AKŞAM. Sahife 7 3 Teyrinievvel 1934 Ankara mektupları Gazi enstitüsü ileride edebiyat fakültesi olacak Enstitünün bulunduğu semt istikbalde bir Üniversite mahallesi olacaktır tatbikat yapan talebe, aşağıda kütüphane Gazi enstitüsü yalnız orta mek- tepler için muallim mektebi de- Bildir, Burada üç Ankara 29. (Hususi) — An- kara ayni zamanda büyük mek- teplerin toplandığı bir şehir ol maktadır. Ziraat enstitüleri, Gazi terbiye enstitüsü, Hukuk mekte- bi gibi üç büyük U müesseseden başka, ticaret lisesi, sanatlar mek- tebi, inşaat mektebi, meslek mek- tepleri, gün geçtikçe büyümekte- dir. Bunlardan Gazi enstitüsü, Tür- kiyede muallimlik tedrisatının en büyük merkezi haline girmekte- dir. Bu hükmü çu rakamlarla te- yit edebiliriz. Bu sene Gazi ensti- inden 47 talebe çıkmıştır. Hak buki İstanbul yüksek © muallim mektebi 12 talebe çıkarmıştır. Av- rupada muallimlik tahsil edep dö- Bu itibarla Gazi enstitüsü, orta mek- nen talebe de ancak ondur. teplere en çol: muallim veren en büyük bir müestesedir. Enstitünün pedagoji, edebiyat, tarih ve coğrafya, riyaziye, tabif ilimler, iş ve resim, beden terbi yesi isimli yedi şubesi vardır. Eski darülfünun müderrislerin- dan Hamit Sadi bey bu sene Gazi enstilüsünün müdürlüğüne tayin edilmiştir. Şimdiye kadar iktisadi coğrafya sahasında profesörlük eden ve muhtelif eserleri olan Ha- mit Sadi bey tarih ve coğrafya şubesinde bazı yenilikler yapmak- tadır. Bu şubeye bir seminer yap- tığı gibi, ihtiyaç nisbetinde kitap tedarikine başlamıştır. Diğer taraftan bu sene mektep- te neşriyat işine daha ziyade ehem- miyet verilecektir. Bir kaç sene- riya denberi pedagojiye sit ne, &n ekserisi Gazi enstitüsü allimleri tarafından yapılıyo: Bu sene enstitü talim be; sahayı daha ziyade geni yaşbir meçmus çıkaracaklarır. senedenberi açılmıştır. Maarif vekâleti bu se 'ne Gazi lisesinde esaslı yenilikler yapmıştır. Bu seneden itibaren Gazi lisesinin altıncı ve yedinci sınıflarında türkçe, tarih, coğ: rafya derslerinden maada bü dersler ingilizce okutulacaktır. Bu dersler için, İngillereden iki mütehassıs muallim getiril İleride İngiliz muallimlerinin ledi artacaktır. Bu suretle Gazi lisesi burada da ingilizce ted satına geniş bir yer verecektir. Gazi lisesinde - tıpkı Galatasa- rayda fransızca tedirsatına geniş bir yer verildiği gibi - ingilizceye ehemmiyet verilmesi Ankarada büyük bir alâka uyandırmıştır. Son günlerde kayıtlar başladığı | için, çocuk velileri Gazi lisesi- ne müracaat etmektedirler. Çocuklarını İstanbul liselerinde okutan bir çok zevat, Gazi lisesir ediyorlar, Bu yüz- den bir çok kimseler aileleri tanbuldan Ankaraya | getirtmek mecburiyetinde kalmışlardır. Ankarada bu tarz mekteplerin | çoğalması, ve mevcut mekteplerin genişlemesi buraya nüfus akını- na sebebiyet veriyor. Gazi lisesi yüzünden ailelerini buraya nakle dip, Yenişehirde ve Ankaranın diğer semtlerinde ev, apartıman arıyanlara tesadüf edilmektedir. Bu gibi temayüllere bakarak, An- karadaki büyük mektepler saye- sinde burasının ayni mektep şehri olacağına kolayca hükmedilebilir. İleride Gazi enstitüsü daha zi- yade genişliyecektir. Bu müessese işinde bir edebiyat fakültesi kur- zamanda IÇin askeri heyeti- | nin ziyaretleri | Dün polis, Galatasaray, | Harbiye Fen tatbikat | mekteplerini gezdiler Bir kaç gündenberi şehrimizde bulunmakta olan Çin askeri he- yeti dün sabah Vali Muhiddin be- müddet görüşmüşlerdir. iki miralay, iki kaymakam ve bir profesörden | mürekkeptir. Sant dokuz buçukta otomobil. lerle İstanbul polis mektebine git- mişler ve kendilerini mektep mü- rü Bahri bey karşılamıştır. İ © Bahri bey mektebin hastanesi- | mi, dere salonlarını, müzesini gez- | dirmiş ve ayrı ayrı malümat ver- miştir. Müzede kalp gümüş ve kâ- Zıt paralar bulunuyordu. Bahri bey bunların nerelerde ve kimler tarafından yapılarak nasıl yaka- landıklârı hakkında da uzun boy- lu malümat vermişti Bir muharririmiz heyetin başın- 'da bulunan cenerale mektep hak- | kındaki intibalarını sormuştur. | | Ceneral cevaben: «— Mektebi gayet temiz ve çok muntazam bir halde gördük, Mek- tep ü beyin verdikleri ma- | lümattan çok memnunuz. Mektep- | te tam bir disiplin ve inzibat mev- cuttur. i — Çinde böyle mektep var mı- dır? — Memleketin muhtelif mahal- lerinde mektepler vardır. Nar 'de de polis talim ve terbiyesine ait | büyük bir mektep vardır. Galatasaray lisesinde Heyet saat on buçukta da Ga- latasaray lisesini ziyaret etmiş, bilhassa mektel teşki ile tarihçesi ve talim terbiye faa- liyeti ile çok yakından alâkadar olmuşlardır. Kendilerine bu işler- le meşgul olan Zeki Bekir bey ta- rafından malümat verilmiştir. Müteakiben mektebin müzesi, konferans salonu, sınıflar. gezil- iştir. Müzede bulunan bir hatıra defterine profsör Wu. Tanğ, B.A. 3. D Çin harflrile şu cümleyi yaz- mış: «İzcilik teşkilâtını ve bilhas sa teçhizatını çok mükemmel bul- duk». Ceneral ve maiyeti de bu cümlenin altına imzalarını atmış. lardır, Heyet öğleden sonra saat on beşle Harbiye mektebini, ve fen tatbikat mektebini gezmişler, ma- lümat almışlardır. Ankaraya gidiyorlar Heyet bugün atış mektebini, ya- | rında harp akademisini gezecek- ler ve cuma günü akşam trenile | Ankaraya gideceklerdir. Ceneral mütenekkiren seyahat etmektedir. | | zartesi günü şehrimize dönecek- lerdir. Avdette şehrimizde bir gün İ kalacaklar, vapurla doğruca İs kenderiyeye geçecekler, oradan Çine avdet edeceklerdir. mak bir gayedir. Bu da bir iki sene içinde kabil olacaktır. Esa- sen Gazi lisesi, ve Gazi enstitüsü yüzünden bu taraflar imar edili- | yer. Demiryollar idaresi mektebin gittikçe artan nehari talebe mev- cudunu nazarı itibara alarak bu- rada bir istasyon yapmıştır. Buu- dan başka Ankarayla Gazi ensti- tüsü arasında muntazam otobüs seferleri de vardır. İleride Gazi varı bir üniversite ma- enstitüni hallesi haline gelecektir | dornanın erkânı harbiye reisi ce- Tefrika No. 75 LoydCorcun harphatıratı Umumi harbin esrarı Konferans Burada İtalya başvekili sinyor Orlando ve sinyor Sonine ile mü- lâki olduk, İtalyanların gayet ağır bir imtihan zamanında kendile- rine rehberlik eden sivil devlet adamlarının kudret ve ehliyetini anlıyacağımızı — hesap ederek gelmiştik. Her iki devlet adamı vaziyetin ağırlığından muztarip imüyor- lardı, Fakat her ikisinin cesaret sahibi bulundukları | şüphesizdi. Cesaretlerini vatanlarının âkibeti ile alâkadar su buhranda her za- mandan daha açık bir suretle is- bat etmişlerdir. İtalyayı harbe sokmakta en zi- yade gayret gösteren ve mesuliyet altına giren İtalyan devlet adamı M. Sonine idi. Binaenaleyh or- dunun uğradığı felâket bu devlet adamı için ebedi bir zillet teşkil edecekti, M. Sonino Rapalloda rans salonuna girdi in vahametini anlamıştı. Maahaza ken: bep olduğu harbe İtalyanın sonu- na kadar devam eylemesi husu- sunda azimkâr bulunduğunu der- hal keşfettim. Bu metin diplomat. tan düşmana teslim olmak, yahut düşmanla uzlaşmak yolunda bir kelime bile işitmedim. Roma konferansında iken So- ninoyu harp zihniyetinden tama- mile âri bulmustum. Bütün fikir ve gayretini diplomasi manevra- larına ve emellerine hasretmiş bu- lunuyordu. Harpten bir şey an lamıyordu. Harbin icabatından, tatbikatından ve zaruretlerinden habersizdi. Bu işleri büsbütün başkalarına bırakmıştı. Zihnini meselenin bu ciheti ile yormak istemiyordu. Sonino tam askerlerin istediği tipte bir devlet adamı idi, Raj burada konfe- tamamile suliye ilo konferansında ise ken- başka bir halde gördüm. Bütün dü devamı idi. Bütün gayretini vazi- Yetin tamirine ve eski haline ko- nulmasına hasreti Sinyör Orlandoyu da harbin So devam etmesi hususunda nino kadar azimkâr buldum. Si yalı ol bu zat hırsından titri yerek söz söylüyordu ve İtalyan orduları, icilyaya çekilmeğe kalsa bile harbin devam. anlatıyordu. Italyan erkânıharbiye reisinin aczi Rapallo konferansında İtalyan ceneral Ka- karargâhı umum meral Paro temsil etmişti. Ben bu zatın askeri'evsaf ve mezayası hakkında bir şey bilmiyordum. Fakat konferansta hazır bulunan- lar üzerinde bıraktığı intiba pek zayıf idi. Vaziyet hakkında ver. diği izahat hiç te kâfi değildi. İtalyan ordusunun uğradığı he- Zimetin en bariz hakikatlerindeni habersiz görünüyordu. İtalyan ordusunun askeri va- ziyeti hakkında hakiki | tahmin yapmaklığımıza yardım edecek bir şey söyliyemedi, Konferansın en faydasız uzvu idi, Yalnız bu zatın boş olması İtalyanların uğ- radığı hezimeti sirrü hikmetini anlatacak bir ipucunu elimize ver- miştir, Ceneral Porro işgal ettiği bü- yük makamın mühina vazifelerini ifa ve icra edecek malümat ve kudret ve gayretten mahrum gö- rünüyordu. Kendisini gördüğü- müz ve dinlediğimiz zaman, vak- tile ceneral Fo ile ceneral Ro- bertsonun İtalyan karargâhı urmu- misindeki karışıklık o ve anarşi hakkında verdikleri raporların. şılacak şey olmadığını anladık. İtalyada itimadı izde ik ittihaz edilecek tedbirin İtalyan umumi başkumandanlığı erkânı- nı baştanbaşa değiştirmek oldu- ğu meydanda idi. Başkumandanlık malüm ku sur ve hatalarından baska ordu- nun da itimadını kaybetmişti. Italyan: baş kumandanı değiştirildi Binaenaleyh başkumandanlığın değiştirilmesini sinyor Orlando ile baron Soninoya ehemmiyetle tavsiye ettik. Bunlar da böyle bir değişikliğin çaresiz olduğunu ka- bul ve tasdik ettiler. Fakat Başkumandan ceneral Kadornanın yerine başka bir ku- mandan bulmakta büyük müşkü- lâta tesadüf edildi. İtalyan ordu- Sunun en çok sevilen kumandanı dük D'Aosta idi. Mükemmel bir asker olarak şöhret bulmuştu. Bütün ordunun emniyetini cel- betmiş ve teveccüh ve muhabbe- tini kazanmıştı. Fakat tayini yo- Tunda iktihamı mümkün olmıyan müşkülât vardı. Bunun için ortada ceneral Diazı tayin etmekten başka bir çare görünmüyordu. Harbin başından» beri mükemmel hareket etmiş ve son muhataralı günlerde vazife sini kendisine büyük itimat kas zandıracak şekilde ifa etmi Rapallo, konferansının 5 teşri nisani içtimaında ceneral | Foğ ikinci İtalyan ordusunun tamami le dağılmış olduğunu ve. lâkin birinci ve üçüncü ve dördüncü İtalyan ordularının. sağlam kak dığını raporla bildirdi. Sinyor Orlando da İtalyanın cephede bulunan dört ordusunda. immi bulunan ikinci ordu nun bütün kıtaatına paniğin sira» yet eylediğini ve koca ordudan askeri nizammı muhafaza eden yalnız 24 tabur kaldığını. bize bildirdi. : Vazi vahameti artık meys 'danda idi, Ceneral Foş İtalyan or dularınm bakayası © mevcudu 700,000 kişi bulunduğunu ve bu- nunla Piavenin en kısa hattımın tutulması icap eylediğini raporla bildirdi. Lâkin bunu yapabilmek için İtalyan başkumandanlığının! madun kumandanlara usulü da- hilinde emir verebilmesi elzem bir şart olduğunu ilâve etti. Ceneral (Foş) un intibama gö- re İtalyan başkumandanlığı gay- retsiz idi. Çünkü emirler veriliyor. Lâkin bunların icra edilip edilme- diğine kimse bakmıyordu. Daha doğrusu İtalyada ismen değilse de filen başkumandanlık mevcut de- Zildi. Ceneral Faş ile Robertson İtal yan cephesinin yeniden tesisi için âtideki dört şartın ifa edilmesine de ısrar ettiler: 1 — italyan eri nin yeniden kurulması. 2 — Italyan ordularının tensik ve ıslahı. 3 — Italyan hükümeti ki mesai, z (Arkası var) harbiyesiz le teşri 5 vi