m m ya Li EE E — ön RE Be ER ği KR Sahife 10 - AKŞAM 25 Mayıs 1935 ————- Tefrika- No. 17 SARAY ve BABİÂLİNİN İçYüzü)| Tefrika No. 490 erden len silâh ve yaylım ateş sesleri üzerine yeri: sıçrıyan Abdül- mid fena halde korktu. Kendi- ide saray ve harem halkı da bir ibtilâl çıktığı zehabına kapıl- lar. Mabeyin allak, bullak ol- Haremde, askerlerin ne için - döğüştüklerinden bihaber m — lar sarayın bir taarruza uğradı © ğı zannile büyük korku içinde “elemli dakikalar geçiriyorlardı. © Acaba Ali Suavi gibi cüretkâr © birihtilâlci Yıldız civarını sarmi idi de askerler onlarla mı döğü- üyorlardı? Saraydan silâh seslerinin gel- “diği semte yaverler, hünkâr b aye imei ve padişah için k Hiimeşip. di 5 Abdülhamid. emir yoh emir ” veriyor, yaver üstüne yaver gön- — deriyor, hadise hakkında malü- alma i paşa nezdi hümayu- o na davet edildi. E Fakat Mg gelen ol mıyor, padişah sabırsızlık ve kor- © ku içinde bekliyo adam kalmamış gil © nöbet odasında bulan! sında titreşmekte o e AS Bunlardan birisi kend — yl Bu muharebe ne “cak! Kiminle boğuşüyoruz? e olsun, çabuk bir haber getir Dedi. Can pazarı bu! Ali Said bey kendinde bu cesareti bula- k madı. > — Şimdi gelirler! © Cevabını verdi. Bu anda Ab- © dülhamid nöbet odasına çıngıfak — ” i. Ali Said bey nöbet oda- birkaç Haleb Saliiğisden birim, ti. Kapıdan bir araba ile vaka mahalline gitsin. T: m, gelsin! Dedi. Artık ie de- mek ga Ali nie n efendimizi, Syn fırladı. Az dize vaka mahallinden pür telâş dönen müsahiplerden lâz Tufan ağa- ya -ki Yıldız bahçesindeki binek hayvi memur idi; sonra İi- va olmuştur - rasladı. arnavud taburlarının mü- sademe ettiklerini anladı. Bur- dan sonra tahkik memurları birer, birer sökün ettiler, (1) Paşalardan en evvel yetişen- lerden birisi Derviş paşa oldu. Si- De bir ara dinlenir gibi ok Yıldızdaki çarpışmanın neticesi: “Yedi ölü, elliden fazla yaralı Reis:. Müşir Samih paşa, za: Müşür Cemil paşa (2); müşür Lehli Mahmud paşa; mü-- şür Ali Nizami paşa; ferik Necip ve Vahip paşalar ile di- ger bir ferik. Müttehemler on beş kişi idi. Ferik İsmail, liva Hüseyin pa- şalar, miralay Ahmed ve kayma- kam Tevfik beyler, arnavud fesli zühaf peş ikinci taburu kuman- — Binin Ethem, ayni tabur ke mahküm edilmişti. Divanı harbin mazbatasını Ce- eni Memeli Yazan: — Sizi rahatsiz <tmiyeyim, işim m eyim de ve hazlı adımlarile salonun — doğru yürüdü. Kapıyı açtı gitti.. İngiliz kızı balkonun tünde bir karanlık gölge gibi yalnız ka- lıvernsişti.. vu günün gecesi ayni salon- Saat on bire geliyor.. dayız... dışarıda hafiften başlıyarak git- tikçe ğa başlıyan bir poyraz rüzgârı esiyor... Yemekten daha yeni kalktılar, çünkü misafirler (geç e di. Odanın üç mekle meşgul... Seniye, bir ara- ii sırf söz açmak için kardeşine Mi e mis Betiyi nasıl Dee paşa bu silâhların bay- Fakat > maaş şerefine araplar ta- | Tun etmedi. rafından atılmış olduğunu söyliye- Cemil paşa hükümdarın yüzün r k diş L & Düne abm e Ma hk J Mz muharebeye verilen fasıla | dı; divanı harpteki € Paktı pek süreksiz oldu. Silâhlar evvel. kinden daha şiddetle patlamak- ta devam etti. Kışla meydanında barut ve kan kok: çıldırtmış gi- biydi. Ortalarındaki O zabitlerin > kışlalarına iade için sarfet: kalıyordu. iktaşta bulunan İsmail pa- şa adamlarından birinin verdiği haber üzerine hemen bir'at sırtı- na atılıyarak dört nala süratle meydana vardı; muharipler' ara. sına girdi; attan inmesi için bir çavuş özengisini tutarken omu- zundan kurşunla yaralandı. Bu ça- vuş olmasaydı. İsmail paşa kurşu- nu. karnına yemiş bulunacaki İsmail paşa bali anla: gayı yatıştıramıyacağına olunca diğer kıtalardan bir meydanına. yetişen sürem rober yedi rektal, Gil den Fazla yaralı oldu. Yaralılar Yıldız hastanesine nakledildiler, ai i i etvel ölü defnettirildi. Yaralılardan bir çü- ğu bu müthiş hadiseyi takip eden günlerde öldüler. Sağ kalanları diğer birçok arkadaşlarile birlik. te birkaç kafilede Anadolu ve Hicaz kıtalarına gönderildiler. Muharebe akşamı ferik İsmai' paşa ile iki alayın başlıca zabit- leri tevkif edildi. İradei şahane ile şu zatlardan EMEK bir divanı harp teşkil olundu: Tl an maraş beyin çil (2 Hakkındaki üzerine de bulunmakla ittiham etti, Abdülhamid ak teh- likeye koyacak böy bir kıyama veya bu yolda çıkabilecek bir suikasde meydan vermemek için. dal üessir bir ceza tertibini münasip görüyordu. Cemil paşa da, Abdülhamidin : fikrini tasdik ediyordu. e mazbatayı divanı har- be iade e (Devamı var) Posta ittihadına dahil olmayan ecnebi. memleketler: Seneliği 3600, altı aylığı 1900, üç aylığı 1000 kuruştur. Adres tebdili için yirmi beş kuruşluk pul Sefer 22 — Hıdı irellez 205 s Güney ii Akşam Y. E 4655 906 443 840 12 LSE Va. Z25 434 IZİI 2GİO 128 ZA Santim > » 45 > —— İç sahifelerde. >» Son ilân sahifelerinde & mi Gazetemizde ( neşredilecek ilânlar için müracaat yeri; ilâncılık kollektif şirketi Ankara caddesi, Kahraman zade han. Tel. 20094-20095 İnam aram emer rim sarma m 5 a çok nazik değil mi? — Şımarık, terbiyesiz kızın birisi 1. Binbaşı birdenbire ığını bilmem nin kızı kapkaranlık balkonun üs- tünde yalnız başıma bırakıp ters yüzüne çıkıp gitmen her halde pek hazikâne bir hareket değil di zannederim, Bence son zaman- larda asıl şrmarıklık yapan sen- sin! — - Fakat enişte, tecavüz ediyor- sun? ir İzzet! beni de- — Ha gil hakikati söylüyoru! a son günlerde bir şeyler du Ge cak arıyorsun biz neyse, fakat senin göle duman bürümüş, muhakk Kiminle konuştuğunun bile si kında değilsin.. mis Betiye yap- tığm hareket affedilemez bir küs- tahlıktır. Kim bilir kız ne de. miştir? Sen çıldırdın mil bir ihtimamla hazırladığımız fır: satı ere pa, attın bir tarafa! Binbaşı gittikçe LE — Artık kâfi! .. Çekilmez bir , İzzetle mek istediğini, ata binip binmesi ğini sordu. «Eğer biniyorsa gün bir gezinti yaparız» bile dedi. Görüyorsun ki hiç darılmış de- gil, Bilâkis memnun. ne bileyim ben bu İngilizlerle Aerial | çok tuhaf insanlar!... al İz- İ İman | ALLAHA ISMARLADIK! ESAD MAHMUD KAR. MAHMUD KARAKURD zetin Kia in ilmi zaim ei sert hareketleri hoşuna gitti onun!.., r söylüyorsun, kadı düşüneceğine e edemez i kız desene!.. kendisini memnun göster- alıştı. Sana dönüp te su- «Ne kaba bir — r» diyemezdi ya!,. sia göründü. Gayet tabii, çi la aramızda hiç fark olmıyacak ? ratına: — Fakat enişte fazla gidiyor- sun? — Ha biraz gayret et! Benimle de atışabilir misin? Bir bu kal- eğ işte şimdi!.. m sinirlerin mala Kendini valiei ettirmelisin. Hem rica ede- larca bu yerlerd. söyledim. gülüşü gibi * dişlerinin ucunu tererek ne cevap verdi biliyor musun? «Bebe bir iliz limanına el dedi!. İmazsa eniş- Vatandaşlarımız bu saatle va veriyorlar... dad n kızlarile çay içiyoruz. — im a sen aklını kaçır- mışsın!.... İçinde bulunduğumuz vaziyeti hâlâ anlıyamamışsın!. Artık maziyi unut!,. Her şey bit- ti. Osmanlı imparatorluğu tarihe karıştı. Devletin kendine bir maw- dater aramakla olduğunu unutuyorsun galiba!... Elini deni- ze doğru uzatarak bağırır gibi söyledi: — Şu suların üzerinde bir da- kopmuş beş, on milyonluk bir mil- let değil, — yüzlerce milyonu aşan i bile asırlar- dan beri m süngüsünü ye- rinden te Hindistan, işte Mısır, işte İr- landa, işte bütün Avusturalya adaları!, (D Xa enkei |