6 Mart 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

İİ elle Kuduz tedavihanesinde 1 saat.. 15-20 oda, hepsi de renk renk, cins cins tavşanlarla dolup taşıyor... «Uyurken birdenbire burnumda müthiş bir ağrı hissettim. Bir de paletli m ne güneşimiz » ayı ile mücadele €tmiş, hayvan kolunu ısırmış. Burada her ayakli rene insanlar var, Kimini eyy kimi k kimini sevdiği mİ yanan müesses, evvelâ aşı salonuna girdik, Müessesenin kıy- etli müdürü i animer - va p âki tavşanlarımızdan birine aşılarız. Tavşanı müşahede altına alırız. nlarız. Size tavşanları göster. eyim.. Uzun merdivenlerden toprak altına indik. Burası tavşanlar ve kobay denilen beyaz, kahve ren: ngi, kurşuni Avrupa salin dai- resi Iki salon tavşan ve ar ile sağ nda bu ış. işinde di yed. bibi, bilgisini sı, re ve ve tikle elde etmiş — tavşa; le hassısı... Hasan e fendi b bize İza- hat verdi > dakika bu katta 617 tav- şani m a ba- riğizil “ ia İmiyo; la, ai burada üretiyoruz. Eğe lar çok doğururlar. Bir dişi tavşan “ de beş defa doğurabilir. Her fasında 10 yavruya kadar ei dukları da vakidir. Bunun için hariçten tavşan ağn serme ğa lüzum görmü; ası âdeta bir İY çifliği ie Biz içeri girince tel sea içindeki yüzlerce tavşan korkak ve hayretli bakarim üzerimize diktiler. Hasan efendi izahat ve- riyor: — İşte şu köşedeki kendileri- ne şüpheli hayla ee eri tav 5 Artık talilerin. Eğer be- da i- den elele Kuduz tedavi müessesesin- tabip h aşı ya pi . Eğer hasta olm kudurmu: lar. köşeye için sağlam tav: aşılıyarak kud tavşan İstani yetlerden Il: ve ölmeğe mahkü: dirir yorlar, arasıra beyaz de li hayvanlar Aknara kedileri fareleri dol) bir oda, urmuşsa ey da kudurur- ıyan hayvi beyinleri kendilerine aşılanmış- sa bir şey olmazlar... aşka bir gittik. Bura da kendilerini elden tele vuran, g kullandığımız aşıları temin etmek için günde 2 tavşa: nı kudurtmak, onların bel kemik- lerini, beyinlerini ni aşı yap- mak mecburiyetindi Semai dez LR rn iii vi m ve vilâ- aa yetişiyor... a baktım. İnsa Haşere. ekran yz he EL şu köşedeki adamı durmuş. dakikalarmı yaşıyor. rn Büyük va salona girdik, imi artopu ; gibi, kahve rengi, Dez bulacalı, kurşuni fareler, kuyrukları yok... Oradan oraya kaçıp duruyorlar. Belki yanın en şirin lari, far. le li birer fare gı Yandaki salonda bir kaç kişiyi ısırıp. buraya müşahede ii için ge- tirilen kediler, mıyavlayıp vape — irki parlıyor, An- , ME kedilerinden tutun da, kasa- edilerinin. yanında şık ve endilerinden — bmyemis müşahe, anın deriz.. Bunun alır, relerini gö: öpme re alırlar, yan- ez duru- fareleri gör- iri tüylü birer AKŞAM m çe n köpek! a vr ni kadınlar vs kırım kanli kırıtıyorlar, Buradan işahede altın- daki köpeklerin liiiee girdik. Kafeslerin içindeki köpekler bi- zi görünce âdeta sahiden kudı dular. Nerede ise zencirlerini ko- ilini üzerimize atılacaklar. Ben bu kadar hiddetli a hiç gör- memiştim. Hele içlerinde öyle iri, eşek kadar pir var ki sor- mayın... Suratları canavar gibi büyük buldaklar, küçük le « Burada da na- pahalı “köpekler âdeta ötekilerine çalım satıyorlar. İçlerinden şık bir fino gözüme çarptı... O — izim tanıdık... Beni asında isiran kö- pek... Üstündeki etikete baktım. Sahibinin ismini okudum. Ta ken- disi... O da beni tanımış olacak Hdi di: bakıyor! Etim tatlı gel- miş galiba. Halbuki haspanın yo bir çanak nohutlu pilâv var... Oradan da çıktık, Gene sa- ağ döndük; Hasan efendi iza- hat veriyor: Bu kediler, köpekler bura- bir mülâkat nir iz. Salonda kedilerini, köpekle- rini ziyarete gelen hanımlar.. İç- lerinden biri finosuna bir kutu şeker w Hanıma dokunsa- nız ağlıya: — Aho a göreceğim geldi ki nonoşu!.. diyor. Doktor iğne yaj parken dikkat ettim. piplanı rın hiç biri acı çek- miyor. Doktor: — Şimdi eskisi gibi günde bir hastaya 45'i m değ iğne yapıy: .0 bir ıztırap “vermiyor. gil, yalnız bir Li artık hiç Halbuki , , m AN , Sahife 7 Paris mektupları Bütün Fransa merak içinde bekliyor.. Fakat M. Prince'in tahkikat hâlâ bir adım ilerliyemedi Paris 2 (Hususi) — Paris isti- ıçakçı Paristedir. Bı- me e iel hatırli- İpe söyi alınmıştır. Bıçal çağı kimi Pari en Dijon şehrine müteaddit m uharrirler göndermiş- Bunların yaptıkları husu- si tahkikat ta hiç bir netice ver- memiştir. B srarengiz vaziyet halkın at sahifeler dolusu yazılar yazıyor- Stavisky işinin tesiri 'rincenin ne suretle ve kim- ler tarafından. öldürüldüğü. he- mi akla böken im cinayetin Stavisky meselesile alâ- ası olduğu tah: etmiştir. Bunu daha ziyade ve mey- çıkarmışlardır. tele- rin Ve tahkikata nazaran | vaziyet şudur Stavisky itim dan (kurulan ve bir çok kimseleri dolandıran bir şirket aleyhine geçende bir dava açılmıştı. Bu dava 30 kâ- nunusanide görülmüştür, Muha- keme esnasında alacaklıların ve- kili “olan avukat Olivier Jallu Staviskynin a sey bahsederek di «Polis iii si ii bu mahi; Giy nda 22 mart 1930 tarihinde sat Paris adliyesi rapor hi içük-tahkikata bile lü- bu dolandırıcıyı zaman bu rapor nazarı ökse almiş o lerde M. Alexan- a dolaşan, bir s5 Büyük a temas eden ada- ük ii Paris adliye erkânı, eyi birinci ceza emesi u. dolandırıcıyı himaye etmiş, iyet vermediği gi: rı talik ederek bu adamın başka dolandı- rıcılıklar: yapmasına imkân bırak- mıştır.» M. Prince'in bildikleri Bu anat her taraft bir tesir husule getirmiş, Kiki Prince bundan çok müteessir re Prince çok doğru ve u bir , hâkim di. Son za- ölümü etrafındaki Azledilen Paris müddeiumüm!si ii Pressard sı olmakla beraber raporun veril- diği ta e m bi irinci ceza mahke- ie mali muamelâtını İniş edi- i du. Bunun için avukatın ik Hadi rin himaye ettiklerini söylemeğe Karar vermiştir. M. Prince 13 şubatta temyiz reisini ziyaret etmiş, bu husustaki kararını en a iştir. Temyiz rei- si de kendisi; müsi nit bir rapor İetemiştir; Prince hemen bu raporu hazır- lamağa başlamıştır. Rapora iki mühim vesika da raptedecek ve 21 şubatta raporunu temyiz rei- sine verecekti. Halbuki o gün an- nesinin hastalığı bahane edilerek Dijona em €srarengiz bir surette öldürülmüştür. isen M. Prince raporunu ver- mesine ve bildiklerini anlatması- na meydan bırakmamak İstemiş- | lerdir. eli el yentmaz? cinayeti işli- yede TlbidmiMeri bark yaptıkların meydana çr karmıştı Princenin” annesi, 1şi M. Dijon yili yaşlı: kadınlara ? ZİR e 7 NE mahsus nekahathane gibi bir yer- ! d oturur. (o Cinayeti on j m ka | bu eka- j hathaneye iki kişi gelmiş, kapr- cı kadına madam Princenin sıh- hatini sormuşlar, kadın hastalan- dığı zaman hangi doktorun ken- disini tedavi ettiğini öğrenmiş- lerdir. Bu adamlar 21 şubat sabahı M. Princenin evine bu doktor namı- on e il EEE nan madam Prince ka: hangi hastaneye aldırdığı Bi s0 m isi dü ğe Yİ ca: «İstasyonda (hastanenin otomobili M. Pri bekli : cektir» cevabını almıştır. z : Filhakika M. Prince ce Dijona vâ/ © sıl olunca “yanıma iki kişi yaklaş- sinin daha iyi olduğunu. i rini söylemişlerdir. bn ei âkim, eleraf inaf mahkemesi âza- ne hi karısına bir (Devamı 10 uncu indi g