6 Mart 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Büyük Millet meclisi bugün Balkan misakını müzakereye başlıyor. Bulgar kralı Belgrat Istasyonunda Yugoslav- ya kralile görüştü. ——a ——. hz —— Sene 16 — No: 5534 — fiati her yerde 5 kuruş m Telefon: 24240 (İdare) < 24249 (Tahrir) - 24248 (Matbna) - 20113 (Klişe) SALI — 6 Mart 1934 MA m Itilâf devletle paylaşmak istemişlerdi? “İnkılâp demek Gazi demektir alk vücuttur,, Maarif vekili Hikmet bey dün inkılâp kürsüsünde ikinci dersini vermiştir. Hikmet bey nutkunda, mütare- ke, Türk inkılâbı ve mütarekeden evvel devletlerin Türkiyeyi tak- sim etmek istediklerinden bahse- derek; «— Fransa ile İngiltere buna razı olmuşlardı. Taksim projeleri arasında bir de büyük Ermenis- tan teşekkülü tasavvuru vardı. Bunun sebebi Rüsya imparatorlu- ğunun Anadoluda nüfuz tesis et mesi idi.» Demiş ve 1915 senesinde bü projelerin aldığı son şekilleri, Anadolunun re suretle taksim edilmek istenildiğini anlatmıştır. inkılâpta Gazi baş, h Vekil bey nutkuna devamla de. | mistir ki: *— İtalyanın harbe girmesi de 1915 te Londrada diğer devletlerle anlaşması neticesidir. Bu an- aşmada bizi alâkadar eden üç Maddö'Yârdı. 1— Tarablusgarpta sultanın hu- kuku kaldırılacak, 2 — Adalar İtalyaya verilecek, 3 — Diğer devletler payından azolmamak şartile Antalya ile ha- Yalisi de İtalyaya verilecek. Fakat diğer devletler kendi pro- Zonguldakta korkunç bir Maarif veklil Hikmet beyin dersin! dinliyenlerden bir kismi | jelerini bir buçuk sene İtalyadan | saklamışlardır. Bundan sonra İtalya kendine biraz daha pay istemiş ve bu me- yanda Mersin veya İzmirin ken- dine verilmesini arzu etmiştir. Rusya buna derhal itiraz etmiştir. Fakat 1917 martında Rusyada ibtilâl başlamış ve Rusya harpten çekilmeye mecbur olmuştur. Bu- nun üzerine İngiltere ve Fransa- mın, İtalyaya ihtiyaçları artmış ve İtalya payına İzmir de ilâve edil | miştir,» Hikmet bey bu mesele etrafın- da daha bir çok izahat verdikten cinayet keşfedildi Dostunu öldürten Fatmanın cesedini köpekler parçalıyarak yemişlerdir Zonguldak 28 — Bundan bir ay kadar evvel şehrimizde feci bir cinayet olmuş, Ereğli şirke- tinin havai hat amelesinden Yu- saf isminde birisi öldürülmüştü, | O zaman yapılan tahkikat neti- cesinde, Yusufun, metresi Fatma isminde bir kadının teşvikile Ta yel Osman. ve onun arkadaş. arı ta; PP i sml ğa e malara rağmen Fatma bulunama- mış ve İzini kaybettirdiğine hük- medilmiştir. Üç gün evvel, bu esrarengiz işin düğümü çözülmüştür. Üç gün evvel, bir köpeğin ağ. zında kanlı bir parça gören po- ls memurlarnıdan biri, dikkat edince bunun bir insan eli oldu- Bunu anlamıştır. Zabıta memurları köpeğin izi- ni takip ederek Üzülmez mevki. inde bir fundalığa kadar gitmiş- ler ve orada, korkunç bir facia ile karşılaşmışlardır. Çalılar ara- sında, köpekler tarafından par- Salanmış bir kadın cesedi bulun- p tr; Cesedin başı, bel kemiği ii bir de kalça kemikleri kalmış, e diğer kısımları köpekler tarafın. dan yenmiştir. Yapılan tahkikat ve tetkikat neticesinde, bu cesedin, 27 gün evvel öldürülen Yusufun metresi i Fatmaya ait olduğu tesbit edil. miştir. Anlaşıldığına göre, Yusufu öl düren katiller, vakayı bilen kadr nın boşboğazlığından korkarak onu da ortadan kaldırmayı muva- fik bulmuşlardır. Üç haftadan beri çalılar ara- İ sında duran ceset, köpekler tara- fından keşfedilmiş ve etleri yeni lip bitirilmiştir. Garip bir tesa- | düf eseri olarak, hissesine düşen kanlı eli taşırken görülen köpek, maktul Fatmanın kendi köpeği. dir. > Cinayetin bu suretle ikileşme- si, maznun Osman ve arkadaşla- rının mücrimiyetine şüphe bırak- mamaktadır. EE . Bir muvaffakiyet Sayfalarım çoğaltmış olduğu halde kan Yediğüm'ü berkeğ kapışıyor. r le bir Yediğün almız, Ye in karil olunuz. Fisti gene 10 tur, İ kat Vilsonun nazariyalı bunu ge- ri bizi nasıl sonra düşmanların galip ve bizim zümrenin mağlüp olarak mütare- ke istemesi bahsine geçmiştir. Hikmet bey demiştir ki: «— 18 teminuz 1918 de Alman- lar mağlüp olmuşlar, Bulgar ordu. | su 15 eylül 1918 de Dobrapolya muharebesinde mağlöp olmuştur. Bizim mağlübiyetimiz bundan sonradır. Bulgarlar 24 eylülde mütareke- ye talip olmuşlardı. Almanlar da 4 teşrinievvelde talip oldular. Fa- ciktirdi. Biz ise 20 teşrinievvelde (Devami ikinci sahifedel Merhum Reşit Galip bey Cenazesi bugün Ankarada merasimle kaldırılacak | Merhum Reşit Galip bey Eski maarif vekili Reşit Galip beyin irtihali şehrimizde de bü- yük bir teessür uyandırmıştır. Merhumun ailesine bir çok tazi- yet telgrafları çekilmiştir. Maa- | rif vekili Hikmet bey de bir tazi- yet telgrafı çekmiş ve: «İnkılâp tarihi enstitüsünde dersim olma- saydı bu akşam derhal Ankara- ya hareket eder, cenazede bulu- nurdum» demiştir. Reşit Galip beyin vefatı dün büyük millet meclisine bildirilmiş, (Devamı ikinci sahifedel * i ve? Fazla alınan telefon ücreti En muvafık yol parayı tıp fakültesine vermektir Fakülte, hastanelerdeki yatak miktarını arttırmak, tesisatı mükemmelleştirmek suretile bu parayı en iyi surett Fazla olarak alınan ve geri ve- rilmesi lâzım gelen telefon ücret- lerile bir hastane tesis edilmesi- ni teklif etmiştik, Bu teklif her- kes tarafından çok iyi karşılandı. | Bir çok müesseseler, telefon abo | neleri hisselerine düşen parayi bu hayırlı işe terk etmeğe hazır olduklarını bildirdiler. Matbaamıza her gün gelmekte | olan mektuplar, isde edilecek paranın hastaneye tahsisinde it tifak olduğunu göstermektedir. Şimdi bu paranm en iyi ne suretle kullanılabileceği noktası | geliyor. İptida alınacak para ile bir hastane tesisi düşü Ğ Fakat bunun zannedildiği kadar kolay bir iş olmadığı anlaşılmış- tır. Bir defa yeni bir hastane ü ! kurmak için tahmin edildiğin- den fazla paraya ihtiyaç vardır. Sonra kurulacak hastanenin mas rafını da düşünmek lâzımdır, Se- nede en az yüz bin lirayı bulacak olan bu masraf nasıl temin edile- ! cektir? Bunun için yeni bir has- tane inşa etmekten ise bu parayi tıp fakültesine vererek mevcut hastanelerdeki (oyatak adedini arttırmak ve noksanları tamam- lamak daha muvafık görünüyor. Geçenlerde Haseki hastanesin- de bir yatakta iki hastanın yattı. ğından bahsedilmişti. Buraya bir kaç yatak ilâve edilirse çok bü- yük bir hizmet edilmiş olur. Haseki hastanesi İstanbulun yegâne büyük kadın hastanesi- dir, içindedir. Cerrahpaşa ve Gureba hastaneleri de dar gelmeğe bağ: | lamıştır. Bu üç hastanede üni- versite tıp fakültesinin ecnebi ve yerli profesörleri çalışmakta- dır. Maarif vekâleti bunlardan Fakat yoksuzluk ve fakr | e kullanabilir | icabedenleri tevsi, icabedenleri- ni asrileştirmek, mükemmelleş- tirmek ile meşguldür. Bu yolda bir çok para sarfetmektedir. En muvafıkı toplanmış parala- rı, buralardaki inşaat ve tes'sat- ta kullanılmak üzere tıp fakül tesine hibe etmektir. Bu suretle | yatak adetleri artacağından mate lâp elde edilmiş olur, Asil kalpli bir keriimiz Bakırköyde Osmaniye mahal- | lesinde Camişerif sokağında 34 numaralı evde oturan Asaf bey- den dün bir mektup aldık. Asaf bey kendisinin telefonu olmadı. ğını, fakat bu hayırlı işe iştirak etmek istediği için bir lira gön“ ini bildirmektedir. beyin asil hislerini çok takdir ederiz. Fakat para alma- ğa salâhiyettar olmadığımız için bu bir lirayı emanet suretile mu» hafaza ediyoruz. Asaf beyden matbaâmiza uğrayıp parasını al- masını rica ederiz. Muhterem ka- riimiz arzu ederse bu parayi tıp fakültesine hediye edebilir. Fa- kültenin teberruatı kabul etmesi için bir mahzur yoktur. Telefon ücretinin hastaneye tahsisi teklifine muvafakat eden- lerin isimlerini Oneşredeceğimizi yazmıştık. Matbaamıza o kadar çok mektup geliyor ki bunların sade isim ve adreslerini neşret- mek bile sütunlar dolduracaktır. Bu hususta telefon aboneleri ara- sında ittifak olduğu tahakkuk et- miştir. li Yukarıda yazdığımız gibi, te- lefona abone olmıyanlar bile bu hayırlı işe iştirak için koşuyorlar. Binaenaleyh artık gelen mektup- ları neşretmeğe lüzum görmüyo- ruz, — Baba, radyoda çocuklara mabsus masal başladı mı? — Hayır yavrum, bu masal büyüklere mahsus...