“Yazan: Earl dert radaki Ni ği önüne getiriniz. Esase rmızı terlikler de eli e Yavaş yavaş iyi anlıyo — Ege igin ATE Aş fikri- İZ... — Kolonel yy ale et mektir. Mis Mor. u kati- yen terke indiğini kiki İşte yeni bir yalan. k kurnaz bir adam, her sönslik ümit edilir. Zeki olmakla beni korkuta- AZ. — Kendinize çok güveniyorsu- — Hiç şüphe etmeyiniz. Bıra- kın da kolonel Betham'la bu se- fer ben meşgul olayım. ZE ilaniye, maamafih ei benim de bir ricam va; e — Ned — sx sl yazılmış rakamlar- dan bahsedeceğim. — Azizim bir zi İli” insana hiç bir fikir ve Beyhude zahmet etmeyi! Sn tatlı bir sesle: bunu da bizlere gös- tereceki Poşavar'lı kadın Ertesi sabah saat onda Kirk çalan Tel vasıtasile naklolunan bu ses bile, genç adamı çok memnun etti, .— Sesinizi işitmekle mesudum., “İşte iyi başlıyan bir sabah. — Bu lâtif sözlerinize teşekkür “ederim. Mademki gündüzünüz iyi başladı, bana bir hizmette bulu- nunuz. Yin Şan'ı telefona çağı- Barri lüteessifim.. rim mösyö Kirk. — İşte Şarli; hiddetlenmedim hem de ma, müteessir Ol dum, mesini iyi bilirim. — Rica ede: için Lam sl Siz de lütfen gelir misi — Mü eti bana ihtiyacı var mı? — Ben arzu ediyorum. Kâfi de- ei Kâfi d le söz mü? Gelirim. İs- intak müfettişin oyazıhanesinde mi olacak? -— Evet; sakın gelmemezlik et- meyiniz. Mis Morov telefonu kapadı. ham'a tırnağı takmış. Saat on bir- de isticvap edecekmiş. Ben de davetliyim. — Ya ben —Çok mite fakat ismi- "niz zikredilmedi. — O halde... Bende Saat on birden evvel Şarli ada Tiyeye gitti. Mis Morov, neşesile 'u karanlık odanın havasını ade- ta değiştiriyordu. — Bonjur mösyö Şan. Flanneri Bare ağ yer Sizi gör- düğ m oldum. Zanne- Dimer Fia an ,eri bana diş biliyor. z nmediğim zaman çekil- | , Anlıyorum. pire çeviren: Z. k — Bu adamın çok defa garip ene yar, Flanneri ve Düf avdet ettiler. Bir müddet Flanneri genç kızla Şan'ı süzdü. — İkiniz güzel pi Sl aa ediyorsunuz. Neler vet. Benden saklı işleriniz fe ttiş Düf'le konuşurken ilme hakkında bütün bildikle- rinizi bana söylemediğinizin far- kına vardım. ) Düt an k: na bir niyetle söylemedi- saz emin olabilirsiniz. Flan- neri'nin malâmatı vardır diye bahsettim. — Elbette. Her mesele ri izah edilmeli. Bu işi De ben değil miyim? Saklama- mıza eelep ne? Beni müteessir edi- yorsunuz. Bu meselede kolonel Betham'ın uşağı Li Gung mudur Şan, am diğe orum. is Mor. ön Bütün. di bende. eri z var, hepsini size söylem: liydim. Mösyö Şan da şimdiye Ni dar bahsetmiş olduğumu tahmin etmiştir. — Bırakın, vik ASIN sıkletini benim omuz. taşısın. İşi gizli tu me ettim. Mir. li la: — Bu sefer ziyanı yok. om anlatacak mısınız? Li Gung'u ne zaman gördünüz? — Sir Frederik ir şel evvel ğle yemeğine davet etmişti. i Gung'tan uzun uzun tti, kendi: il emi rica et- mesini tembih ediyordu Flanneri hiddetle: — Bütün mühim sakladınız öyle mi? diye bağırdı. Kolonelin P piknikte bul havadisleri benden war'daki lunduğunu da biliyor mıydınız — Ancak salı akşamı öğrene- limat vermeniz için önü- eşavar'ı terketti. Hayber tarikile... Afganistan'ı geçip Tahran'a Saki olmuş, diye Düf tamamladı. — Müfettiş Düf'e anlatmışsınız e lüzumu olmıyan bu tafsilâtla başınızı aj ağrıtmaya s€- bep yoktu. Ben bu noktaları dü- kari fakat sizin gibi bir adama ayni şeyi teklif edemez- dim. — Demek ki mis Lila Bar'ı is- vap etmeseydim, tamamile câ- v kalacaktım. Görüyorsunuz ya çok ince düşünüyorum. Betham'ın izini de ie el ie bu eremez. mese- öleli rezin beni o ha- yale uğra — Çok Gib (Arkası var) Pehlıvah Eğer Remzi beyi . bun: on sene &vvel görmüş as imkânı yok e irca Ne- rede o zâm ir deri bir ke- mik, üfleseniz ai Remzi bey, nerede şimdiki çam yarm: fi bi, Güre adaleli, bilmem kaç santim kutrund. yasının en meşh deviren» namile erime iğ en gün gazetede şöyle bir im üştüm: «İrana gi- dip dünyaj anın cn kuvvetli adam- larından maruf Remzi ve yere muvaffa- kiyetini temin etmiştir.» Bu ha- vadisi görü rimde durama- — O zayıf, nahif, çelimsiz ada- lehşetli bir pehlivan oluşu- nu ni ziyade merak ediyordum. Uzun araştırmalardan sonra dağ n pehlivanı m ken- disile bir mülâkat yap ## devire — Üstad . Sizi vel de tanırım. Çok yale nasıl böyle müthiş bir ehir Idunuz? Neşeli İsmi güldi Evet, dedi, lendiğim za- man 51 kilo idim. Şimdi 111 kile- . Beni pehlivan ve zev- ğim zaman 51 kilo gibi zayıf, çelimsiz bir ascağız leni N dar zayıf- tık Li beraber sokağa maz dayanamadım: — Karıcığım.. Sen her kak kapısından oday a kadar e ben zayıf gidişle korkarım ki her gün dai- reden dönüşte bir de hamal tut- mak icap edece! Vay efendim, mi unu | di söyliyen?.. Bir Tini biz sinir- yazılarımızda tahlil edeceğiz. en: M.Ş. © — Alçak!. Hain!. Sen beni elin sırık hamallarına mı taşıtacaksın?. Radyo ıymadan, dan sevgili ka- Ki ıcığını si amallarının kıllı . ğ; : 18-18, ii eşriyati, © kolların teslim edeceksin hal.. | 18.30:19 fransızca “e Müptedilere ani diğimiz günler beni | mahsus), 19-19,30 muhtelif neşriyat, lı irdiği, ajans haberleri, 19,30-20,15 Türk mu- kollarının mey a e SE akin İline RE E günler ne ol .. Tabii güzelliği-| mençe Fahi de edi e büy — ği mahvettikten son- | muganni Fikret bey); 20,15-21 Safiye işte olacağı bu! anım (evvelki grupa ayrıca iştirak ede cektir), 21-21,30 Ruşen Ferit bey tara | gri kısa kesmek iç dan erans, aja eri, — Aman!. Aman! “Pekir, iste- | 21.30-22.30 Necip Yakup bey orkes- diğin olsun. . Her gün seni taşi- tarafından hi i. / , 12,30-13,30 Ankara Pa- mimi bir arkadaşıma lke Paris (312.8 m.) — Spor — birader!.. dedi, | 22, 10 radyo jürnal, konser, 23,05 dans izl de başımı d musikisi. e vi Mia eri; e Pl (470,2 20,05. gramofon, kon- YAPIYIM. ©: farana, 20.35 fanfar. 23 son haberler kaldıramazken şimdi 67 kiloluk | 22,15 Bründen naki hanımı mis gibi kaldırıyorum... ) leri il 18,10 kons iş havadis, gramofon, 22 başladım. Ufaktan ufa- Vekaoma. (1409 18.20 pol ğa gülleler kaldırıyordum. Hanı- ” ül — 17,45 müsas dairede ekzersizler yapıyor, bien, ve Ge a m radyo jür- yemek tatilinde arkadaşları oda- | nal, 20; 30 ii 1,15 orkestra, da odaya ar 20 vde ha- | 22.45 radyo jümal, 23,05 konser. nım a kaldırırken biraz e. küpler dl ğe cemiyetinde a. ” Şimdi sana ağır ge- ferans iğerini değil mi?. İlk evlendi mez cemiyetinden: rt miz zaman nasıl tutunca kuş gibi | Martı r günü saat on kak ili diye feryat feryat | sekiz buçukta ei simiti Sa- üstüne.. i i me y iri il da kı oktorlarımızdan e a göz tabibi Nuri Fehmi beyefendi zaman kaç kere komşuların çif- ehe en ye artı te toplu iğneler!..» dm fısıldaş- kile olar'mümeyyiz beyi bile ve <osim nasıl koruyalım» tıklarını kulaklarımla işittim. dırıyordum. Hattâ mümeyyiz bey ui hakkında bir konferans Karımı çok nim Evlen-| böyle el üstünde seyahat ek ei verecel ll ş diğimizin ilk günlerinde işten dön-| ten hoşlandığı i için kendisi be mukayyet âza- düğüm zaman Nadide boynuma | renin bahçesi ia ezdirdiğim bile ve şer dedi ieszniş va atılırdı, Ben de onun kuş gibi Bezi e ri saraylıların refikaları hi cudunu kucaklar sokak kapısın- YEN EE ettim, ne nimefendilerle © birlikte sella ve ie e me. bir eczaneye sokup bir de ti rica olunur... rdum, aten er. si — di. Bunun için onu kollarıma alıp N zi Çi m ! ei b kaz fabrikası ni ya kadar: gölün. e lie a iv ELE ek ozel bar ek derece ağı Hi ii yi Mai vaktile bu be geçen yolları zl ei ve lâkin birader, le EL k e iz a. kendi arazisine ettiği bele-' üç ay sonra bu kapıdan karşılayıp Mi Bi GEN çize çi asan edilmiş : calkta odaya kadar götürmek | yam odiyarduz. “0 İşünl edilen arağisin beledi âdetini yavaş yav ğe başladık. O sinirleniyor: dinine bende zet li ey yeye terkedilmesi i Sar abrika bi- ri p Seli i İni m iki hi — Sen beni sağ gibi sevmi- | du yaş bir şey kaldırınca: pere arılma yorsun?.. diyot gi il keli — Neden armağanı? diye so- vi alimi > emi li Belediye bir müesseseyi birden runca da cevap hazır: düşüyor ve kaldırıyordum da, Bi yıkmağı muvafi görmemiş jevsen eskisi gibi daireden gün odun alırken çeki taşını Kak ve şimdilik bu fikirdi . Mei kucağında odaya. kadar | gırdım Oduncu İNE ret elti, ce miştir. Fabrika sahipleri işgal et- götürürsün... tas ösrdini leri saha için her ledi- | Bazı günler keyfi yerine gel- OC; tası bi 9 yeye bir harç verecekler ve şim- İ sin diye onu yine kollarımda ta- | .vd. Çeki ey b efe bat e dilik vaziyetlerini muhafaza e şıyordum, Bana gır geli- die 110 kile gelince bam de diz ir, Belediyenin. bu husus- ordu, bir gün bir tarttırdım ki | px ibi e taki teklifi daimi e e tet karım 51 kiloya çıkmış! k ilerle vü vü kueni kik edilmektedir. bei Mi ie hira m dirmeğe başladım. Bu uzun müd- Romen n heyeti ti geliyor va iş eze e ve yük ea ini bel Türkiye ile Romanya arasında | a i bir kuvvet ir- üste, bi Aksi gibi günden güne kilo üstü-| mişti. Güreşte de ileriliyordum. Ve | rr gep ask a ne kilo alıyor, her gün de sokak | nihayet işte bugün zevcemin s4- | leceği yazılmıştı. Öğrendigimi- kapısından odaya kadar taşımaz-| yesinde meşhur dağ deviren ol- | ze göre, bir Romen ticaret heyeti, sam ağlıyor, kavga ediyor, sinir- t daha ziyade lâkabr | bu maksatla yakında Ankaraya | leniyor, bağınyor, çağırıyordu... | mın dağ kaldıran pehlivan olma. | gelecektir. Gene bir gün tartıldık 58 kilot. sını İsterdim... Şimdi © zevcemi | smemumammmumununnnnnn10a | Aman ab kapıdan karşıdaki odaya kadar | ne kadar seviyorsun!.. Beni kuş Ben her m bu kadar yükü na-| omuzumda götürüyorum. O me: ak e diyor, Hak sıl kayra Nihayet “e nu | buki şimdi tam 115 kilodur birs- altmış beşe, yetmişe çıktı. Artık — Ah şeker pehlivanım.. Beni der.. Bir yıldız Fakat yavaş yavaş a: ük kal- Ri ie disini, szidei ii a ie