Yazan: SULEYMAN KANI — Tercüme, iktibas bakkı mahfuzdur — AKŞAM Vahideddin) devirlerinde Tetrika No. 263 Meclisin Dm gün Mithat paşa lehinde usan meclisinin açılmasını halk tarafından Nümayiilerin a Şükrü bey isminde bir zat vardı. Bun- â eri se intizam ile sarayına © gelerek Dolmi orada durdular. Nüm yiyene bu tarafa te veccühleri anlaşılınca ei mu- hafazası takviye edilmişti; ra çifte nöbetçiler Mömi Maksadı açıkça anl — Millet hükümetin idarei umu- eğ değildir Mik hat paşa celbedilmeli, tekrar iş- başına lr milletin mu- kadder: sul mevkide bu- paşa azil ve İs- tanbuldan tebit edilmelidir. Or- iaşesi için her Osmanlı ce- aaşla- ri muntazaman tediye e De için serasker Redif pa: ini elle arzu Şiisid Ölem adan eğ de bu taleplere $u sözleri Hive i 0). — Padişal illetin bu arzula- Yıni nazarı Era almadığı dirde ci > ismi zikredilmiye. Diğer bazıları A camilerin büs- bütün kapatılacağını tehdit ma- unda söylediler. harbiye talebesinden önayak olan- Tar Tophanede hapsedildi; Ab- dülhamit kendi tabirile « bu pes- « cemiyetin İstanbuldan map tahsil salitika, işlerine ksi takdirde şiddetli ce çarptırılacakları | ibi Damat Mahmut paşa eskisi gi (0) Bu hadiseyi nakleden (Sultan Ha e devri saltanatı, hayatı. hususiye | eserinde Osman Nuri bey ismini ziktetmiyor, meşe ime paşa makamı- muhafaz: > Mi paşa kaan giye me azını Ömer F bir nümayiş | ler; saga aradağa bir rakılmamasını söyle- diler, —— İşkodra mebusu Yusuf efendi bu esası hari ödül eylemiş öleli ihl le © gün azlolundu. Mithat paşanın memleketten âbadının hâsıl ettiği suitesirin bir tezahürü olarak örten sie nin küşadının verdiği cüret gayret hamlesi ie -Misbüe paşa le hide çe bu nümayiş böy! akim ve semöresiz kaldı. Mebusan sanın kendilerine mahsus dairede ilk 1 2. rabiülev- velin beşinci oldu. Ora- da tahlilleri ie icra © edildi, ilk ye- şekli şu idi: vazifeye riayetle hilâfından mü- canebet eyliyeceğime kasem ede- rim). Nutku Em hazırladıkla- ri cevapta mebusl sıdkı isti- ene eğe söylemekten i durmıyacaklarını, devi ve e milin m sykaddee Klm muha h ira a bulunduğunu, uğurda can ve baş İri olacağını, lişah ile te- baası arası ya” ve mülkün dahili idaresinde ecnebi müdahalesini ti ği katiyen ve üttehiden reddeylediğini beyan i g g edi Mecliste kürsüde ilk nutkun: irat eden Kudüs mebusu Yusuf S2 İ olmuştur. ahili o nizamname: wi yliyordu. e ilini reislerin en müsin olanlar: tihabı gösterilmişti. ve Ziya a efendi: — Şimdiki halde ihtiyarları- mızın en Çoğu eski fikirlilerden busan üs- ta, umumiyetle genç takımda 5 lüyor, Diyerek riyasetler ii için (en di- “ rayetli) lâfzının ikamesini istedi. uristi lerinde ayni alli” ens Vefik — pey orada değil! Diye bu işi emma istiyor, hıristiyan assa İstan- bul mebusu Vasilâki Sarakyoti pek ısrar ediyordu. Nihayet reis Vasilâki beye: — Susunuz! Diye bağırdı. Reisin ağzından söz miünasebetsiz bir eda ile çıktığı için bütün âzanın gücüne gitti, İçtima m bulunca umur âza reisin bu sözünü takbih etti lerini bir Yür ile kendisine bil. dirdiler, Fakat reis aldırmadı. Londra protokolundan sonra Ruslarla sulbü muhafaza için yas pılan teklifleri vükelâ meclise ar. zetmişti, müdafaa etti. K. tafa efendi ile diğer mebusların bu 2 irat rape nutuklar üzei ii reye karşı 68 rey İz meni arazi terkini Se a harbedileceği ve lâyulâ aleyh! diye başyan apne bir m SE hakiki maksadı timizi eğik izi emi Buna ya ddes vazifedir. Devletin Devletin gayri e olmak hasebile ayni haklara gerin" ayni azife| lerle muvazzaftırlar, la- rın da Rusyanın himayesini iste- mediklerini isbat edeceklerine ve mta ee gi kal- mıyan Rus politikasına aldanmı- salar hiç birimiz şüphe et- sözler zahiri bir em- ziyade batıni bir emni- Eer bali devletin hukuku- müdafaada büyük fedakârlık emeği beliğ sözlerle tas- ir eyleyince alkışlara nihayet lak Rum, ermeni, katolik, Suriyeli utuklar- lar da ayrı, ayrı nı an muha- e temin siler” arma opladıla; Hele Şam pire Nikolâki Nu- mi beyin şu > umumi bir al tufanı uyandırdı. — Ben Serial geliyorum. Bu vilâyetin hiristiyanlarını bili- im. Hepsi Rus himayesinden mü- teneffirdirler. Fakat yalnız onlar değil, Osmanlı diyarında oturan bütün hiristiyan! a ayni fikir. dedir. Bunu İstanbula gelip bütün ım, Eğer ben bugün Ruslara: (Sizin himayenizi istemiyoruz!) d bunu Bütün hiristi . söylemiş olurum. Bizi e Kuranın ahkâmı kâfi- ye İçin dir Şimdi fazla olarak kanu! İmei özmkemeşie ir ati i vaded yor. Hi mezler mi? Haş; e karşı ilim a ei Yü yar. dıma hazırdır. Sözlerim ir! Ahmet Vefik efendi bile ken dini tutamıyarak Şam mebusunu tebrike giden mebuslar arasına katıldı, (Devamı var) her Oşmanlıya mu-| mahveden şkodra mebusları su | irat 4 Galatasaraylılar cem gal den: e enesinden üni kükümünde içtima edecek: eri di leyl anın 3 üncüsal günü saa 16 ile 20 ar: kısım Tefrika Nc. 31 , beni i mn belki sizi kırdım « Fakaf iyi Biri Hemi dedi. Zabit Vi ozi detle Li apn e Ks oldu. 4 Ağır bir şey sie söyliyemedi. Yalnız: — Ağlıyorsunuz ha! Kafasını tekrar duvara a çevirdi. — Ben göz yaşından nefret ederim, Hele kadınlardan akan iL. — Adnan li. Ben üç se- i di latan, beni küçülten, beni anda kendimden nefret ettiren, sizin Şu dakikada bana gösterdiğiniz Zabit bir ceylân gibi Börü ça Hangi şimdi vazi- in eg cesaretsiz, bir erim. oOBenim vazifem di seni derhal öldürmekti. li e sarsılıyor, yıkılış Niçin beni öldürmek isti- yaran? Al Dümeni hakkın var. Kı ye tulursam, bir tesadüf ni buradan ER her şey mahvolmuşt ur. Seni öldürtürüm. Hayat, dai Zahit sözünü herke bağırdı: i baş- ide hakarete mi ladin? Ben. seni kendi hayatım- ğum için mi öldürmek ye Ha- ya lâzımım, ben İz iri yayi a ar aksi bir erimi beni senin e düşürürse . ve ben tekrar dönmeğe muvaffak olamazsam!.. ız hayretle sordu: yorum, yarın nasıl dönebilirsiniz? — Sabahleyin erkenden gele- cek ol tayyarelerden biri bu- gün indiği yere tekrar inip beni alacak!.. Kız geniş bir nefes — Ya, öyle ei Şimdi anla- ım dedi - Hakkınız var. Bu va- pruri tdi e sizi, yahut ukaddes telâkki ettiğiniz vazi- feniz için sahiden büyük bir sizlik içinde kaldı. Bu me etrafında ne o biri kelime söyledi, ne öbü; .. Bu esrarlı ge dışarıda kudurmuş bir dağ canavarı gibi uğultular çi- kararak haykırıyordu... Kız genç zabite doğru yürüdü: — Kader bu, Adnan bey de- di. Kim derdi ki bir gün bu dağ- ların eteklerinde iki medeni in- san karşı karşıya gelecek, — bir vaziyete düşecek? Siz e sai ben bir pak Esat Mahmut 3 Nisan 1934 3 Nisan 934 Derin derin içini — Hakikat ii yl bi- rinin ölmesi lâzım. Adnan bey. Benim için e istiki al yok.. reye gideceğim; sizin eliniz- den kurtuls ile ne olacak? er yer çevrilmiş, er geç malüm ibeti görüyorum.. Sonra, ben şimdi sizin esirinizim. Elinizde- im, Kadere boyun eğmek nim sıram, ütün geceyi iz- tirapi kı raz ce saret. ef ir kurşuna hed. olmama ik bir ölümü ter- cih ederi Zabite ge daha yaklaştı: di pılma bir mahlüksun. izi Kız hiç lâkaydisini bozmadı. Yalnız gözlerinde iki damla yaş parladı. — — Dinleyin öyle ise Adnan bey Bel ayretiniz zail olur. pek gibi b misler parçalanarak ölmek mi Bu hazin manzaranın simi var. Durun size e kaç cümle ile hülâsa edeyim: Adım O Zeyneptir. (Sevdim. bir çılgın gibi sevdim Adnai bey. Kendimi bilmiyecek, genç- yıllarca ağladım.. . 40 Yan il Beynime öyle e nin öyle yerleşmişti ki onu çıkarmak zamma kre idi, İki defa teşebbüs ettim ea Nihayet bir me Yalnız bir şey düşünüyordum İntikam almak, Bütün en den intikam almak, Mi bey bu dağlara, bu mms arasına düştükten sonra o kadar çi değiştim, o kadar çabuk ileştim ki bazan ben bile kendimden ie çekinirdim, ütün omukaddes gözümü: “önünden silindi. Kan görmek, ölü koklamak, naaş didiklemek is tiyordum... Tıpkı bir vahşi hay» van gibi... vi (Arkası var) i İhya