekler B. Rüştü Aras ve B. Ponsot bugün Ankaradan gelecekler ve bir kaç gün sonra Cenevrede buluşarak çalışmağa başlıyacaklardır Ankara 10 (A.A) — Oenevrede 28 kânunusani 1937 tarihinde veri- len karara tevfikan aktedilecek Fran- sa - Türkiye munhedesile üç taraflı Türkiye - Fransa - Suriye mukavele- si hakkında teati edilen proje me- tinleri üzerinde Türkiye ve Fransa arasında yapılan müzakereler tabii seyrini takip etmektedir. Bu görüş” meler, Cenevrede toplanan teknik komisyon mesaisinin neticelerine $i- ki bir surette bağlı bulunduğu için, Türkiye Hariciye vekili dokter Tev- fik Rüştü Aras ve Fransa büyük el çisi B. Ponsot mesailerine, Milletler Cemiyeti konseyinin toplantısından evvel İntaç etmek üzere, Cenevrede devam etmeğe karar vrmişlerdir. Hariciye vekili bugün geliyor Ankara 10 (A.A.) Hariciye vekili Doktor Tevfik Rüştü Aras, bu ak- şam İstanbula hareket etmiştir. Rel- sicumkur Atatürk, Hariciye vekili otomobillerile istasyona götür- mek suretile uğurlamışlardır. İstasyonda doktor Tevfik Rüştü Arası uğurlıyanlar arasında başla Büyük Mület Meclisi reisi B. Abdül halik Renda, Başvekâlet vekili ve Sıhhat ve İçtimai muavenet vekili doktor Refik Saydam, Dahiliye, Ma- arif, Maliye ve Gümrük ve İnhisar- lar vekilleri ile mebüsiar, Fransız büyük elçisi B. Ponsot, Balkan ve Küçük antant elçileri le diğer kor- diplomatik, Hariciye vekâleti yük- sek meınurları vesair bir çok zevat bulunmakta idi, Hariciye vekilimiz İstanbulda üç gün kaldıktan sonra Bükreş tariki- le Cenevreye giderek Cemiyeti Ak- vam konseyinin içtimama iştirik ede- cektir. B. Ponsot Cenevreye gidiyor Ankara 10 (A.A) — Öğrendiğimi- ze göre Fransa büyük elçisi B. Pon- sot, çarşamba akşamı Ankaradan ba- reket ve 18 mayısta Pariste bulu- nacaktır. B. Ponsot, oradan Cenev- reye hareket edece ve ayın yirmisin- de orada Hariciye vekili doktor Tev- fik Rüştü Aras ile temasa gelecektir. Suriye başvekilinin Hatay hakkında beyanatı Beyrut 10 (A A.) — Suriye Başve- kili Cemil Mardam burada beyanat- ta bulunarak, Hatayda Türk ve Suriyeliler tarafından e bulunulduğuna ve hudutla vüzler olduğuna dair çıkan haber- lerin çok mübalâğalı olduğunu söy- lemiş ve demiştir ki: «Bazı münferit vakalar mevzuu bahistir. Bunun haricinde av her taraf sakindir. Hataya at asit muahede Cenevrede yapılır yapılmaz hudutların (müdafaası hakkında Türkiye, Fransa ve Suriye arasında bir Üçler muahedesi de aktolunacak- tr. Hatay muahedesinin bu ayın sonunda yapılıp bilmesi muhtemek dir. Suriyede bir Dürzü meselesi mev- cut değildir. Dürzü topraklarındaki müşkülât hep tali derecededir ve mıntakavidir, Fransız - Suriye muuhedesi 1 kâ- nunusaniden beri meriyete girmiş olduğundan, Suriye yakında komşu arap devletleri nezdine ve Paris, Londra ve Berlin gibi Avrupa mer- kezlerine birer siyasi mümessil tayin edecektir.» Ziraat vekâletinin yeni teşkilâtı nasıl olacak Vekâletin vazife ve teşkilâtına aid kanunun tedkiki bitirildi Ankara 10 (Telefon) — Ziraat ve- kâleti vazife ve teşkilâtı hakkındaki kanun lâyihasının encümenlerce mü- zâkere ve tetkiki bitmiş, lâyiha mec- Hsin çarşamba günkü ruznamesine alınmıştır. Bu lâyihaya göre, Ziraat vekâleti 1 müsteşarlık, 1 teftiş heyeti, 1 husu- | si kalem müdürlüğü, 6 müdürlük, 1 müşavirlik ile 1 Ziraat işleri, 1 baytar işleri, 1 de hükmi şahsiyeti haiz or- man işleri umum müdürlüklerinden mürekkep olacaktır. Müdürlükler şun- | lardır: Pamuk işleri, zat işleri, leva- zım işleri, neşriyat, evrak ve seferber- Mik... Ziraat işleri umum müdürlüğü: Bu umum müdürlük merkez; taşra ve yabancı memleketler diye üç iş kıs- mına ayrılmıştır. Merkez teşkilâtı: Hububat, ticaret ve sanayi nebatları, nakliyat, yem nebatları, mera ve çayırlar, zirat alât ve makineleri, bağcılık, meyvacılık, sebze ve çiçekçilik, ziraat sanatları, ziraat mücadelesi, zirai tedrisat, zi-. ral ekonomi, (Devlet çiflikleri), ziraat isletmeleri, himaye, teşvikler ve kredi, köycülük, küçük sulama ve koruma işleri şubelerine ayrılmıştır. "Taşra teşkilâtı: Mıntaka ziraat başmüdür. leri, ziraat müdürleri, ziraat müte- hassısları ve kâtiplerinden ibarettir. Yabancı memleketler: Roma bey- nelmilel ziraat enstitüsü delegesi ve yabancı memleketler ziraat ataşe- rinden ve fen memurlarından mürek». Baytar işleri müdürlüğü: Merkez ve taşra namile iki iş kısmına ayrıl- miştir. Merkez kısmı: Salgın hasta- lıklar, tahaffuzhaneler, tufeyli hasta- lıklar, hayvan hareket ve sevkiyatı, pazar, panayır ve hastaneler, atçılık, koyun, keçi, sığırcılık, sergiler, koşu- lar ve müsabakalar şubelerine ayrıl- mıştır. Taşra kısmı: Taşra baytarlık işleri teşkilâtı memleketin hayvan işleri ve vaziyetine göre kurulacaktır. Orman işleri umum müdürlüğü: Merkez teşkilâtı amanezmen, işletme, imar, harita ve kadastro, tedrisat, korunma, fenni taharriyat, inşaat, Ağaçlandırma, mücadele, avcılık, sa- mayi ve istatistik, ekonomi ve mura- kabe şubelerinden mürekkep olacak- tır. Taşra teşkilâtı orman vaziyetleri- ne göre tesbit tesbik edilecektir... Salâ kaldırıldı Istanbul müftüsünün verdiği izahat Diyanet işleri müdürlüğü salâyı kaldırmış ve bütün müftülüklere bil- dirmiştir. İstanbul müftüsü bu hu- susta şunları söylemektedir: «— Salânın dinle ve müslüman. lıkla alâkası yoktur. İstanbulda esas sen salâ verilmemekte idi. Taşralar- da, köylerde bir cenaze vukuunda minareye çıkılır salâ verilirdi. Bu bil- deyen baralar Salli meme ci: Suriye petrolları Petrolları yerli şirketler işletmek istiyorlar Şam 10 (Hususi) — Bülün Suriye petrollarının bir milyon sterlinlik bir istikraz mukabili olarak tams- | men Irak petrol şirketine devri için hazırlanan vesikanın gazetede inti- şarı Suriyede yeniden bir takım gü- rültülerin zuhuruna sebebiyet ver- miştir. X Bu husustan bahseden bir arap gazetesinin yazısını bildiriyorum: «Petrollarımız başkalarının saade- tini temin edecekse toprak altında kalsın. Cebelidüruz isyanından ev- vel ortaya atılan petzol İşi Cebeli düruz isyanı dolayısile bir müddet sükünla karşılanmış otomatik mese- leler görüşülmez olmuştu.» Suriye mahfilleri müşterek bir ş6- kilde gene petrol meselesini naza- m itibara almağa başlamışlardır. potrolu işletmek istiyen yerli şirkete ler vardır. Bunlar mütemadiyen iç- timalar yapmakta ve hükümete mü- racaat etmekte: Hariciye V vekili Bu sabah geldi, cumartesi| günü Bükreş tarikile Cenevreye gidiyor Cenevreye gitmek için şehrimize gelmesi beklendiğini dün haber ver» diğimiz hariciye vekili B. Tevfik Rüş- tü Aras bu sabahki ekspresle İstan- bula gelmiştir. Vekil, Haydarpaşada mutad zevat tarafından Karşılanmış- tır. B. Tevfik Rüştü Aras, İngiliz kra- lının taçgiyme merasimi münasebe- tile Beyoğlunda eski İngiliz sefaret- hanesinde verilecek gardenpartide bulunacak, cumartesi günü Roman- ya vapurile Köstenceye hareket ede- cek ve iki gün Bükreşte kalarak Ru- men başvekili ve hariciye nazırile te- maslarda bulunduktan sonra Cenev- reye gidecektir, Kömür sergisine rağbet devam ediyor Ankara 10 (Akşam) — Ekonomi bakanlığı Ankara beynelmilel kömür sergisinin jüri heyetini tesbit etmiş- tir. Heyet İzmir mebusu B. Rahmi- nin başkanlığında 24 kişiden mü- rekkeptir, Bunun sekizi Şeref komi- tesini teşkil etmektedir. Sergi ümidin fe de bir rağbet görmekle devam ediyor, Bergide yapılan satış ta ümidin üstünde olmuştur. Bugüne kadar | yalnız 20 kat kaloriferi sipariş ve- | rilmiştir, Ecnebiler ikamet tezkereleri için İ nekadar harç verecekler Ankara 10 (Telefon) — Ecnebile- rin seyahat ve ikametleri hakkında- ki kanunun birinci maddesinin de- ğiştirilmesi ve bu kanunu bazı mad- deler eklenmesi hakkındaki kanun lâyihası tedkik edilmek üzere İktisad encümenine - VErİlMİŞİ, Encümen tedkikatını bitirmiş ve projeyi heyeti umiyeye vermiştir. Encümenin kabul etiği ekle gö- re, ecnebilere verilecek ikamel, tez- kereleri için Türkiyede 16 günden 2 aya kadar ikamet edecekler 3, 2 aydan bir seneye Kadar ikamet ede- cekler 5 lira ikamet tezkeresi harcı vereceklerdir. Bir seneden fazla olurmak istiyen ecnebileden 8 lira harç almaraken çok iki sene için ikamet tezkeresi ve- EİMMERİK i Bir Suriye mebusu öldürüldü Hama 10 (Hususi) — Suriye me- buslarından Şahinoğlu Bozanın dört gün evvel Şamda öldürüldüğü bit dirilmektedir. ME Dün akşam bir marangoz fabrikası yandı Dün akşam Ağacamiinde Haç g0 kağında Rum ilk mektebi altında 36 numarlı marangoz fabrikasından yangın çıkmıştır. Fabrika Pavlo adın- da birinin icarındadır. Fabrikanın içindeki keresteler tamamen yanmış ve ateş, yanındaki binalara sirayeti- ne meydan Mei GR tara- ai Bilbao onun de başlıyan muharebe devam ediyor Bask' milisleri mukabil taarruza geçerek bazı muvaffakiyetler elde ettiler Bilbao 10 (AA.)—Dünkü gün Bask cephesindeki hükümet taları için talihli bir gündü.Bu kıtalar Sollu- be mıntakasında şiddetli ve muvaffa- kiyetli bir mukabil taarruza geçmiş- ler ve &silerin ilerlemesine mani ols- Tak onlara büyük zayiat verdirmiş- lerdir. Rigilio mıntakasında milisler, kuy- vetli harb malzemesinin himayesinde olarak şiddetli bir taarruza geçen asi- lere anudane mukavemet etmektedir- ler. Dinamitciler asi tanklarının İler- lemesine mani olmaktadırlar, Asiler Yüzden fazla telefat vermişlerdir. Şehirdeki kadın ve çocukların Çi- karılması devam ediyor. Vilona 10 (A.A.) — Havas ajansı- mın muhabiri bildiriyor: Bilbaonun son mukavemet hattı olan Elgalloyu Franko tayyaresi dün akşama kadar hareket üslerile cephe arasında gidip gelmişlerdir. Bu ler hiç durmadan şehrin etrafındaki istihkâmların üzerine boms bu yağdırmışlardır. Tarassut ve avcı tayyareleri düşman tarafından ricat hereketleri görerek bir kaç yürüyüş kolunu mitralyöz ateşi altına almış- lardır, Muhabir şunları ilâve etmektedir, Sollube dağını gezdim. Cumar- tesi günü Franko tayyarelerinin bom- bardımanı neticesinde tutuşan orman lar hâlâ yanmaktadır, Bermeodan Bilbaoya giden yol bir kaç yerinden Markisistlef tarafından kesilmiştir. Franko kıtaları yolu tamir etmekle bombardıman etmeğe başlıyan 20 | meşguldurlar. Soy adı almıyanlar iki milyondan fazla Bu teehhürün başlıca sebebi nüfus teşkilâtının darlığıdır İ Ankara 10 (Hususi muhabirimiz- den) — Soyadı kanunu, 2/7/936 ta- rTihine kadar her vatandaşı soy- ad: almağa ve bu farihten ilibaren söyleyişte, yazılışta, imzada soyadı- nı kullanmağa mecbur tuttuğu hal de bazı vilâyetlerde elân bu işin s0- na erdirilmediği ve alâkadarlarca ta- kip ve tesriinde ihmal gösterildiği yapılan resmi tedkiklerden anlaşık maktadır. Bu münasebetle Dahiliye vekâleti tarafından vilâyetlere yapılan yeni bir tamimde, soyadı kanununun, soyadı takmak hak ve vazifesini vali ve kaymakamlara veya bunların me- mur edecekleri kimselere verdiği kayid ve gene ayni kanunun on ikin- ci maddesinin de bu hükümlere ria- yet etmiyenlerin cezalandırılmaları- nı emretmiş bulunduğu işaret edil- diklen sonra şöyle denilmektedir. «... Daha fazla uzamağa tahani- mülü olmıyan bulişin bir an evvel arkası alınmak üzere alâkadarların hemen faaliyete sevk olunmaları ve icabında diğer daire memurlarından temin edilecek yardımlarla en kısa bir zamanda başarı'ması lâzımdır.» Nüfus kütüklerinde ötedenberi, kayıtlı olup ta henüz soyadı alma- mış bulunanlarm sayısı 2,106,075 dir. Harp ve tevali eden fevkalâde hal- ler dol âyısile hâlen bulundukları yerlerle hayat ve mematları tesbit edilemiyenler ve yurd dışında kalan- lar bu yeküna dahil değildirler. Soyadı kanunu tatbikatının bu su- retle gecikmiş olması, her şeyden ön- ce bugünkü nüfus teşkilâtınm darlı- gından ileri gelmiştir. Pilhakika teş- kilâtın dörtiğina rağmen nüfus dai- relerine o kadar çok iş yükletilmişti ki bunun altından Kalkınak hakika- ten biraz da imkânsız gibidir. Buna rağmen bü işler kısmen dahi olsun görülüyorsa bunu nüfus memuları- muzin durmadan dinlenmeden çalış- malarma medyunuz, (Devamı 4 üncü sahifede) Londra sokaklarında yürümek güçleşli Kalabalık yüzünden polis, intizamı temin etmekte güçlük çekiyor londra 10 (A.A.) — Adi zamanlar- da pazar günleri issiz olan merkez mahalleleri dün meraklıların tehacü- mü ile âdetâ iğne atılsa yere düşmiye- cek bir hale gelmişti. Durmayıp yağan yağmur halkın şevkini kaçırıyordu. Uzak şehirlerden gelen otobüsler, taç giyme merasimine âid tezyinatı görmeğe koşmuş olan halkı boşaltıyor ve bunlar asıl taç giyme merasiminin icra edileceği büyük günde işgal ede- miyecekleri tribünlerde yer alıyor- lardı. İki misline ve hâttâ üç misline çıka» rilmış olan zabıta kuvvetleri, şoselerde taşan halkın harekâtını kontrol et- meğe bir türlü muvaffak olamıyorlar- dı. Fazla olarak yağmakta olan yağ- | mur, taksilerin ve arabaların tehacü- | münü arlırmışlır. Odereceki kon- düktörler; kısa fasılalarin tevekkuf | etmek mecburiyetinde kalıyorlardı. Alacalı elbiseler giymiş olan merak: lar kafilesine öğleden sonra otobü şoförleri de iltihak etmiştir. Bunların çoğu «Şoförler için daha ez çalışma saati, halk için dahs ziyade emniyets yanlı bayrakları taşıyorlardı. Bunlar muntazam suretle bir geçid yaparak Trafalgar Sguare'e gitmişlerdir, ora- da bir çok hatipler, nümayısçileri da- vaların sonuna kâdar takip etmeğe teşvik eylemişlerdir. AL başında giden bir arabada bir tabut vardı, bir amiç gömleğile ör- tülü ve üzerinde bir kasket bulunan bu tabutun üzerinde «İş uğrunda 46 yaşında ölmüş...» İbaresi yazılı idi. Kral ve kraliçe Londraya döndüler Ionâra 10 (A.A) — Hükümdarlar hafta sonu tatilini geçirmiş olduklari Royal - Lodge'den dün akşam avdet etmişlerdir, Kral ve Kraliçenin bindik“ leri araba kendilerini alkışlayan mus azzam halk kütlesinin arasından müş# kilâtla geçebilmişlerdir. Ecnebi prensler tezyinatı ziyaret ettiler Londra 10 (A.A.) — Şimdi di hamda hükümdarların misafirleri b Yunan nebi hükümdar ailelerini" | mümessilleri bu sabah Londranın bÜ* yük caddelerini gezerek tezyinatı S€ retmişlerdir. Saraydan çıkarken. kendilerini ii wi