SARAY ve BABIÂLİNİN İÇYÜZÜ Yazan: SULEYMAN KANI iRTEM — Teretime, iktibas hakkı mahfuzdur — Tefrika No. 449 “Salnameyi aç, parmağın hangi vezire isabet edecek olursa...,, (Turhan paşanı irkçesi idi, Hususi mektublarını bile fran- sızca yazardı. Bir defa şair Nigâr bümünde fransız zca şu fakat gir işi yacağını bilen j i böyle sıkışık bir vaziyette bıra- kılmış olmasına canı pek sıkıldı. Münir beye çıkıştı: — Benim türkçe yazamadığımi bilmiyor musun? Ben takririmi rinin yazmalarını irade buyur- dular, Turhan paşa darbenin nereden geldiğini hissetti; Gi paşaya Münir beyi göstererek — Beni müşkül aziyd koyan bu beyd Dedi, Said — Ne sağl indim? Tak- ririnizi ben yazamam Yy Cevabmı verdi. ei paşa > Münir beye dönerek: müne istinad eylediğini tekrar et- İş mücadele rengini ve 'Turhan paşı nir beye mi vizane al söyliyordu Said paşa münazaanın. haddı geçeceğini anlıyarak iste da- ha ziyade duramadı. Evine git- ti. urhan paşanın türkçe takrir yazamıyacağı padişah eee tahakkuk etmesi üzerine Said paşanın konağında Lu © almasına irade iş Oda bir ss at sonra Said pa konağına - gitti, Tahrirat hariciye kâtibini, mi bir kaç ütercimi e çok geçmi ciye nezaretinden infisal etti (H, 1313). , Parmakta isabet | “bir ara mabeyinde vi mid nezdinde büyük itibar ve nü- fuz sahibi olmuştu. e elim, paşaya kara- Toni ve Yusuf Rıza paşa © eşid opaşanın Mw > Pariste tah- sil etmişti; fransızcası mükem- melis £avlet 1 Ni i. la mraban da kilirii i söyler, arabi di | lerde meleke sahibi olmuştu. Kı. sa box lu idi, vw (Sefiri sa- iaba)ye muhi yi hazır bulunduğu meclislerde, müsaha- belerinde her vesile il uhab- betini izhar eder, Hazreti Aliyi medh ile Muaviyeye fezahat isna- dından lezzet alırdı, Hattâ Tah- ran sefaretinde şii matemini yap- tığı için Âli paşa kendisini sefa- retten azletmişti, bir seneler mazul ve menküb kalmıştı, Gerek bu muameled erek Reşid paşa ile aralarında paşaya pek ziyade husumet eder. i, Abdülbamidin cülüsundan son a Yusuf Rıza paşanın ikbali te- ceddüd etti, Şehremini: ve muha- cirin komisyonu reisi oldu. Said paşa ilk başvekâletinde Rıza paşanın vezaretine di dır olan iradeyi infaz etmedi, usuf Rıza > bundan Sald paşaya hasım oldu. Şarki Rumeli hâdisesinde Said paşanın infisaline lüzum gösteren- lere iltihak etti; azil ve tenkili m Abdülhamidin o huz ikad eden hâs yersek meçli- m o da dahil bul du, O günlerde olim pek ziya- de manzuru idi. Said paşa al edecek — Bu fis seni hal" Radyo 10 Mart Pazar İstanbul, 18 Dana mnusikisi. plâk, 18.20 Jimnastik. Bayan Azade, 18.50 Karışık plâklar, 19,30 ğe 19,40. Havayen kitar - Zekeriya arka- daşları, 20 Zirmat bakan e konferans, 20,20 a - imi Gel alar idaresinde, 1 Sita se lo - Şray- ber, 21,20 Son Mİ & a Kadın a 21 Radyo 343 m. 17 Solist konseri, vaz Sa eri 18 etin konseri, Programı, Schubertip | Şen neşriyi 20,50 or, 21 Georg Friedrioh OHaemdelin m Haberler, 23, Budap: in 18,40 Kore he- yeti, 19,45 Sözler, 20,13 Piyano kon. seri, 21 Spor oki 2k; bii esl 24. 13 Çigan şausikisi, | lan 1,15 Viyana için Çiga Berlin, 357 m. Di 30 “Öperleran ezgiler, işime 19 ra Stra usun. vala plâkları, 2 ze 2i EİN li opera, 2 “ab Lar 2, 20 5 24,15 Uluslararası el topu oyunu eyi 18 DE çe öl 18 Koro m 19,55 Çi 20 Reklimlar, e Plâk, 20,30 sal ni 21 Plâk, 21, N ölen, 21,30 Popüler Sirp ak sira ler, spor, 23,20 316 m 18.20 ler, 18,50 Plâk, 19 önle, eliz fer tavsiyeleri, Aktilalite, aç, 20(35 alama 2 <ALRİNAD 23 Haberler, 23,30 Sözler, caz ve ta m huri yi Par. ın hangi vez et edecek olsa Da yea işi m eder! Demişti, (1). Biribirini çek: ura gire- cek derecede Abdülhamidin te- veccüh ve iltifatına nail olan Yu- suf paşanın Şi . aley- hinde leştikleri Mz mi bu m Yu a paşanın en ziyade siyasi BA rm hedef olmuştur. - 1324) muğber olmuş- tu; kızgınlığını çıkaracak bir ve- sile arıyordu, ir gün vükelâ meclisinde bir mazbata müsveddesi imlâ Sibin ken Tevfik paşanın çabuk dığını görür ve vükelâ ni sinde: — Tevfik paşa hazretleri! Bir Mr adini var idil O da yi bulunarak (o hincini alırl, (Devami — ül Bald e Ck tarihinde Şi kan 447 gelir in paşanın yanlış tertib i Hafız Behram ağa için kaybetmedi) yazılacak Mi e diye tertib olunmuştur. Tashih olun Posta ittihadına dahli olmni ecnebi memleketler; Seni 8800, altı aylığı 1900, 04 Sanli. Adres, tabdili için yirmi beş kuruşluk pul göndermek lâzımdır. 8 — rimel vw 90 İmsak Güneş Öğle e 1218 615 930 “e ke 6,22 12,25 16,44 1819 19,39 Moskova, 1724 m. 17,30 Fırka neşri- yatı, 18,30 Edebiyat, 19,30. Ka: konser, 22 nca neşriyat, 23,05 e, 7 TCA, 18,20 Odm musiki- musil 2, 20 Mİ 24 Gece konseri. Budapeşte, 550 m. 18,50 Hava har berleri, 20 ea ri 30 Plâk kon. seri, 21,20 Sözler, 0 Çigan musi- kisi, A 40 4) Heber 8 Örg konseri, 23,50 na salon kuarteti, 1,13 Son en ri SI 19 Sözler, 19,30 20.20 Karışık musiki, 20,40 gil 21 Haberler 2 10 Sözler, 21,30 So" radyo orkestrası, Beethi küşük 23 25 Kk 2 ç 20 Yaylı sazlar ile hoyen kı J İBAHAR Yazan: Muazzez Tahsin azada mercan alırken bay İbrahimin birdenbire çıka gelme- si bana biraz şaşırtıcı bir his verdi. — za iğneyi alınız bayan Fey- han ii sesinde b yakınlaş- mak istiyen bir emniyet vardı, Ba- şımı çevirdim: — Günaydın bay ibrahim, Siz de Napolide dolaşmağa mı çıktı- Ne güzel memleket değil mi? Bu iğne cidden güzel amma benim için çok pahalı . — Ben Napoliyi ve bütün İitlyayı, hattâ bütün Avrupayı birçok ke- reler dolaşmış bir e inek bu memleketlerin hangisi hangisi değil diye düşünme Di liyetini kaybettim. O söylerken ben uzun kolyeyi boynuma dolamu — Demi bu iğneyi almıyor- sunuz? — Hayır. — Hemen vapura dönecek mi- siniz — Biraz daha dolaşacağım. — Size Napolinin bir peyzajist afından görülmeğe değer en güzel köşelerini göstermeme izin verir misiniz? inacığım, en güzel köşeleri demkte ne kadar haklı imiş! Ne nefis manzaralı yerler gördüm bilemezsin... İçimde inadcı bir Feyhan: Gitme, bu yerlerin resmini yap! diyordu. akat ben bu güzel şeyleri du- zi yanımda yabancı bir ada- bulunması ne kadar canımı Sa bilemezsin, Gözlerim seni istedi, seni ara- dı di? yan Handanın hususi bir mâna ile na bakan gözlerini hiç beğen- medim. Bay İbrahime gelince, hiç se- m yokken memnun ve neşeli KE eee gene kamaram- da y ak m r vakaya şahid ol madığı halde nasıl e da siz birkaç saat içinde bunca şeyi görebildiniz? pl bir tavırla burnumu hava; > cevab verdim: a şaşılacak ne var efem Alm? Herkes gezmiş, ME far kat görmemiş, bense... — Sizse küçük bir dre gibi görünmiyecek şeyleri bile gör- müşsüni Yemekten sonra yolculardan bir ca caydılar ve çift çift danslar başladı i Kaptan yanıma geldi: lans . kadaşlardan birini getirdim. O piyano çalsında sizle dans ede- lim. — Sizle mi? , — Bu akşam neşenizle beni yir. | ÇİÇEĞİ! Sıra Ne:1i mi eb Pi Ben de dans tiyo; — Har Kaptanla dans ederken bir al kiş tufanı bizi selâmladı, Artık bay İbrahimle... Bir türlü peşimi bırakmadı. Bir ara cidden yerimin. salonda mı var miydi? ne görsemi beğenirsin. Bir buket beyaz gül ve kurdelâ ile bağlan- miş küçük bir paket, Bunu hayret > biraz da İsielie bir korku ile n Napolide gördü- İlm kıymetli mercan iğne.. Kanım birdenbire büremin içinde karıştı Minacığım. Bu adam bana bir hediye verecek hakkı ne- reden bulmuştu? İlk hi deetle, hemen Kalemi kâ- ğıdı alıp ona yazacaktım, sonra- radan bunu da lüzumsuz gördüm ve kutuyu aldığım gibi un fır. adım, Tesadüf mü? Bilerek mi? Salo- nun kapısında bay İbrahimle kar- şılaştım. Kızgın gözlerle kendi- sine baklığımı görünce hemen orada ren tahkir oedeceği- mi anla vee bayan Feyhan bime ein. Yürüdü... Koşuyor gibi ar sından gittim ve DA kinimle yü- züne haykırdım — Yalnız eli attiğim ve serbes konuşan modern bir genc kız olduğum için hakkımda hür- metsiz bir fikir beslemişsiniz. Bu- na teessüf ederim, Sizi kibar kir bey gibi tanımış ve size emniyet etmiştim, Alimi anlıyo- rum, Bunu alınız., Yabancılardan eler almağa germ olan baş- ka adına verirsiniz. ünü eğdi. Titriyen arka- pol yüz bir sesle: — Benim için en muazzez olan anamın hatırasına yemin ederim ki size karşı en hürmetkâr bir his ei imei bayan Feyban, Bu- na inan İnandığınızı istiyo- rum, Arı a geçen bu ufi hadiseyi, beni iyimi unul- manızı rica eder Benden fena bir hatıra ile ay- maksadsız hayatımda bulamadı. ğım tatlı ve neşeli günlerimdir. Yüzüne bakmadan çekildim; fakat daha uzaklaşmamıştım ki arkamdan geldi. Büyük bir sükü- netle ellerimi tuttu, gözlerini göz- ker çiğ Sa ld söyledi: birkaç gün «al ee MR bahar neşesi ve gencliği getirdiniz. Bu günler hiç geçmesin istiyorum. Benim- le evlenir misiniz? Ateşler içinde yanarken tutup buz gibi soğuk bir su ğin ne fırlatmışlar gibi buz kesildim. Şaşkınlıktan büyüyen gözlerim züne baktım. (Arkasi var) AKBA müesseseleri Ankaranın modern düre fransızca ve ecnebi lisanlarda kitap, gazete, mecmua, fotoğraf levazımı ve modellerini temin eder. Z Merkezi: Maarif yekâleti karşısın- da telefon 3377 Şubesi; Saman,