Her akşam bir hikâye Nazan bu iki genç bekâr arasında şa-/ gırtp kalmıştı, Feridle mi evlenmeli? Şe | kiple mi? | İkisi de-kendisini seviyordu. “İkisi | de onunla evlenmek istiyordu. Fakat | Nazan bunlardan birini seçmek için çok | tereddüd ediyordu. Şekip gayet iyi bir çocuktu. Son de- Tece iyi kabli, fedakârdi.. Ahlâki da çok iyi idi. Halbuki Ferid biraz eğlenceye düş- kündü. Sonra Ferid herkesten evvel kendisini düşünen, kendisini seven, kendisi için yaşıyan «evvelâ can, son- ra canan» felsefesini güden insanlar- dandı. İyilikten, fedakârlıktan yana Ferid, Şekiple kıyas bile edilemezdi. Fakat ak- si şeytan işte Nazanın hoşuna giden de Feiddi... Feridin ne zeki, ne şeytan gibi bakışları vardı. Şekip çok uslu bir | adamdı. Halbuki buna mukabil Ferid | çapkınlığı ile tanılmıştı. Lâkin Feridin | çapkınlığında bile bir sevimlilik bir zellik vardı Nazan düşünüyordu; Şe- | kip çok iyi bir koca olabilir... Kendi- ! sinden başka kimsede gözü olmazdı. Lâkin Feridde ne kadar cazipti.. Evet her şeye rağmen ne kadar cazipti. Bu tereddüdler içinde genç dul buna- hp kalıyordu... Acaba iyi kalbli, mun- tazam hayatlı Şekibi mi? Yoksa her şeye rağmen Feridi mi?. Nihayet karar verdi... İki genci tec- rübe edecekti.. Kendi kendine, içinden: «Belki, diyordu, insanlar hiç de görün- dükleri gibi değildir, Feridin kimbilir ne meziyetleri vardır. Fakat göster- mek istemez... Yeryüzünde öyle insan- lâr vardır ki, merhamet hislerini, şef- kat hislerini bile gülünç buldukları için! #aklarlar.. merhametsiz görünürler, Kalbsiz görünürler.. belki Ferid de on- lardan biridir.» Fakat iki genci nasıl tecrübe edecek- ti? O kendi kendine bunu düşünürken sahilden sesler geldi: — Nazan.. Nazan.. Pencereye uzandı ...Feridle Şekip... Küçük motörü rıhtıma yanaştırmışlar, onu çağırıyorlardı... Pencereden: — Geliyorum.. dedi, Koştu. Elbise değiştirdi. Motör gezin tisi için sırtına bembeyaz şık bir ka- zakla, beyaz bir eteklik giydi... Rıhtıma indi... Ayni zamanda biribirinin canciğer arkadaşı olan iki yakibin ellerini sıkdık- tan sonra motöre atladı.. Şekip hergün- kü gibi gene ağır başlı idi. Ve Feridin hergünkü gibi gene bütün çılgınlığı üs- tünde idi... İki genç adamın şu manzarası bile kâfi idi, İlk bakışta kimin iyi bir koca olacağı hemen anlaşılıyordu... İnsan bu havai, eğlenceden başka bir şey dü- şünmiyen güzel adamın avuçlarına ha» yatını nasıl bırakırdı? Fakat Şekibin ciddi yüzüne bakan her kadın içinde bir emniyet hissinin doğduğunu hemen duyardı. Evet bu cihetten tecrübeye bile lü- Yazan: İSKENDER P. SERTELLİ Eğer düşman yalnız bu cepheden saldırmış olsaydı, İspanyolların kar- Aisına etten kurulmuş Kaleler gere- çektik, Fakal, düşman ordusu şeh- rin bütün kapılarını sıkıştırıyor ve bütün surları topla döğüyordu. Kale içinde hangi cepheye koşacağını bil- miyen ve elleri böğründe şaşırıp ka- lan mücahid İbrahim: «Bu gece düş- man kaleye girecek.» demişti. Kale muhafızı görüşü kuvvetli bir kahra- mandı. Zavallı İbrahim... Malkadan gelen mücahidin gözleri yaşardı. Kemal reis ve bütün kaptanlar he- yecan ve teessür içinde sinmişler, Mücahid sözüne devam etti: — İlkönce açılan büyük delikten kralın zırhlı hücum alayı girmeğe dılar.. batı kapısını açtılar. Artık bü- tün ümidlerimiz mahvolmuştu.. bir taraftan kale istihkâmlarını zaptedi- yorlar, bir taraftan şehire dalarak zavallı halkı kılıçtan geçiriyorlardı. — Bu sırada İbrahimi neden deniz İkisinden biri KEMAL REİSİN İSPANYA DÖNÜŞÜ yolile kaçırmadımız? zum yoktu. Lâkin Nazan bir kere tecrübe etmeğe karar vermişti. Motörü.Ferid idare ediyordu... Bir elile dümeni tutarken Nazana tabaka- sını uzattı, Genç kadın ayağımı öteki ayağının üzerine attı. Sigarasını yaktı. Sırtını arkaya verdi. Deniz, . güneş, gök, hava ne güzeldi. Dümen başında Feridin ne heyecan verici bir duruşu “vardı. Gözleri Şekibe ilişti. Şekibin gözleri ne kadar şefkatla dolu. Son süratle gidiyorlardı. altlarında- ki deniz âdeta uçuyordu.. ince ince su damlaları Nazanın güzel göğsünden içeri giriyor, ona ürpertiler veriyordu... Ferid motörü çılgın gibi sürüyordu Hattâ Şekip o temkinli sesile: — Aman Ferid. biraz yavaş... Ka- paklanacağız.. dedi, lâkin Perid aldı- rış etmedi: — Adaaaam sende.. dedi.. sen daha süratin zevkini almamış bir kurunu vusta gencisin... Lâkin ne oldu? Nasıl oldu?.. Bunu Nazan iyice hatırlamıyordu. Birdenbi- re motğt allak bullak oldu... Herkes kendisini suyun içinde buldu Nazan gayet az yüzmek biliyordu. Suya batıp çıkarken: — İmdad.. imdad.. diye bağırıyordu... Eline motörün içindeki tahtalardan biri geçmişti. Buna yapıştı. Bir aralık gözüne Şekiple Ferid ilişti. Ferid sahile doğru kulağ”atıyordu. Halbuki az yüzmek bilen Şekip: — Nazan.. merak etme.. sana yetişi- yorum... diye bağırdı. Genç adam Nazana yaklaştı. Onu bir elile belinden yakaladı. Sahile doğru yüzmeğe başladı... Nazan artık kurtulmuştu. Şiradi bir eli belinde olarak yüzen Şekibe bakıyor- du.. ne fedakâr bir hali vardı!. İşte genç kadının yapmak istediği tecrübe ken- di kendine olmuş, bunda Şekip en iyi numarayı kazanmıştı... Evet Şekip çok iyi bir koca olabilirdi... Nihayet sahile geldiler... Zaten kı- yı çok yakındı.. fakat Nazan sahile çı- kar çıkmaz etrafına bir bakındı, Ferid — Ferid. Ferid... o“ Lâkin cevap veren yöktu. Nazan göz- lerinde yaşlar: — Ferid!... diye bağırıyordu. Nihayet Ferid bir kayanın arkasın- dan çıktı: — Ne var Nazan?, Bu ne telâş?, I5- lak gömleğimi çıkarıyordum.. sana ce- vap veremedim, — © mam ben Ferid., her şeyine aşırı ego- istliğine rağmen seni seviyorum.. he- men eylenelim.. Şekip hayretler içinde idi... Vakıâ imtihanı Şekip kazanmıştı. O çok iyi bir koca olabilirdi... Fakat kadın kalbi anlaşılmaz ki... (Bir yıldız) No 134 — Kaçabilirdi, Fakat, İbrahimi siz tanımazsınız! O kanmı yurduna çok- tan vakfetmiş bir kahramandı, Ken- «Sizi saklıyalım!> i kamçıladı ve : «Düşmandan kaçan, köpekten daha aşağı hir mahlüktur!> i : 18 Mart 937 Perşembe İstanbul — Öğle neşriyatı: Saat 12,30 Plâkla 'Türk musikisi, 12,50 Ha- vadis, 13,5 Muhtelif plâk neşriyatı, 14 Son. Akşam neşriyatı: 17 İnkılâb dersleri Üniversiteden -naklen Yusuf Hikmet Bayur. 18301Plâkla dans musikisi 19,30 Konferans doktor Salim AH- | med (Cihazshazmi tufeylâtı). 20 Sadi ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve Hâlk'şarkıları, 20,30 Ömer Rıza tarafındin Arabca söylev. 20,45 Safiye ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve Halk şarkıları. Saal âyarı. 21,15 Orkestrd. 22,15 Ajans ve borsa haberleri ve ertesi günün programı. 22,30 Plâkla bolglar. Opera ve operet parçalar. 23 SON. Ecnebi İstasyonların Bu Akşamki En Münlehap Programı Roma (420,8) saat 22 «Francesea da Rimini> (D'Annurzio) nun 4 per- delik facıası. Besteliyen: R. Zandonai. Milanoda Skala tiyatrosundan nakil, Lil (247,3) 21,30 «Puccini) nin La Bohöme operasından müntehap par- çalar. Lüksemburg (1293) 21,10 Sen- fonik konser. Peşte (549,5) 23,50 Kon- ser, Berlin (356/7) 20,15 (Debüssy) nin) sonatası, Flüt, Viyola ve Arp. Milver- sum (Holanda) (1875) 20,45 Keman ve piyano. Prag (4702) 22,10 Piyano konseri, Hambürg (331,9) 22.30 Fran- sz musikisi, iki piyano fe Dans musikisi Frankfurt (251) saat 23,30 - Viya- na (506,8) 24 - Tuan Les Pins (235.1) 0,15 - Londra (kısa da'za 18,50 - 19,32 0,45. 19 Mart 937 Cuma İstanbul — Öğle neşriyatı: 12,30: Plâkla Türk musikisi, 12,50: Havadis, 13,05: Muhtelif plâk neşriyatı, 14: Son. Akşam neşriyatı: 17 İnkılâp dersleri, | Üniversiteden naklen Yusuf Hikmet Bayur, 18,30 Plâkla dans ihusikisi, 19, 30 Spor müsahabeleri, Eşref Şefik, 20 Türk musiki heyeti, 20,30 Ömer Riza tarafından arapça söylev, 20,45 Vedia Riza ve arkadaşları tarafmdan Türk musikisi halk şarkıları, saat ayarı, 2115 orzlira, 22,15 Ajahs ve borsa haberleri ve ertesi günün programı, 22,! 30 Plâkla sololar, opera ve operet par- | çaları, 23 Son. | 15,000 liraya satılık apartıman Kurtuluş tramvay caddesi üze- yinde ve durak yerinde altışar odalı üç ve üçer odalı üç yani al- ta daireyi ve altında bir dükkânı muhtevi güneşli, havadar iyi bir apartıman on beş bin liraya satı- hktar. (Akşam) ilân memurluğu- na müracaat. Telefon 24240 O günlerde Garnatada sultan Ebu Mücahidin yüzünde iki derin çizgi belirdi. sanki bu çizgiler ölümün eli- le yanmıştı. genç mücahid kansız çehresinden akan terleri sildi: İ nin Kanını bekliyor!) dedi. Kuman- dan askerlere emir verdi... İbrahimi yakalayıp kalenin önündeki meydan- da iki kazığa bağladılar.. sehrin için- Yeni ilân tarifemiz Güzeteciliği alâkadar eden mad- di şartlarda son aylarda husule gelen esaslı değişiklik dolayısile gazetemizin ticari ilân tarifesin- de ufak bir tadil yapmak lüzumu hasıl olmuştur. 1 Nisan 937 tarihinden itibaren tatbik edilecek olan yeni ilân ta- rifemizde bir sütun itibarile be- her santim ilân fiatleri şunlardır: Birinci sahifede : — 400 kuruş : 250 » Esasen daimi müşterilerimizle muayyen müddet zarfında fazla ilân verenler ayrıca hazırlanan tenzilğtlı tarifeden istifade ede- ceklerdir. Şehremini Halkevinden: 19/3/937 cuma günü saat Mest Cemilin musiki adlı konferansı vardır. Herkes gelebilir. 17 de Yarsubayların çağrIlması Fatih askerlik şubesinden: Yerli ve yabancı olarak Fatih şabe- sinde bulunan 313 ilâ 326 dahil do- ğumlu süvari, istihkâm, ölçme, ve ışıl dak yer sübaylarından serbes meslek erbabı hariç olmak üzere 1/4/937 gür nü vaziyetlerini anlamak üzere şubeye müracaatları ilân olunur: Kadıköy Halkevinden: 19 Mart 937 cuma akşamı saat 21 de Evimiz salonunda bay Turhan Tan ta- ralından (Sarayda kadınların rolü) adlı bir konlerans verilecektir. Konfe- ransdan sonra bayan Fulya ve bay İs- kender Ardan tarafından konser verile- cektir. Herkes gelebilir. İlân: 15/3/937 tarihinden itibaren | Osmanbeyde Halâskür Gazi enddesin- de 192/194 sayılı tütüncü ve altar dükkânımı bütün mobilye ve eşyasile birlikte bedeli mukabilinde Hirisafi Ek- sida ve Yorgi Eksidaya sattım. ve mez- kür dükkânda bir güna alâkam kalma. dığım ilân eylerim. Nihad Uğura) Selâmi İzzet TİYATRO KONUŞMALARI Her RA Fiati: 50 kuru men İbrahim iste bövle, bir papann emrile parçalanmış ve kolları, bacak» Istanbul 17 Mart 1937 (AKŞAM KAPANIŞ FİATLERİ) Esham ve Tahvilât İst. dahili 5 96,75)iş. BeHami'ine 10,50 Kuponsuz 1933 » Müessis 83.— istikran o 99,—İT.C. Merkez Ünltürki “19,42,50| Bankası © 96— ». ii 18,82,509)| Anadolu his. 23,— ..M 1820) Taton 6,50 Mümessil |“ 47,45) Terkos 11,25 » 405) Çimento 14,59 . N itihat değir. 10,90, İş Bankası — 10,50) Şark O» 1,10 Parm (Çek fintleri) Paris © 172350) Prag o 22,663 Londra 618,—,—| Berlin 1,96,56 Nev York 79480.—| Madrit © 1144,— Milâno 1502.10) Belgrad“ “346275 Zoü 4,17,— Pengo | 436,90 Ticaret ve zahire borsası 17 Mart fiat ve muameleleri resmi yanavken, biz de Mi evkadaş hsorlara sarılarak siilen Armina gt, Yadık., bet ölürü sacan İmera gö. nunu seyredemedik. — (Aves var) mam