ATE m AŞ” ŞE Mm ŞA e Sahife 6 AKŞAM 29 Mart 1936 7 İtalya, Arnavudlukta yerleşiyor Italya ile Arnavudluk arasında yapılan son anlaşmanın başlıca maddeleri vwudluk kralı Zogu, Arnavud meclisinden çıkan mebuslar ve ME pazarda odun yet Birkaç gün ve sr telgraf- ğini bildiriyordu. Gelen haberler bu anlaşma ile Arnavudluğun as- keri, See ve iktisadi cihetten ta- mai alyanın nüfuzu altına rin vi ri luk ilk defa ii > 1927 m İta siyasi ve iktisadi girmiştir. 'akat Arnavud milliyetperver- leri İtalyaya bağlanmağa mücadi le ettiklerinden 1933 senesinde İt bei bazı lyanın asker sfs im mütehassıs ve müşavirlerine yol verilmişti. Buna karşı İtalya, Arnavudlu- ğa her sene vermekte olduğu on milyon altın frangı kesmiş ve Drac limanı önünde bahri bir nümayiş yapmıştı. O tarihtenberi başlıyan şiddetli mübareze şimdiye kadar devam etmiştir, İtalya, Arnavud- luk üzerinde nüfuzunu tekrar te- sis için sonuna ii mini 'naVvU! geyretine yer ielyadan ayla ir vaziyet karşısında Arnavud- de İtalyan ali taleblerini ka- ettikten ayr beş yn mü- : Ar a açılar İtalyan iy tarafından s nacak ve petrol imtiyazı lv isek. Bu iktisadi ve harsi müsaade- lerin yanında İtalya gayet mühim şu askeri müsaadeleri ve imtiyaz- ları da almıştır: Arnavudluk ordusunun hazeri mevcudu 6000 kişiden 20000 ki- iye çıkarılacak, evvelce yol veri- Ve İtalyan a nie muallimleri bir İtalyan generalının riyasetinde ekrar Arnavudluğa' dönerek' va- zifelerine başlıyacaklar, bu İtal- yan generalı Arnavudluk erkânı umumiyesi reisi unvanını tır, ine bee şark sahi» linde donanmasının ko- runmasına e edecektir. Drac limanı tahkim edilecektir. Tahki- semi İtalyanlar tarafından yapıla- Bu tahkimat Akdenizdeki İngi- — iz - İtalyan gerginliğine karşı dü- inülen ihtiyat tedbirlerinin bir metceiir a aadelere mukabil İta' ya, senevi ki milyon altın 5 taksitler ile, ei seyi ki ranklık bir i bundan başka “Amavudluk 2 sist ilyon ve tütü; üç milyon mi frangı vermeği taahhüd etmiştir. Suriyede süne haşeresi tekrar baş göstermiş Buna karşı bizim de tedbir almamız lâzımdır , Suriyenin yıl yıllarca baş belâsı ke buğday mahsulünü yiy: ahud süne haşeresinin üç yıl kaybol- duktan ik daki İN la içinde gene görü ladığını o Suriye — yazıyor, Suriyede süne haşeresi çi da göstermiş, dört se zararlara sebeb © İzmir (Akşam) — Alsancakta mektepteki fakir çocuklar menfa- atine her sene tertip ri kostüm- lü çocuk balosu, bu yıl İzmirpa- las salonlarında lie Geçen cumartesi mı verilen bu balo- ya İzmirin tanınmış aileleri çocuk- | larile iştirak etmişler ve geç vakta Tedi eğlenmişlerdir. ocuklar misafirlerine eğlenceli vu berkasi e Ki muhtelif intibalar tesbit edilmiş bulunuyor. KADIN KÖŞESİ: El örgüsü tayör ler FidrLi tayörler de çok Modelde elin tayör ini örülmüştür. Rengi gri ile mavi e “Yakası, şapkası lâcivert kadife, kemeri, çantası, eldiveni Koala Mâcivert deridendir. EE BEÜ köylerinde kâ” dt ya yasak eca Akşam) — mi rr ii etaba nahiye kahvelerinde ve köylerde ni kâ saa a Sip r. Bu m da önüne geçilmiş ie caki iz ii | AŞKIN Ti Yazan Doğrusu, ne zamanlara kal- dik, | bir türlü ii A yesin. En kibar, le en iptidai li kaidelerini unutuyorlar. D. — Sıkılma, İRan İstediğini ala akat, sen bana bak, Le- si Makası nedir, bunu ba- rmine kur yap- 11 na haber vereyim, Or. tada böyle bir lâf dolaşmağa baş- teren sen bunların hepsini yap- tan deri yü va esvabının pantalo- nunu ayi ağı ıma üzere idim, Saffet her zamanki jestleri- odanın içinde Selin ordu. Saffet ,dedim, eğer kürsi a ta vaizlik edecek en kim bilir etrafına ne kadar halk k isti yi — Alay ka bahis, 5 key seni bu in mi — Şimdi söyle şeyleri e iç buraya yolladı? m Sazak Böyle bir şeye ihtimal ene canım sıkılır. Zaten kendisini daha görmedi: — Sabiha hanımefendiyi ziya- a ea P Ş asg. lirsem bunda benim ne kabaha- tim var? rin a bu sosyete, bu vizite, bu balo, sie merakı demek durup dururken geldi? Canım sıkılıyor, vakit geçir- mek istiyorum. Sonra âlem içinde- ki mevkiimi kaybetmemek için de elimden geleni yapıyorum. Bun- an daha tabii ne olur? Pek âlâ, Bu sabahları Beyoğ- lu zadıkelerinde dolaşmalar?, Ti- yatroda m bir dürbün, mutta- sıl gözlerin Şerminin locasında? Yalan mı? E Etrafı kör sanıyorsun. Sende zaten hiç bir zaman ne kalp vesin peşinden koşarsın. Ötesi ne olursa ağ artık traşa başladın, Saffet! Rica ederim, başka şeyler- den bahsedeli Yan gözle beni iyice süzdü, bir eğme yaktı, Bir iskemlenin me e ata biner gibi oturdu, artık aj zını açmadı, Ben büyük bir itina ile beyaz k bağ bağlad Esvabımı güzelce süpürsün diye Ahmedi ğırdım. Yakama bir ve tak- dım, mendilime kolonya üm, Masanın üzerinde çizep ey anahtarını aldım. Saffete soru- yordum: — Geliyor musun, kalıyor mu- sun? — Çıkalım. Sokakta biraz yürüdük. Saffe- tin hiç bir şey söylemediğini gö- rünce, girdim. — Darıldın galiba? dedim, ikçe O mânalı bir tebessümle cevap verdi: — Senin münasebetsizliğin de sari, dedi. Bu gözlerimin dünya- da ç rip şeyler göreceğini bi. liyordum ama, ikinci defa Şermine âşık göreceğimi hiç ak- ıma getirmiyordum. Gene an mıyız kavgaya? | — tel yememe Sana ei niz bir şey söyliyec. , Senfi kalpli bir adam değilsin, Yapış bütün budalalıklar yalnız hafifli- inden ileri geliyor. Fakat, dikkat et. Eğer şimdi bu kadının hayatı- ı bir kere daha altüst etmeyi ka- fana m bana o kadar derin bir nefret vereceksin nin elini e ilelebed bir hi- cap duyacağım. — Haydi, e Tâkırdıları bırak ana; gel, beraber ta ver elini b — Mersi, Fakat kabil değil, eden? Yoksa bir yere da» vetli misin? Filhakika, pek süs- demini, görüyorum. vet, daveti iyi iyim, — Nereye? Sorabilir miyim? Âdeta istemiye istemiye cevap verdi: — Süreyyalara, dedi. — Ya! öyle ise bon apeni! İstanbulun güzel bahar başlamış gibiydi. Bir erime rd âdeta yaz gibi birdenbire ışınmış- tı, Beyoğlu caddesinde gene Şer- mine pr Teksime kadar yavaş yavaş ü. Ben manki gibi ari hiç acti memeğe di rak ti dum, Taksimde bir viii bin- di, Bu di ti değildi. Ben de bir otomobile atladım. Şişlide son tramvay durağında arabadan in- namı ıyarak kır! istediğini anlndım. Tatil yemek yiyelim. madığı için çok kalabalık yoktur. ERİ