Sahife 6 AKŞAM 24 Nisan Osmanlıcadan türkçeye karşılıklar kılavuzu N.29 türkçe köklerden gelen sözlerin karşısına (T. Kö.) beldeği(alâmeti) konmuştur. Bunların her zmanlar yazılarını gazetelere vereceğiz. — Yeni iin eğer iyi ayırd edilmesi için, gereğine göre, fransızcaları yazılmış, ayrıca örnek- si hi sırası ile w e de meli 3 hak, ügüm olaı Kesilme, gevşeklik, k: Kyle SD Sl S Fk Keşf <1 — — (Bak: İğ- : Kimya en seye ki Lâvva; e medyu: Kimya büzük ece lamilil kya yeyl kö kdar Küşif — Keşide etmek — Çekmek Ketmetmek — reis Ağzı çimi ağzı sıkı, gizef e Ka e in Keyf > Keyif (T..K&) Kora (Bak: indi) — Keyfiğ, kendiz Böyle, böylece, bunun gibi, 1 gi el er Kö), 2. ar a amet) di a ie ini kıt- C a üzü beş büyük ei SK melik ME ler a Duva; ies Pi bir harita — Marrzi büyüklükte bir harta . Kıtâl — Öldürüm Mukatele - Öldürüşme Kıvam — Tav Örnek: Bu işin tam kıvamına geldiği bir sırada — Bu isin tam tavını buldu- ğu > sırada, e krlmii (T. Kö.) Kai E Kıyam ia — Ai kalkmak, a-. yaklanmak, Kıyinet — Değer, kıymet (T. Kö.) Kibr — Kifâfı > Doyumluk Kils — Kireç, kireç taşı Kilye — Bö Kin — Kin (T. Kö.) Kisve - Geysi Ör Dn Tüesasınin hususi kis- ve giymeleri ilmiştir — Din ulu- calarının özel İiym giymeleri yasak €- dilmiştir. Kişver — Ülke Kitab - Kilap Kitâbe — Yazıt Örnek: Orhon kitabeleri * Orhon yazıtları iyaset — Usuğ Bu meseleyi sizin kiyasetii- — Bu sorumu sizin ze ki ediyorum. ii a bırakıyorum. kal (ferik) — Kor- sie Kolordu kumandanı — Korkomutan Kolordu erkâmharbiyesi — e may Kongre s Kurultay Köline Eski, eski ski pü ye — Örnek: Üstünde bir köhne sin ile karşıma çıktı > Üstünde bir eski püs- ile karşıma çıktı, inkılâbların- dsi Jerind. dar da emdr bir iştir. Kumanda > Örnek: | m ve (hazirol) kumandası üzerini ere. verilen (hazırol) sml üzerine, m altında balanati ii vayı şarka doğru ilerletti — Komutası ileri arimizin (mü m bilen tuğayı doğuya doğru lettiz i > Kurğa Külli Yaka, yin Kı ütehassıs) e olan kelimelerin bugünkü işlenmiş ve kullanılan şekilleri alınmıştır: lan hüküm, ek «çek». kökünden gelen şekil gibi. dar olan gark vilâyetleri — Bitelgesi ii gür olan batı illeri. e (Bak: Hareket) — inme © Küçük zabit — Erbaş Küfretmek Sövmek Küfürbaz — gen - eş Külfeş — Yük, ağırlık Kül > Tüm, bütün, hepsi, kül — (Fr.) Le tow Külli — Tümel, külliğ » Külüyet — Tümlük, külliyet — (Fr.) Totalit& 2 gem — — Gönülaçan rr s2 — Ülkenç an Küşad — Küşayiş — Kütah — Kütle — Yığın, kütle > Kitabsaray Bibliothögue Örnek: Beyazid küt eye umu- misi — Beyazıt pi şenel kitabsar: Ev oyn) Örnek: Evde! iki kütübhanemde bulu- van — yel i kağıda ina Kütübhane — Kitabev — (Fr.) Lib- Ağ, ferahlık (Fr.) rairie Örnek: basılan bu Sl W küülkede bulabilirsiniz — ei ri her re latin “ütüleme (evde ayrılan kısım) İitsp odam, kitap salonu Hastahane — Hastayurdu / laik — Se Gok) Bedii (önek) Lâalettayin — Gelişi güzel, kim olur- : Lâaletta; ayin bir yere ko; mi olursa birini Saye lan, hiç olmaz- Me re üç e olmalı ki bu — En az üç kişi olmalı ki b işi Kepli Lâcerem (Bak: Şübhesiz) belli Lâmekân — Orunsuz, yersiz. > Bes Örn Löahlâki bir hareket — Dış- sali Bir hareket Lâdini — alya — Kalız, ölmez Örn Lâyemut bir eser > Kalız Ölei bir eser, Yok ek: Muhabbet lâyüfna bir hazi- nedir > Sevgi yokolomaz bir hâznedir. A vermeksizin, aralık- 4ız, ardı arası kesilmeden, bidüziye, bo- yunca, aramsız â z sayısız : nek: Bir cümle içinde Lâyuad ha- tası var — Bir cümle içinde sayısız yan- lışı var. Lâyuhti — Yanılmaz işe Kendini ie er daha büyük olamaz — Ken- dini ya el daha büyük yanılma ol Lila > Çekilmez, dayanılmaz | Örnek: Hiç kimse İle Yem soru! ileri sürem Hiç Gy “olduğunu! il'e sür Gal Örnek: çoktan lâğvettiler — Bu işi sen kaldırdılar — Şinidilik (Sabık kar- 1) 2 Var ek: Trabzon yi lâhiki — Trab- zonun şimdiki ilbay — Ek Lâhikai mütekaddime — piki Lâhikai müteehhire — Lâhik olmak — Ülamnek 3 yetmek Lâhime — Lâhn — Ağız (Müzik terimi), lahin z lahit Aslı ak olan a— media Lâkayd leme a Örnek; Likya bir idam ei rışsız bir ada Lâkin — meli yalnız fakat Örnek: Dediinize peki lâkin benim e yabana atmamalısı- > Dediğinize peki ancak (yalnız) ber söylediklerimi de yabana atma- malısınız. Bi Ki — Ebsem amk — — Dokuman uva Lâne — Ör e Kötüler lânet olsun — Kö- Kapi ia > ley siiri i > Şaha ek: Hiç lâtife kaldırmaz — Hiç Ör ili kaldırmaz. Lâubali , senlibenli Nİ Yara yaraşir, değimli, lâ- Liyakat “ak? Ehliyet) 23 Yazarlık, değim. Örnek: ei yn gösterdi — Çok yararlık g Dalak > Ağızağıza, silme Örnek; Bardak, label dolu — Bar- dak, ağızağıza dolu. Ledettahkik — —Eeryinlendikte , sarmak Leh > Yan: Örnek: Beni onun lehindeyim — Ben ondan yanayım. Lehdar — Örnek: Onun bir a ll yoktu — Onun bir tek yanatı Lehinde li Epi söy- Lehte olmak — Yana olmak Lehçe — Diyelek, lehçe (T. Kö.) Lehib — Alev Leim — Al Lem'a — Şevle, panltı Lemean etmek — Parıldamak Örnek: Nasiyesinde zekâ lemean et- mektedir — Alnında zekâ parıldamak- tadır. pm rr > Dokunmak, ellemek a > Aksak, topal era Titreme titreyiş Lora — Gereç, yaral Örnek: Levazımı natamam bir or- du > Gereçi eksik e Şi Lev iz Boys Örnek: Levend bir delikanlı > Boy- san bir elen Levha - Yazı, 2 - Yaprak, 3 - Tabelâ > Kınamak Örnek: Öldü! ükten sonra düşmanları wu İevmetmediler — Öldükten sonra düğünelaz onu dia Leyli Leyyin — Yarsuşak < — Tad Örnek: Lezzetini almadan bitti — ir lala bitti, Geri Atatürk, Türk iğ si- yasi ve içtimai bütün isi, e İideridi > Atatürk, Türk ulusun sıyasal ve meyal bütün işlerinde önderidir. Lifafe — Sargı > Çizelge : Son çıkan Satedenim ia e Ör > ia aş çizelgede adı y: > Bayrak, sancak Li Süel me Tuğay Liva Tica bakimdan (enine) Türe Liva kumandanı (miralay) — Tuğ- Lihye — Sakal ” Lisan ea - m lisan Cr Kö.) Lugaz — eren Kaya > Kayrı rr Onun ek Mr gördü Onun çok inmez Lütfetmek Lüub — Oyun, eğle, — Öz; (Tr. T. Kö. )> (Fr) Pulpe Örn ek: Lübbü dimaği — Beyin özü- ulpe cörebrale Lücce - deniz Lüknet < Kekeleme Lüzucet — yapışkanlık madde - Ya- Kö,). Öm etli iyi eğdi bir madde > Lüzum (TI. | İl | | Niyazi beyle Agâh efendi, İs- terova köyünde Yaşar beyi: Mo sabah oldüğunu gördü. * Artık büyük gün gelmişti: Mem- leketin ufuklarını karartan fe- lâket bulutlarını dağıtmak, istib- dadı yıkarak hür bir idare kur- mak üzere iki yüz fedakâr arka- daşile kurtuluş, yahut şerefli bir ölüm yolculuğunun mukaddes sa- rın sarp, meçhul kayalıkların: u inkılâb çetesi, istibdad bükümekiğin kabrile, zulmile pen- en <imlel Bu çe- elerdeni stibdada kar- enen kabe intikam Kü inkılâb tarihinde müte- vazı, kat imanlı bir timsali Tabanca patlama- dan önce.. 20 haziran, 324; G temmuz, 1908) : Cuma smanlı tarikiiie yermi inkılâbının safhaları v. etrafında araştırma ipli ta- rihçiler, bu mühim günün üze- rinde bütün dikkat ve tecessüs- lerile durmağa mecburdurlar, ie devam eden, çehresi ruhu değişmez bir idare şekli bilhassa son otuz bu kadar yıl içinde her türlü ihtilâl ve isyan kımıldanış ve fırtınalarına daya- nabilmiş, her vakit vaziyete hâ- kim ve nafiz olabilmişti. Osman- lı tarihinde eh misallerle yer tutan ie ve e ka biri, idare şeklinin aliş değiştirmek seyri ve icra edilmemi yin yi Di doğan, husu- e değişikliklere imkân verme- miş, bir kıymet ifade eden mü- him izler bırakmamıştı. Hükümda- rın makamından düşürülmesi ve hayatının nihayete erdirilmesile netice! Yeniçeri is- yanları hep bu çeşid hâdiselerdi. Halbuki (siyasi (ihtilâllerin mana ve hüviyeti, mevcud idare şeklini değiştirmek, hâkim o©- lan rejimin bir kısım mevzuatını olsun, kaldırıp ezmek; yenisi- ni koymak ve kurmak için yapı: lan milli, ai ayaklanmalar. dır. Hattâ bu kabil ibtilâller, şahısların aleyhine bile netice verse, asıl âmil ve müessirleri, inkılâbın ulaşmak ii gaye- ye inanı lmasıdır: i bü bu içtimai kanun dairesinde ce- reyan etmiştir, İşte 20 haziran, 324 cuma gü- nü, kolağası Resneli Niyazi beyin kumanda ve idaresinde dağa çı- kan milli çete, Osmanlı tarihin- bakımdan de bu hazırlanan ve bu gaye ile ortaya atılan ilk ih- tilâl hareketidir. Asırlardanberi dağa çıkan çetelerde böyle bir maksad olmadığı halde, bunlar. f MEŞRUTİYETTEN ÖNCE Manastırda patlıyan tabanca Yazan: Mustafa Ragıb amm Sıra No. 59 * Niyazi bey daki gaye, istibdadı yıkf parlâmenter bir idare olan rutiyeti kurmaktı.. Hü saltanat makamından dü padişaha karşı beslenen #umeti fili bir şekle sokmi zaman için inkılâbcıların # ni yoran bir mesele değildi. * cak, inkılâb hareketlerine j padişah tarafından silâhla lacak ve sonuna kadar ettirilecek bir mukavemetifi rılması takdirinde bu husü bir intikam almak şekline bilirdi.' Netekim (Abdülh#' meşrutiyet inkılâbı herk karşısında âciz ve ümidsiz $* beyin tertib ettiği ihtilâl çel nin padişaha, hükümete okuyarak bir avuç fedakârlt ğa çıktığı bu günün ehem! daha iyi anlaşılmış oluyor rindeyim. i sa. Beş gün gibi kısa bir 29' içinde Kürüm bağl y İtimad ettiği Resneli köylük Rıfkıyı çağırdı ve İsmilve civarında yüz kişilik bir çetesinin ör ümdüğüm taburu binbaşısına haber ğe gönderdi. Bu köy, Niyazi çetesinin oResneden er aksi istikametinde — e a ii 2 lan t Refik * ur binbaşısı, e yeni gelmişti, yirmi eri taburun nb da bulunuyordu. Refik meyi. ve Resnelileri iyi