ç ; tuş, kem de dinlemiş : i e rdu. inai meseleleri halledebik E ğe ri insan üç evsafa malik ol- malıdır: Zekâ, ifra Slm bir | , ve şans. Bu meselede zekâ k mühim Sil oynamış, k Şan eğildi: : , Sİ — Bütün hayatımca zihnimden jem kelimeler... ğrurane neye mları i istemiyerek: — la pek te Fe değil ni in henüz bitirmedik; ya kadi e telikler? Ve Hilari Gali? Galin cinayeti bütün Beinlara na- merbut olabilir? Şan yüzünü bı ww ri i çin okumamı tamamlamam izim. m a i — Şüphelendiğiniz kime için- ye den Ev isi oldu- b e si Tedarik ire af yi ie P hayır. Bütün bildikle- i bi kilim Kirk hatla Mene ve Lila Bar olmasının ihti- E oi ibaret. i Bbm (Pe üz İ salan | akim biliyor mıydı? k — Hiç şüphe yok. p — Kervanla gittiğini? a — Evet, kolonel Betham'la bir- a > Jiikte ber boğazından geçmiş- ler. Ja- odanın nihayetinde otu- H m nin kolonele baktılar. oğru mu? diye Flanneri sordu. Küşif pe başıni eğdi. o 4 etmiyeceğim. — nm inkâr a. er yanim. p — Ne bilirsem bileyim, söyle- in itmiş. ' Flanneri hiddetle : be — Eğer mecbur edersem... 'ecrübe etmekte serbessi- si, alt vaktinizi kaybetmiş kanlı gözlerini kadına kaldırdı. Kısık bir sesle: iniz, büradan ana çok büyük tler le. Sizden şimdi ediyorum, ederi gine dam dedi, AKŞAM erer di ren: Z, izi dur. Bu Düren ismini izli adam Sir Frederik'i öldürmüştür. Zevciniz değil mi? Kadın bir kemere yığılarak, yüzünü ellerile kap — Evet ze va Siz Ev Dürer değil mi? — Ev, i arli vi bir çehre ile Flan- neri” ipe rek: imdi haki mey: çık- : dedi. Bir çinlinin emire din- ek sizin ele ebedi bir hicap Sk etmez Ev Dürand'n ın başından Meler si şiddetle Ev Düran hitabe: e yi çoktandır Hite muşsunuz? Binkaşını n bur diğinden haberiniz vardi yet gecesi ER Bre de — Ha; ayır © akşam medim. çe iş buildingde çar ça- htığmdan haberi an çünkü rada de olsaydım, hiç İse düt etmeden polise ben haber v: rirdim. Flanneri sükünet buldu. biraz da arkamıza bir m ar'da ko- ve şimdi burada ulunan kolonelin kervanile kaç- tınız. gözlerini kaldırıp ta koloneli görünce hafif bir titre- me vücudunu kapladı — :anızı bıraktınız ve bir başka a döke ima Koloneli mi seviyordunuz?. Kadının gözleri parladı. kaçtınız.. — Hayır! Buna inanmayınız. Kolonel bana büyük bir iyilikte bulundu; dolayı kendisi- ne hiç bir ba, teveccüh et- idi: 1 daha Bet- bundan ham'ı görmeden çok önce ver miştim. Kolonel: i ok — Çok ricâ ederim Ev, benim için e e Beni kaba- hatsız ermek için hususi işle- zinizden b Gazi bahsetmek bey- huded — vi âlicenaplığı esasen bek- liyordum. Fakat ısrar eee galmiyetimis mey: Nine: sıktığı ime Erik'in yine Mani. kirleri vardı. Nazik bir adamdı, beni severdi, lâkin biribirimizle hiç anlaşamazdık. İşte o sıralar- da Erik Dürand'a tesadüf ettim; romanlarda bahsolunan kahra- manlara benzi ; hemen ei Mi ir ye y şile ili. On sekiz SE na bastığım da vazife gittim. ün ev- lendik. Peşavar" aldı, ben de birlikte (Arkasi var) 'den sonra, vicdanım titremeden doğruyu i söylüyocoğüm Flanneri'ye döndü: bahsedece- #im: Ebeveynimin ölümünden son- 'da amcamla 'da amcamla halamın yanına gitmiştim. Çok mesut di gildim, amcamın tuhaf tuhaf fi- (izl) Kelepir yüzük! Ca çel civari- in kuyumcularla balı bir boşluk içine, iktizndi buhran Kendisini en çok burada hissettiriyor. ke arı kovanı- na benziyen, çeşit Eee Le tanbul d mler atan dükkânlar şimdi ufak la kendileri- ve geri m ümidini k dükkânının öşesine büzülmüş, gözleri çe doğru değil de gibi re, mıyol bilyalar, meziyeğğömüla, içi hassürle dolu, olduğu yerde san- ki uyukluyor. Dükkân eski ri ii kaybetmiş Bocuk amma içi kl le dolu d rinde eş mafil Kara et efendinin va ize yaşta see para hırsile endini yemesine iç mand unda kaç ZA Aid ömrü almıştı? Elinde hem Tuk, hem ie ile Mere koca se ütün dünya buhran- Tarına meydan yn hiç ek- silmeden il lu. Karabet efe dinin bü neyi şu son seneleri goğal akamapsaklan Krali. Maaz mafih ne rk terbiyesi pa si İmei a gene iyi vurgun yapılacak Zza- manlar gelir diye kendisini a avu- lükkândan içeri bir şteri mi Karabet efendi bü- :yyah vapurunun İstan- Si ını tahmin mi iş için, iz iç semen ei kkândan giren erinin ecne gunu mere deere iyi bir iş yapmak ümidile yerinden fır- ladı, i oldu- Hakikat, içeri gelen uzun hai bir di cebi hai bir pır Janta istedi; diye uzattı. Karabet efendi pertavsızını gö- züne koymağa bile lüzum görme- den, gerdanlığa şöyle bir baktı. Kaba bir fari ile, bir iş ars ramıyacağımı, almi ni söyledi.. Müşteri canı ln, gerdanlığı bet ef, dani Za eri ve Katebe efen- bir. eziyete Poyep parladı. Çünkü müşterinin Min. bir yakut yüzük görmüştü. Bu ie esimi rim bir taştı. Kar sre sermği gini 5 akla ia — O nedir? diye sordu. Yüzüğü Kariye ediyordu. Bu çok güzel bir taşa benziy: Müşerinin canı sıkılmış ei iyordu. Yorgun bir ölümle li — Güzel görünüyor amma, de- di, nafile, Yalancı taştır. Yali gösterişi var, Karabet vak bu sözlere rağ- le pek alâkadar olu- nun bunca sene- ) yene etti. Sonra gene ecnebiye verdi. — Haki varmış, Yalanci Sir taş. Fakat gayet iyi taklit edilmiş. İsterseniz buna yüz lira veririm. Yüz lirayı işidince | seyyahın me. bir hayret eseri görün- EE — - Yal Jancı bir kir ig yüz lira mel > Hoşuma gitti. Bazi müşteriler arar da... diye bir şeyler lr istedi. düt ediyordu. Âde- ta razı olup olmamak için kendi kendisile Mene eder bir halde idi. Nihayet — Veremiyeceğim, dedi. Aile Şilili da... Yoksa derhal satardım. Karabet efendi omüteessifane ar Si şa gitti. Fa- gene geldi. Bu de- > ln bir bilezik getirmişti. unu nasıl buluyorsunuz? diye —. abet efendi gene memnuni- na 300 ae meye hazırım. Seyyah gene hayretle gözlerini açtı: Bu yalancı bir yakuttur de- dim size. ymetli bir aile trasıdır. iş değeri olmadığı halde be için 3000 liralık bir emlevherden 4 aha yüksek bir yeri vardı Karabet efendi âdeta e der beklediği b elde tı, Peki, dedi, size 3000 lira ve- satınız. rabet efendi israr ediyor. r — Be: olduktan sonra.. Ben bir kere ir işi kafama koy- dum. ze bin lirayı vermeğe ha- m p şahit tedarik eitme- den size bu yüzüğü üç bin liraya kabil değil satamam. bet efendi müşterinin or elinden kaçacağını gördü, Kal yüzüğü zor- olsa boğazına sarılıp la alacaktı. Her ihtimali düşüne- — Siz ecnebisiniz, dedi. Şahit bulmak zor olur. Şuradan ben dük- kân komşularından şahit çağırı- rım, Filhakika, sergi Sn seslendi. iki ahbap tedarik bi: — Efendiler, dedi, işte sizin İian mne lancı zurunuzda şu yal bin liraya satıyorum, Karabet efendi: — Ben de kendi rızamla alıyo- tum, dedi. Ve ir ship ve ak dı, di Sevinci den titriye rdi, yakutu üç edi. | ver n seyyah, otomobile dan Ve sızın altına tatta. Uzun uzun mua-| Para; imi — geldi. e ali Radyo 15 Mart perşembe anbul : 18-19 plâk neşriyatı, (19. 930 Selim Sırı tarafından kon- ferans, ajans haberleri, 19,30-21 Türk GE şişme, (Kenanl Nürzt bez, Haya siye hanımı, Mahir bey. Müzeyyen har ajana; 21,30: yi 30 radyo. orkestrası ta- | rafından de âsi, vi ma 3 PEŞE ala oponamdar. iŞ m Türirindz opera: 550; 5m.) — 17 Habaş saz “nakil, müsahabe, 19 Bela İ m — takımı, 20,30 operadan lm Filmi Eki een Sila dayi ismindeki opera temsili, müteakiben hafif ve müntehap bir kon- ser. Viyana (507 m.) i yün 118,35 Şaki 7ao3 ai 22 Milânodan naklen Pal letrina konseri; 23,45 akşam plâk. haberleri, 24,15 (364 m) — 19,20 Di ice takımının komser 30 Romen ei naklen 6 Mart in İstanbul : 12,30-13, si ime pik pey, 18:19 pkk me. KORK Mi onla 19,30-21.20 Türk musiki meyriya EA anım, İnci hanım, Ülkü hanım, Sevim hanım), 21,20-21,30 ye iie 21,30-22,30 Necip Yakup orkes- trası, Bükreş (364,5 m.) 20 müsahabe, gramofon, ZI konser, 22,45 — radyo jümal, m.) — al, 22, 30 le Budapeşte (550,5 imi 22.10 radyo ZA iz Gi) Ki m.) — 21,50 gramofon; 22;10 al 12,15 gramofon. Prağ (470,2 m.) — 19,25 Alman yen a3 ME Z1 konser, 22 kemi e e e — GL; 30 hava- e (414 imi — 20 sarkı, ,05 radyo jümel, 21,02 konser, 23,40 Viyana G0 16,8 ni) — piyano konseri, 19,05 radyo Eki S0 OZ medi, 21,45 fanfar, 22,50 radyo jürnal, 23,05 orkestra, tebdil i beş eye pul gön. lar Zilkade: 28 — Ruzukasım: $. İmenk Güneş Oğle İkindi ae z 10,18 11,57 608 9,28 11 > Va. 4,33 6,12 12,3 15,44 isil 1946 € 128 Bi İdarehane: Babiâli civarı Acımusluk. Sk. nav vüP- me Yİ ie satır tekrar geçi ak şam hareket eden e emu dan ayrıldı. e i 9) . ;