29 2 Teşrinisani 1935 “ Bravo Cazbol... .. Yaşa Caz!.. Cazband nasıl doğdu, bu ismi nasıl aldı, dünyaya nasıl yayıldı ? Afrikadan gelen cazın museviler notasını yaptı, Avrupalılar gelıp” Büyledi... Bir saksofoncu yedisinden ” dcaip aletlerle bir orkestra çal- dıkları görüldü. Bunlar dört beş işi idi. Semt semt, mahalle ma- halle dolaşıp çalıyorlar, söylüyor- lar, para topluyorlardı. uhak- | sak bir bancoları vardı. Bancoya p bir tr trombon, bir klârnet ve teker- ip” a kara tenli insanların çal- ln neydi? Nasıl çalıyorlardı? ite ç azbandın esrarı budur, i Bu zenciler memleket havaları, memleketlerinir havalarını çalı- Yorlardı. Bir zamanlar tarlalarında esir gibi çalışırlar. e: ekip biçerlerken söyledik- r1 n Yazılıp söylenenlere rağmen, - piyano refakat ediyordu. Afrika zencilerine zulüm edilmiyordu. ke — yüzden değildi, Daussıladan muz tasipiiler, Zencilerde sıla aşkı büyüktür. e ezgiden daha iyi dindiren ne var- dır? : *.” er memleketin folklör musi- tadandır. 60 da, Amerikada ellerine ma- Sai aletler geçti enci Amerikaya getirildikten 6 ha zenginleşti. Tarlalar bestesine, kilise melodileri sokuldu. şte, Şikagonun seyyar muzika- pe mahalle mahalle “dola şıp bu havaları çalıyorlardı. Dinle- yenler hem hazin hazin dinliyor- lar, hem de gülmekten kendileri- Çıplak ayaklı zenciler; başların» da melon şapka, boyunlarında yüksek beyaz kolalı yakalar... ,.. 1914... Bu seyyar orkestralardan biri Şikagonun bir kahvesine mem 31 inci caddede Şiller kahve ahvenin sahibi, ze Bu k nci or- m sokaklarda hoşa gitti- ince, müşteri iirine din- — faydalı olacağını düşün- müş ve Cazbo Brown adında bir zenciyi angaje etmişti, Bu adam, harikulâde bir meharetle klârnet, piston ve trombon çalıyordu. Bir hayli içip kafayı adamakıl- lı tütsüledikten sonra, Cazbo bir âletten öbür âlete şaşılacak bir hızla geçip üçünü birden öyle bir çalıyordu, ki kahve müdavimleri hayran olu e Wi çırpıyorlar, haykırıyorlar: Bravo eni Yaşa Caz!., AKŞAM Cazbandın davulcusu Bu zencinin ismi pek çabuk du- yuldu, pek çabuk meşhur oldu. Artık e — Nereye gidiyorsu: ie "Şillere, ir ver- miyorlar — Cazal, ... diyorlardı. Caz doğmuş, in fethet- meğe ingığlanpanlı Sokaktan habar gire bir yerlerden başkaları da gelip geç- mişler, bu türküleri, bu ezgileri ik Cazın ahengi iğ hi undan sonra caz geçi di. 1917 de Londranın Lyons ba- Atlantiği rında bir caz göründü. 1918 de ilk cazı Parise Gaby Deslis din. letti... ve caz böyle böyle dünya- ya yayıldı Bu musikiye hemen kulak ka- barttık. Dünyanın her şehrinde yeni ye- ni kabareler açılmağa basladı. Tanınmış şairler, cazda bestelen- mek üzere besteler yazdılar, ta nınmiş musikişinaslar, oŞope: etütlerini cazda çalmağa dı... 3 lr nutuk Ve caz ortalığa bir şey daha ia al saldı: Dans. Bütün dünya dans etmeğe ko- yuldu. İlk insandanberi var olan dans, hiç bir asırda bu kadar sal. yordu. Her barda, her lokantada, her hususi ziyafette bir orkestra, bir cazbant vardı. Zenci musikisi aker için epyeni bir şeydi. Âdeta yeni bir âlem keşfedilmişti. Beyhude yere bir iki münekkit cazı mahküm etti, Bir mütefekkir: — Maymunların insanlaşması seli sürdü, şimdi ise bir hamle- de maymunlaştılar! dedi. Dansing edebiyata. girdi... Caz “|: Sahife 7 Kahire mektupları Kahirede son çarpışmalar nasıl oldu ? Şimdilik sükün iade edildi, fakat her dakika yeni hadiseler bekleniyor Kahire (Akşam) — ikinci teş- rinin on üçüncü günü, mütareke- yi müteakıp Saad Zaglul paşa- nin İngiliz hâkimine giderek Mı- sırın hürriyet ve istiklâlini iste- diği gündür. Saad Zaglul paşa- nın teşkil ettiği ve şimdi liderleri Nahas paşa olan Vefdiler partisi her sene bugün ihtifal ve nümayiş yaparlar. Bu sene garip bir tesadüf eseri olarak birkaç gün evvel İngiliz dış bakanı bir nutuk söyledi. Bu nutukta Mısırın vaziyetinden de bahsetti ve Mısırın milliyetperver- lerinin hoşuna gitmiyecek bir li- san kullandı. unun üzerine Veft partisi ace- le bir toplantı yaptı, Toplantıda bunu ahaliye bildir- meği kararlaştırdı. Bu maksatla büyük nümayiş ir gün evvel «Millet fında büyük çadırlar kuruldu, 30 bin kişiye davetnameler gönde- rildi. Kahire polisi bunu haber alın- ca, toplantı yerine saat on beşten evvel kimsenin girmemesi için geceden tedbir aldı, evin etrafını abluka etti. Mektep yollarile da- ka bazı mühim yerleri tuttu. Mı- sır © ân bir bölül sk de İngiliz komiserliğini koruyor: du. bahleyin üniversite talebesi er- kenden bir toplantı yaptı, Yasağa rağmen on bin kişilik bir ai halinde Millet evine doğru rümeğe başladı. Talebe İsmeiliye mukabele etti. ndı. Bu sırada Kahirenin birçok yer- lerinde bu tarzda nümayi en yüzden fazla kimse yara- landı, üç kişi öldü. İngiliz Konselöukayei önünde Mae nümayişte talebe ve ahali Kahrolsun İngilizler, kahrolsun pe Hoar, yaşasın Mısır is- tiklâli» diye bağırarak konsolos- hanenin camlarını kırdı. reyi toplantı at on beşte Millet evinde top- m yapıldı. kim a uzun is söyledi. Bütün gün MAK mmm alın duvarları delip geçti Afrika folkloruna, folkloru karıştı. Mübalaâğa et- miş olmiyalım ama, caz, her mem- eketin musikisi oluverdi, sss her e Cazbandın aleyhinde bulunan musiki üstatları olduğu gibi, le- hinde bulunanlar da var. Bunlar- dan biri diyor: Mozartın Don Juan eserinde gece yemeği sahnesi vardır. Mo- zart yemek esnasında kahramani- nı avutma| anı bugün bestelemiş olsaydı, o sahnede caz z eeani a Ge - Birçok talebe yâ- | selelerine De eti, Nahas paşa iki: hülâsa olarak «İngili ie bakanının nutku rapi Mili müdahale İn rın İeeiği tngilizlere yardım etmemi ek Nesim paşa kabinesini mir davet etmek, istifa cim; se kabi- mani sayıp mukavemet etmek lâ- . Na ei paşanın nutku çok al- kışlandı ve Nahas paşanın tek- lifleri kabul edildi, Bu sırada ça- dırları basan polisle ahali sında çarpışmalar oldu, yeniden birçok kimseler yaralandı, Ayni gün Tantanada ( çarpış- malar oldu, İki kişi öldü, 79 kişi yaralandı. Ertesi gün karışıklık tekrar alevlendi. Talebe ile polis tekrar -arpıştı. 2 kişi öldü, birçok kim- seler yaralandı. şa, Vefdin kararına etmemiştir. Karışık. lıkları bastırmak için fakülte ve mektepler kapanmış, birçok kim- rağmen istifa e nname neş- rederek yaptığı işleri bildirmiştir. mdilik sükün iade edilmiştir. Fakat her dakika yeni hadiseler çıkmasından korkuluyor. 1000 kuruştur. tebdih © için yirmi beş Kala pul göndermek lâzımdır. — Kasım 29 Hi Akşam Yı a. 819 703 1202 1,29 1643 1819 İdarehane: Babsâli civan Acı: mi yi sg (Yün örgüsü işleri ) müsabakamıza dair Açık konuşma — Beyazıtta (M. K.) Müsabakaya “iştirak eder ri sergide teşhir edildikten sonra geni sahplerine aittir, — Maçkada Bayan Sabahat eserlerinin tabit insan ileüini 5 8 ılması şarttır. Ese: B eserler, rler, evvelce de i a ait örgüler bu tasnifin dışın- te bayan Naciyeye: Eksik ku all ait nüshaları idareha- nemizden tedarik edebili için eksik kapanlar tarihi ile o mi a posta pulu gönderirseniz eksik gaze- teler adresinize gönderi,