21 Teşrinievvel 1935 pere Sahife 7 Ul. — Ceplerini mi em — İster misiniz doldur. Heal, — Garson bu ne iş?, e oldu?. — Ne olacak, çorbanın içinden ©n kuruş çıktı, — Beş kuruşluk çorbanın için- den beş lira sıkamazd j Aksilik — Garip şey aslan gibi dayının Oğlu ibik tutup bir zenciye varıyorsun. — Dayımın oğlu sinirime doku- muyor. — Malüm. Zaten her zaman o *ak» dedikçe sen «karan derdin!. ——— — O kızla sırf zengin diye evi — Hayır, ben zengin değilim diye evleniyorum. a Hn oynasın | — Babanı ağlatmasana... an Bırak ta biraz da Üç kişi sabahtan akşama k; Gayet basit, esi piyano, vi- yolonsel çalıyorlardı!. Salamonla Davit kahvede par- tisi bir liraya tavla o Davit iye e — m yok Sal — Past yok mu? Kahveye | parasız mı geliyorsun?. Şimdi ben nereden para bulup kahve pa- ralarını verece, receğim vi — öy ye iki kişilik tek yo Rakabet Salamonuh bir siyer dük- kânı vardı. Dükkânı nı başı- na Karabet de bir kiki dük- kâni açtı ve kapısına yazdı: «İs- tanbulun en büyük kundura ma- ğazası!..» Derken öbür tarafada | Niko bir kundura mağazası açtı ve lp yazdı: «Türkiyenin yük kundura mağazası!» Sali ikisinin arasında kaldı. O dükkânına ne yazacaktı? Düşün- dü, taşındı, buldu. Kapısına yaz- iy: «Buradan girilir» rhoş Sarhoşun o biri ayıldı, sizmiş- ken yağmur yağmış, kaldırımlar ıslanmıştı, — Vay canına, dedi, Halicin | kıyısında yal Ve balıklama keni ie fası küt diye Di ne eldir şim, — Mademki av mevsimi başladı, bana bir arslan pirzolası Ticaret Karabet: — ayr mi satıyorsun Sala- , Karım bana al diye arar Ver bir tane baka- yım. Slm askıyı verdi ve doğru Karabetin evine gitti, Rarabetin karısı Salamonun elinde askı g: rünc ce: — Aman bir tane ver, dedi, ko- “ cama lâzımdı. Salamon ona da bir askı sattı çıktı, K arabet geldi. Karısının as- kı satın aldığını ee ay kâfir, dedi, bana da bir tane KE ilmi A a hizmet çiyi koşturup çağırtalım. Hizmetçi koştu, Salamona yetiş- ti, Salamon: — Anladım, dedi, askı istiyor- lar. Ben gi ora; e ki ar, vereyim, rmi ur! Hizmetçi e inde m e eve Elma silkelerken OLUR MU DERSİN? Gönül verdinse sana Kaçmak olur mu ser Aşkınla yanayan, olur mu silerim. Bakışın yakar gibi, Kalplere akar | ipi Ciğere bakar gil Bakmak olur mu imi Beirinizl, nce niçin sın için yi Uğursuz Bugünde de ug Dişçi baktı: Bay oğluna sordu: Tapmak olur mu Teni ie e lari diş a yedi diş alt- — Geçen sene doğduğun” gün e erim Oi ni an bayan ben sana 5 lira vermiştim. Bu sene baş- Her telden çaldıksa saz Miele imiz isi A kızım bize de naz $uZ sayarım, bir tane le çıkar- tın!, Eon ynananla aran nasıl?. — Fevkalâde. — Konuşuyor musunuz?. — Yalnız telefonla!. Bayan Dia iş ım taliine şükret, ki ba- Yan pipe bime eline muh- taç olmıyorsun ismi — Biliyor musun bu operette bi- rinci a bende. Sahi mi?, — ai ya, birinci sözü ben söy- iz lüyorum' Yapmak olur mu dersin? R. Kar > avdan geldi, karısına tav- anı verdi. Tavşanın üstünde fi- yazılıydı. sordu: 1 8 nedir?. saat!., — Şu üçüncü alaz dördüncü portakalı Mimesis, — Bakal ii kim vuracak, — Tabii benden daha iyi yalan söylemesini bildiğin için senl,. vi Yirminci asrın illeti, irem muvaffakı- Ya mler Talisizlik: “Kendi ğinizi anlatan kelime, beceriksizli- Diplomatlık: İki nokta arasında en uzak yol. I Numero Şoför dükkâna girdi: — Bir çift eldiven istiyorum matmazel, — Kaç numara?, — 3869. mam Aşçıya çıkıştı — ÖF, bu tavuk kokmuş... — Merak a o değil, ben... — Bugün sözünü dinledi, her ez — Sen babal. hanginiz gi — Bu mi şişesine dokunul- muş. Ben değilim, — uğraştım, tıpasını açamadım Yarışl At yarışlarına girmek istiyordu amma girecel yoktu, Biraz sonra biletçiye: eylânın süvarisi; diyip biri içeri eri girdi, Onun arkasından biri