EM Erem, mp Di RA ek me vs i Bam Çıplaklar kendilerine bir yurd buldular! Fakat bindikleri vapur yolda karaya oturdu, henüz kurtulamadı! Amerikada çıplak gezenler son anlarda çoğalmıştır. Bunun Üzerine iğ çıplak gezmeği Yasak ed. ize be et nra Â- ın ve burada yerleşmeğe karar b işlerdir. Bu ada Virgin ada- a laklar Oburaya gitmek içi * gemi kiralamışlar ve buna be çıkmışlar. yola şlardır. Fakat i Yolda gemi bir karaya oturmuş- tur, Kazaya sebep gemi süvarisi- hin de zor gezmeğe ve “plakları görmeğe mecbur edil Mesidir, Gemiye binerken herkes elbise- li iken vapur kara sularından çı- kar çıkmaz herkes anadan sia tezmeğe başlamıştır. Mürettebatı dahi çıplaklardan mü- tekkepti, Yolcular bu kadar çıp- lak arasında kaptanın elbiseli Sezmesine müsaade etmemişler ve adamı soydurmuşlardır. Fakat kapı tan bu vaziyette kendisini şa- Irmış ve gemiyi idare edemiyece- Üni söylemiştir. Süvarisiz kalan gemiyi çıplak: irin liderlerinden biri olup bir d denizciliği bilen Allard idare etmek istemiştir. Fakat mes- leğinde mütehassıs olmadığından gemiyi karaya oturtmuştur, Geminin mevkii pek tehlikeli ol- madığından Allard sandal ile ka- raya çıkmış ve geminin bozulan makinesi için bazı yedek aletler aramağa başla ir e ar, gin Mi bir müstemlekesidir. şıyacaklarını ümid ediyorlar, Bu- rada Amerikaya ait adalar da vardır. Bu adalarda da çıplakla- ra karşı kanun yoktur. Fakat ada- mugayir harekâttan bahseden mahalli kanun çıplak gezmeği me- nedecek bir surette tefsir olunabi- lir. Bunun için Amerikalı çıplak- lar İngiliz bayrağı altındaki ada- ları ri etmişlerdir. Kazazede gemi kendi kuvvetile kurtulup ta Virgin adasına gittiği takdirde bütün Eris çıplak- lar buraya gelecek Gemi Allard ailesi namına isti- car edilmiştir. Bu aile baba, anne e iki kız ve bir Beg söğyemi Cümlesi de diğer gibi çıplak gezmektedir. Ankara Jandarma Genel Komutanlığı Satınalma Komisyonundan : : hi ında yapılacak müs- lida maralının keşif bedeli 25,520 lira 33 ku- eli su tesisatı üç numaradan almak suretile Tuş die slilliğinder 244 ,020 lira 33 kuruştur. Her iki pavyon toptan ve yrı en az fiat teklif edenlere verilebilecektir. tekliler aşağıda yazılı teferrüatiyle şartın: ame 128 kuruş kar- z” is Alığında komisyondan alabilirler. Keşifname, fenni şartname mukave- Projesi plân, ksiltmeye girmek isteyenlerin 3 numara için 1915 iki numara t makbuz veya banka mekti pe ye” işleri müdürlüğündenalacakları vesika v İçin 194 1902 liralık teminat dırlık veya diplomalı ubu ve bayını is ve bu gibi bina inşa lerim dez en > iy NE mektubuna bağlaması eli AKŞAM Sahife 9 Her akşam bir hikâye | KISMET! | Bir Amerikan hikâyesi İ Dokti ching asansöre git- mek üzere holden geçerken, kapi- cı kadın kendisini pek nazik bir surette selâmladı, Doktor o gün ik dalgın olmasaydı bütün fev- Se hale elbette dikkat ederdi. Yem o kendisini bekliyen zevce- Fransız kadınına > ağzını aç- mağa vakit «bulnanda, an © sb di yete başladı. Doktor — İyi yapmadın, dedi. Kapıcı- larla hoş geçinmek daima iyidir. Çünkü nasıl ri acısını çıkarır- lar. Güzel Fransız kadını bütün bü- im kapıcıdan korkacak bir on o diye bağırdı. oktor karısını teskin edinciye kadar epeyce m et çekti. Doktor Budin ailesinin bir se- ne evvel mer di Bunun e bir gün malin Puching on: — Ofel Di “dedi. Bundan sonra, İş iran e her gün mü- saade € rum. Kapıcı ile kavga etmede e buna imkân yoktu. Kapıcı Müülmüy ii Vee dan ve ev sonra, bir oktor, karınız... diye söze başladı. Fakat lâkırdıları ağzında kaldı. — Münasebetsiz — söyle- meğe kalkmayınız. Karımla kavga ettiniz diye şimdi eli mi ala- caksınız? — Hayır, doktor... Ben yaptı- e çaki Kilkda oldum. Fakat sizin gibi iyi bir adamı mm sıkılmıy. — Böyle aa Şile istemem diyorum size, — Ne yalanı doktor? Her gün madam o siyah çizgili kırmızı es- sokağa çıkıyor. Yüzü kalın başında, rebel inerek madamı karşılı- yor, dre alı adam ne vakit dönüyor? lann evvel, Saat beş buçu- ğa doğru. Ri > ie Me ia Öğleyin vx soruyordu: — Senin o kırmızı esvabın du- ruyor mu? — Duruyor. Neden sordun? — ze giydiğini görmüyorum — a bol geliyor. Biliyor- sun, e Düzeltiversene Tms O kadar verdin buzkü or acı acı güldü. Sonra, — Bugün sokağa çıkacak mısın? — Hayır. Başım ağrıyor. Doktor hiç bir g9 söylemedi. İki saat sonra, li ın bahset- tiği rak evin biraz ötesinde beklemeğe başlamıştı. İçinde dok- tor Pucing vardı. Karısını yakala- ” a oraya gizlenmişti. ching kapıdan çıktı. Gin Gülkii dediği gibi kırmızı esvap ile, Yüzünde de bir peçe. Otomobilin kapısını alışkın bir el ile ik içeri girdi. ve korku içinde Da şoför ie sbikoeikaii KAM — Ofelya sen misin? — Affedersiniz, doktor... — Nereye gidiyorsunuz? — Nişanlıma. — Her gün — Evet. Kapıcı ile kavga etti- ğimdenberi madam İütfediyor, her gün izin veriyor. ini esvabını gi- diylimeT. Ah, affediniz... esvabı çok seviyor a bu adam ğakani — İstirahat ediyor, Pek yor. gundu. — Sokağa e mı? — Hayır. Başı ağrı — Esvabını giyeceğinizi di hiç far. ketmedi mi? — Hayır. — Nasıl olur bu? — Ben çıktığım vakit madam ya evde değildir, ya e > indüğ e —— hiç görmez. Doktor yavaş yavaş beye vi rdu, nra, doktor şoföre yolu mi başka bir adres rdi, Ofelya içini çekerek mırıldan- tor, pencereden bakınız. Belki arkamızdan nişan- lım takip eder. Bili bu, in- boylu bir delikanlı giriyordu. Hikâyeci dres tebdili için yirmi beş e pul göndermek Mai NE tu >— Mikerinos nerede? Diye sorabildi. Dev cüsseli a- dam (Nil mabudu) nun gazabın- e çok korktuğu için, çarçabuk tiyar sihirbaz gibi, kumların üs- üne üşecek sandı. İskender a 5 Elefanın gözleri kapanmıştı. * bir sesle Rahota cevap verdi: — Onu bir > ki — Bu kadın kim öl en kaçtılar. uyurken gitmişler.. Ne- rel siz bile | İye kaçtıklarını görmedim. — baz, >> Hayır. Nilden gitmişler, radan mı kaçtılar aca- iL ÇOCUKLA! Tefrika No. 80 RI) — Nilden gittiklerini nereden anladın? İM ağ > rk var- dı. Şimdi o kayı! a yok. Rahot, re başı ucundan ayrıldı.. Kulübenin içini ve etrafını araştırdı. Mikerino: adı. A e aldı.. Kayığına atladı.. Sebil den açıldı. Baler hiddetinden ateş püskürü- yordu. Mikerinosu kaçıran bu ka- dın kim olabilirdi? Rahot Cizeye dönerken çok me- yustu. Nâranın' gözüne girmek için ü- zerine aldığı bu işi başaramaması m eza sane küçük mü düş A m hükümdardan korkusu y. O, şimdi vii mevkiini düşü- nüyordu: Li simi Mike erinosu öldürseydim, Ciz de emniyetle yaşıyabilecektim. Diyordu. Sarayda yalnız başına kalan ve dan eek haberi alter bu. t, Mikerinosa yardıma ko- şan b kadi hnı meydana çıkarmak istedi., Sihirba: En sar le çağır- dı.. Şeklini, fakat kim oldi bil olamadı. sükiblker bu kadı. istiyorsunuz?) diyerek saraydan kovdu. Titana Sarı yılanlarla boğu uşurken.. Cize ında bir hurma ağa- cının dibinde uzaktan biribirine yapışık gibi görünen iki insan göl gesi uzanmıştı. Ay ışığı Nil iş rinde beyaz yollar çizerek dalga- lanıyordu. O akşam Elefan kıyılarından aksan ikinci ves :esiydi. ili i inüyordu. Mikerinos, ii dolaşan bu iri boylu > lendi: .. Burada biraz uyuya- bilir ari Nut yüksek sesle cevap verdi: anıkken iğini: istediğiniz nın adını ota vermekten çe- | kadar a abilik! inmişlerdi. Çok yorgundular.. Saatlerce kü- Rahı n farkına varama- | rek çekerek, timsahlarla boğuşa- dı.. Sihirbazlar (Bir şey bilmi- | Tak, canlarını güçlükle kurtarabil- yorsunuz.. Beni de ölen Firavun- | mişlerdi. ir ald ibi ald l Yul di l kadan gelen Anakonun ordusuna yetişmek istiyorlardı. Mikerinos yorgun başını yanın- daki kadının omuzuna .d — Sen de beni ş doğ demedin an Bi Ikar, yolumuza Tan ederi Titana başım salladı: ; me, prensim! Seni yalnız Nut yi ben de bekliye- ceğim, Mrb buralarda derin uy kuu sv kala a şu melün hay- ie ie Titana! Etra- fımıza biraz su serpmeyi unutma- dın, değil mi? — Her tarafı ıslattım.. Umarım ki, rahat uyuyacaksın! Zaten on- lar her gece meydana çıkmazlar. Mikerinos horuldamağa bal dı. Veliahdin başı çarçabuk sere. | lisinin göğsüne devrilmişti. Titana uyuyamıyordu. Burada konaklamağa mecb olmuşlardı. (Arkası