14 Nisa 1984 AKŞAM ( sunun HABERLERİ) Iktisadi araştır- malar yapılacak Iktisadi ve içtimai ilimler enstitüsü açıldı mi çıniba günü profesör Rostow tarafından verilmiştir. Gelecek çarşamba gü- nü “ğe Nöimark tarafından Si e içtimai ilimler ensti- tüsü m faaliyet sahasnı daha ziyade genişletecektir. Bu müesse- se muayyen bir samiin kütlesine konferanslar vermekle kalmıya- ie e ön zamanda ilmi araştır- lar merkezi haline de çu en için, esör ye talebelerin iştirakile, at timizi im muhtelif mıntakalarında iktisadi ve içtimai tetkikler yapıla- caktır. Bu arada Türkiyenin ikti. sadi ve içtimai er teşkil “im sebepler kö; ikler mize buna dair vesikalar toplanac: İlmi araştırmalar, i timai tetkikler, hiç şüpe ek) “ iktisadi kanımların yapılışında devlet müesseselerine de yardım edecektir. z Yumurta fiatleri Kütahyada 100 yumurta şal Türk ofis şeflerinden Haluk bey, ofisin İstanbul şubesinde, urta tacirlerini dinl Yumurta tacirleri fiatların görük memiş bir surette düşkünlüğün- den bahsetmektedirler. İstanbul piyasasında bir sandık yumurta 10 liraya inmiştir. Hal- buki, bir sandık yumurtanın Kü- yn Dstesini de Hüsnü bey ek idiyor Ankara 13 (Hususi) ali m gam iki hafta içinde Ankara; eml Hüsnü beyin bu Ai bülçe işi ile alâkadardır. bal Bafra 12 (A.A) — Tayyare pk yangosunun son bönideğmde > bin ie mmm onda birin wallimlerinden inan Hap riye —. Kadınların iki büyük nümayişi Avusturyanın Linz şehrinde gürültülü hadiseler oldu Viyana 13 (Hususi) — Dün ka- dınlar Linz şehrinde ve Prağda iki büyü Kim?» diye Bağımışlardır. Polis bunları güçlükle dağıtabilmiştir. Prağdaki nümayişe gelince, 90 kadar madenci karısı parlâmen- to önüne giderek son maden ka- zasında kocalarının ölmesi üzeri- ne kendilerine bakıl, lacağı hakkın- daki Hala riayet edilmediğin- den şikâyet etmişlerdir. Parlâ- merto reisi bunlardan bir heyeti kabul etmiş ve derhal tahkikat yapılacağı bildirilmiştir. Balkan devletleri mebu emaye meli vi e hükümetimize bil- di Hükümet bir tezkere ile meclis riyasetini bu karardan haberdar etmişti: Amerika buhranı M. Roosevelt büyük bir muhalefet karşısında kalacak Vaşington 13 (A.A.) — Balık vından dönmekte olan M. Roose- Vek i üç kanun lâyihası teklifi mü- nasebetil A layan şiddetli bir muhalefetine Tekliflerden en li gümüş EE tekrar kı; «Dies» kanun yad. İkincisi 1/ sein dan- | beri milli a pa- 2 m olanların e 500 dolara kadar olan kısımları- nın hükümet tarafından tediyesi kanun lâyihasıdır. Bu lâyiha yüz milyonlarca dolar tediyesini icap irecekti t lerin üzeri; ip öözm yete idil. Bu teklif milyarlarca dolara » dolara malolacaktır. M. Tiulascanun a Meyil. Paris 13 (A.A. Ir. Üçüncü ve en tehlikelisi çiflik- rine me sonra M. Titulesconun Pariste bir kaç gün daha kalacağı zannediliyor. lerle uğraştığı sırada, Misırda : > GUNUN MESELELERİ e . Mısır - Ingiliz münasebatı . ört er ri Kahirede bulunan gür evkalâde komiseri ÖR Çin- eki İngiliz siyasi delegesi Siz im ilmesi, Misir mi ve büyük bir Tae ve ia bir asabiyet uyandırmıştır. Mülrit Mısır gazeteleri, 1929 sene tayin edilmesini ( İngiltereni Ye iz eski himaye İlm daha ir surette ihya istedi- Bine a delil ark telâkki ediyor. : lort Milnerin tavsi- yesi üzerine Mısıra verilen kanunu ©& si, Mısırı müstakil bir devlet veziyetine yolemakla beraber, İngilt Masır ile binesi arasında kati bir iti lâf Hi ine İni kontrol ve mürakabe a bahşetmiştir. “ ger kalmış olan İngiliz mi ei Süveyş kanalını ve icabında, Mr z arşı | ir tehdit teşkil eylemektedir. ii barla Mi a - ve mutlak ol ÇA “. işgal Jerrvilerinin a lep ediyorl Halbuki albuki ln ye yeni bir ar vali vurmaktadır. itibarla Mesr değişiklik li yakin ii iradesine kalmış Halbuki, — yor taraflar- 'da bir çok muğlak ve mühim mesele- yeni bir kalkışmasına pek az ihtimal e siyasi fırkalar ve rical ara- si zıddiyet ve ihtiras, Mısırda bir air kabinesinin teşkiline ve fırkalar arasında bir müta- peri akdine imkân “bırakmamaktadır. şerait altında İngiliz dip İngiliz diplomasisi tekrar rr müzeye girişmek işin yi “lin kendi arzusun: a muvafık aşını beklemekle iktifa ediyor. Kadıköy EREM Havagazı Şirketi 16 Nisan pazartesi günü saat 15te Kadıköyünde ğ paşa sineması Bahar havası Rüküş — Dişimi sıkıyorum, dilimi isi- be yeli - beyefendiye; firenk kılıklı mösyöye Mi ide mı?... Ne cibilliyetsiz mahlük. Alışık de- ğilse bile, haydi ipek takımı ge- çelim, hiç:olmazsa (Gündoğdu) dan fildikosunu alaydı da onu göndereydi. Hele i şu parçaların a pa imğ be kın açma Zeynepç gözüme iliştikçe, Fenerbahçede, ki deniz hamamı yok mu, oradaki bir şeyler dökülüy. İbrahim rağ Mi Sa- ” vaya aldığımız çamaşırların don- ları, vallahi bundan yüz kat de- gil bin kat üstün. Çorapla terlik te iltifattan dur edilmedi: — Ebrükeman hanım, Allah Hi- Th aşkıma şu çorabı eline al da Beyoğlundaki, Bahçekapısmdaki tanınmış mağazalardan almamış- Hiç değilse, Filcancılar yoku- şundaki zı hanımdan almak be mu7... Aman Zeynepçiğim, o ret böozuntu- im terliği hiç gösterme; nereye saklıy: iie çekle Eteğinin al tma mı gizlersin, yoksa süne m mi sokarsın, ne Saya yer en dan kaldır. Ç Hanımlar mam Yazan: >. Muhtar — Tefrika No. 95 Mi — Mimi Zizi, Bibi!... O kadar lasse bir ni ki şim- di yere yıkılıvereceğim... Kal pi, peigmorumu, törlildlerimi koş Gidin hanım, yalının içini çınlata çınlata, merdivenden çıktı. — Neler, neler aldık; ne çeşit- ler, ne assortimentsler!... Cebi- mizde on para kalmadı; billetleri- miz aller retour olmasaydı sokak- se; Biraz sonra, Geysu girdi; o da yorgun ve nefes nefe- ydi. ll ölmüşleriniziri yutumcuk iğ diye- bildi ve vi ka; Geysu hanımın bu hali, Şehle- vent hanımefendinin aklını dan almış, eteklerini tutuşturmuş- Elinde boş bardak. — Çöcuklar im döndü, su- ahi nerede?.. Ayol benim ini kapıp getirsenize!.. diye dört dönüyor, Gey: a ben sard öleceğini bilseydim mıydım? diye şakaklarını ii ruyordu. Zeyneple Ebrükeman Geysu- nun etrafını almışlardı. ynep, Ms esneye, geyire geyire, na- ar du: mer Gkimup Püre, Ebrü- metçilere aldığımız terlikler ali- mallah bunların yanında sultani Şeh levent hanımefendi, gerek nişan hediyelerinden, gerekse bu şu kanaata varmıştı: Bu Yalar bey denilen adam, o derece eli sıkı, o derece para ye” “Manyo, Kalyopi, Harikliya, alınan dolusu eşyayı ge- tirdiler. Zeyneple Ebrükeman, derhal hizmetçilerin ellerinden Bici kapmu: Cavidan: (Bittim, harap git; sans issue bir situationa düştüm diye söyleniyor, Geysu hanım ei mırıldanıyordu: — Ne irdeğ ; Idı ne pazarı, kirdeğini kere len; ası ka! düğüm üstüne düğüm vu- | ne ans ne Sultanhama- ne Galata, ne Beyoğlu... Müd- O gü fendinin her hal- | deti ö ü kadar yo- de sinirle ayakta, tutarağı ü paha Haftaya nar. eni mi. boşandı: yim da, kesik ya araya —— Bu kadarı da olmaz. Bu de- | karışıyordu: recesine cimrilik, hasislik demez- — Biçare Gisiye el Ea usınacağı da yok. Allahtan dile- ğim, bir an evvel adı batsın, aramızdan sıyrılsın da kem çeh- resinden kurtulalım. ne kada! reconnaissante kaldığımı tarif ede- mem. En ziyade o zavallı yorul- du. Çünkü ben, Grand a gek dikten sonra labyrinthe gibi dar dar ri, Jantam mngeride kıyafetli adamları görünce dura- madım. İçime bir ombrağe girdi; i, kitapçı Vaysın önünden geçer ken, Paul Morretciğimin yeni çi- kan «Les vierges de douleurs» ro- Bir bir, şunlar çıktı ve birer tas rafa kondu: (Arkası var) KANSI IZLI Ki: ii SIROP DESCHTENS, PARS TET eğ