3 Şubat 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

için hakikaten bazı işleri Para ile mümkündür. Eğer yoksa belediye ne yapsın? mazereti kabul ettirebil- belediyenin hiç olmazsa şe- büyük masrafa ihtiyaç göster- işleri hakkile ifa etmesi lâzım- Er i i Yapılacak kısa bir gezinti şeh- ti temizlemek için en ufak bir gayret Çöpler rna Şehirdeki | bütün çöp sandıklarını, taşıp sokaklara yayılmasına Meydan bırakmadan vaktinde boşalt- mak, yolları günde bir defa olsun sü- belediyeler hiç olmazsa sokkalarını te- MİZ tutmaya çalışıyorlar. İstanbulda şehrin temizliği ile meş- ye olmak üzere kurulmuş bir temiz- k müdürlüğü ve buna bağlı çöpçü tı vardır. Acaba bu müdiriyet Me ile meşgul oluyor? yeke güre Yok ki Türkiyenin en pis stanbuldur. * Yeni tahlisiye vesaiti konuyor Tahlisiye umum müdürü bay Nec- kara,» önümüzdeki hafta içinde An- Seir gidecektir. Tahlisiye umum » ürü idarenin ikinci beş senelik ea hakkında vekâletle temaslarda 1 iy Lok ve direktiflerle dönecektir. kadar muhtelif tahlisiye ulâtının yerimize konması ikinci beş sene- k plânda bulunacaktır. Bu srada bil- hassa Akdeniz sahilleri mühtelif tah- lisiye vesaitile techiz edilecektir. ük nizde, Boğaza memleketimizde Na defa olmak üzere bir radyofor kon- ile Fırtınalı havalarda gemilerin luhduklari yerleri tayin gibi mühim Vazife gören bu aletten bir tane de inakkale boğazı civarına konması Süşünülüyor, AŞK MEKTEBİ Yusuf Ziya'nın, Şehir Operetinde temsil edilmekte olan AŞK MEKTEBİ Opereti, temaşa hayatımızda görülme Miş bir müvaffakıyetle devam ediyor. Yollar ve mektep tamirine 445 bin lira sarfedilecek | Yolların, köprülerin ve ilk mektep- lerin tamiri için vilâyet fevkalâde büt- çesine 445 bin lira koymuştur. Bu tah- sisattan 15 bin lira ile Topkapı - Siliv- rikapı yolu tamir, 40 bin lir ile Kartal - Maltepe yolunnu ikmal, beş bin lira ile Selâmiçeşme - Maltepe, beş bin lira ile Yalova - Hamam, gene beş bin lira ile Kazlıçeşme - Bakırköy yol- ları tamir edilecektir. Şehirde ilk mektep inşası ve mektep ittihaz edilmek üzere satın alınacak bi- nalar için de bütçeye 70 bin lira kon- muştur. Bu paranın bir kısmı ile pek iptidai vaziyette olan köy mektepleri sıhhi şekle ifrağ edileceklerdir. Bundan başka Büyüküeredeki fidan-| ık için 9400 lira ayrılmıştır. Şimdiye kadar damızlık boğalar, Bulgaristandan celbediliyordu. Yeni bütçeye konan $ bin liralık tahsisat ile| boğaların buradaki sıfat istasyonla- rında yetiştirilmesi muvafık görül İ mektedir. i Bütçenin diğer mühim fasıllarına | göre F'loryanın imarı için vilâyet büt- | çesinden 50 bin, hava tehlikesinden | korunma tedbirleri almak üzere 25 bin lira ayrılmıştır. | Vilâyetin Ziraat bütçesi 88130, ma» | arif bütçesi 1,916,083 ve baytar bütçesi de 29,668, sıhhiye bütçesi de 136,012 lira olarak teklif ediliyor. Fakir çocuklara yardım İşi Mekteplerdeki fakir çocuklara yar- dım işini tanzim etmek üzere himaye heyetlerinin aralarında seçtikleri ko- misyonun hazırladığı talimatname dün partide yapılacak umumi toplanlida müzakere edilecekti. Heyeti umumiye önümüzdeki cumartesi günü toplana- cak ve son kararını vererek talimatna» meyi kabul edecektir. : : : Elektrik şirketi Bütün malzemesinin gümrük vazıyeti tedkik | edilecek ; Elektrik şirketi gümrük muafiyetin- | den istifade ile Anadolu yakasında | kullanmak üzere Avrupadan getirttiği malzemeyi İstanbul şebekesinde kul- | Tanmak suretile kaçakçılık yapmış ve hâdise mahkemeye intikal etmişti. Bir taraftan da Nafıa teftiş heyeti re. isi bay Şefiğin riyasetindeki mühen. dislerinden mürekkep bir heyetin İş- tanbul elektrik şebekesinin noksanları tesbit etmek üzere tedkikata başladığı malümdur, Öğrendiğimize göre şirket hakkında yeniden ve gene gümrük cephesinden üçüncü bir tedkikata dün- den itibaren başlanmıştır. Bu teğkikat, şirketin gümrük mua- ilyetinden istifade İle daha evvel mal- zeme ilhal edip etmediği etrafında ce- reyan eylemektedir. Tedkikata memur edilen gümrük tetfiş heyetinden bay Abdullah ile Nafır vekfileti heyeti tef- tişiyesinden bir zat bütün şebekedeki malzemeyi gözden geçireceklerdir. Bu tedkikat bittikten sonra şirketin daha başka gümrük kaçakçılığı yapıp yap- madıgı anlaşılacaktır. Vilâyet bütçesi intikam mı?) Vapur ücretleri Tarife komisyonu! Bir kadını, pastahanede otururken, meçhul bir adam yaraladı Tepebaşında oturan madam Felman adında bir kadın akşam üzeri ortalık karardığı sırada o civarda bir pasta- hanede otururken yanına bir adam 80- kulmuştur. Madam Felman bunun kim olduğunu ve ne istediğini anlamıya va» kit bulamadan meçhul adam birden- bire cebinden bir bıçak çıkararak ka- dının boğazına saplamak istemiştir. Fükat o sırada madam Felman geri- ye kaçmak istediğinden adamı bıçağı kaymış ve kadının suratına saplan- mıştır. Madam Felmanın yanağı şakar ğından çenesine kadar yarılarak derin bir yara açılmıştır. Kadın can acısile bağırmağa başladığı sırada meçbul Adam etraftakilerin telâşından istifa» de ederek pastahaneden kaçmıştır. Vakaya zabıta el koymuş, madam Fel- Man derhal hastaneye kaldırılmıştır. Kadın verdiği ifadede kendisine te- cavüze kalkışan adamı tanımadığını, ancak Abbas adında birinin kendisin- den birkaç defa para istediğini, bu işin de Abbas tarafından yapılmasından | şüphelendiğini söylemiştir. | Diğer taraftan kadın daha birkaç ki- şi ile kavgalı olduğunu ve bunlardan biri tarafından para ile kandırılarak gönderiler bir adamın da bu işi yap- ması muhtemel bulunduğunu bildir- | miştir. Zabıta tühkikata devam ediyor. İplik meselesi Türk - İtalyan ticaret anlaşmasına göre bu memleketten iplik ithal edile- bileceği dün Türkofise bildirilmiştir. Ancak yeni anlaşmada İtalya 14 numa- raya kadar olan pamuk ipliklerini ih- | Taç edecektir. Haber alındığına göre İtalya 14 nu- | maradan yukarı incö ve pahalı iplik- | leri daha ziyade dahili sanayie tahsis ederek ihraç etmemektedir. Bunun için! İtalyadan istenilen cins ipliğin getir- tilebileceği zannedilmiyor. Bir taraftan! dokumacılar da, memleket dahilinde | iplik buhranının etraflıca yeniden ted-| kik edilmesini istemektedirler, Bir Felemerik mektep gemisi geliyor Felemenk başkonsolosu, dün vali muavini bay Hüdaiyi ziyaret etmiş ve ayın beşinde limanımızı bir Felemenk mektep gemisinin ziyaret edeceğini res men bildirmiştir. Ağacı budarken.. Başı döndü, tepe üstü düşerek derhal öldü Dün Feriköyde feci bir kaza olmuş- tur. Feriköyünde Avukat caddesinde 155 numarâda oturan Kâmil adında ihtiyar bir adam'dün evinin bahçesine çıkarak ağaçları budamak. istemiştir. Kâmil büyük bir ağaca tırmanmış, yüksek dalları destere ile kesmeğe ça- lışırken başı dönmüştür. Adamcağız muvazenesini kaybederek ağacın tepe- sinden beyin üstü yere yuvarlanmıştır. Kafası taşlara çarparak parçalanan Kâmll derhal ölmüştür. Vakaya zabı- ta el koymuş, Kâmilin cesedi muayene edildikten sonra gömülmesine izin ve- rilmiştir. bugün toplanıyor Deniz tarife komisyonu bugün De- niz ticaret müdürlüğünde toplanacak- tır. Komisyon Akay, Şirketi Hayriye ve Haliç vapurlarının altı aylık yolcu tarifelerini tesbit edecektir. Komisyo- nun şimdiki tarifeleri aynen tasdik edeceği zannedilmektedir. Henüz hiç bir idare tarafindan tarife komisyonu- na tarifelerin tadili hakkında bir müra- caat da vaki olmamıştır. Bununla be- rTaber gelecek altı uylık tarifelerin ba- larında esaslı tadilât olacağına kuv- vetle ihtimal verilmektedir. Bu ârada Şirketi Hayriyede bazı ha- gırlıklar göze çarpmaktadır. Şirket hu- susi tenzilâtla beraber Akay ile müşte- rek vapur biletleri ihdasını düşünmek- tedir. Bu hususta iki idare arasında yapı- lacak müzakerelerden müsbet netice- ler elde edilirse Boğaziçinin herhangi | bir İskelesinden hareket eden bir yolcu | tek biletle Kadıköy veya Adalara gide- | bilecektir. Aktarma iskeleleri ayrıca tesbit edilecektir, Adalar veya Anadolu cihetinden boğaza gitmek isteyenler de ayni şekilde hareket edebileceklerdir. Şehir bütçesi muavenet faslı Şehir meclisi bütçe encümeninde tedkik ve müzakere edilen vilâyet büt- | çesinin muavenet faslı 937 senesi için | geçen seneden 10 bin lira fazlasile | 91,500 lira olarak teklif edilmiştir. Bu | tahsisat şöyle taksim edimliştir: 15 bin! lira Darüşşefakaya, 5 bin lira fakir ta- lebenin iaşesine, 1500 lira Şili sıhhi- yesine, 15 bin lira sanatoryomlara, 3 bin lira prevantoryoma, 2 bin lira ma- arif cemiyetine, 10 bin lira ekalliyetler mekteplerine, 40 binlirada zührevi hastalıklarla mücadele teşkilâtına vö- rilecektir. Şüpheli bir ölüm Bir apartıman kapıcısı odasında ölü bulundu Beyoğlunda Karanfil sokağında bir apartımanda kapıcılık yapan Hamdi adında biri dün geç vakte kadar oda- sından çıkmamıştır, Gece sapa sağlam aparlımanda dolaşan Hamdinin oda- $ından çıkmaması kiracıların nazari dikkatini celbetmiş, Hamdiye söslen- | dikleri halde cevap alamayınca polise | haber vermişlerdir. Eve gelen zabıta | memurları Hamdinin odasına girdik- leri zaman kendisinin yatak füzerine Ep ölmüş olduğunu görmüşler- Hâdiseden müddelumumilik haber- dar edilmiş, yapılan muayenede Ham- dinin ölümünde şüpheli noktalar gö- rüldüğünden cesedi morga kaldırılmış- tar. Hamdinin dışarıdan biri tarafından öldürülmüş olması muhtemel görük mekte ve göğsünde, boğazında görülen bazı izler bu ihtimalleri kuvvetlendir- mektedir, Zabıta ve adliye tahkikata başlamıştır. Morgta otopsi yapıldıktan sonra Hamdinin ölümünün sebebi an- laşılacaktır. ye Utancından tavuğu kadına bıraktı! böline ruran bir kemer bağlamış. Kır- mızı başörtüsünü çenesinin altından sımsıkı iğnelemiş, Mırıldanarak tram- vaya girdi. Yanımdaki kanepeye olu- rurken yeldirmesinin altından yavaş- ça bir torba çıkardı. Elile omuzuma dürttü. Şiddetli bir öksürmeden son- ra kulağıma iğildi; — Oğlum, sen helâl süt emmiş bir adama benziyorsun. Yavaşça yanında bir yerceğiz ayırsan da şu torbacığımı sıkışlırıversem. İçinde kırılacak gibi şeyler var, Ve lâkin biletçi görmesin.. Sözünü bitirmeden torbasını büyük bir itina ile bacaklarımın arasına yer- Jeştirdi. O sırada torba kendi kendine kımıldandı ve cıyak, diye bir ses çık- tı, Kadın derhal parmağını dudakla- rının üstüne koyarak bana uzandı: — Sussss.. aman sesini çıkarma, bi- letçi geliyor. Köprü üstüne bilet kestirdi. Onlar para hesabile meşgulken bacakları. mın arasından bir çırpınma ve feryad başladı. Torba zıp, zıp zıplıyor, için- den boğuk, boğuk tavuk feryadlam yükseliyor. Etraftan yolcular başları- ni uzatmışlar murıldanarak, gülüşe rek bana bakıyorlar. Riletçi de hid- detle döndü: — Bayım, burası tavuk kümesi de- ğil, yolcu tramvayıdır. Hadi bakalım, tavuğunu horozunu topla da İn aşa- ğıya. Yoksa polise haber veririm.. Ben biletçiye vaziyeti anlatmağa hazırlanırken kadın tekrar omuzuma vurdu ve kaş, göz işaretlerile susma» mı tenbih etdi, Ben susayım amma, torbadaki tavuk susmuyor ki.. bilet- çinin gürültüsü yetmiyormuş gibi yolcular da söylenmeğe başladılar: — Tramvayda kendimize yer bula- miyoruz, bu herif te tavukları doldur- muş, Bari yumurtlasınlar da şuracık- ta satıver. Meğer tramvayda yumurla da satılırmış. Şuradan bir de fıstıkçı çağıralım., Öteden başka biri haykırıyor! — Heeeey, biletçi. Üstümüzü, başı- mizı tavuk bitleri saracak. İşte ba- caklarım kaşınmağa başladı. Şu he. rifi tavuklarile beraber tramvaydan atmazsan kontrola şikâyet ederim se- ni. Biletçi koluma yapıştı. O sırada ka- dın atıldı: — Ayol, ne istiyorsun adamcağız- dan?. Tramvaya bir tavuk koymuşsa günah mi olmuş?.. — Bayan, sen ne karışıyorsum?. — Karışırım zahir!, Her şeye karış- mak doğru değil amma, böylesine de dayanamam. Ne istiyorsun adamca- ızın tavuğundan?. İstersen bir bi- let te tavuk için kes, parasını ben ve | reyim. Fazla gürültü yapma. Gördünüz mü açıkgüzlülüğü?, Ka- dıncağız hem tavuğunu saklattırdı, hem de kabahati benim üzerime yük- letiverdi. Ben de daha fazla daya: madım, Torba ile tavuğu kadınım ku cağına bıraktığım gibi tramvaydan atladım. İnerken hâlâ arkanidan söy- leniyorlardı: — Vay enai vay. Utancından tavu- ğu Kadına bıraktı da kaçıyor. amaaa C.R. namına Ik mekteplerin miktarı arttırılacak Maarif idaresi şehrimizdeki ilk mek- teplerin miktarını bu sene de arttırma ğa karar vermiştir. Büyükadadaki Fransızlara aid frerler mektebi de bu sene satın alınacak ve ders senesi ba- şında açılacaktır. A — Geçen gün futbola dair bir yazı Okudum bay Amca... s« Muharrir, halkın futboldan an- Tayip anlamadığını araştırıyor... Bay Amcaya göre... s.. Acaba, diyor, yaşa Rebiti... Pas ver Fikreeeet!.. diye tribünlerde fer- yat edenler... V/ UN 4) «. Heyecandan yerinde duramıyan- Yar sahiden futboldan anlıyorlar mı?.» 'B. A. — Zannetmem, anlasalar Tak- sim stadyomuna gidip futbol diye ça- mur deryası içinde yüzenleri seyret-