8 Teşrinievvel 1934 KŞAM Ufa stüdyolarında © bir gezinti Be 1 (Hususi) — Berlin .civarındal Ufa filim atelyeleri ve buradaki büyük teşkilât hak- kında bundan evvel mektu- bumda malümat vermiştim. Bus gün de atelyelerin diğer kısımla- rını anlatacağım. Ufa filim imalâthanesinde atelyelerin yanında sessiz çevrilen zamandan kalma bü; eni filim bir bina vardır. Burası sesli çevirmek üzere tadil edilmiştir. 1926 senesinde © yapılan bu müazzam atelyeler 8000 mu- rabba metre yer üzerindedir. Uzunluğu 173 metre, yüksekliği 24 metre olup üç atelyeden müte- şekildir. Bu atelyeler içerisine 17 metre yüksekliğinde dekorlar kurmak mümkündür. İçeride yık. dızlara, Figüranlara, rejisörlere mahsus 50 oda vardır. im Bütün bu sahada vasati altı ye- £ di yüz amele çalışıyor. Hemen her sahadan, her iş için amele vardır. Bu wtelyelerden başka, gayet mükemmel, her ihtiyacı karşılıy cak bir de tuvalet salonu vardır. Burada her türlü makyaj ve baş yapılır. Yıldızlarınki kendi oda- larında yani | gardroplarında yapılır. Bu gardroplar çok güzel tanzim edilmiş, ve zevkle döşen- miştir. Büyük yıldızların yalnız. kendilerine mahsus | gardropları yardır. Bu gardropların hepsi ceman 2500 kişiliktir. Bu kadar kişi bir- den çalışacak olursa, ancak, tek- mil gardroplar meşgul olacaktır. 1 tane sabit sesli filim alma ma- kinesi, 4 tane de seyyar sesli Filim. alma makinesi vardır. Husul fotoğraf atelyesinde her filim için vasatf 1000 portre ve 1500 boy. ve çalışış manzarası fo- toğrafa alınmaktadır. Bunlardan takriben 4500 tane sanatkârene çekilmiş kopyeler dünyanın dört bir tarafına dağılmaktadır. İleri- de filimlerle beraber gönderilmek, ve sinemaların önlerine asılmak üzere icap eden fotağraflar, bü- yük mikyasta ve toptan Afife kopya atelyelerinde çekilmekte- dir. Bu kopyalar senede milyon- ları bulmaktadır. Afifo aetlyelerinde gece gün- düz, bilâfasıla çalışılır. Buralarda her sene, dünyayı kuşatacak ka- dar uzunlukta. filim, hataları aranmak üzere gözden ve elden geçirilir. Senede sevkedilen filim miktarı 30 uzun marşandiz trenini doldurur. Muhtelif filimler için hazırlanan duvar reklâmları milyonu bulu. yer. Ufanın senede dekorlar kullandığı yağlı boya, bütün bir şehrin evlerini boyamağa kifayet edecek kadardır. Dekorlar için bir senede sarfe- dilen kumaşlar ise bir şehrin hal kını giydirmeğe kifayet edecek kadardı Gazino ve Kantine de senede 250,000 yemek satılmaktadır. Bu- radaki mutfak tertibatı öyledir ki ical tür filimi çevirmek için iki husu- si atelye, bir mikroskopla filim gevirmeğe mahsus atelye “vardır. Bir makine, muayyen zamanda, bir tek resim çekmek için hazı mıştır ki, meselâ dünyanın bütün hayatını bir kaç saniyede g 'de hayvanat bahçesi vardır ki, müzün önünden geçirebilir. Bir içinde hemen daima 40 - 50 muh- telif hayvan bulunur. Yeni filimler Ufa stüdyolarında yeni mevsim. için çevrilen filimlerden bahset miştim. Yeni hazirlanan filimler- den bir kaçı da şunlardı 1 — Kendinden uzak: Olaf Fiordun rejisörlüğü ile çevrilen bu filim Paul Kellerin meşhur bir romanından mevzuunu almıştır. insan kendinin her günkü hüyi- yetinden bir parça uzaklaşmak is tiyor, bunu temin etmek istiyen bir adam bir sanatoryom açıyor. Burada bin türlü tuhaf vakalar oluyor. Ve nihayet bir aşk ile ni- hayetleniyor. 2 — Saadet nerede: Hans Deppenin rejisörlüğü ile çevrilecek bu filimin baş rollerini oynıyan- lar Kreysler, Sfeelmanns, Mario Maissner, Fritz. Odemardır. Saadeti uzakta değil kendi ya- nında aramak bu filimin mevzuu dur. 3 — Rahip ile bakire: Emo un reğisörlüğü ile çevrilen bu filimin baş rolleri Doris Kreysler, Harold Paulser, ida Wüst, Erich Ode oynuyorlar. Vaka Jsvişrenini Doris Hermann , ortada filim banyo cihazl yelerinde müsbet filimleri yapıştırma dairesi dağlarında geçiyor. Burada küçük bir şehirde iki rakip otel vardır. Birinsinin adı Rahip, ötekinin «Bakire» dir. Bir genç kıza amcasından bu s kalıyor, Genç kız. gittiği vakit oteli gayet ha rap buluyor. Yolda sevimli bir de- likanlı ile ahbap oluyor. Bu da hakikatte rakip otelin sahi Rekabet hattâ mahkemeye dü yor. Maamafih © mahkemede otellerden biri mi; iki tarafın avukatı bir sulhe yanaş madan birbirlerine »lerken, iki genç kalp biribirlerini buluyor. Bütün bu büyük filmlerden baş- ka Ufa şirketi, program tamam- lyan küçük filimlere de ehemmi- yet veriyor. Çünkü asıl filimden evvel, halk, son vakalara ait kısa bir kaç şey görmek istiyor. Sinema haberleri Berlinde «Gençli ğu» isminde bir filim çevrilmesi- ne başlanmıştır. Filimin başlıca sahneleri bir transatlantikte geçi- yor. X Berlin stüdyolarında «Ki rımla evleniyorum» isminde bir filim çevrilmiştir. Baş artistler Lil Dagover, Paul Hörbigerdir. X Bir zamanlar Vilma Banky ve Ronald Colman tarafından çev- rilmi Hollivutta sesli olarak tekrar çev- rilecektir. X Al Jolson «Dansa giriniz!» isminde bir filim çevirmeğe baş- lamıştır. in sarhoşlu- olan Kara Kartal filimi Tetrika No. 80 İngiliz erkânı harbiyei umu- miyesi de ceneral Maudenin Bağ dada bir akın yapabileceğine tişmezden evvel Bağdadı muha- faza edeceğine emin değildi. Maahaza erkânı harbiye reisi ceneral Robertson, ceneral Mau- deye verilecek yeni talimatta Bağdat vilâyetinde İngiliz müfu- zunu is etmesi ve son muvaffa- kiyetini, mevcut kuvvetlerini teh- likeye sokmıyacağına emin bu- Tunması şartile genişletilmesi mezun olduğu bildirilmesine ra- 21 olmuştur. Bağdadın sukutu Martın on birinde İngiliz kuv- vetleri Bağdadı zaptettiler, Bu darbe birden şarkta İngilizin şe- ref ve itibarını iade etti. İngil- tere efkârı umumiyesini sevindir- di. İngiliz efkârı umumiyesi ba ka cephelerdeki vaziyetten dolü- yı ızlırapta bulunduğundan Bağ- dadın zaptı haberi tam vaktinde gelmişti. Bu muvaffakiyet İngil- terenin hasımları üz retlerini kıracak bir rinde cesa- tesir yaptı. Berlinin Bağdada ait malüm emel leri üzerine yeni bulutlar çök- müştü, Bağdat ahalisine hitaben cene- ral Mayde tarafından neşrolunan beyanname İngiltere harp kabi- nesi tarafından hazırlanmıştı. Bu beyanmamede Bağdat Arap- larının Osmanlı idaresinden kur- tarıldığı da bildirilmekte ve sağ- lam bir mülki idarenin teessüs ve inkişafında Arapları. teşriki mesaiye davet etmekte idi. Beyannamede gayet ihtiyatlı bir lisan kullanılmıştı. Çünkü Ira- kı İngiliz imparatorluğuna ilhak etmek arzusunda bulunmadı gibi Iraktaki müstakbel hüküme ön nihai şekli ne olacağını henüz kati surette bilmiyorduk. Ceneral Maudeye Bağdat mevcut idare © makanizmesini şimdilik muhafaza edilmesi memurları ikamesi tavsiye edil- di. Ruslar ile birleşmek teşebbüsü Bundan sonra ceneral Maude umum Bağdat vi üzerinde kontrolunu tesise ve vilâyeti Os- askerinden temizlemeğe manlı başladı. Bağdadın şimalinde | Rusları Kafkasya ordusu ile birleşeceği mizi ve birlikte Osmanlı kuvvet lerini sıkıştıracağımızı ümit edi- yorduk. Fakat Rusyadaki ihtil İin neticesi olarak Kafkas ordu- sunun, diğer cephelerdeki | Rus ordularında olduğu gibi, kuvvei maneviyesi bozulmuştu. Martin sonuna doğru Ruslar tedricen çe- kilmeğe başladılar, Rus ordusuna erzak ve levazım vermeği temin ettiğimiz halde Ruslar yavaş ya- vaş savaşı bırakarak çekilip git- tiler. Rusların çekilmesi © üzerine Türkler gerek Irakta, gerek Filis- tinde bütün kuvvetlerile İngiliz- lerin üzerine yüklenmekte serbes kaldıla Bereket versin ceneral Maude- nin kuvvetleri hem mükemmel techiz edilmiş, hem de iyi idare edilmiş bulunuyordu. Birinci Irak seferinde « İngiliz. . kuvvetlerinin. emindi. Fakat takviye kıtaatı ye- | yalnız Türk ruhu ve Türk memur- | ları yerine Arap ruhu ve Arap | Sahife 7. LoydCorcun harphatıratı Umumi harbin esrarı Hint hükümeti tarafından idare edil dığı felâketli ihmal ve teteyyüp bu defn teker- Tür etmedi, Maahâza Türkler kaybettikle- ri. mevzileri istirdat etmeğe metmiş bulunuyorlardı. Bu istirdat harekâtını idare için ceneral Falkenhayn Almanyadan gönderilmişti. Ceneral, Halepte karargâhı umumisini kurmuştu, İltihak ede- cek Alman kıtaatının yardımı ile İngilizlerin üzerine bir ileri reketi yapılması için Alman ce- nerali tarafından çok miktarda Türk takviye kılaatının hazırlan- dığı hakkında haberler alıyor. duk. i Fakat ceneral Falkenhaynın de- miryolu muvasala hatları büyük kuvvetlerin. tahşidine — kâfi bu lunmuyordu. Filistin üzerine yap- tığımız ileri hareketi Alman ce- meralının harekâtın zayıflatmış- tı, Ceneral Maude de yaptığı bir sıra parlak harekât ile irişebile- ceği bir daire içinde bulunan her Osmanlı kuvvetini mağlübiyete uğratmıştı. General Mâudenin koleradan vefatı Fakat tam bu sırada ceneral Maude 1917 teşrinisanisinin on sekizinde Bağdatta koleradan bir- denbire vefat eti. Iraktaki İngi- liz harekâtini parlak ve emin bir surette idare eden ve gayet muk- tedir olan İngiliz ceneralının ve- fatı bizim için büyük bir darbe oldu, Diclenin yukarısına doğru yapı tığı sefer, muktedir. bir sevkül ceyşçinin en üstadane eserlerini teşkil etmişti. Bağdadın zaptın- dan sonra İngilizlere burada bir sağlam mevki tesis etmiş ve bu geniş sahada İngiliz nüfuz ve hâ- kimiyetini iyice tahkim eylemişti, 19 teşrinisanide Avam kama rasında ceneral Maudenin ziyar ından bahisle demiştim ki: «Sir Stanley Maude harbin ip- mevkide gayet parlak yararlıklar göster dikten sonra Iraktaki İngiliz baş» kumandanlığını, İngiliz orduları Kütülemare hezimetinin şin dam» gası ve intiba altında bulundur ğu bir sirada deruhte etmişti. Cex meral yeni vazifesi başına gelire ken İngiliz ordusunun nakliye teş- kilâtı büsbütün bozulmuş ve if #idalarında madun bir lâs etmişti. Haiz bulunduğu teşkilât kud- reti, tükenmez gayreti, şahsi bü- yük nüfuz ve tesirile şimdiye kar | dar her işimize“engel olan müş- külâtı bertaraf etmişti. Bundan başka Iraktal askerlerinin muhariplik ve şevkini son derecede yükselt mişti, Son zafer saati olurken menhus bir hastalık kene ingiliz ruhunu taninendaz. kesilme evide rinin ziyaı ile matem yapiyor. Ceneral Maude harbi umumi- .n maruf askeri simalarından ir, Sıytü şöhreti yük- sek askeri muvaffakiyetleri ile sağlam bir surette kökleşmişti. ILoyd Corcun iki cil olarak yazdığı harbi umumi hatıratı burada yihayet buldu. Hatıratının alt tarafını, hazırlan makta olduğu yeni ciltlerde tamamla. yacaktır.| v SON wi