17 Mart 1936 Ingiltere kralı evlenirse.. Kraliçelik için ismi seçen prensesler kimlerdir ? , Londradan Paris - Soir gazete si ve b imparatoriçesinin ““ in olaca; İngiliz nın izdivacı, in çok Binek ve NN ir, Evvel MN E eselesi ye İng saltanat hakkını kaybeder. katolik mezhebi de, katolik olan ii J Prenses İren g i il Prenses Eujenia Prenses Kira ir prensesin mezheb değiştirme- nın ve mümessillerinin hissiyatını gözönünde tutmak mecburiyetin- dedir. Bu şeraite göre müstakbel İngi- liz kimi See pren- sesleri arasında aramak icap eder. Norveç, İsveç ve Danimarka pren- leri, protestan uklarından Mamafih menşe itibarile Dani- anına mensup başka i onlar da Yu- 'unan kralı sz hemşiresi Prenses İrenin İngiliz kralile ev- Prenses Fredeı Mi ilçesi pren rika Prenses Aleksandrin i olması sesler bağ Mİ a Pren- es İren çok güzeldir, sarışın saçlı ve mavi m Kendisi musi- kişinastır. Prenses İrenin hemşiresi pren- ses Katerini de 23 yaşında ve ev- lenecek çağdadır. İngilterede tah- sil ve terbiye görmüştür. Bu taj nan kent ile nişanlandığı zaman, İn- .> ker çi bel düşe si amile bir z terbiyesi gör- müş ellik yn etle mışlardı. Bundan başka şimdiki Yasi kralının amcası prens Jorjun kızı Ojeniden de m ki torunu ve krali- çe Viktoryanın torununun torunu ica de yaz- Kayserin mutasavver izdivaç münesebetile adı geçiyor. AKŞAM Sahife 9 i Her akşam bir ye İerminin yanına otu- duğu zamân, genç kız babasının kendisini vermek istediği deli- — lının bu olduğuna derhal ve etti, özünün ucile Mi ik ederken kendi kendi: «Fena değil, dedi. Fakat anlami vaz r buçuk sel © zaman artık kanunen bana kim- se karışamaz.» Bu sırada, Muhtar ki kendilerine dikkat etmediğine emin İşe ii sonra Nermine ya- vaşça Fethiye tarafınızdan ne söy- leyim?. Te o keler şaşırdı ki lâ- Dr yasli anladığına hük- E — Ne dediniz? diye sordu. — Elinizi ceketimin cebine 80- karsanız orada Fethinin mektu- (bunu bulursunuz. — Ne demek istediğinizi anla- mıyorum. — Mekt size yazılmıştır. Okursanız her şeyi anlarsın Benim vasıtamla rahat rahat Sağ tuplaş; abilimsiniz. Babanız hiç bir şeyin farkında olmaz. sizden razı ol- — Aman Allah sun! Halbuki ben başka türlü zannediyordum. . — Sizi almak istiyorum zannet- miştiniz, değil mi? İhtimalki bundan dolayı benden nefret edi- yordunuz. Nermin çorbasını içerek fısıl- iu — Hem d. — Halâ e ne kadar çok! bu nefret el edi- 5 ır, Siz Fethiyi eskiden Bir ara- lık biribirimizi gözden kaybet- miştik. Sonra Avrupada buluş- tuk, — Ne yapıyor orada çapak — Zavallı, içini çekip duru! o Bire e killiğider dolayı Ben ise İstan- bula Pei 0 memnun de- gilim. ektubu cebinizden nasıl a Siz şunu masanın ali altın- Emniyetli ia; a versenize,. — Gö ürler belki. Bn biraz yan tarafa pi Siz giikizi ce- bime sokarsını: Nermin ii be Kimse dikkat etmiyordu. Seri bir hare- ketle mektubu Miri cebin- den aldı. ederim, dedi. Fa- kat cevabını size nasıl verece- am? og — a; ribirimizi sık sık göreceğiz. zama ze kur yapmağa mecburum. kızmayınız. Maksad etraftakileri aldatmaktı tır. — Ah s e kadar m tarım bilseniz! ibi nasıl ak edeceğimi bilemiyorum. mi iç minnettar olma- a atalirmfiz; a ben bu hareke- timden dolayı bir mükâfat gö- receğim. Anlamadım. — Size kur zlndin mükâ- fatını göreceğim diyorum. Nermin buz kesildi. Biraz sü- küttan sonra sordu: — Anlayamıyorum. Bu hizm tinize mukabil Fethiden para mı lacaksınız? Bunu mu söylemek kimene z? — Evet -— Yatl Nermin nefretle başını öbür tarafa çevirdi. Fakat öte tara- ındaki erkek yanındaki ge: dınla lâkırdıya rk ermini kendisini zapte ie yerek tekrat Muhüsee hita; parasını almağa sıkılmıyor mu- sunuz? — Yanılıyorsunuz. ; Bir bi zengin değilim. ütün bo: zinle evlenir: en m eli, çileli anlaşmış... ermin rahat bir nefes m biraz düşününce kızdı: — Neden ei e EA Doğru aldı. tekrar akeme ediniz. Ya; şüphesiz ki doğru değil, Hem kendi babamı hem sizin babani- zı aladatıyorum. Fakat başka çare var mi bam parayı ke- serse nasıl yaşayabilirim? — Siz babamla görüştünüz mu? — Hayır. Babalarımız arala- rında sam karar vermiş- ler. n kurnaz da aşağı bir buçuk sene uğraşacağı- mı söyledim. — Ha! Size bunu mutlaka Fethi öğretmiştir. ayır. ima böyle uzun hi zaman-tayin ettim ki rahat ağ diye... Bi müdet zarfın- belki başka bir şeyler yapa- ei düşündüm. Nermin ai Örn Fethi böyle emezdi, diyordu. bezi ire zil en şey! e OTU! aklımdan hel Şimdi “yanındaki Muhtara sık v ve “dikkatle Mi Bak- amak, onunla | dozla O kendi kandile böy- le uğrasirken Muhtar ana biraz ilüfat ediniz, diyordu. Kimse işin farkında X k masın. AÂzacik yüzüme gülünüz. Bu bir şey değil... zor Hattâ memnuniyetle yapabile- ceğim rm m siper N hararetli çıkıyord u kabahat bile olsa v Gözlerinin nir ferre Karnaka bunun için git- e eler “ Mikerinos hassa kumandanına sordu: fren sana bu emirleri ve- imi yanında kimler vardı? Parus önüne bakarak mrk dandı: — Kız kardeşinizden başka kimse yoktu. — Amcama benim hakkımda bir şey söylmedi mi? — Söyledi.. Fakat, o mz bu- Tada tekrarlamama müsaade et- memenizi rica ederi Mikerinos: rediyorum.. Söyle! Diye bağırdı. Parus gözlerini j yere dikti iL e Tefrika No. 89 Prenses Nâra o gü perma nem ir e e den kalk iler 2 başka Mı sır çalikaı se kal- mıyacak!) dedi. , Mikerinos kız kardeşine dön- — İşitiyor musun, Nâra? Yal dızlı bir ee parçası oturmak için, kardeşini bir AŞ Misir topraklarından uzaklaşmakla memleketine ve halkına en büyük iyiliği yapmış olacaktır. Haydi, uğurlar olsun. Yolunuz açıktır! Habeş dini vE kadar askerlerim sizi teşyi e- ekler. oUmarım ki, kardeşin mi düşündüklerini, kocan için düşünmiyeceksin! sr Bir yn dersi Şabaka saraydan çıkarken, ka- pıda baldırı har ile sarılmış genç bir kadına rasladı, Bu kadın bir az ükümdarın dizinin dibinde oturan Asyalı kadınd — İşte, Mikerinosu dirilten si- hirbaz Sibel çok sile ve mütees- sirdi. Mikeri a hâlâ pe e ey- danda hâlâ dağılmıyan halkı ya- tıştırmağa gidiyor. Mısırlılar in ei ağızdan: angi e gidecek? ia bağrışıyord Mikerinosun sevgilisi ilkönce Şabakanın yanına sokuldu: — İşte size bir fazilet dersi!., Dedi ve Nâraya döndü: ütün tahtları çiğniyen bir kuvvettir. Sen bu kuvveti gös- di 3 din: & bil du. Nâra: — Ne tuhaf kadın.. muırıldanıyordu. o Habe; es Nâranın kendisine manası ve değeri vardı! sas ÇobünE. she Titana yük: m üzerine çi- karak a ae r. Bunun için eski fi bi büyük si yapmağa, alay- lar tertip etmeğe lüzum görmedi. e misafirler her Zza- n hükümdarı tebrike gelebilir- er. - Titananın sözlerini saray müna- dileri dol kilân edi sin! Eğer isteseydin, Mısır tahtını a kolay terketmezdin. kalabalığa (karışarak kaybolmuş örlardk; Mikeri: e bu kadar sade merasimle | işi bitirmek istemesi- in elbette bir sebebi vardı. Eh- sig ie ağkağul ga ğa, — Her ei sy sin kan : çocukları: o arazisinin sahibidir. birine el uzatanlar sür, precektikda kerinos bu kanunu tahta oil Zu saatte ilân etmişti. Bu kısa ka bu kurnazlığa hayran i düşünceleri i çalıştı,