12 Haziran 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

12 Haziran 1934 AKŞAM Sahife 7 Hafız Bürhan bey kendi idare ettiği otomobille halk şöhretidir. Kendiz dikkate değer bir hayatı vardı Ayni gün Hafız Bi mevlütte başında takkesile mev. 1ül okurken, akşamüstü bir yaz bahçesinde siyah gece elbitesile gazel söylerken görürsünüz. Ya- şayışını ne zamandanberi merak ettiğim bu ses sanatkârmi dün Be- şiklaşteki ticarethanesinin üstün- de, yazıhanesinde ziyaret ettim, Hafız Bürhan bey şişmanlamış- 8 Sormadım amma gazel üstadi- nin yüz kiloyu çoktan ge zannederim, Duvarda ona yakın şık kafes. | Hepsinde de fevkalâde güzel sesli kuşlar ötüyor. Buradaki kuşlar da ses cihetinden sabiplerine çek- misler... — Kuş merakınız var galiba Bürhan bey, — Evet marya var. Onla köşk yaptırdım. Bir duvarda iki av tüfeği, Be- nim onlara dikkatli dikkatli bak- uğum görünce: — Ava da meraklıyımdır. Evli bir adamın başka nelere merakım! olur?, Kuş, av... Ehh... Artık ço” luk çocuk sahibiyiz. Büyük oğlum on altı yaşına bastı, — Siz kaç yaşındasınız? —37.. Hafız Bürhan bey yazıhanesin- de işleri çok andırıyor. Zaman zaman telefon Odada bir sürü ka in büyük bir müdürü umumiyi! çalıyor. Kapıdan giren bir postaci! telgrafları getiriyor. Hafız vakit vakit zile basıyor, içeriye giren hademeye emir veriyor: — Bana şoförü çağır... Yahut söyle otomobili hazırlasın. Kapıda kendisinin sekiz ki lik büyük otomobili duruyor. Te- lefonlu, yazıhaneli, çifte hususi kâtipli, tomobilli, şoförlü ve mev. lüde kendi idare ettiği hususi oto- mobili ile giden asri bir hafız... — Evvelâ ne olmak istiyordu- muz? Hangi mesleğe girmek niye- inde idiniz? Evvelâ hariciyeci olmak ga- yemdi. Meselâ bir sefir, bir kon- 80los olmak istiyordum, müzikaya girdim. Saraya müezzin oldum. Fakat şarkı söylemem çok eskidir. I2 yaşındanberi okurum. — Kazancınız hakkında müt. rakamlar söylüyorlar. — Eskiden belki... Fakat şi s4, kazanamıyoruz. Evvelce gün- Sonra Hafız Bürhan bey nasıl EL 2 Otomobili, şoförü, hususi kâtipleri yazıhanesi olan asri bir hafız.. de iki, hattâ bazan üç mevlüt olurdu. Yirmi beşer liradan... Sonra plâklardan mühim bir pa- ra alırdım. Ehh şöyle böyle ayda 1000, 1500, hattâ 2000 liraya ka- olurdu. Şimdi iş- parsınız? Nasıl eğlenir, nasıl vakit! geçirirsiniz?. — Kuşlarım. Av... En büyük eğlencelerimden biri de otomebik- dir. Gezintilerimde şoförüme izin veririm, Kendim direksiyonun ba- şına geçerim, Büyükdere yoluna.. Bütün kabahatim biraz sürat me rakında olmamdır.. İşte o kadar, Başka hiç bir eğlencem yok gi- bidir. Sigara içmem. Rakı içmem. Şimdiye kadar ağzıma bir damla rakı koymadım. Yüzlerce meclis. te bulundum, Çok ısrar ederler: İlle iç Hafız... diye fakat hepsini reddettim. Benim için en! büyük mesele sesimdir. Onun uğ- runda her şeyi yaparım. işmanlıkla aramız nasıl? — Hiç şikâyetim yek... — Evde kendi kendinize şarkı söyler misiniz? — Hayır... Evde hemen hiç sarkı söylemem. O kadar çok şar- kı söylüyorum ki ayrıca kendi zevkim için şarkı söylemeğe var kit kalmıyor. Hattâ gramofon ça larken bile kendi plâklarımı din- lemeğe vakit kalmaz. Fakat bura- da, yazıhanemde bazan şarkıla. ri geçmek lâzem gelir. O zaman söylerim. Sonra bir çok şarkılarimizın ge Tek bestesini, gerek güftesini ken dim yapmışımdır. — Ne kadar plâk doldurdumuz? Ereğlide spor bavesi artmaktadır. İdman yurdu son zamanlarda faaliyet sahasıni genişletmiştir. Resmimizde yurt azası bir görünüyor; I başında, Hafız Bürhan bey otomobilini Idare ediyor — Yüzden fazladır... Artık konuşmamız bitmişti. — Sizi biraz otomobille gezdi- Yeyim... Ben de zaten mevlüde gideceğim... dedi. Kıymetli ses sanatkâr direksi- yonun başına geçti. Biraz sonra | başdöndürücü bir süratle uçuyor. | duk. Hafız Bürhan bey bir oto- mebil şampiyonu gibi direksiyon kullanıyor. İşte asri mevlüde gidiş böyle olur. | Hikmet Feridan Yunanistanla ticaret Yunan firmalarından biri Istan- bul ticaret (odasına müracaat ederek, stanbul ve & Atinada Türk - Yunan ithalât ve ihracat şirketi teşkil (o edilmesini teklif etmektedir. Ticaret odası Yunan #içarethanesinin bu teklifini tet- bike başlamıştır. Bu meseleden Türkiyeden Yunanistana ibi yapan tacirler de haberdi miştir. Vapurculuk şirketi yeni vapur alamadı Vapurculuk şirketi tarafından Dominika isminde bir vapur alacağından bahsedilmiş. Vapuru tesellüm etmek Üzere İngiltereye giden heyet boş dönmüştür. Al dığımız tahkikata göre, vapur 250 bin liraya satın alınacaktı. Fiat üzerinde uyuşmak kabil ola mamıştır. Güneş değil, Güney Yalovanın (Reşadiye) köyünün ismi değiştirilmiş, Güney yapıl mıştı. Köyün ismi “Güneş, olarak yazıldığı görüldüğünden “Güneş, değil Güney olarak yazılması dahiliye vekâletinden alâkadar- lara bildirilmiştir. ada | özsoyun bestelerinde milli temel. Ankara mektupları Ankarada şahinşah Hz. Özsoy piyesi için çok il Ankara 10 (Hususi) — Anke- rada İran Şahinşahı Hz. ni karşı lama hazırlıkları büyük bir ha- raretle devam etmektedir. Bir ta- raftan istasyonla halkevi arasına güzel ve muazzam bir tak kurul. makta, diğer taraftan bu mesut hadiseye her hangi bir surette iş- tirak edecekleri hummalı bir ça- lışma ile hazırlanmaktadır. Bütün bu hazırlıklar arasında memleket kültür hayatını yaşa” tacak olanların en mühimlerinden biri de şüphesiz halkevinde tem- oy adlı piyesidir. «Özsoy» un temsili üç bakım- dan ehemmiyetli görülmektedir. Bir kere bu piyes mühim bir ta- akıâyı tekrarlamakta ve yap, maktadır. Türk ve iran «kozmo- | gonisi» biribirinin o kadar eşidir ki bunları biribirinden ancak isimler ayırmaktadır. Her iki dil de yazılmış müteaddit destanlar dini ve milli kitaplar, ufak tefek bazı farklarla ayni inanışı yan #atmaktadır. Buna nazaran yer. yüzünde | karanlıklar hâkimken onu bir demirci, bizde (Bozkurt) İranda (Gâve) bunu deviriyor, insanlığı refaha kavuşturuyor. Gâve zamanında seçilen ilk bük başbuğ da «Feridun» dur. larından Turdan Tu. raniler, İraçtan da İraniler türe- mişlerdir. Milli inanış buraya ka: dar bütün membalarda eştir. Bu- radan itibaren Tur ile «İraç» ın maceraları muhtelif hikâyelere mevzudur. Özsoy piyesinde Mi mir Hayri bey bu muhtelif naki leri biribirine mezcederek yepye- ni bir şekil bulmuştur. Bu şekil de doğrudan doğruya hı tari: in verimlerinden başka bir şey değildir. Yani insana (Tur) ile (iraç) ın doğumunda bırakılıyor. Ve doğrudan doğruya müşterek Türk İran tarihine geçi «Öz 30y3 wn ikinci ehemmiye- ti de yazılış tarzının icabettirdi musiki dolayısiledir. Bu piyesi birinci ve dördüncü perdeleri (Analar diyarında) geçmektedir. Bu kısımlar tamamen bestelen- miştir, Ve bir opera manzarası vermektedir. Besteleri genç san- aikâr Adnan bey yapmıştır. Ad- man bey Pariste musiki tahsilini bitirmiş değerli bir muallimdir. yi Bunun lerin güzel bir inkişafı görünmek; tedir. Ankarada da Özsoyun bu temsili milli Operamızın başlan. gı sayılmaktadı «Özsoy» temsili itibarile de bir mühim adımdır. Sahneye 400 © yakın genç çıkmaktadır. «Uluan- Ben rolünde muallim Nimet Vahit hanım, Feridun rolünde muallim Nurullah Şevket bey, Mehmet ro- Binde muallim Halil Bedi bey, Ayşim rolünde de Semahat hanım teganni edeceklerdir. Tur rolünü Hamdi Selçuk bey ve pek mühim olan Ehriman rolünü de Süleyman bey yapacaklardır. Eserde seksen kişilik bir koro vardır. Bunu Avrupada koro iş- lerini tahsil etmiş olan muallim Halil Bedi beyle muallim Medi- have Naciye" hanımlaridare'ede- şerefine verilecek temsil yapılan hazırlıklar erledi Yukarda Feridun rolünde Nurul h Şevket Bey, ortada ulu anne rolünde 'Nimet Vahit, aşağıda Ayşim rolünde Semahat hanımlar ceklerdir. Koroyu Ankara kız lis sesi ile orta mektep ve beden tem biyesi muallim mektebi talebe leri teganni edeceklerdir. Orkestra Riyaseticumbur filân monik heyet in pek mühim olan rejisör Fazlı bey deruhde etmiş- Teknik idaresini Ankara sah nesi fen müdürü Hâmi bey üzeri“ ne almıştır. Her gün sabahtan akşama ka- dar üç dörtyüz genç halkevine toplanmakta ve hararetle bu yük işi başarmağa çalışmaktadır Özsoyun temsiline ayın 19 uncu gi İ nü saat 4,30 da başlanacak ve bu temsil Ankara ve İstanbul radyolarile neşredilecektir. «Özsoy» un ilk temsil edildiği gün milli sahne ve musiki haya- tumızın bir dönüm noktası olas caktır. «özsoy» dekor itibarile de mü. him. yeniliklerin mevzuudur. Bi taraftan ışık dekorları memleke- timizde ilk defa tatbik edilirken 2 taat içinde biribiri ardısıra 20 tablo değişecek Yerli mallar sergisi Bu yaz, milli iktisat ve tasarruf cemiyetinin teşebbüsü ile bir çok vilâyetlerde yerli mallar sergisi açılacaktır. Örümüzdeki üç ay işinde Konya, Bursada birer sergi açılacaktır. 18 Temmuzda Galeta saray lisesinde açılacak sergi için hazırlıklar devam etmektedi