11 Ocak 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

meze smeselesi şimali Fasta lann gemilerinin karaya.Alman Meleri iye mensup kuvvetleri ihraç et- Yana büsbütün. büyüdü. Alman- | immun Eral Prarikoya silâh ve ms-| Hardal, gönüllü vermek suretile © yönde bulunmakla iktifa etmeyip Man Alman üniformasını ve Al iş silâhını taşıyan kuvvetler | " Açıklar A&çığa yardımda bulunma- | ge *Driz değildir. hareke Frankönun. başlıca üssül- | Prang sini teşkil eden şimali Fasın, beki çe yerlileri tahrik etmeleri Kendi k ve cenubi Fastan tüy Yevetlerini sevketmeleri sure- irmak, çe İşgali ve nüfuzu altına Alma, tehlikesi karşısında bulunması budiy *yanın açıktan açığa yardımda kuvmey, nt icab ettirmiştir. Alman Medi nin şimalt Fasın müstahkem | Mekeiin pe £ işgal etmeleri ile bu mem- tay Gi baskin ve darbe ile Fran- ikti me ve nüfuzu alina düşmesi | Mi bertaraf edilmiştir. | e Pasta dünyanın en zengin İ Madenleri bulunuyor. Umumi ML a, İ hay, > dağlarda kayakla spor yapmak| Yİ güç ve zahmetli bir işti, Her şey- £vvel, yüksek dağlara tırmanmak Bizim Buzün bu işi de kolaylaştırdılar, A- a a İdaho eyaletinde, kayakçıla- Mahsus feniküler, havai nakliye va- Misa yapıldı, iy “Makçılar, resimde gördüğünüz gi- Baya larına kayakları geçiriyorlar, di İskemleye oturuyorlar ve rahat # İstedigleri dağın tepesine çılı- Moya orada sporlarını yapıyorlar ü gene havai iskemleye oturup aşa- 10 ÇOCUK da bundan birkaç sene evvel © Kadının beş çocuk doğurması ve bu mayer elân yaşamakta olması hay» karşılanmıştı. Halbuki bir İngiliz çetesinin verdiği bir habere göre Çin” m kadın 10 çocuk birden doğur kağ. Çocukların dokuzu erkek biri tay, Pakat maalesef doğduktan bir Sonra çocukların altısı ölmüştür, mz ğun rekoru Çinde amma, yaşa» Tekbru gene Kanada'da!. LÜKS ÇÖP KAMYONLARI Büz » Resimde Roş lm sistem çöp kamyonu Pli- Pon, iyesinin kabul ettiği kam çer, arkada beyaz noktalı çiz- a e İşaret edilen yere konur ve Yükagygz 1 dolunca otomatik olarak den, Pa Ve çöpleri arabanın tepesin- ti boşaltır. Bu suretle çöpler Sekin İrken koku yapmaz ve göze az , görünmez. na? İstasyonlarında çöpler, kam- Kapa, arkasında açılan büyük bir devrilerek. boşaltılır. İ yanın daha evel davrandığından şa- rr Almanya Fasa niçin asker gönderdi? harpten evvel bu madenlerin keşif ve işletme imtiyazı Almanların elinde idi emi herplen sonra mücahid Abdülkerime Almanlar daha ziyade Du madenlerin hatırı için çok yardım- da bulunmuşlardı. Bugün fevkalâde silâhlanmakta olan Almanların sana- yii en ziyade demire muhtaçtır. Kam- biya zorluğundan Almanya hariçten t3- Tediği kadar demir getirlemiyor. Almanyanın bütün ümidi şimal Fa- sındaki madenlerdedir. General Fran- koya yaptığı yardımların madât karşt- lığı olarak bu maderleri işletmek Rak- kını şüphesiz almıştır. Bu madenlerin. bulunduğu mühim mantakanın her hangi bahane ile Fransanın eline gir- memesi için Almanya burada müsellâh olarak yardımda bulunmağa lüzum görmüştür. Fransa, general Franko. | ya ve Alman sanayiine en mühlik dar- | beyi indirebileceği bir noktada Alman- şarmışlır. Şimdi Fransa bu mantakayi Almanlardan kurtarmak için bütün nüfu zve gayreti ile çalışıyor. 55 İNSAN KUVVETİ İ Bir beygir kuvveti demek, 75 kilo- yu bir saniyede i metre havaya kal- dırmak kuvveti demektir. Buna Fran- sızlar «Chevsi-vapcur. derler. İngilizlerin tabiri «(EB. P.) horse » power» dir. Saniyede 75,9 kilogram- dır. Japonlar da hakiki insan kuvvetini ölçtüler. Tokyo hayvanat bahçesin- deki en kuvvetli fili, bir Siyam filini arabaya koştular. Arabayı 30 insan tuttu, asıldı, fil çekti. #4insan asıldı, fil biraz daha çekti. 55 insan asılın- ca İU arabayı hem çekemedi, hem de ön ayaklarını büküp yere daya- | mak mecburiyetinde kaldı, 55 insan bir filden kuvvetli de- mektir, KIRK BİN DOLARLIK PUL Meşhur pul kolleksiyoncusu B. Bek- man Kleveland'da toplanan pulculuk kongresinde ortaya bir teklif attı.. de- di ki: Amerikanın bütün pul koleksiyoncu. ları aralarında 40,000 dolar toplayıp, yeryüzünde bir tek kalan 1856 tarihli bir Güyan pulunu satın almalıdırlar, Bu pulu Arthur Hind isimli bir zatın kölleksiyonunda mevcuttur. Bu zat bu pulu 40,000 dolara salıyor. Bay Bekman da pulun bir yabancı eline geçmesini istemiyor: — Aramızda kırk bin dolar topliya- ım, bü pulu satın alalım ve Vaşington» da Smitbsonlan enistitüsüne verelim, bir dahs oradan çıkamaz! diyor, kaynatmak hay- li güç bir ameli- yedir, Çok defa kınlan kollar, bağlanıp yapış- tırılır, fakat alçı açılınca, kemiğin biraz olsun iğri kaynağı görülür. Bu işi kolaylaştırmak için yeni bir alet icad edildi. Resimde gördüğünüz bu âlete kırık kol tatbik ediliyor, sonra altı sıkıştırılıp kola baştan başa yapış- tırılıyor ve bu suretle kolun iğri kalma» sına imkân kalmıyor. 8 İNCİ EDVLRDIN PULLARI Londra Posta telgraf nezöreti, 8 inci sadan kaldıracak diye bir rivayet çık» mıştı. Bu rivayetin asılsiz olduğu anlar şıldı. Bu pullar tükeninceye kadar kul- lanılacaktır. Şu halde 8 inci Edvard, dex ha birkaç hafta, Londra Posla telgraf nezaretinde hükümdarlık edecek de- mektir. Şimdi pul meraklılarının bir düşün- ce aldı, Acaba 6 ıncı Jorjun pulları na- #il olacak? 8 inci Edvard modern üslüp- te çok sade bir pul baslırmıştı. Acaba 6 ıncı Jorjun pulları dr böyle mi ola- cak yoksa 6 inci Jorjun pulları gibi, eğ» ki üslüpte mi bastlacak?... Fındık mahsulü arttırılacak İki misline çıkarmak için tedbir alınıyor Giresun 9 — Burnda fındık mahsu- Minü arttırmak maksadile büyük bir savaş başlamıştır, Pek yakında Gire- sunun fındık istihsalâtınm iki xisll ne çıkarılmasına uğraşılmaktadır. Giresun valisi Feyyaz Rosut fındık» müstahsilerine hitaben bir beyanna- me neşretmiştir. Bu beyannamede Gi- resun fındıkları hakında çok esaslı malümat vardır. Beyannemede deni- yor ki; Vilâyetimizin nüfusunun yüzde be- $i fındık sayesinde geçinir. Giresunda (310) köy 183 bin köylüyü doğrudan doğruya meşgul eden fındık, vilâyeti- miz için bu derece ehemmiyet ve kıy- met taşıdıktan başka bunun devlet ik- tisadında aldığı yer de pek büyüktür, Yalnız Giresundan ihraç edilen fındık vasali olarak yurda (8) milyon getiri- yor, Onun içindirki fındık zıraati vilâye- timizin şah damarı ve iktisadımızın e. sağlam bir kaynağı değerindedir, Bugünkü halde fındıklarımızın ve- rimi ortalama bir hesapla çok azdır. Bunu yakın zamanda 1,5 - 2 misline Çı karmak lâzımdır. Yeni köy model- leri hazırlanıyor Ankara 9 — Köy kalkınma plânına prens Bernhardın düğünü Halk, düğün hediyesi olarak prensesin göre yeni köy modellerinin yapılması Prenses Juliana, prens Brenhard, na başlanmıştır. Bu modellere nazaran yeni köy şöyle inşa edilecektir: Biri- birine müvazi evler, Köyün önünde nümume tarlası, fındıklık, arkada spor yeri, okulun bahçesi, damızlık tavşan ve tavuk yetiştirme yerleri. Çamaşır- hane. Jpekle işlenmiş iki portre İzmir (Akşam) — İzmir - Karanti- na biçki ve dikiş yurdu müdürü bayan Ruhsar Hüsnü, geçenlerde Ankarada açılan el ve ev işleri sergisine birçok kıymetli eserler göndermişti. Bunların arasında cumhur reisimiz Atatürk ile başbakanımız İsmet İnönünün ipek üzerine muhtelif renkte ipekle işlen- miş cok kıymetli birer de portereleri vardı “sayan Ruhsar Hüsnü, sergiden sonra bu eserleri cumhur reisimizie başbakanımıza takdim etmiştir. Cumhur riyaseti makamından ken- disine çok kıymetli bir takdirname ve başbakanımızdan da ikramiye gelmiş- tir, Eserler, hakikaten muvaffakıyet- le işlenmiştir. Bayan Ruhsar Hüsnü, yıllardanberi İzmir ve Karşiyakadaki biçki ve dikiş yurtlarında &ltı yüzden fazla talebe yetiştirmiş, iyi bir şekilde çalışmıştır. Talebelerinden bir kısmı, şimdi civar vilâyet ve kazalarda müstakil dikiş ve biçki yurtları idare etmektedirler. Bü değerli sanatkârımızı biz de muvaffa- kıyetlerinden ötürü takdir ve tebrik ederiz. İpekle İşliyerek vücuda getir- 'diği cumhur reisimizin ve başbakanı- mızın resimlerini basıyoruz, Bursada karlar üzerinde yeni doğmuş bir çocuk bulundu Bursa 9 — Evvelki akşam Setbaşın- da devriye gezen polis memurları ta- rafından Sakaldöken sokağında kar- lar üzerine atılmış bir kiz çocuğu bül muşlardır. Oldukça temiz bezlere sarılı olanı bu yavrucuğun ne suretle ve kimler tara- fından terkedildiği henüz anlaşılma- Hollanda veliahdi prenses Juliana iki gün evvel Alman prenslerinden Bernhard von Lippe ile evlendi. Ye- ni evliler balayını geçirmek üzere Avusturyaya gittiler. Tirolün yük sek dağlarında bir müddet kış spor- ları yaparak eğlenecekler, sonra Hol Jandaya döneceklerdir. Prense Juliana ile prens Berr» hard bir aşk izdiyacı ypamışlardır. İki genç geçen seneye kadar birbirle- | rini tanımıyorlardı. Prenses geçen sene, kış sporları yapmak üzere annesile birlikte Fran- | sada Vosges dağlarına gitmişti. Ora- | da, kendisi gibi kış sporlarına çok meraklı olan prens Bernharda rasla- yaş, iki genç dost olmuşlardır. Az sonra birbirlerinin hoşuna gittikleri» ni görmüşler ve işi kraliçeye anlaf- mişlardır. Kriliçe bu rabtayı iyi bulmuş ve bir müddet sonra prenses Juliaha, prens Bernhard ile nişan- Janmıştır. PRENSES YULİANA Hollanda vellahdi olan prenses Ju- liana 27 yaşındadır. Çok sıkı bir terbiye altında büyümüştür. Munta- zam bir tahsil görmüş, sonra hu- kuk fakültesini bitirmiştir. Prenses Spora çok meraklıdır. Bilhassa te- nis, sky ile kaymağı ve bisikletle gez- Meği çok sever. Esasen mektepte tar lebe iken her gün saraydan mekile- be bisikletle gidip gelirdi. Kraliçe kızına şimdiye kadar ipekli gömlek giydirmemiştir. Geçen sene prenses jimnastik yapmak üzere bir | Jimnastik salonuna gidiyordu. Ora- da tanıştığı genç kızlar, ber gün pa- tiskadan iç çamaşırı ile gelen bu kızı fakir bir uileye mensup sanarak aralarında para toplamışlar, bir gün kendisine ipekli pembe bir kombi- nezon hediye etmişlerdir. Yiçe: «Genç kızlar ipekli kombinezon giymez: “diyerek bu korahinezonu giy“ dirmemiştir. Prenses çok neşilidir, Bir kaç li- san bilir, dünya işleri hakkında iyi hakkında da bir bahçıvan kadar melümalı vardır. PRENS BERNHARD Prens Bernhard 25 yaşındadır. Ber- lin Kukuk fakültesinden çıkmıştır. İptida Hitler hücum kıtalarına gir miş, bu kıtalarda çalışmıştır. Fakat sonra İşe atılmağa karar vermiştir. Bunun için Londra ve Pariste staj yapmağa lüzum görmüş, iptida Lon- draya gitmiştir. Prens Londrada bir Bir aşk izdivacı Prenses Juliana ile ... .. Prensin kardeşi ve annesi tir. Prensesle tanıştığı zaman Pâ riste küçük bir apartmanda oturu» yordu. Tatil zamanını geçirmek Üz8- re Vosges dağlarına gitmişti. Prens iyi bir sporcudur. Teniste, sky ile kaymakta ustadır, Çok iyi ata biner. 'Tayyarecilik te bilir, Bisiklete le gezmekten çok hoşlanır. Prensle prenses, nişanları resmen ilân edilmezden evvel Laheyde bir çok defalar görüşmüşler, iki kişilik bisikletle gezintiler yapmışlardır. YAT GÜZEL FAKAT.. Prensösin evleneceği resmen ilân edilince Hollandalılar veliahdlerine düğün hediyesi olarak küçük bir yat hediye etmeği kararlaştırmışlar ve bir defter açmışlardır. Prenses Juliana bunu duyunca: «Bir yat güzel şey, fakat ben şatoma kalorifer konmasını tercih ederim.» demiştir. Prensesin Soedijk adında bir şato- su vardır. Yeni evliler bu şatoda otu racaklardır. Şatoda hakikaten kalo- rifer tesisatı yoktur, . Halk prensesin bu arzusunu ha“ ber aldığı zaman ham şatoya kalori« fer koydurmağa, hem de küçük bir yat hediye etmeğe karar vermiş ve beş kuruşa kadar yapılacak teberrü- ün kabul edileceği ilân edilmiştir. Bus run üzerine hemen herkes hediyeye iştirâk etmiştir. i Neticede şatoya kalorifer koydurul duğu gibi Hollanda kanallarında v4 sahilde gezmek için küçük bir yat ta satın alınmıştır. ' : HOLLANDADA ŞENLİK Düğün hususi şekilde yapılmıştır, Bu sebeple yalnız iki tarafın yakın akrabaları merasimde bulunmuşlar. dır. Maamafih halk bu münasebetle büyük tezahüratta (bulunmuştur. Memleketin her tarafı donanmış, bir hafta her yer tenvir edilmiştir. Bü hassa Amsterdam ve Lahey şehirle rinde halk bayram yapmıştır. 4 Sürek avında bir köylü yaralandi Bigadı; 9 — Köylerden birinde yâr pılan bir sürek arı bir kaza ile netice- lenmiştir. Bu kaza şöyle olmuştur: Sürek avına katılanlardan biri yar ralı domuza ateş etmiştir. Fakat kur- şun Elyaban köyünden Mehmed adın« da bir köylüye isabet etmiş ve yaralas Yaşlar. Balıkesirde yüzme havuzu Balıkesir 9 — Atatürk parkında yü- pılacak olan büyük Atatürk yüzme ho- vuzu bu yıl içinde bitecektir. $ene kaldıktan sonra Parise gitmiş- Havuzun her dıl 50 metre olacaktır.