Far nı nim Sü 21 Teşrinievvel 1935 İ İÇERDE OLUP Haydarpaşa limanı Devlet demiryollarile liman idaresi arasında ihtilâ yağ eş GERME Liman v idaresi da Hayd rpaşa “zim eikmesi hakkınd bir ihtilâf çıkmıştır. Öğ- üzerine Haydar. Paşa limanındaki işleri , şirketin Yapması kabul edilmişti. Elde'edi- lecek ve yüzde 65 i demiryolları idaresine bırakılacak, üst 1200 pe Essay Şir- ketin yerine yeni idare, bu anlaşmaya ii dilendi topla- Man Paralardan hissesini devlet e isteyince itiraz- la karşılanmı Şirkete, ya limanın- daki işlerden dolayı para veril e söyle dursun, Haydarpaşa li- anında çalışmağa devam ettiği ün vi yapılacağı bildi- i yl paşa limanının işletmi ke devlet ee aid olduğuna dair ası ilâ- Mı da hazırlatılmıştır. Bunun üze- rine liman idaresi Haydarpaşa li- Tİ getiren bir vapurdan otobüsler ıkarıla; amamıştır. Devlet Sİ idaresi li- man genel direktörlüğüne müra- caat ederek Haydarpaşa limanın- daki işleri yapmasını mecbur olmuştu! Fakat bu müracaat şifahi olarak istemeğe decek zılı bir müracaat yapılın- Saya kadar Hayd şa nın- daki ; İN mera çilesi Meseley, tedir. alya ile tecim laşma müddeti bittiğin- den muamele durdu a rk-jt, talk de e laşması pak e akşam bitmiştir. Taj mun üzerine memleketimizle Mr arasındaki ticaret işleri dur- ki nn ile İtalya arasındaki e avelesi müddeti bitti- an eşyasına ait güm Ğİ için ftalç Tül mua e meleleri Sski anlaşmanın devamı içi takdirde, | bu cektir. Macar- Emna yeni mi e he- üklere gelmemi a bulunan büyük bir Man li Türkofise baş wu- bu ay sonuna kadar memle- inim ie çok miktarda nohud, 'metli olanların zayi urcalk almak istediğini Al iu Esrar kaçakçısı Bir tah arri memuru kendisini yn ka yi öldürd Öldürülen sesrar kaçakçısı Mehmed İzmir 19 (Akşam) — Yangın yerinde Altıncı sokakta taharri memuru Şükrü wni, esrar ka- çakçılığı yapan Nalbandoğlu Meh- medin evini tarassud ediyorlardı. Mehmed bunu görünce memurla- rın üzerine bıçakla hücum etmiş- . Bu sirada arkadaşı 'diğer imi ie yetişerek işe karış- z Taharri memuru Şükrü muhte- if yerlerinden yaralanmıştır. Bu- Nalbandoğlu Mehmedi öldürmüş- tür, Diğer kaçakçı kaçmıştır. Adli- ye tahkikata başlamıştır. Trakya nakliyatı Bir ayla, iz 2 ion MR a adan İs- kiye çok artmıştır. bir ay içinde Şark desi kumpanyası tarafından taşınmıştır, Nakliyatın fazlalaşması üzeri- ne şikâyetler baş göstermiştir. Edirne tecim “odası kumpanya- a baş vurarak ihtiyaca kâfi va- gon bulundurmasını istemiştir, umpanya nezdindeki hükü- met baş müfettişi bay Salâhaddin dün kendisile Se bir muhar- ririmize demiştir ki rakyanın vagon ihtyacı te- Artık sıkıntı kal Son tanbla, on yolları 6322 vagon eşya min edilmiştir. . Kumpanyanın vagon mikdarını çoğaltmağa lüzum yok- tul Gemaatsız camilerdeki kıymetli eserler /emaaisız cami ve mescitlerde- ki halılarla eski eserlerden kıy. olmalarına meydan verilmemek üzere bun- lar, Evkaf idaresi tarafından tas- nif edilecektir. Halılar, müzeler idaresine ve yazma kuranlarla ki- taplardan yazı ve tezhip itibarile kıymetli olanlar Türk ve islâm mü- zesine nakledilecek klerdir rdir, Nöbetçi eczaneler Bu ak: nöbetgi'eczaneler şunlardır: Şişli: Sark Merkez, Taksim: Tünelde İatkoviç, İstiklâl caddesinde Kemal ebul, Galata: Daye Merkez, E- minönü: Sirkecide Beşir Kemal, Kasım- we mİ im e vi eybeli- ad €z, Ba- Baha- eddin, İsteği Z. Nuri, eliktayı 'Na- il, Üsleüderi Selimiye, Kadıköy: Mer. kez ve Modada Faik İskender, Fener: Santa; Eni min. ae kez Hamdi, Art, yad, .Ki kü pazar: AKŞAM BİTENLER | Çapulcular üç kamyon soydular Jandarma kendilerini şiddetle takip ediyor Diyarıbekir 17 (Akşam) — Bun- dan iki gece evvel saat yedi buçuk raddelerinde Bitlis yolüinda üç kırkıncı kilometrede Kozan kaza- rmi beş kilometre mesafe- deki De mevkiine gece saat on tokuz buçukta gelmiş ve ora- da yola taş yığıldığını görmüş tür, İndeki kamyon durarak şoför inmiş tetkikat yaparken müsellâh bir kişi çıkarak so alarmı ve üzerlerindeki m vermele- rini söylemiştir. “üzerine ta- şın dibinden ellerinde tüfek da- ha iki kişinin yattığı görülmüştür. Yolcular ve şoförler üzerlerinde bulunan liralarını vermişler. dir. Yalniz bunlardan Şadi ismin- deki yolör para vermekte karşi kendisini pek mer- işler vücudünün muhtelif yerlerini yara bere içeri- sinde bırakmışlardır. Üç silâhlı şahıs bu üç kamyo- nu soyduktan sonra arkadan g len üç dört kamyonu 'görünce bel- ki içerisinde jandarma vardır kor- kusile dağa doğru sa git mişlerdir. Kamyonlar dört saat sonra Ko- zan kazasına gelmişler meseleyi anlatmışlardır. Etrafa telgraflar çekilerek o soyguncuların takibi için üç koldan hareket edilmiştir. Pek yakın bir zamanda yakalana- cakları muhakkaktır. Gümrük teftişleri İstanbul Gümrük baş direktörü bay Seyfi Aydın, Trakyadaki tef- tişleri hakkında dün bir muharri- rimize şunları söylemiştir; rakyanın her tarafını dola- şarak bütün gümrük işlerini göz- den geçirdim ve çok iyi buldum. Hudutlarda yolcuların. ve göç menlerin m iğ tetkik “ettim, larını bir dedi bakanlığa bi receğim, Değişiklik yapmağı i icap ik yoktur.» ettirecek “bir * DÜŞÜNCELER BADANA her kerre şöyle üstün körü badana ye am “topu e yramdan bay. | Mont-Dorede 21 gün tedaviden 504 | ve buharı teneffüs | eskiden beri biliniyor muydu? Bu sene Ankarada toplanan #ıp kongresi romatizma ve kaplı- çalar meselesini görüştü Bilecik saylavı ürelesir dektor Besim Ömer Akalın senelerden- beri kaplıcalara devam eden bir mütchassısımızdır, Geçende Avru- pa kaplıclalarından dönen profe- sörü ziyaret ederek, Yalova kaplı- calarının daha ziyade mükemmel. İeştirilmesi için tedbir alınmakta olduğu şu sırada fikrini sormağı | faydalı gördük. Üstad bizi neza- ketle kabul etti. İlk sualimiz şu idi: — Sizi tanıdığımızdan beri he- men her yıl kaplıcalara gidiyor- sunuz. Nereye ve ne için rn sunuz, fayda görüyor musunuz — Ben hemen yirmi beş eri beri kaplıcalara ve maden suları şehirlerine gidiyorum. Daha okul- da iken, kırk beş sene evvel kor- kumç had bir romatizma hastalı- gı geçirdim, uzun bir tedaviden sonra kurtul rıları rahatsız ediyordu. sonra Avrupada tahsilden dön- ETT ile biraz hafifler hafiflemez he- men Ya! kaplıcasına gittiysem- de «iradei padişahil» ile güya bir hastayı tedavi için çağırıldım. seri ki bu zaman babamla yük kardeşim nefyolunmuşlardı, e bir hafta kadar ka- labilmiştim. Bulunduğum müd- detçe sularından, havasından ve ikliminden çok fayda gördüysem de tedavimi bitiremediğimden bir zaman sonra gene rahatsız olu- yordum. Hattâ bir vakitler siya- tikten çok hastalandım. Artık bu sefer Tıp fakültesinde muallim mü is arkadaşlarım ciddi bir tedaviye lüzum gördüklerin- den verdikleri rapor üzerine Fran- sada Aix - les - Bains kaplıcasına gitmeme müsaade olundu. Gördü- güm iyilik beni dört yıl bu kaplı- ca tedavisine çekti, rtık romatizma büsbütün geç- tiysede bir müdet sonra ni ayni familyadan' astn hastalığı baş gösterdi. Bu sefer'de dostum Ordinaryüs bay doktor Âkil Muh- tar zdenin gösterdiği lüzum üzerine Fransada Mont - Dore kaplıcalarına gitmeğe ve buraya dört kere my o ra Vichy'ye on beş gün kalmakta idim. Lâkin son defa Mont-Dorede ti- foya yakalandım. iyileştikten sonra Pariste bir sanatoryomda neka- hatimi geçirirken hastalığım nük- setti, İşte bu zamandanberi astm hastalığım için hem banyo yap- em de (radiyo - aktif) gaz etmek üzere Fransada Vosges Deparmanında Plombiöres - Les - Bains kaplı- casına gidiyor ve orada icrayi sa- mat eden eski talebem ve dostum doktor Nihad Reşadın'irşad ve tedavisinden çok fayda görmek- teyim, orada az! — Fransada birçok kaplıcalar Sahife $ İlıca ve maden suları ve bunların tesirleri bulunan ve bugün harap olan ma- bedlerden ve silex taşından yon- tulmuş ve ai bazı eser- lerden, statülerden çömleklerden isli ki ii ve kaplıcalarla maden suları pek eski zamandan beri bilinmekte ve o vakit oralarda ve civarların- da yaşayan ehali bu sulardan ve kaplıcalardan istifade etmel imişler, Fransada Geulois'lar zama» nından kalma ılıca ve maden sularında ahşaptan kanalizasyon lar ve havuzlar bulunmaktadır. Hiristiyanlıktan yarım asır evvel Romalılar su ile tedaviye inhimak- leri cihetile maden sularından ve n fışkıran sıcak sulardan is- tifade etmekte imişler, Gaule'de bu sulara âdeta tapinılırmış, su- ların Allahları oldu tedaviye başlamazdan evvel papaslara müracaat edilirmiş. Su- lardan ya içilerek veya banyo ve duş yapılarak ve yahut etüvle- re girilerek istifade edilirmiş, Es- kiden kalma hâlâ banyo mahal leri, etrafında hastaların oturma- ğuna inanılır ve larına mahsus basamaklı büyük avuzlar, terlemek içi âyük etüvler kabaran Plombi- yerde hâlâ Romalılar zamanın- dan kalma büyük bir etüv, terle- me salonu vardır. O vakitler bile bir hekimin re- yi sapi ne su içilir ve ne “ ve havu girilirmiş. Tedavi müddeti bile şimdiki gi- bi 21 günmüş; ilk hafta içinde içilen suyun mikdarı yavaş yavaş ziyadeleştirilir ve banyo müd- deti de uzatılırmış; ikinci hafta ak azaltılır ve banyo müddeti kısalttırılırmış. Kaplıcalarda ve “su şehirlerin. > tiyatro, sirk, otel ve pansiyon- ar olduğu o zamandan kalan in eserlerden anlaşılıyor. Görü- Tüyor ki ene evvel de her şey hemen bugünkü gibi imiş, Fransada 117 Hydro - minörale istasyonlar vardır; ar sıcak ve soğuklukları, terkipleri ciheti- Bazı sular sıcak bil manyezili, asid karbonikli, kü- kürtlü, re sodikli, arsenikli, çelikli sular İoa Bund an rağ ka hava ve i said türlü türlü Şekli 3 ve teveccühte 82 iklim ve şimal ve garp ve cenup sahilleri boyunca deniz ve iklim tedavisine mahsus 84 deniz hamamı istasyonları vardır. (Profesörün bunların hakkındaki iza» hatını başka birgün yazacağız.) Faik Sabri Duran Bir Türk kızımın AMERİKA YOLCULUĞU Büyük kitab 264 sahife - 324 resim, Büyük bir tablo Merakla okuyacağınız bir yolculuk kitabı