1 Eylül 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

1 Eylül 1934 Yazan: AKDENİZDE TÜRK AKINCILARI İSKENDER FAHREDDİN Tetrika No. 16 “Fatih bir gün sre (Sen Muradı baştan çıkarmağa ğe goy ruşsun, öylersen, çi Eskisa has vdiğini kimseye çi Selerek bei rsin (Klio) hayata çelünt sonra... Murat, Kiya çok sele Mi- 'dilliden İstanbula geldiğiniz gün- leri her zaman hatırlıyordum. Ha- 'disat bizi biribirimizden ayırdı. Ded Eski günleri hatırlıyarak konu- şuyorlard — b girdiğin zaman, beni çarçabuk unutan, benden nefret değil ettiğini sö ayır.. Ben böyle sürem. Fakat, raya sie im gündenberi, bs bir şey benim sa- orada dın bilâhare eski sarayda inliye- rek ölmüştü. — Ne faydası var?! Bizi a“ mızı açtı.. Bizi bibi ayır- dı ya... — O vakit beni niçin arayıp sormuyordun? — Ben mi...? Buna imkâ: “mı, Klio? Seni taş zindana mk ları zaman, hergün akşama kadar taş odaların etrafında seni görmek ondan nefret ediyorum. Beni ara- masın!» — Yalan.. Ben böyle bir haber göndermedim. Ben her saat sen- den yardım umuyordum. “dum. Fakat, imzalı mektubunu gö- rünce deli gibi oldum. Yapacak bir iş kalmadı. Çekildim. Uzaklaştım. Evde yalnız e a yiyor. um. Seni çok müteseisrdim. Bu hadiseden a imi gözünden düş- iz bi sirri v etti: Zırtmıştı. Padişah çok hid- berir, gidersin! Klio n müherr anlatırken gözleri sulanmi — İşte, e Saki mn ve kimselerin. gözü olduğunu anla- senden ve mek üzere olduğunuzu öğrendi! 'n sonra odama ys Üç se- i git ne yalnız ha ike artan ıztıraplarımla başbaşa iemiz halde ae bile nihayet e hale gel neler geçtik. öl çok m ha fazla ordum. Yirmi seni mütemadiyen senin sıhhatte ol- man, zaferler kazanman için Ak laha yalvardım! Murat içini pie doğruldu: — Müteessir a, Klio! Bun- n sonra a ai ii evimde e Eİ n ka- iş hatıralar Sihirbaz Ciani) « onun la iller. üzere eski bir saraya kapan- dığını ni İç gündenberi © ai mak madığım yer kalmadı. Zannede- rim ki o da Tekfur sarayında se- vi e. ettiğin hücrelerden bi- rini . Hem se m. bağırırken, Besa bek dj sız ettiğinden bahsetmiştin! Mio cali bir gülüşle başını sal- Tadı: 'ekfur sarayında bazan es- ki rahlrn ei Pa önün- de dolaş Ben « di bir insa Ke yeklerdim, Kulağı ler onların gürültüsü. idi, Tekfur sarayının hücrelerinde benden başka bir kadın yoktur. İstersen bir defa sen de e em araştır.. Fakat, sana çok acırım, Muratçı- ğım! Öteki yükler aplike yılan, çıyan doludur. oraya ini birer iltica ettiğim zaman hepsi ire, li şb ve oturduğum hüc- tel ibir ok gibi dikilmişti, Beni gö ü iri e açarak bağırdı: 4— sd dı hâlâ haşi lan çıkar- m ve e mi?» e ayır dk ap! Ben Muratla alâkamı ç bea e aşi İradelerin üzerine odam yalnız oturuyorum ve hiç ie le ev- “a arzusunda değilim, » dı sevdiğini kimseye vk kei 'ünkü Murat, Bİze ei e an- e mı m şevketmeap! ine Şimdiye Yedi hiç kimseye bir şey söylemedim. Bundan sonra da söy- Il « nı açtığını duyarsam, eski saraya gönderirim, Ölünceye kadar orada manastır hayatı ya- şar ve dünyaya hasret çekerek ge- ii köşe am ım. pini sarayın- ve zehir- ni yuvasma yollamak istemem! (Jüzetta) yı başka yerlerde arattır..! Murat yılandan çok korktuğu için, bu sözlerden tüyleri ürper- mişti, Klioya söz verdi.. — Tekfur sarayına ayak bas- mıyacağım. Dedi.. Ve Klioyu evde yalnız bırakarak saraya gitti. Kaptan Aydında cinayet Sabıkalı İsmail, bi bir bekçiyi yedi yerinden vurdu “Aydın 28 — Bekçi Süleyman efendi dün 2 Köprülü mahal- İesinde va: ifa etmekte iken sokakla; sa Hüşeli yaa 7 laştığını görmüş, n: ğunu anlamak için ye e tar etmiştir. Meçhul adam bu ih- tara itaat etmiş ve hattâ hüviyeti- — isbat etmek üzere cebinden bir kim kâğıtlar rai gösterme- ğe çe bam. Fakat lense yi- a bekçiyi ansızın ras- liz hr özle bıçaklamağa baş- lamış, gürültüyü işiten evlerden en İmesi üze- — lif kol ver r sevkederek çol geçmeden rn ie Falilin, sabıkalı güruhundan Denizlili İsmail isminde birisi ol- d e anlaşılmıştır. Yedi yerinden yaralanan bekçi derhal memleket hastanesine kal- dırılmıştır. Fakat hayatı tehlikeli görülmektedir. Bir hafta üzüm, incir satışı İzmir 30 (A.A.) — Bu ayın yir- mi beşinden bugüne Dali bir haf- ta ne İzmir borsasında altı kuruştan i kuruşa kadar 078 a üzüm, beş kuruştan üç kuruşa kadar 8,448 e incir satılmıştır. | Radyo 1 Eylül Cumartesi v (1345 m.) — 21 Chopinin eserlerinden ni 21,30 ecnebi dilile konferans, Polonya (o musikisi, 22,12 hafif sisi konseri, 23 aktüa- lite, 23,10 Poznandan nekil, 24,05 dans musikisi. Bükreş (364,5 m.) — 18,05 vals musikisi (orkestra mi), 23 haberler, 23,30 kahvehanı ikisi, kuki ba- ki 3 haberler, 23,15 la k, 23,30 neşeli ka- rışık neşriyat. Budapeşte (550,5 m.) — 21,15 sedyede piyes 23,10 haber- ler, 23. El arkılar, kil, 21,15 dans e ea iepi isimli “Eğesi aki 23,30 haberl ya 45 operetin devamı, 24,15. cazbâl © Posta ittihadma d: mayan ecnebi memleket yi > Sene 1000. kuruş! Adres tebdili için yiri kuruşluk pul göndermek aa aylığı — Ruzıhızır; 119 İkindi Akşam Yatı ney Ozi, E 8,57 10,43 5,30 912 12 136 | Her akşam | bir hikâye © Çok hast an Doktorar haya- tindan rini o kesmişlerdi. Bir aralık gözleri açtı. Takvime baktı: ustos!... Gözlerinin içinde bir yanii dlaştar Kendi kendine mırıldandı: 18 ağustos... 18 tos.. 18 ağustos... Macidin İarağmde bir «© bu tarihin ne büyük bir mevkii vardı, 18 stos... Hatıralarla dolu bir: tarih. Tamam 27 sene el... Gene böyle bir 18 ağus- os günü yatağından kalkmıştı Zal ti. Ka: uzdu Aynanın karşısında tıraş olmuş- ira kadar dünyanın en güzel gününü geçirmişlerdi. dan sonra talih onları ayırmıştı. 18 ağustos onların hayatında par- lak, renkli bir gün olarak kalmış- Ki imdi Macidin yaşları tamami- 27 sene evv: neple gittikleri e yere gidiyor, beraber yedikleri yemeklerden 1s- marlıyordu. Maça giren hizmet ni kaldır... nd, Hmeti çi atari içinde kalmıştı. Şe yapacaksınız? selerimi hazırla... Se- kağa eceli Hizmetçi onun gayet inatçı bir Macidi in En yeni elbiselerini giydi. Fa- kat yürümek pek müşküldü. Bas- müş iü eğdi dayana evden çık- -& ağustos günü tıpkı 27 sene evvel Ogibi pirl pırıl rıl 2 ia ee wi altında ileriledi. sene evvel gittikleri pal ne artık çok harap olmuştu. nenin zama) rı yukarı iri çıkarken erdivenler ayaklarının a me Ka e sa- atler geçirdikleri ma buldu. a ei birine ii pebaşında 27 illeri kalay girdi. Ayni kö- i buldu, O) iş 27 sene evvel eriği yemekler onra, (Jü- münadiler vasıtasile ara- paşa ile görüştükten zetta) yı Murat bey saraya giderken, için- de bir şüphe vardı: Acaba kap- tan paşa kendisini neden çağırt- ai Akdenize yeni bir akın mi m 1 (Arkası var) iğ iğ die lerine rağmen bunları son lokma- s edi Sofra başında derin bir heye- can içinde oturuyordu. Arasıra r, sanki yanındaki iskemr ynebi ye seslen: r gibi — sa lin Bi zaman âdet: hüzün duy: kten sonra ei imc sie akli indi. limeler fısıldıyan genç kadın yok tu. Geçirdiği güzel günün hatıra- sından başkalarına da bahsetmek istiyordu. Hiç sebebi ve manası olmadığı belde kayıkçıya ol — gün ağustosun kaçı Ul yor musun?.. a açık göz bir adamdı: - On sekizi efendim.. dedi. Macit ak saçları rüzgârla değ, nik tekrar ei ni ç ; Bu tarihi kendi kendine söyle- mek bile ona derin bir haz veri- yordu. 18 ağustos!.. Kadıköyünden bir otomobile. bindi. — Çek Modaya!. Modada seddin üzerinde büyük ağaçların dalları arasından, tepe- den denizi seyreden gazinoya otur- u Garson gene 27 sene evvel iç- tikleri e İyem — İki gi , Garson — iki a et Bir gazoz mu efendim?. İki... Bilmiyor musun? Gari zati ai bakıyordu. zoz getirdi. Bundan sonra sigara paketini açtı. Bir sigara yaktı. 27 sene ev- vel onun derin gözlerini seyre- derken Sari ile kendi p rmağıs “nın ucunu yakmıştı. o rasının in parmağına yaklaş- tırdı. Canının acımasiına katiyen radan sonra yapılacak bir kaç sey; va: »s# Ertesi gün sabah gazeteleri şu. havadisi veriyordu: Dün — yirmi geçe Möduilasti kalkan vi yan iy e a ak ai bir zat vefat el tir. Kendisinin üzerinde ide tini meydana çıkaracak e bir. şey bulunmamıştır. Bu zat son me yasini. gelen yol ia ii tamami lıyamadım!., 18 ağustos.. gibi man şılmıyan bir kaç söz söylemiştir. » Bir yılı z slam ini