23 Eylül 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
EN A KE EŞ AŞ EE m Balkan olimpiyadı ikinci gününün neticeleri Yunanlılar 5 yarışta da birinci Türkler 2, Rumenler 2, Yugoslavlar 1 incelik közde. Balkan olimpiyadı' müsabaka» larında dün de Fenerbahçe sta- dında binlerce seyircinin önünde in de esen şiddetli rüzgâr ortalığı toza dumana kâtıyordu. de ikinci, Türk Raif 22,8 saniye- de üçüncü geldiler. kinci seride Yugoslav Baver 22,9 saniyede birinciliği, Rum. Jardaş 23,5 saniyede ikinciliği, Yunanlı Frangudis 23,9 saniyede üçüncülüğü kazandılar. Bizden Hilmi tasfiyeye uğradı. 400 metre manialr koşu lav, Arnavut, Rumen e sonuçları şunlardır: Birinci seride birinci Yunanlı; Skiadas (59,6/10 saniye), ikinci Rumen Maeskiu (1,0,3/10 daki- ka), üçüncü Yugoslav Stepano- viç (1,0,9/10 dakika), ikinci seri- di (1,2,4/10 dakika) geldiler, ln disk atma, Serbes k atma müsabakasi , 200 metre “inal koşuuu 200 metre final koşusuna iki ik iRumen, bir Türk, bir nlı Frangudis 22,2/10, ikinci Türk Raif Sai (yeni Türkiye rekoru), üçüncü Yunarlı Sakelriu 22,7/10 saniye, dördüncü Kovaçi Rum: beşinci Yugoslav Baver, altıncı Rumen ordaş. (00 me'rs manialı final keşuşu | 400 metre mânialı final koşusu | çok çetin oldu. ugoslav. Bras- imi yı Yukarıda: 200 metre koşu, ortada: metrede birinci İmera başi nız koşunun er 2-3 met re Ven Yunanlı Mantikas öne ali şunlardır: Birinci Yu- nanlı Mantikas 57,1/10, ikinci Yu- oslav Banskak 57,4/10, üçüncü YunanlıSkiadas 58,7/10, dördün. cü Rumen Maeskiu 59 saniye, be- şinci Yugoslav Stepanoviç, altın- cı Türk Ziya. Tek adım atlama Tek adım atlama müsabakası- na Türkiye rekordmeni Hüseyin masına giren Tevfikile Avni Sıd- kı tasfiyeye uğradılar. ei müsa- üçüncü Yugoslav Novakoviç 6,85, dördüncü Yugoslav Kallay 6,71, beişnci Yunanlı Paterakis va altıncı Rumen Lupau 6,63 Balkan bayrak yarışı Xx X 200 X 100 Balkan a a 4 Türk bien alita; ıma işareti olarak tabanca atarken Veysi disk atıyor, soldüz 200 lakem di. Ki Galip, Mufahham, Semih ve Hakkından mürekkepti, Koşu sonuçları rinci Yunan takımı 3,26,7/10 dar kika (yeni Balkan rekoru), ikinci en takımı 3,27, üçüncü Yü- goslav takımı 3;32,1/10, dördün. cü Türk zl 3,v4,5/10, ex Arnavut takımı, Balkan o; lar. ikinci, (Rumenler üçüncü, Türkler'de Görülmeli gelmektedir. ge slim ediyor Yugoslavyadan gelen haberle- re göre Yugoslav futbol federas- yonu bu seneki futbol mevsimin- den itibaren profesyonelliği res- men kabul etmek niyetindedir. , Profesyonelliğin şartları ve han- klüplerin profesyonel olacak: ları Yugoslav federasyonunca tes bis ila ii 23 Eylal"1935 Tefrika Mo. 38 Arkadaş I Sarısı Yazan: we Ikinci kısım , İkisi O; Fatmanın anın hayali ile YAR na, başbaşa idi. konuşuyordu. Beicyi İçim, alı yor, gülü e ağlr- yordu. Wi geçmiş ginkerta ha- tırlıyordu. O günleri tekrar ve mak istiyordu. Bütün o mazi ha dündü, günlerden elinle re kadar iç bir hadise olmamış- alnız Fatma yoktu. Fatmaya eni Fakat gene de az — Elimdeyken onu daha çok sevmeliydim, diye in Neden sanki bir akşam b yapmamış, bir gün şunu yl mıştı? — Ah, şimdi elimde olsaydı... Hastalığı artıyordu. Artık Fatmanın hayali yalnız gönlünde değil, beyninde, dima- ındaydı. Bir gün Salih, Mehmed Ani oda değiştirdiğini du; Mehmed Ali, karısile beraber kaldığı odaya geçmişti, Salih bu- na emindi. Arkadaşının aşk. iztıraplarını, hasret acılarını acı duyarak takip ediyor. Salih artık arkadaşının kendin- den gren hayatından sil- ie an ehmed: Ali d. m gibiydi. “Yalaz bir şey hatırlıyordu: Fatma, Bu isi; daklarından eksik Her dakika Fatma, Fatma diye murldasığondn Salih Kendini tuta- madı; artık eskisi gibi aşk diyarı değil dedi. Mehmed Ali kaşlarını çattı: — Sen e şeylere burnu ler Ve itti Aklı fik fikri Fatmelağlır «Aca- ba beni hiç düşünüyor mu?...» Sa günahını affedebilmek, onu , ır çıkarmak için bin türlü fel ve yaygara rodul kalmış Gi ben iöhülk evleni nacak ari Bu düşüncesini si ve bu- nun üzeri: Öyle ya; eğer Fâtma meselâ bir kocadan ayrı- İıp ona varmış kap Fatmayı gene sevmiyecek miydi? Eski ko- casını ala dk gele- cek miydi? veğek — Fatmi Acaba keke, ME desi mıydı? Ona ne vakit cesaret edip telânet etmişti?... Ona tapı- mıyor,. onu istiyordü işte bir ka- dar. Ona kavuşacağını düşünün- ce m titriyordu... > rarına rağmen, hafi mnldamyordu «Buna killi ş mlm bire gözlerinin önüne Salih geldi, çıldırdı: «Biraz sonra gene o herifin yü- zünü göreceğim. Yanyana otu- yemek yiyeceğim. Güzel zel konuşmak mecburiyetinde ka- lacağım... Onu ne ediye peşime ta- kıp getirdim EEE ruj Bir otele gitti, yalnız başına Misal Gn, seli ai yemek yedi mr me kıska” | Selâmi lâmi Kayacan Amma sanki Fatmayla bera» berdi... Ve artık Fatmadan ko nuşmak istiyordu. Oteline döndü. Sahk arkad i hiç be- ğenmedi, onu gene avutmak için Operaya gitmeği teklif etti, Mehmed Ali kabul etti, Musiki belki âsabını biraz tedkin ederdi. Fakat aks yaptı. Keman sesleri sinirlerini gıdıkladı, or- kestra beynini sarstı. Tenör yan- liş ve inanmadığı bir hassasiyetle şarkı söylüyordu. Duramadı, çık- tı. Salih arkasını bıraktı, beraber gitmedi. Mehmed Ali odasına girdi, An- cak balayını geçirdiği bu odada rahat rahat iztırap çekebilirdi. Sessiz şehrin gümüş evlerini ay ışığı yıkiyordu. Sular, saray rıhtımlarında çıpıldıyordu. Mehmed Ali ağlamağa açlar ge” olmak ne iyi şey...» Bir gece, Fatma da böyle ağ- lamıştı. «Ne iyi o zamanlar... » Yatağın ayak ucuna kapandı: Onu seviyorum Yavaş yavaş sükün buluyor ve bu sükünla derin - bir yeise kapa- nıyordu: — Artık yapılacak bir şey. kal- madı. Neden, ölüm a muydu? — Seviyoru Yatağın Ki gözlerini sürüyordu: — Burada, burada uyuduydu bir zaman Kendini Gi attı: — an orum şi aşk e re Ve dn şn kuvveti Fatmayı bu- raya celbedebilirmiş gibi tekrar- İryordu: — Seviyorum, seviyorum İşte ar işte ayak ieikek: ni duyuyordu. İşte kapı vurula- caktı. Kapı vuruldu: — Geldi!... i Yatağın üstünde doğruldu. Ka- ai YE Pi Salik ie kımıldamıyordu. Tsun ya, seni alâka- ini ki bir şey yok burada. Bu- rada değil o... Salih varır, gibi kollarını uzattı. Mehmed. Ali haykırdı: — Del uradan... Seni gördükçe izbelbılin arttığını an- bar or musun! Git, defol diyo- elk gitti. Ertesi elek Salih gene Meh- med Alinin odasına geldi. Meh- med Ali giyinmiş çıkmak üzerey- di. Salih sordu; — Ben da geleyimmi Mehmed Ali sert ve pe ce vap verdi: — Hayır. O anda Salihin aklına da ken- dini öldürmek geldi. Fakat henüz vazifesi bitmemişti, . intihar. et- meğe hakkı i hülyadan ve azaptan 9 ma A lâzımd tün kuvvetini topladı, mü kandırmağa uğraştı: — Gidelim buradan Mehmed fi,
