3 Mayıs 1935 Tefrika No. 199 AKŞAM MA Sahife 9 Yazan: Nis fâtihi, Kontesin arabasına bindiği zaman, kendinden geçmiş gibiydi | Ali reis, Kontesin arabasına doğru mu gidecekti?. Yoksa geri dönüp madam Kolet ile mi kala- caktı?, z Bunu birdenbire kendi de kes- tiremiyo; du. İkisi de güzel, genc ve kibardı.. Belliydi, ki, ikisi de Ali reisi #evmişlerdi. Türk denizcisi Fransada eşine vk ii gösterişli ve geniş Süslü, iri boylu bir erkekti. Çok Gl sert bakışları, her ka- b kendine — ek kadar ateş- Ve mânalıy Ali çay yaş düşünemiyordu.. arkaya çevirmek imkâ- Mini ii belki de gözleri madam Koletin gözlerine takılıp aa Fakat, arkasına dönüp baka amadı.. gözleri, güneşin ca- zibesine tutulmuş yıldızlar gibi, Kontesin arabasına takıldı.. Sendeleyerek bir kaç adım da- ha ileriledi.. Atab > vi ya! «O, Semih, tabii, bir gün evle- K rn kapısı o N ye poe NE »düğüm ge- — Maatteessüf, hayır. Ablama | feceksin... Fakat öyle küçük, gü- mtes yüzündeki inc ü kal.) ceden beri seviyorum. Burada bu: ia e : S3 dı v gideceğim. zel bir kızla evlenmene tahammül rarak eri iler unduğunuz müddetce beraber Nia Derhal bu yalanı uydurmuştu. | edemem, çok kıskanırım, bak!» Tekmil dünyada Bu muhterem kapta yaşıyalım!a diyecekti. İİ i 'ekmil dünyada tanınmış bir mar- Âlirekin eee bir'öğlii ia let, eğe Fakat, verdiği red cevabının tesi- iyordu. O zaman Semih bu kağır. Gördüğünüz zinde ve güzel Yard a v 23 rini izale etmek ister gibi, arka- şefi dudaklarile mani olarak tıra: 0 ia erkekler M ND- 1. bir şi düşünemiyordu. | razı olursa, iile birlikte İstan- EXTR ti bıçağil Ko; mpi İZ Mİ ii sından: renc kadına ebedi bir aşk temin di içağile ali ntes Laure, bu ince tülün ak | bula gitmeyi bile e almıştı. iş hedi dayolar 1 yi edi BÖ kur tında ona o ki çok güzel gö- Böyle birdenbire Kontesin k. Ma yn Elimin İz ii. aa iyi isine çılıması ve AH rafar köleye a getirdim, dı dedi. ie ne kadar uzakta kal- , Biraz sonra keblilağsi arabanın | ca avlaması adam Koletin bü- Me e ea POLİN seraya ine Sn Atların yürüyüşünü | tün hülyalarını, bütün plânlarını kutüyu uzatıyordu. Genc kadın ; Nebilenin aşkından başka bir şey 4 duyı iz ak ş dö- | suya düşürüvermişti. kutuyu açınca sevincinden hay- | yoktu. Semih evine yaklaştığı za- nbul, Muhtelif plâk neşri- 5 , 18 Da ikisi (Plâk), 19,20 şeli çin Zeaş gittikleri belliy, Madam Kolet, Ali reisin mir ds man, Müzehherin hayali mazinin mİ 8 Dara mas > Ea i. Arabanın içinde yanyana otu- | dar kolay âvlanacağını o gece: el yüzük! Fakat niçin | bulutları arasında kayboluyordu. Haberler, 20 lo (Nejat), 20, Tuyorlardı. Kontesin dizi, araba kestirmiş zi onu yolda ii böyle salım ilani Semih? vE 30 Havayen ii Vi ye mike J sarsıldıkca, Ali reisin dizine do- | nız bırakır mıydı? Müzehherin sevinmesi Semihin | £ Semih odasina girdiği zaman, e, bm bibere 5 ş kunuyordu. Kolet, şimdi, onun y: içinde bir teessür özü'Müzehi hedi tmiş ol- | 21,30 Radyo taz orkestralar» Bu dokunşlar, Ali reisi ateşle kulakta neden tereddüd ettiğimi, disini o kadar derin bir şa an ie ia P a 30 m 5 Şa elan Meğe, çileden çıkarmağa kâfi | neden geciktiğini düşündükce hid.) miş olan bu zavallı kadına vere- | 71 masasına ilişti. Mözehherin ha- sözler, spor, - 20 Seniye e v gelmişti, detinden kendi kendini yiyordu. | ceği son hediye bu yüzüktü. tırası tekrar canlandı. Masanın | 22.25 Duyumlar, 22,45 Piyano konse- 5 li reis arabanın penceresin- Böyle göz göre göre onu Kon- Bu sırada hizmetçi içeri girdi. üzerinde iki mektub duruyordu. b Hava raporu, 24 a 9 en ER ucu ile dışarıya bak- tesin avucuna düşüren bu tesadü- anımefendi, sizi telefon- Fakat Semih bunları Bomağa; veri ova, 1345 m. 19,05 Orkestra, aktan görünen şatoya gö- ie eee, kabil dar çağınyorlar dedi. Galiba An- | Kit bulmadan hizmetçi geldi: çöle 20.15 Pk aanali 21 EE m ilişince, yüreği çarpmağa baş- | olabilecek miydi? karadan —— Telefonda sizi kaç defa ara- a e ie lar ka a Madam Kolet evine gldliği ze | | Semih gene kadını kollarının | dılar, dedi. Galiba gayet müstac | 3 iyayın 22.40 Spor, 23,10 Hafif mus ” Ali reisin yüreği -kadın karşı- | man hiddetinden ne yapacağını | arasına ei n raretli hararetli cel bir haber v ki, 24,05 Deni M0 ÜRMİ ında- ilk defa çarpıyordu. bilmiyordu. O sırada Kontesi eli- | öptükten sonr. Telefonun zili tekrar işidilme- 21 Dem'pi ye ay öper TE yy i Si can ona, o dakikada, | ne geçirse, saçını başını yolmak- — Allaha e iki gö- ğe başlamıştı. 23,10 Şrammel miki mi 10 Sokak 4 e — da tatlı gelmişti!. ta A dakika bile tereddüd etmi- | züm dedi. Yarın ablama gidiyo- orak ye odasına koştu ve lardan ten Eu ii 15'Gi üz plâk ij , bir kaç dakika süren | yece > rum. Sana mektub yazarım, aa yiz; 18 Hafif amisiki, 19,15 Komser; © senizliğe $u sözlerle nihayet ver- ır başlı sandığımız Kon- — Unutma, ha! — Sen misin Semi in 20, Alanı apar! an plâkla v stedi; ia, smeğeç Alİ yeli evlamak İçin |, Mizekker elleme koşmak içim | haz yener sesini ilime ii e YA EE Me ği l — Bugün öğle yemeğini sizin- herkesten önce tuzak kurmuş! | acele ederken Semih de: sıkıldı, Evet! Bu kadın onu hiç ra- | yantasından pi ymüsil < “ le 7 yemek istiyorum! Alacağı olsun onun... ç h, hele şükür bitti! diye hat biimiyaç Müzehher, 4 Ma; «Cumartesi i Ali reis biraz düşündükten son- bagi odanın içinde dolaşi- derinliği cevab beklmeden, a gibi bir ul, 17, ği İnkılâb dersi (Üni- Ta cevab verdi: akan A Kolet, Nis fatih- pe sesle devam ediyordu: KE an e $ . — Beni bu saadete lâyık görü- pr arasında yalnız onu beğer all yayan Hrmeş bein — Artık seni bulamıyacağımi rcan, 18,50 Muhtelif plâklar, 19,30 rsanız, m teşekkür ede-| mişti. Günlerden beri Ali reisin etmişti. Evvelce, adi kayatı belir Me Bizden çıktıktan 2 e Keman solo vav ö m!, X : e » ye 2 1, niversite namına koni 3 Se e) sekiler, Sergi ©n8 | siz bir avukat iken mecburen ya: mel 2 o dönme edin mi? rans, 20,3 21,15 Son has si de önlerine mk iymelan rüyası görüyordu. Pariste bu di Fekat ekli — Hiç bir yere uğramadım, ya- | berler - Borsalar, 21,30 Radyo caz v6. Âli reis arabaya girdiği daki. | güzel kadının peşinden koşan sa- — ei yi yi Ea ni n yürüdüm de belli onun içi tango orkest raları - Bayan Bedriye Tü kadan beri Kontesin yüzüne bak. | yısız âşıkları vardı, O, şimdi bun kalma için — e Ni biraz geciktim, ne var? Bir rr Mamıştı.. bakamamıştı. Konteste | ların A unutmuş ya byme Gelişi Om e icki? Di çok sürmedi. Müzehherin m cesaret si O da Ali rei- n haya iükdi e ve dokuz a 1 ii Sk ai — Adil ölmüş! sesi helen yine işitildi: ği se miş, onunla evlenmeğe ver- > i ari 1 çeviremiyordu. sülir bu kadar he: Sümük haykirlii Iki senin için zor olur... özleri & biribirine takılırsa, gö- | kadar tatlı bakışlı bir erkek gör- iğ in ala “Ne dedin? “Yanlı mi duyu- Ale eni-rahabız et ğ hüllerinin de biribirine bağlana- | memiştim! Vr Onu kolayca RA ora dar om ir i , Ti mih, başını kaldırdı. İçinde K “ağından mı korkuyorlardı?. ybetmek istem: aten, üzehher ile mü“ a e 2 bir a azabı, kalbinde bir ta- | abanın becetelerindei içe Madam Kolet, gt gözünün önün. | masebetini artık ik en e otomobil b kım hatıralar duyuyordu. Ben g tiye giren ılık bir rüzgâr d i | de Kontesin arabi ai bir yük telâkki mz (Gil zari sem çi Ankaradan kalbsiz bir adam değilim ya! di ş gâr dalgası arabasına binen z yaldi. ikisinin de yüzünü okşuyordu. | Teisin peşini “bırakmamağa karar | kadar senedir sevdiği bu kadıni | bana bunu telefon ediyorlarmış... | ye söylendi. Telefonda cevab ver. || Ali yi vermişti!, (Arkasi Var) bem çıkarıp attığı dakida, üthiş şey! diz Li — çok sicak var... özünün önünde mesud bir istik- Uzun bir sülüt, Semih, Müzeh- — Hayhay, gelirim iki gözüm. he e milden. AKBA müesseseleri bal canlanıyordu. Nebile ile izdi- verin telefonu bıraktığını in | o Telefondaki kadının sesi şimdi ölme başını salladı: Ankaranın enn türkçe vac, Nebile ile başbaşa bir hayat... | ti. Bekliyordu. Nihayet ka mn ıztırabdan kurtulmuş gibi, sakin — Evet.. çok sıcak. Esen rüz- İğ) fransızca ve bi lisanlarda Semih bu mesud istikbali düşün- öld sesi telefonda tekrar işi- | ve mesud aksediyordu: Sürlâr insanım vücudünü' büsbi- kitap, sağ mecmua, fotoğraf dükçe daha ferahlı, daha hafif | tildi: — Geleceğine emindim, Semih, tün mi levazımı ve modellerini temin adımlarla yürüyordu. Fakat arad — Semih, yarın benimle bera- | bunu anneme de söylemiştim. Se. , hi k öyle. ben de damar- Si yi aklına Müzehher de nereli ber e gidebilir misin? Kar. iğimizi anneme itiraf ettim, komi yağan duyuyorum! vi — 2 va Biraz sonra Müzehherin kendisi deşlerim e Gelirsin | Semih, ihtimalki o di amıştı.... gın &caba havanın ağırlı Şübesi: Samanpazarında den nefret eyliyeceğini, kendisini değil mi, Semih Kakehetimizi affediyor. midir dersiniz?! pek âdi bir adam diye telâkki , Semih imi etti, gakat bu 4 > PM ii imei İskender Fahreddin Ali risi, Fransanın iki kibar kadını birden sevmişti. ROS Kontes tekrar gülümsedi: — Şüphesiz, bariğa olacak... Başka neden olabilir?. Genc kadın bu sözleri söyler- ken yüzünün örtüsünü açmış ve avucu- kiş, arala tutuşan Türk de- i ireğine i gibi İk arabanın icinde ne yapacağını, ne söyliyeceğini bilmiyordu. Madam (Kolet)i çok- tan unutmuştu!. Kendi kendin. — İnsan, güneşi görünce, bu- lutli arsında alyan sönük yıldızlara bak Diye ili yü sek Madam Kolet, Salih reisin me- zarından dönerken ne kadar u- mudlu, ne kadar neşeliydi. O gün merasim dönüşünde, Ali reisi, mi- safir bulunduğu eve davet edecek i Her akşam | bir hikâye v âşıkının boynundan kollarını Lak gözlerinin işine baktı, Kıskançlığı, üzüntüsü den bire silinip gitmişti. Şimdi içi attâ 1 a rahattı, Hattâ duyduğu şübheler- den dolayı bir mahcubiyet bile gel- işti. Semih genc kadına sarıldı, mi göğsünün üzerine bastı, İlk seviş- me günlerinde olduğu gibi, bir müddet öyle, bahtiyar, durdular. Müzehher bir aralık: — Sana müjdem var, dedi, Adil gitti! — Gitti mi ei sesinde sanki bir şeyden hoşlanmamış gibi bir hay- ret eseri vardı, Müzehher siteme başladı: — Biribirimizi o kadar az gö- rüyoruz ki er aid vakaları duy- | muyorsun bile Sonra, ln bu sözlerden canı sıkıldığını hissederek, mua- ya git- . İmza m bir mukavele varmış, d Sustular, le kadın yalvarır gibi bir sesle sordu: — Sen bayrama İstanbuldasın, Ayrılış! j edeceğini düşünmek canını sık; yordu. Dünyada yalnız kendisi: sevdiğini, ilelebed. ri 7. Mü- ? Mü zehher bu sözlere my teli ki her şeyi unutmuş ve hiç bir gü- nah ile kirlenmemiş hayatını Se- mihe vermişti. Semih, Nebile ile nişanlanir ni- e Müzehhere nazik fakat ti bir mektub yazmak fikrinde idi Bu mektubu düşündükce, Mü- zehher ile geçirdiği aşk hayatının bütün asili hatırasında canla- ehherin babası, ak- yar- tmişlerdi? Bugün meşhur bir avukat olarak ortaya çıkma- sında ohlarin inen müeesir olmamış mıydı? Semih bu min- ez kaç kere Müzehih ere de söylemiş, fakat o şiddetle red- dk ai kendi zekâsı ve gay- reti sayesinde bu mevkie yüksel- miş olduğunu temin edip durmuş- tu. Maamafih, arada, kendisinin evlenmesi lâkırdısı bile geçmişti. ZLE MK ENER TREE GIDA KUVVETİ HASAN eder ve bir kilo Fıstık Özü ya- ğı için zayıflar, bilhassa ço- cuklar lâakal 1-2 kilo kazanır- kinini çok büyük faydalar 1. (ASAN DEPOSU: Ankara, İstanbul, Ne ame Ni or- ta 125, büyük-200 ku: