.AKDENİZDE TÜRK AKINCILARI İSKENDER FAHREDDİN Yazan: Tefrika No. “A gece suratlı köpekl.. Ben büyücülük yapacak bir adam miyım? Haydi iy Kimden korkuyorsun. Murattan mı? ik anlıyor m “Hınzır fellâh.. Seni yebertmeğe| « e iii birilenkire kar | siiri görünce şaşırdı. i kapıyı kapadı: * ZuMUZ! Diyerek harem ağasınım üze- rine yürüdü. Cafer ağa başına geleceği da- ba evvelden tahmin etm ekle be- ara, 'recede cüret Sie tı. — en ne istiyorsunuz, be- dedi Sin Badişabr erki bie mia Onun aleyhinde arsam, ne görürsem derhal ire alçak fellâhi Benim bü- e A . kim söyle: ? Ben ek Tapas bir Sk miyma Diye haykırdı... Karaman be- Si çak hiddetliydi. Harem ağası- nm yakasını o kadar şiddetli çek- mişti ki... Caferin gömleğinin par- çası sira beyin elinde ie Fakat, ei beyi hiddetini rpm Hakedi i O meri döv- meğe başlamıştı. —— ağa ei FE mile İvi duğunu Murat mii Ben de mangalı döktürdüm ve içindeki siri İbrahim bey Arabın göğsüne ei — Ateş başıma vurmasın diye koyduğum: girileri leri almca mal bul- muş muğribi gibi hemen padişa- ha koştun, değil mi, gece suratlı kö ğa bütün ömrünü saray- da geçirdiği halde kendisini, hiz- met ettiği üç padişahtan hiç birisi bu re tahkir etmemiş ve döv. memiş! — Mn beni, beyzadem! Ya- Şıma merhamet edin! ibrahim bey hiddetinden küp- Tere binmişti.. Mütemadiyen bağı- rıyordu: — Seni öm geberteceğim, za köpek! Yoksa, ortalığı nasıl ki öyle duruli Anladın Caferin mi yi gibi çar- e dev b mi ünün e,. Gözleri dönmüş.. Hızlı hızlı soluyarak ya- tıyordu. ibrahim beyin teklifini kimse bulunmuyor!» diyeceksin... mı? kabul etmek kolay değildi. » en onu da âstıracağım, g w UNİ, i unu duyarsa Caferi ni mi bırakırdı? İbrahim bey ie girtlağini a başlamıştı aydi, ne Mörüüüynesdeli iş mı korkoyursun? Ben onu astıracağım, anlıyor musun? Ha; di, çabuk söz ver.. Dediklerim padişaha gidip söyliyecek misin? Yoksa şimdi seni burada bir köpek boğar gibi boğup öldüreceğim! afer ağanın canı çok kiymet- liydi.. Başkasi uğuruna ölmeğe hiç te niyeti Er — Peki .. Şimdi gidece- eri işi dilediğin gibi dağalaycağıml Diye verdi. ibrahim be ayağa kalkti.. — Ben od. ceğim. Ken dini hünkârın yanına gi Bir kelime yalan söyl hatırından e vay haline! Biliyorsun ki, ben her şeyi padi- şahtan öğrenirim..! çi 0 Karaman beyi odadan çıkınca, Giles ağa ai yerden doğ- ruldu.. Bütün kemikleri sızlıyordu. İbrahim beyden az dayak memişti! arem ağasının gözlerinden ateş saçılıyordu. — Bir tarafta bu zorbi tarafta Murat. İki kalmış beynamaza döndüm. Ben bunlarla nasıl uğraşacağım?! Diye söylenerek yatağının ke- yes narına oturdu. Padişahın yanına see. e k de değildi.. Omuzları yumruk, tekme Tenli şişmişti. Her tarafı ağrıyordu. Fakat, ne olursa olsun, Karam. beyinin te kolay kolay kurtulamıya- ktı.. Söz vermişti. Padişaha iliş kardığ potu düzeltmek ve ib üpheli vaziyetten kurtarmak lâzımdı. Ne de olsa işahın misafiri Ikıyordu.. kendi pe me: — Ben ederim.. Murat lirse, içeriye bırakmazlar. iyerek son kararını Padişaha kii beyinin dedik- lerini aynen söyliyecekti. Söyliyecekti amma.. karıştırırken, İbrahi: ediği sözleri de unutmuyordu. «Sıra padişaha gelecek.. Onu da geberteceğim..!» dediğini şimdi bile işitir gibi oluyordu.. Kulağın- a yer yapan bu kelimeler kolay kolay unutulacak kadar manasız şeyler değildi. m ahim bey padişahın ölümünü istiyen ve bu ölümü kendi. elile Yarra bir adam değil miydi? ler ağa bunları düşündükçe vermişti.. ; T dergi: . Tarama dergisi (Baş tarafı 5 inci sahifede) Süratle intihap edilecek daimi bir komisyon söz > mefhumla- rını zaman içinde, içinde, teknik ve sanat ei 4 ga €sa- tir içinde ve folklorda e ede- rek hasılatını Türk rmasına (irabına) sokarak, ram sor- mayıp, ıstılahları tesbit ve mek- teplere sokmak lâzimdır. N & Hiç böyle bir dil bırakılır mi? ş Türk bilgi sözleri, iyi bir tet- ai kü 5 e içinde büyük hizmet edilmiş © Merel, lâtincede bir çok dillerde de mevcutsa, yapılacak bilgi sözünü ayni kökten çıkar- ak icap eder, Bu fenni bir za- ttör. Buna her türlü mülâhaza teda edilir. Meselâ, (ar) — tanzim etmek, âlemşümul bir köktür, Eski, yeni, her va miti aro, art, ars, rita, rütb, , ardar, ard), tel bir Yy, ei ve manâ- ca Ma Tab türkçe 2 hi (ARIT — düzelt, ARIT-m düzeltmek) ii ve mastarı ile ii Sameli yale: Artık: (artsarım, beaux “ arts — güzel arımlar, artiste > ariç; morceau d'art Kunststück > armık; fait d'art — arım İşi...», gidilecektir. (San'at) kelimesini (industrie) için dahi kullanmamalı, örmesi ludur. Çünkü (tasannı na, masnuat, bre ) ii saliları vardır. İndusi a (Ge- ismi! e Dü Bi bir şey bul armalıdır. fiz Vi şeylerin hiç biri ham- lesiz olmaz. Böyle silen (türkleme) işi ei oda rez da hiç bir şey m Faydalı faydasız, her mesele bi Ör. en mühim şeyler de, < oni şeyler de, (moda) ile Mi yi Vi sonra, dur desek durmaz! Ord. Profesör. Yarınki maçlar İstanbul fütbel na rey 8/6/1934 cuma günü yapılacak mın- taka şilt müsabakaları: Taksim stadında: Galatasaray - Ve- fasKumkapı saat 16, hakem Sli in İY E bey, a - Beyi 6, hakem Sadi Benle er sağında; Bene > Eyü; 2 16, hak Suphi b Kral Zoyoya sada yenin le ,öre Arnavutlukta ser ra memur- — ve sti kral oni sada- t yemini € edecek! emin lerdir. Yı etmi lif yabancı re- e tesirlere muhab| sli- geler azledileceklerdir. Kral Ah- et Zogo evlenmek maksadile ek hareket edecektir. Kra- döküyor ve şişman gövdesinin bir günde eridiğini hissediyordu. Acaba padişaha bir şey söyle- “mütemadiyen meden, akşam üstü İbrahim beye gitse ve: «Meseleyi dilediğiniz gi- bi doğruladım!» dese, nasıl olur- 2? du? (Arkası var) v ser aalillağ Zed arkadaşına yalvardı: — Kuzum Ayşe.. Hazır fotoğ- rafını getirmişken > ek lake bir resmimi çek... Bi- lirsin ya erkek! Girteiniş resim se bayılırım... Peki amma... Erkek elbisesi Mi — Ondan bol ne var?. Kocamın yeni yaptırdığı a elbisesini, yeni ağ şapkayı giyerim. Olur| bir biter. — - Hay di hazırlan, Onu arkasından ı, Fakat türlü Mile bağlanıyor kan- ter m uğraşı eklik ne o — ye Men se kravatı İn tel be) oldu. — Resmi nerede çekelim?, — Güneşli bir oda olsun ki iyi ıksın... n güneşli oda dası. Orada çekelim, Kocası Sacidin odasına Me Zeynep gülmekten katılıy. — Sacit beni > halde erol diyordu. Ayşe fotoğraf elinde Zeynebe iyi vE ie vermeğe ça- lışıyo: ncerenin yanına oturttu. Resmi ae Fotoğraf Zeynep: — Biraz da erkek elbisesile ii laşayım... dedi. Kocasmın odası daki ten uzun uzun kasın seyretti — Erkek elbisesi bana iyi ya- ştı değil mi?. Erkek zda pres olacakmışım!.. Ban mı idin?.. Vallahi beni erkan kocamin vi is erkek zann. K EN sanki — için dikilmiş, . Bak nasıl tamta- mam e Hayrettin. v5 — Sahi o ufak tefek bir ekkek.. ziyor İlani .. Hem de çok benzi- — Eğer kocam bana benziyor- sa demek ki güzel adammış... Sa- hi Sacit güzeldir değil mi Zey- nep? — Sen de nam oda... birinize uymuşsu: — Sacit lili amma duk al Me eminim. u erkekleri canım.. idi Biri- i Zeynep bir daha aynaya baktı: — Sahi kocama çok benziyo- rum... Bari onun gibi bir de si- ası başında, erkek miki kravat boynun- da diz sigara yaktı. Sacidin ha- reketl rurken -arşıki a ilişti. Fabirelerin apartımı ahire balkona çıkmış aa < mukabele etti, Yü- zünün ii perde ile örtülü idi. le 8 En ar uzak- yarısı > Ayşe — Bilmem » Hiç aklım er medi. Zeynep bu sefer itina ile yüzün şöyle bir bakındı, Balkonun önün« deki sarmaşıkların arasına çeki- lerek parmaklarile bir öpücük önderdi. & 3. Zeynep balmumu gibi sararmış» tı: — Gördün mü?.. Ayşe mırıldandı: — ei — Bu da ne demek olüyor? — Anlamadım ki... ela kele, ine 6 safeden nasıl tanır. Çıldıracağım vallahi... Sonra o da bilir ki ben m... Kocamın odası burası... — Garip şey!... — Garip te söz mü Ba Sonra bana öpücük gönderse ni- çim sarmaşıklara hareketini gös ist inde şaka yapa- bilir. Niçin zanilaçklari arasına gizleniyor? konuşurken Fahi- | öğret.. Bir şey söyle... Şimdi aklımı kayı Hedeceğii > — Ne söyliyeyim Zeynep... Fakat Fahire birdenbire > ei görmüş gibi balkondan İren bir hiddetle llerile gerneroni yaptı. İşaret par hp tehdit edici bir tarzda sal ladı, eyi — Bu da ne?, e sordu. Ayşes — Bana bir a Zeynen Hiç... m bir şey lie kabil a Küçük hanım neden kızdı acaba?, ezilii Fahire elile telefe:is Şapı Gi da konuşur gibi bir işaret 1. Sonra içeriye çekildi, Balkon ka- pist açık olduğu için Fahirenin bütün hareketleri uzakt örü- ordu: Fahire pencere: ke- narındeki telefon makinesine git- fon işareti yapıyordu. Ayni daki- kada Sacidin odasındaki telefon da çaldı. Zeynep koştu, telefoı açtı. lefonda Fahirenin sesi sinirli sinirli çınlıy. , nefes al4 ül diyen söylüyordu. in... Yezit... Niçin yeni yaptırdığın İâcivert aa giy- in?.. Ben sana d mi ki?! «Bu elbise sai aşıyor. m için yalnız imle buluşa: sin... Karınla be zamanlar bile bu eihiseyi giyme katiyen memnudur». de edim mi?. öyle pie giy- 7? Nü n gidin ha... Söyle Çabuk yel. Ki niz f li imi ii ii