ağa Eri Sahife 8 Son yedi padişah (Ikinci Mahmut, Abdülmecit, Abdülâziz, Murat, Abdülhamit, Reşat, Vahideddii) devirlerinde amam Yazan: SULEYMAN KANI “Abdülhamit yaz ve neden hep açık arabaya binerdi ? Abdülhamit kadar pefsini halk- di: amidiye camiini inşa etikiisa sonra daima bu cami- de yapılmıştır. Selâmlık günü sabah saat on birden itibaren İstanbulun muhte- lif semtlerinden hareket eden hi ziyade nazarı celbe: Selâmkk tat sefaretler er- kânından ve muteber ecnebiler- di ler camiin karşı- sındaki binada salonlara kabul olunurlardı. İspanyada Kilim yakala- nan bir listede anarşistlerin İtak ya kralı Ombertodan sonra Ab- dülhamidi öldürmeğe karar ver- dikleri mezkür bulunduğundan le için — alti menbni tarı eee e ln bi hil yp a bir gün içinde sam Böyle tavsiye getiren ecnebiler nöbetçi mabeyincilere kartlarını si kabul edilir. lerdi. Ecnebi prenslerin, elçilerin ve eşhur en en büyük yen bir sini vardı. Selâmlıktan sonra padişah ba- zan bu daireye gelirdi. 31 mart hadisesinde Kabulinin mürteciler tarafından itlüfinda Abdülhmi bu dairede bulunu- pi seyre gelen iler arasına lisan bilir, hafiyeler karı- şırdı, Bunlar seyircilerin tavırla- rını telkil Sil konuştuklarına kulak kabartırlardı. adişah n selâmlık ala- yına kainat makinesi tevcih et- mek yi M Ey askerler cami etrafın- natla, sultan ve kadın efendilerin doldurduğu on, on iki araba > merasimde bulunarak şaşaayı tırırlardı. kadın arabaları hadim ağa- ları, hademeler tarafından takip — Tercüme, iktibas hakkı işahın kendi şehzadeleri de ayrı, ayrı at veya arabalarile, yan- larında yaverleri ve adamlarile gelirlerdi. En küçük yaşta bul! bile askeri üniformalarile geçer. ken ağır başlı adamlar gibi er işleri garip bir manzara idi Hazırlık bitince gidiş müdürü Hacı-Mahmut efe: MEYE verdiği işaret üzerine sar: büyük ka- pısı — vezirler v ve müş ürler- den, lay pürvekar üi dü. Bu zevat cami derme yer tutarlardı. ülhamit namına tanzim edil. miş marş sesine Gpsdişekm çok yaşa!) nidaları Abdülhamit ii kc mİ ekimi bir saltanat ananesi diye lerine evvelce at ile, sonraları kö- nişanı olduğu halde çıkardı. ir kaza veya suikast vukuunda atlayıp kurtulabilmek için daima açık arabaya binerdi; kapalısile çıkmazdı. Faytonunun yarı kapalı körüğünün meşin kaplamasile içindeki çuha astarı arasında bir tabaka çelik zırh lâvhası bulun- duğu rivayet edilirdi. Araba sarayda hünkâr dairesi- nin ayn önüne gelir, padişah be; bindikten ik mabeyin kapısından © ierik erdi. e Yanında hzadesi Bürhaneddin im karşısın. da Gazi Osman paşa, on za paşa bulunurdu. Abdülhamit etrafı selâmlıya: den geçerken tebessüm gösterirdi. Padişahın maiyetinde güzel ta- Kunlerik güni urla geri di. Alay cami kapısı merdiveni önünde mi Abdülhamit araba- dan iner, merdiveni sürat ve sühu- (1) Abdülhamit Osman paşadan sonra edilerek ve asker tarafından se *mlanarak yavaş, yavaş cami av- mabeyin müşürlüğünü kimseye tevcih ölmemiştir, bei | la tanzifat arabalaril kan veli dölü ürdü. Tefrika No, 202 İş arabaya bine: çilmiş. m ” zginlerini b ele alır, arabayı kendi idare ede- rek Sizetle uzaklaşırdı. Alaya iştirak eden - çoğu koc: vücutlu - büyük rütbeliler yaya olarak arabanın etrafında koşu şurlardı; atlı olanlar i ite, kaka pa- ei takip ederi iliyeliirekilir dönerken ka- dınlar pencerelerden etrafa para serperlerdi. (Arkası var) vefatından sonra (1) serasker Ri İlân tarifesi a Z Santim 400 2 » 250 ö » 200 100 İç sahi sn 60 Son ilân inde s. 30 Bir ay işinde. 100 santimden fazla ilân verenlere hususi tenzilâtlı tarife tatbik olunur. ıya- rak geçerdi. Şehzadelerinin önün- A zade kini Tel an e - nümayiş A. A.) — Polis, ww mes ii önünde nümayiş teşebbüsünde bulunan ve Toerg- ler'in serbest bırakılması için bir istila vermek istiyen 100 kadar talebeyi dağıtmıştır. Iki talebe tevkif olunmuştur. (Akşam)ın edebi romanı 24 Kânunuevvel 1933 Tefrika No. 18 «mama > Kervan hanı satıldı. 2 Kulodihindeki m apartımanındaki yarı hisse- sine bin eğin e erl 4 dir edilenotuz bin lira Rule isimle han sesi n aldığı para ile ödedi. Apartı- man ile kendi üzerine devredildi. H. ini ği vermek istedi. Halbuki elinde on bir bin Hi aştı. in beş yüz Kira di in yine Hobatzadeye müracaat edil. bu mua- r olurken epi buhranlar geçirmiş, tapu daire Yİ han lalarında dolaşmı tan bıkmış, söyleniyordu. Ruhsar hanımefendi bu haberi aldığı za — Gidişi g fakat dönüşte yalıya ei Elimi harap.! Dedi. ndi şimdi ye .uhsar hanımefe 'n kızının istkibali için hazır- «Nevhayal» hi ve titiz kızı m mek o kadar müşküldü ki! Daha koleje giderken bir kaç onunla & tanışmak, evlenmek nç kızın mağrur bakışları on- la cesaret veremedi. o kadar neşeli, ti De a ve biraz da mağ- ordu. ir eski paşalardan biri- na çok meşgul oldu. ii kendisi- m hareketle iğrenii ır uc! dan il Eğ bir şey atar gibi denize fırlat tmazel | Doli bile onun bu hareketin den kıp kırmızı oldu. ptın matmazel, bu ar ie fısıldadı. pervasız, Tâkayıt ve cevap verdi, — Terbiyesiz insanlar hakare- te tahammül etmelidirler, Ve olan- ca hizile inin asıldı. (Nevhayal) in bu ağır ve sert amli deni korkutmuştu, ık Ye vr Sa İstinye ge onü “ tanımışlardı. Daha geldiğini, aa Le yere ve iel i . türkçe Kış geldi. Bir Kış Gecesi Cahit — Boğazın yeşil ve çiçekli dağlar rını eN rüzgârlari (odövmejs başi Körfezlere doğru uyur gibi uza- nan deniz sinirli bir hasta evhamı ile titizleniyor. Karadenizden * doğru başını vii yale” mek İstan bil ye bütün yi akseden pencere! ile ri ke ndı. Ba zı odalarda panjurlar Era örtülü. si ha, sıkıntı içinde ME yine Di leme sarmip her zarariki yürü şüne devam rm Yeniköyle T. ab daki rn uvvet alarak yürüyüp lerini yapıyorlar, Bir saat süren bu yürüyüşten sonra genç kız yalıya kıpkırmızı bir yüz, Pe t kuvvetli bir iştiha ile uş Ve inti de olmasa ( aya Slnkiğen Mirai Genç kız gününün bütün öteki saatlerini kütüphanede ve Pi- denize ve gez- meye alışkın vücudu çerçevesi ÜL e ei Ni kılıyordu. Sinemalara mesele idi. gitmek bir 4 Tar da onu alâkadar etmemeye baş- lamıştı, ilk hamlede pek sevdiği kitap- zuu onu çok alâkadar . eytin 'yaprağı gibi kurşuni ye- şil gözleri her sahifeyi çev'rişte dakikalarca süzülüyordu. Yazın yaptığı ekzersizlerle da- ha kuvvetli yemek yediği halde bu kış hayatı iştihasını da kesi- yordu. irinde ve on beşinde iyi buldu. Onun yanında anne- — Bu yalıda sıkılıyor ga- liba ila dedi, Ya devre: Sami ba liyvesiidö sen Hiaz Gİ ha feri ir muhitte yaşatmak, eğlen ok iyi olur. Böyle uhsar hanımefendi telâşla sor- — Ne gibi doktoı Rüştü bey de armin — İstanbul. me seniz diyeceğim. tıman da edi ini > yerle e değ e Cihangir taraflarını a karşı bir ) yer. Me aba Ku bu kadar masrafı göze aldık tan sonra hem ziyaret hem ticâ- ret, bir Avrupa seyahati yaptır” Ruhsar hanımefendi bera sb çevirerek söylemeği şeyi bir hamlede ei ve gibi atıldı: Buna lüzum görüyorsanız derhal doktor! dedi, (Arkası var)